DIVODIN 20 MCG/ML IV INFUZYONLUK COZELTI (5 AMPUL)
KULLANMA TALİMATI
DİVODİN 20 mcg/ml I.V. infüzyonluk çözelti Damar içine uygulanır.
Steril
•Etkin madde: Her 1 mL (toplam hacim) çözelti, 20 mcg iloprosta eşdeğer 27 mcg iloprost trometamol içerir.
•Yardımcı madde(ler): Etanol (%96 a/h), trometamol, sodyum klorür, hidroklorik asit, enjeksiyonluk su
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
•Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz. •Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
•Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
•Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.
•Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışında yüksek veya düşük doz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında:
1.DİVODİN nedir ve ne için kullanılır?
2.DİVODİN’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler 3.DİVODİN nasıl kullanılır?
4.Olası yan etkiler nelerdir?
5.DİVODİN’in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1.DİVODİN nedir ve ne için kullanılır?
•DİVODİN 1 mL çözeltide etkin madde olarak 20 mcg iloprosta eşdeğer 27 mcg iloprost trometamol içerir.
•DİVODİN’in etkin maddesi olan iloprost, vücutta prostasiklin adı verilen doğal bir bileşeni taklit eder.
•DİVODİN, her biri 1 mL çözelti içeren 5 ampul olarak kullanıma sunulmuştur.
•DİVODİN,
-Damar tıkanıklığının başka şekilde açılmasının uygun olmadığı durumlarda, kalp ve bacaklardaki ciddi damar tıkanıklığında,
-Ciddi periferik (çevresel) tıkayıcı damar hastalığı olanlarda (özellikle kol ya da bacağın kesilmesi riskini taşıyan ve ameliyat ya da damar içine herhangi bir girişimin -anjiyoplasti- mümkün olmadığı durumlarda),
-Diğer tedavilere cevap vermeyen ve ciddi kısıtlamaya neden olan parmak uçlarında kızarma, morarma ve sararmanın görüldüğü Raynaud fenomeni olan hastalarda kullanılır.
2.DİVODİN’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
DİVODİN’i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer;
•Hamileyseniz,
•Emziriyorsanız,
•Kanama riskiniz yüksekse,
•Ciddi kalp damar hastalığınız varsa,
•Son 6 ay içinde kalp krizi geçirdiyseniz,
•Kalp yetmezliğiniz varsa,
•Ciddi kalp ritim bozukluğunuz varsa,
•Akciğerlerinizde sıvı birikimi şüphesi varsa,
•İloprosta veya ilacın içeriğindeki diğer maddelerden herhangi birine karşı alerjiniz (aşırı duyarlılık) varsa.
DİVODİN’i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ Eğer;
•Karaciğer yetmezliğiniz varsa,
•Diyaliz gerektiren böbrek yetmezliğiniz varsa,
•Tansiyonunuz düşükse,
•Belirgin bir kalp hastalığınız varsa,
•Son 3 ay içinde beyin damarları ile ilgili bir rahatsızlık geçirdiyseniz, •Çocuk ya da ergenseniz (bu hasta grubunda sınırlı veri bulunmaktadır).
Kol ve bacağın kesilmesi gereken hastalarda ameliyat geciktirilmemelidir.
İlaç uygulamasının bitiminden sonra, yatar pozisyondan ayağa kalkarken tansiyon düşüklüğü gelişme olasılığı göz önünde tutulmalıdır.
Sigara, puro, pipo, nargile içiyorsanız bırakmanız şiddetle tavsiye edilir.
Ağızdan alınmasından ve göz, ağız içi ve cinsel organlar gibi mukoz membranlarla temas etmesinden kaçınılmalıdır. Deri ile temas etmesi halinde DİVODİN uzun süren fakat ağrısız kızarıklığa neden olabilir. Bu nedenle iloprostun deriyle temas etmesini engellemek için uygun önlemler alınmalıdır. Bu tip bir temas halinde etkilenen alan derhal bol miktarda su veya serum fizyolojik ile yıkanmalıdır.
Bu uyarılar, geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Gebelik sırasında tedavide DİVODİN’in kullanımının muhtemel riskleri bilinmediğinden, üreme çağındaki kadınlar tedavi sırasında etkili doğum kontrol yöntemleri kullanmalıdır. DİVODİN gebe kadınlara uygulanmamalıdır.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
DİVODİN, emziren annelerde kullanılmamalıdır.
Araç ve makine kullanımı
DİVODİN’in araç ve makine kullanımı üzerine etkisi bilinmemektedir.
DİVODİN’in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler Bu tıbbi ürün az miktarda, her mL’de 100 mg’dan daha az etanol (alkol) içerir.
Bu tıbbi ürün her mL’de 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum içerir. Yani esasında “sodyum içermez”.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Bazı ilaçlar ile birlikte kullanıldığında DİVODİN’in ya da kullanılan diğer ilacın etkisi değişebilir. Aşağıdaki ilaçları kullanıyorsanız lütfen doktorunuza söyleyiniz:
•Yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan beta blokerler, kalsiyum kanal blokerleri, ADE inhibitörleri,
•Damar genişletici ilaçlar,
•Kan pıhtılaşmasını engelleyen ilaçlar,
•Kan sulandırıcı ilaçlar.
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3.DİVODİN nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
Doktorunuz hastalığınıza bağlı olarak ilacınızın dozunu belirleyecek ve size uygulayacaktır.
Doz kişisel dayanıklılığa uygun olarak 0,5-2 nanogram iloprost / kg vücut ağırlığı / dk, sınırları arasında ayarlanır. Günlük doz günde 6 saat süreyle uygulanır.
Uygulama yolu ve metodu:
DİVODİN, seyreltildikten sonra damar içine günde 6 saat süreyle uygulanır.
Toplardamarlar yoluyla uygulanır.
Değişik yaş grupları
Çocuklarda kullanımı:
Çocuklar ve adolesanlarda kullanımına ilişkin yeterli bilgi bulunmamaktadır.
18 yaşın altındakilerin DİVODİN tedavisine nasıl cevap verdiği ile ilgili sınırlı bilgi bulunduğu için, 18 yaşın altındaki hastalara uygulanırken dikkatli olunmalıdır.
Özel kullanım durumları
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Diyaliz gerektiren böbrek yetmezliği ya da karaciğer sirozu olan hastalarda doz azaltılmalıdır.
Doktorunuz DİVODİN ile tedavinizin ne kadar süreceğini size bildirecektir.
Eğer DİVODİN’in etkisinin çok güçlü veya çok zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla DİVODİN kullandıysanız
Kullanmanız gerekenden daha fazla DİVODİN kullanırsanız yüzde kızarıklık, baş ağrısı, kol-bacak ağrısı, sırt ağrısı, bulantı, kusma, ishal, kan basıncında artış, kalp hızında değişiklik görülebilir.
DİVODİN’den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
DİVODİN’i kullanmayı unutursanız
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
DİVODİN ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
DİVODİN ile tedavi sonlandırıldığında, değişikliklerin tersine döneceği dikkate alınmalıdır. Bu ilacın kullanımıyla ilgili başka sorularınız olursa, doktorunuza sorunuz.
4.Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi DİVODİN’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Aşağıdakilerden biri olursa, DİVODİN’i kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz: •Nefes almada zorluk, tansiyon düşmesi, baş dönmesi, deride kızarıklık, şişlik ve kaşıntı gibi aşırı duyarlılık reaksiyonları,
•Bayılma,
•Bilinç kaybı,
•Konvulsiyon (havale),
•Kalp yetmezliği (uzun süren yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı, zorlu hareketleri yapmakta güçlük çekmek halinde şüphelenilebilir)
•Anjina pektoris (kalbi besleyen damarların daralması/tıkanması ile ortaya çıkan göğüs ağrısı)
•Beyin damarlarında fonksiyon bozukluğu (beyin damarlarını tıkayan bir pıhtıya bağlı olarak beynin etkilenen bölgesine göre değişmekle birlikte ani bilinç kaybı, görmede ani bozukluk, baş dönmesi, uyuşma halinde şüphelenilmelidir),
•Kalp krizi,
•Akciğer damarlarında tıkanıklık (akciğer damarlarını tıkayan bir pıhtıya bağlı olarak ani gelişen nefes darlığı, yorgunluk, halsizlik hallerinde şüphelenilebilir),
•Astım,
•Dispne (nefes darlığı, nefes almada güçlük),
•Pulmoner ödem (akciğerlerde sıvı toplanması),
•Tansiyon düşüklüğü.
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:
•Trombositopeni (trombosit -kan pulcuğu- sayısında azalma),
•İştahsızlık,
•Baş dönmesi,
•Sersemlik,
•Anormal his/duygularda anormallik,
•Bacaklarda damar tıkanıklığı (bacak damarlarını tıkayan bir pıhtıya bağlı olarak bacaklarda ani renk değişikliği, ağrı, ısı artışı görülen durumlarda şüphelenilebilir),
•Çarpıntı hissi,
•His algılamasının artması,
•Yanma hissi,
•Huzursuzluk,
•Gergin ve sinirli olma hali,
•Sakinleme,
•Çevreye ilgisizlik,
•Uyuşukluk,
•Titreme,
•Depresyon,
•Olmayan şeyleri görme,
•Migren,
•Gözde tahriş,
•Bulanık görme,
•Göz ağrısı,
•İç kulak rahatsızlığına bağlı denge problemi,
•Baş ağrısı,
•Kulak hastalıklarına bağlı baş ağrısı,
•Belirgin kızarıklık,
•Kan basıncında artış,
•Kalp atım hızında azalma,
•Kalbin fazladan atımları,
•Kalp ritim bozukluğu,
•Öksürük,
•Bulantı,
•Kusma,
•İshal,
•Karında rahatsızlık ve ağrı,
•Hazımsızlık,
•Bağırsağı tam boşaltamama hissi,
•Kabızlık,
•Geğirme,
•Yutma güçlüğü,
•Kanlı ishal,
•Kanlı dışkı,
•Ağız kuruluğu,
•Tat değişikliği,
•Ciltte ve gözde sararma, idrar renginde değişiklik ve kaşıntı gibi sarılık belirtileri, •Terleme,
•Kaşıntı,
•Çene ağrısı,
•Çene kilitlenmesi,
•Eklem ağrısı,
•Kas ağrısı,
•Kasılma,
•Kas spazmı,
•Kas sertliğinde artış,
•Böbrek ağrısı,
•İdrar bozukluğu,
•İdrarı tam boşaltamama,
•İdrar yaparken ağrı,
•İdrar yolu hastalığı,
•Artmış vücut sıcaklığı,
•Ateş,
•Ağrı,
•Sıcaklık hissi,
•Kırıklık,
•Bitkinlik,
•Yorgunluk,
•Susama,
•Enjeksiyon yerinde kızarma, ağrı ve şişlik.
Bunlar DİVODİN’in hafif yan etkileridir.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
Yan etkilerin raporlanması
Kullanma Talimatında yer alan veya almayan herhangi bir yan etki meydana gelmesi durumunda hekiminiz, eczacınız veya hemşireniz ile konuşunuz. Ayrıca karşılaştığınız yan etkileri www.titck.gov.tr sitesinde yer alan “İlaç Yan Etki Bildirimi” ikonuna tıklayarak ya da 0 800 314 00 08 numaralı yan etki bildirim hattını arayarak Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildiriniz. Meydana gelen yan etkileri bildirerek kullanmakta olduğunuz ilacın güvenliliği hakkında daha fazla bilgi edinilmesine katkı sağlamış olacaksınız.
5.DİVODİN’in saklanması
DİVODİN’i çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
30°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Seyreltildikten sonra 25°C altındaki oda sıcaklığında saklanmak koşuluyla 6 saat içerisinde kullanılmalıdır.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra DİVODİN’i kullanmayınız.
Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz DİVODİN’i kullanmayınız.
Son kullanma tarihi geçmiş veya kullanılmayan ilaçları çöpe atmayınız! Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca belirlenen toplama sistemine veriniz.
Ruhsat sahibi:
DEVA HOLDİNG A.Ş.
Küçükçekmece / İSTANBUL
Tel: 0 212 692 92 92
Faks: 0 212 697 00 24
E-mail: deva@devaholding.com.tr
Üretim yeri:
DEVA HOLDİNG A.Ş.
Kartepe / KOCAELİ
Bu kullanma talimatı …/…/… … tarihinde onaylanmıştır.
AŞAĞIDAKİ BİLGİLER BU İLACI UYGULAYACAK SAĞLIK PERSONELİ İÇİNDİR.
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller, “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
DİVODİN sadece hastanelerde dikkatli izlem altında ya da yeterli olanakları bulunan ayaktan tedavi kliniklerinde kullanılmalıdır.
Kadınlarda, tedavi başlamadan önce gebelik olmadığı kesinleştirilmelidir.
DİVODİN, seyreltildikten sonra periferik ven ya da santral venöz katater aracılığıyla 6 saatte i.v. infüzyon olarak uygulanır. Doz kişisel tolerabiliteye uygun olarak 0,5 – 2 ng iloprost/kg vücut ağırlığı/dk sınırları arasında ayarlanır.
İnfüzyonun başlangıcında ve her doz artımından sonra kan basıncı ve kalp hızı ölçülmelidir.
İlk 2-3 gün içerisinde, bireysel olarak tolere edilebilen doz saptanır. Bu amaçla, tedaviye 30 dakika süreyle 0,5 ng/kg/dk infüzyon hızı ile başlanmalıdır. Bundan sonra doz takriben 30 dakikalık aralar ile 0,5 ng/kg/dk’lık basamak artışlarıyla 2 ng/kg/dk’ya kadar yükseltilmelidir. Uygun infüzyon hızı, vücut ağırlığı baz alınarak 0,5-2 ng/kg/dk aralığında belirlenmelidir (infüzyon pompası kullanımı veya otomatik enjektör kullanımı için aşağıdaki tablolara bakınız).
Baş ağrısı, bulantı veya kan basıncında istenmeyen bir düşüş gibi yan etkilerin ortaya çıkmasına bağlı olarak, infüzyon hızı tolere edilebilir doz tespit edilene kadar azaltılmalıdır. Şayet yan etkiler şiddetli ise infüzyon kesilmelidir. Tedaviye daha sonra -genellikle 4 hafta süreyle- ilk 2 ile 3 günde bulunan tolere edilen doz ile devam edilmelidir.
İnfüzyon tekniğine bağlı olarak bir ampul iki şekilde seyreltilmektedir. Bunlardan birisi diğerinden 10 kat daha az yoğunluktadır (0,2 mcg/mL’a karşı 2 mcg/mL) ve yalnızca bir infüzyon pompasıyla (örn. Infusomat) uygulanabilir. Aksine, yüksek konsantrasyonlu solüsyon ise otomatik enjektör (örn. Perfusor) ile uygulanmaktadır. Kullanım ve hazırlama talimatları için “Uygulama şekli” bölümüne bakınız.
İnfüzyon pompası kullanımında değişik dozlar için infüzyon hızları (mL/saat):
Genel olarak, kullanıma hazır infüzyon çözeltisinin bir infüzyon pompası (örn. Infusomat) yardımıyla i.v. olarak infüzyonu yapılır. İnfüzyon pompası kullanırken seyreltme talimatları için “Uygulama şekli” bölümüne bakınız.
0,2 mcg/mL konsantrasyonda DİVODİN kullanılacaksa 0,5 ile 2 ng/kg/dk arasında doz verebilmek için yukarıda tarif edilen plana göre gerekli infüzyon hızına karar verilmelidir.
Hastanın vücut ağırlığına ve verilecek doza uyacak infüzyon hızını hesaplamak için aşağıdaki tablo kullanılabilir. Lütfen hastanın mevcut ağırlığına uyan rakam aralığını seçiniz, sonra ng/kg/dk cinsinden hedef doza göre infüzyon hızını ayarlayınız.
Vücut Ağırlığı
(kg)
Doz (ng/kg/dk)
0,5
40
50
60
70
80
90
100
110
Otomatik enjektör kullanımında değişik dozlar için infüzyon hızları (mL/saat) :
50 mL’lik otomatik enjektör de (örn. Perfusor) kullanılabilir. Otomatik enjektör kullanırken seyreltme talimatları için “Uygulama şekli” bölümüne bakınız.
2 mcg/mL’lik DİVODİN konsantrasyonu durumunda gerekli olan infüzyon hızı yukarıdaki plana uygun olarak 0,5-2 ng/kg/dk arasında doz meydana getirecek şekilde belirlenmelidir.
Hastanın vücut ağırlığına ve verilecek doza uyacak infüzyon hızını hesaplamak için aşağıdaki tablo kullanılabilir. Lütfen hastanın mevcut ağırlığına uyan rakam aralığını seçiniz, sonra ng/kg/dk cinsinden hedef doza göre infüzyon hızını ayarlayınız.
Vücut Ağırlığı
(kg)
Doz (ng/kg/dk)
0,5
40
50
60
70
80
90
100
110
Tedavi 4 haftaya kadar sürebilir. Raynaud fenomeninde daha kısa tedavi süreleri (3-5 gün) çoğunlukla haftalarca devam eden iyileşme elde etmek için yeterlidir.
Birkaç gün boyunca sürekli infüzyon, trombosit etkilerine taşiflaksi gelişimi olasılığı ve her ne kadar bu fenomen ile alakalı klinik komplikasyonlar bildirilmemiş olmasına rağmen tedavinin sonunda rebound trombosit hiperagregasyon olasılığı nedeniyle önerilmemektedir.
Uygulama şekli:
DİVODİN dilue edildikten sonra i.v. infüzyon şeklinde periferik ven veya bir merkezi venöz kateter ile günde 6 saat süreyle uygulanır.
DİVODİN yalnızca seyreltildikten sonra kullanılmalıdır.
Etkileşim olasılığı nedeniyle kullanıma hazır infüzyon solüsyonuna başka bir ilaç eklenmemelidir.
Sterilizasyonunu garanti edebilmek için kullanıma hazır infüzyon solüsyonu her gün yeni olarak hazırlanmalıdır.
Seyreltme talimatları
Ampul ve seyreltici içeriklerinin tamamı titizlikle karıştırılmalıdır.
DİVODİN’in infüzyon pompası ile kullanım için seyreltilmesi:
Bu amaçla DİVODİN’in 1 mL (yani 20 mcg) içeren bir adet ampulü steril serum fizyolojik ile veya %5 glukoz solüsyonu ile sonuçta 100 mL infüzyon hacmine tamamlanacak şekilde seyreltilir.
DİVODİN’in otomatik enjektör ile kullanım için seyreltilmesi:
Bu amaçla DİVODİN’in 1 mL (yani 20 mcg) içeren bir adet ampulü steril serum fizyolojik ile veya %5 glukoz solüsyonu ile sonuçta 10 mL infüzyon hacmine tamamlanacak şekilde seyreltilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/karaciğer yetmezliği:
Karaciğer sirozu olan hastalarda ve diyaliz gerektiren böbrek yetmezliği bulunan hastalarda iloprost eliminasyonunun azaldığı akılda tutulmalıdır. Bu hastalarda doz azaltılması gerekmektedir (ör: önerilen dozun yarısı).
Pediyatrik popülasyon:
Çocuklar ve adolesanlarda sadece sporadik kullanım söz konusudur. 18 yaşın altındakilerin DİVODİN tedavisine nasıl cevap verdiği ile ilgili sınırlı bilgi bulunduğu için, 18 yaşın altında olanlar için doktorun bunun farkında olduğundan emin olunmalıdır.
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1.BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
DİVODİN 20 mcg/ml I.V. infüzyonluk çözelti
Steril
2.KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Her 1 mL’lik çözelti:
Etkin madde:
İloprost 20 mcg (27 mcg iloprost trometamole eşdeğer)
Yardımcı madde(ler):
Etanol 1,62 mg
Sodyum klorür 9 mg
Yardımcı maddeler için Bölüm 6.1’e bakınız.
3.FARMASÖTİK FORM
İntravenöz (i.v.) infüzyon için renksiz, berrak çözelti.
4.KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1Terapötik endikasyonlar
•Revaskülarizasyonun endike olmadığı kritik ekstremite iskemisi bulunan ilerlemiş tromboanjiitis obliterans (Buerger Hastalığı) olgularının tedavisi,
•Ciddi periferik arteriyel oklüzif hastalık (PAOD) olan hastaların tedavisi, özellikle amputasyon riski taşıyan ve cerrahi girişim veya anjioplastinin mümkün olmadığı olgular, •Diğer tedavilere cevap vermeyen ve ciddi kısıtlamaya neden olan Raynaud fenomeni olan hastaların tedavisi.
4.2Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
DİVODİN sadece hastanelerde dikkatli izlem altında ya da yeterli olanakları bulunan ayaktan tedavi kliniklerinde kullanılmalıdır.
Kadınlarda, tedavi başlamadan önce gebelik olmadığı kesinleştirilmelidir.
DİVODİN, seyreltildikten sonra periferik ven ya da santral venöz katater aracılığıyla 6 saatte i.v. infüzyon olarak uygulanır. Doz kişisel tolerabiliteye uygun olarak 0,5 – 2 ng iloprost/kg vücut ağırlığı/dk sınırları arasında ayarlanır.
İnfüzyonun başlangıcında ve her doz artımından sonra kan basıncı ve kalp hızı ölçülmelidir.
İlk 2-3 gün içerisinde, bireysel olarak tolere edilebilen doz saptanır. Bu amaçla, tedaviye 30 dakika süreyle 0,5 ng/kg/dk infüzyon hızı ile başlanmalıdır. Bundan sonra doz takriben 30
dakikalık aralar ile 0,5 ng/kg/dk’lık basamak artışlarıyla 2 ng/kg/dk’ya kadar yükseltilmelidir. Uygun infüzyon hızı, vücut ağırlığı baz alınarak 0,5-2 ng/kg/dk aralığında belirlenmelidir (infüzyon pompası kullanımı veya otomatik enjektör kullanımı için aşağıdaki tablolara bakınız).
Baş ağrısı, bulantı veya kan basıncında istenmeyen bir düşüş gibi yan etkilerin ortaya çıkmasına bağlı olarak, infüzyon hızı tolere edilebilir doz tespit edilene kadar azaltılmalıdır. Şayet yan etkiler şiddetli ise infüzyon kesilmelidir. Tedaviye daha sonra -genellikle 4 hafta süreyle- ilk 2 ile 3 günde bulunan tolere edilen doz ile devam edilmelidir.
İnfüzyon tekniğine bağlı olarak bir ampul iki şekilde seyreltilmektedir. Bunlardan birisi diğerinden 10 kat daha az yoğunluktadır (0,2 mcg/mL’a karşı 2 mcg/mL) ve yalnızca bir infüzyon pompasıyla (örn. Infusomat) uygulanabilir. Aksine, yüksek konsantrasyonlu solüsyon ise otomatik enjektör (örn. Perfusor) ile uygulanmaktadır. Kullanım ve hazırlama talimatları için 4.2. Pozoloji ve uygulama şekli başlığı altında yer alan “Uygulama şekli” bölümüne bakınız.
İnfüzyon pompası kullanımında değişik dozlar için infüzyon hızları (mL/saat):
Genel olarak, kullanıma hazır infüzyon çözeltisinin bir infüzyon pompası (örn. Infusomat) yardımıyla i.v. olarak infüzyonu yapılır. İnfüzyon pompası kullanırken seyreltme talimatları için 4.2. Pozoloji ve uygulama şekli başlığı altında yer alan “Uygulama şekli” bölümüne bakınız.
0,2 mcg/mL konsantrasyonda DİVODİN kullanılacaksa 0,5 ile 2 ng/kg/dk arasında doz verebilmek için yukarıda tarif edilen plana göre gerekli infüzyon hızına karar verilmelidir.
Hastanın vücut ağırlığına ve verilecek doza uyacak infüzyon hızını hesaplamak için aşağıdaki tablo kullanılabilir. Lütfen hastanın mevcut ağırlığına uyan rakam aralığını seçiniz, sonra ng/kg/dk cinsinden hedef doza göre infüzyon hızını ayarlayınız.
Vücut Ağırlığı (kg)
Doz (ng/kg/dk)
Otomatik enjektör kullanımında değişik dozlar için infüzyon hızları (mL/saat):
50 mL’lik otomatik enjektör de (örn. Perfusor) kullanılabilir. Otomatik enjektör kullanırken seyreltme talimatları için 4.2. Pozoloji ve uygulama şekli başlığı altında yer alan “Uygulama şekli” bölümüne bakınız.
2 mcg/mL’lik DİVODİN konsantrasyonu durumunda gerekli olan infüzyon hızı yukarıdaki plana uygun olarak 0,5-2 ng/kg/dk arasında doz meydana getirecek şekilde belirlenmelidir.
Hastanın vücut ağırlığına ve verilecek doza uyacak infüzyon hızını hesaplamak için aşağıdaki tablo kullanılabilir. Lütfen hastanın mevcut ağırlığına uyan rakam aralığını seçiniz, sonra ng/kg/dk cinsinden hedef doza göre infüzyon hızını ayarlayınız.
Vücut Ağırlığı (kg)
Doz (ng/kg/dk)
Tedavi 4 haftaya kadar sürebilir. Raynaud fenomeninde daha kısa tedavi süreleri (3-5 gün) çoğunlukla haftalarca devam eden iyileşme elde etmek için yeterlidir.
Birkaç gün boyunca sürekli infüzyon, trombosit etkilerine taşiflaksi gelişimi olasılığı -bugüne kadar bu fenomen ile alakalı klinik komplikasyonlar bildirilmediği halde- ve tedavinin sonunda oluşabilecek rebound trombosit hiperagregasyon riski nedeniyle önerilmemektedir.
Uygulama şekli:
DİVODİN seyreltildikten sonra i.v. infüzyon şeklinde periferik ven veya bir merkezi venöz kateter ile günde 6 saat süreyle uygulanır.
DİVODİN yalnızca seyreltildikten sonra kullanılmalıdır.
Etkileşim olasılığı nedeniyle kullanıma hazır infüzyon solüsyonuna başka bir ilaç eklenmemelidir.
Sterilizasyonunu garanti edebilmek için kullanıma hazır infüzyon solüsyonu her gün yeni olarak hazırlanmalıdır.
Seyreltme talimatları
Ampul ve seyreltici içeriklerinin tamamı titizlikle karıştırılmalıdır.
DİVODİN’in infüzyon pompası ile kullanım için seyreltilmesi:
Bu amaçla DİVODİN’in 1 mL (yani 20 mcg) içeren bir adet ampulü steril serum fizyolojik ile veya %5 glukoz solüsyonu ile sonuçta 100 mL infüzyon hacmine tamamlanacak şekilde seyreltilir.
DİVODİN’in otomatik enjektör ile kullanım için seyreltilmesi:
Bu amaçla DİVODİN’in 1 mL (yani 20 mcg) içeren bir adet ampulü steril serum fizyolojik ile veya %5 glukoz solüsyonu ile sonuçta 10 mL infüzyon hacmine tamamlanacak şekilde seyreltilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/karaciğer yetmezliği:
Karaciğer sirozu olan hastalarda ve diyaliz gerektiren böbrek yetmezliği bulunan hastalarda iloprost eliminasyonunun azaldığı akılda tutulmalıdır. Bu hastalarda doz azaltılması gerekmektedir (ör: önerilen dozun yarısı).
Pediyatrik popülasyon:
Çocuklar ve adolesanlarda sadece sporadik kullanım söz konusudur. 18 yaşın altındakilerin DİVODİN tedavisine nasıl cevap verdiği ile ilgili sınırlı bilgi bulunduğu için, 18 yaşın altındaki hastalara uygulanırken dikkatli olunmalıdır.
4.3Kontrendikasyonlar
•Gebelik;
•Laktasyon;
•DİVODİN’in trombositler üzerine olan etkisinin kanama riskini arttırabileceği hallerde (ör: aktif peptik ülser, travma, intrakraniyal kanama) kullanılmamalıdır;
•Ciddi koroner kalp hastalıkları veya stabil olmayan anjina;
•Son altı ay içinde geçirilmiş miyokard infarktüsü;
•Akut ya da kronik konjestif kalp yetmezliği (NYHA II – IV);
•Şiddetli aritmiler;
•Pulmoner konjesyon şüphesi;
•İloprosta veya ilacın içeriğindeki diğer maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılık.
4.4Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
girişim
geciktirilmemelidir. Hastalara sigara içmeyi bırakmaları kesinlikle önerilmelidir.
Karaciğer fonksiyon bozukluğu ve diyaliz gerektiren böbrek yetmezliği olan hastalarda iloprost atılımı azalmaktadır (bkz. “4.2. Pozoloji ve uygulama şekli” ve “5.2. Farmakokinetik özellikler”).
Düşük kan basıncı olan hastalarda daha ileri hipotansiyon gelişmesinden kaçınmak için dikkatli olunmalı ve belirgin kalp hastalığı olan hastalar yakından izlenmelidir.
İlaç uygulamasının bitiminden sonra, yatar pozisyondan ayağa kalkan hastalarda ortostatik hipotansiyon gelişme olasılığı göz önünde tutulmalıdır.
Son 3 ayda serebrovasküler olay geçiren hastalar için (örn. geçici iskemik atak, inme) dikkatli bir yarar-risk değerlendirmesi yapılmalıdır (bkz. “4.3 Kontrendikasyonlar”- kanama riski, örn. intrakraniyal kanama).
Halen, çocuk ve ergenlerde kullanımı hakkında yalnızca sporadik bildirimler bulunmaktadır.
Seyreltilmemiş DİVODİN’in paravasküler infüzyonu enjeksiyon yerinde lokal değişikliklere neden olabilir.
Oral alınmasından ve mukoz membranlarla temas etmesinden kaçınılmalıdır. Deri ile temas etmesi halinde iloprost uzun süren fakat ağrısız eritemi provoke edebilir. Bu nedenle iloprostun deriyle temas etmesinden kaçınmak için uygun önlemler alınmalıdır. Bu tip bir temas halinde etkilenen alan derhal bol miktarda su veya serum fizyolojik ile yıkanmalıdır.
Bu tıbbi ürün az miktarda, her mL’de 100 mg’dan daha az etanol (alkol) içerir.
Bu tıbbi ürün her mL’de 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum içerir. Yani esasında “sodyum içermez”.
4.5Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
İloprost, beta reseptör blokerlerin, kalsiyum kanal blokerlerinin, vazodilatörlerin ve anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörlerinin antihipertansif aktivitesini arttırabilir. Belirgin hipotansiyon durumunda iloprost dozu azaltılabilir.
İloprost trombosit fonksiyonlarını inhibe ettiği için antikoagülanlarla (heparin, kumarin tipi antikoagülanlar gibi) veya diğer trombosit agregasyon inhibitörleriyle (asetilsalisilik asit, non-steroid antiinflamatuvar ilaçlar, fosfodiesteraz inhibitörleri ve nitro vazodilatörler örn. molsidomin) ile birlikte kullanımı kanama riskini artırabilir. Bu durumlarda, iloprost uygulaması durdurulmalıdır.
Sekiz günden uzun süreli günlük 300 mg’a kadar asetilsalisilik asit ile yapılan oral premedikasyonun iloprost farmakokinetiğine etkisi olmamıştır. Bir deney hayvanı çalışmasında iloprostun t-PA’nın kararlı durum plazma konsantrasyonunda azalmaya neden olabileceği bulunmuştur. İnsan çalışmalarının sonuçları, hastalarda iloprost infüzyonunun çoklu oral dozda verilen digoksin farmakokinetiğini etkilemediğini ve iloprost eşliğinde uygulanan t-PA’nın farmakokinetiğine etkisi olmadığını göstermektedir.
glukokortikoidlerle
premedikasyon yapıldığında zayıflamış; ancak trombosit agregasyonu üzerine inhibitör etkisi değişmemiştir. Bu bulgunun insanlardaki kullanımındaki önemi bilinmemektedir.
Her ne kadar klinik çalışma yapılmamış olsa da iloprostun sitokrom P450 enzim sistemi aktivitesi üzerine inhibitör etki potansiyelini araştıran in vitro çalışmaların sonuçlarına göre,
olması
beklenmemektedir.
4.6Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi X’tir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) Gebelik sırasında tedavide iloprostun kullanımının muhtemel riskleri bilinmediğinden, çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar tedavi sırasında etkili doğum kontrol yöntemleri kullanmalıdır.
Gebelik dönemi
DİVODİN gebe kadınlara uygulanmamalıdır. DİVODİN’in gebe kadınlarda kullanımı hakkında yeterli veri yoktur. Preklinik çalışmalar sıçanlarda fetotoksisite kanıtı göstermiş, fakat tavşanlarda ve maymunlarda göstermemiştir. (bkz. 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).
Gebelik döneminde uygulandığı takdirde iloprostun ciddi doğum kusurlarına yol açtığından
Kontrendikasyonlar).
Laktasyon dönemi
DİVODİN emziren kadınlara uygulanmamalıdır. İloprostun anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Sıçanların sütüne çok az miktarda geçtiği için iloprost emziren kadınlara uygulanmamalıdır.
4.7Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler Bilinmiyor.
4.8İstenmeyen etkiler
DİVODİN’e ilişkin genel güvenilirlik profili, pazarlama sonrası gözetimden alınan veriler ile derlenmiş klinik çalışma verilerine dayanmaktadır. Ham insidanslar, kontrollü veya kontrolsüz çalışmalarda, veya genel olarak III ve IV ileri evre periferik arteriyel okluzif hastalıklı (PAOD) ve tromboanjiitis obliteranslı (TAO) yaşlı ve çoklu morbid hastaların bulunduğu insani nedenlerle ilaca erken erişim programında iloprost almış 3325 hastaya ilişkin kümülatif veritabanına dayanmıştır.
Klinik çalışmalarda iloprost alan hastalarda (≥ %10) en sık gözlenen advers ilaç reaksiyonları, baş ağrısı, kızarma, mide bulantısı, kusma ve hiperhidrozdur. Bu reaksiyonların, hastanın en iyi tolere edebileceği dozun tanımlanması açısından dozun, tedavinin başında titre edilmesi sırasında meydana gelmesi muhtemeldir. Ancak tüm bu yan etkiler genellikle dozun azaltılması ile birlikte hızlı bir şekilde kaybolur.
Genelde, iloprost alan hastalardaki en ciddi advers ilaç reaksiyonları, serebrovasküler olay, miyokard infarktüsü, pulmoner embolizm, kalp yetmezliği, konvulsiyon, hipotansiyon, taşikardi, astım, anjina pektoris, dispne ve pulmoner ödemdir.
Yan etkilerin diğer grubu lokal infüzyon yeri reaksiyonları ile ilişkilidir. Örneğin, infüzyon yeri kızarıklığı ve infüzyon yeri ağrısı ortaya çıkabilir veya kutanöz vazodilatasyon, infüzyon damarının üstünde benekli eriteme neden olabilir.
DİVODİN ile gözlenen advers ilaç reaksiyonları sistem organ sınıfına göre sınıflandırılmıştır. En uygun MedDRA terimi, belli bir reaksiyonu, eşanlamları ve ilişkili durumu tanımlamak için kullanılmıştır.
Klinik çalışmalardaki advers ilaç reaksiyonları, sıklıklarına göre sınıflandırılmıştır. Sıklık gruplamaları, aşağıdaki geleneksel yönteme göre tanımlanmaktadır: çok yaygın (≥1/10), yaygın (≥1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100), seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Trombositopeni
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Aşırı hassasiyet
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: İştahsızlık
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: Apati, bilinç kaybı
Yaygın olmayan: Anksiyete, depresyon, halusinasyon
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Baş ağrısı
Yaygın: Baş dönmesi, vertigo, parestezi, çarpıntı hissi, hiperestezi, yanma hissi, huzursuzluk, ajitasyon, sedasyon, uyuşukluk
Yaygın olmayan: Konvulsiyon*, senkop, tremor, migren
Göz hastalıkları
Yaygın olmayan: Bulanık görüntü, gözde iritasyon, göz ağrısı
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Seyrek: Vestibüler bozukluk
Kardiyak hastalıklar
Yaygın: Taşikardi*, bradikardi, anjina pektoris*
Yaygın olmayan: Miyokard infarktüsü*, kalp yetmezliği*, aritmi, ekstrasistoller
Vasküler hastalıklar
Çok yaygın: Belirgin kızarıklık
Yaygın: Hipotansiyon*, kan basıncında artış
Yaygın olmayan: Serebrovasküler olay*, serebrovasküler iskemi, pulmoner emboli*,derin
ven trombozu
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın: Dispne*
Yaygın olmayan: Astım*, pulmoner ödem*
Seyrek: Öksürük
Gastrointestinal hastalıklar
Çok yaygın: Bulantı, kusma
Yaygın: Diyare, abdominal rahatsızlık, abdominal ağrı
Yaygın olmayan: Hemorajik diyare, rektal kanama, dispepsi, rektal tenezm, kabızlık,
geğirme, yutma güçlüğü, ağız kuruluğu, disgozi
Seyrek: Proktit
Hepatobilier hastalıklar
Yaygın olmayan: Sarılık
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Çok yaygın: Hiperhidroz
Yaygın olmayan: Kaşıntı
Kas – iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları
Yaygın: Çene ağrısı, trismus, miyalji, artralji
Yaygın olmayan: Tetani, kas spazmları, hipertoni
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın olmayan: Böbrek ağrısı, vezikal tenesmus, idrar bozukluğu, dizüri, idrar yolu
hastalığı
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın: Ağrı, pireksi, artmış vücut sıcaklığı, ateş hissi, asteni, kırıklık, titreme, bitkinlik, yorgunluk, susama, enjeksiyon yeri reaksiyonu (infüzyon yeri eritemi, infüzyon yeri ağrısı, infüzyon sonrası flebit)
* Hayatı tehdit edici ve/veya ölümle sonuçlanan vakalar bildirilmiştir.
İloprost özellikle koroner arter hastalığı olan hastalarda anjina pektorisi harekete geçirebilir. Trombosit agregasyonu inhibitörleri, heparin veya kumarin tipinde antikoagülanlarla beraber verildiğinde hastalarda kanama riski artmaktadır.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9Doz aşımı ve tedavisi
Semptomlar
Baş ağrısı, belirgin kızarıklık, bulantı, kusma ve diyarenin yanı sıra hipotansif reaksiyon da beklenebilir. Kan basıncı artışı, bradikardi veya taşikardi ve ekstremite ya da sırt ağrısı olasılığı vardır.
Tedavi
Spesifik antidotu yoktur. İnfüzyonun kesilmesi, monitorizasyon ve semptomatik önlemler önerilir.
5.FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Trombosit agregasyon inhibitörleri (heparin hariç) ATC kodu: B01AC11
İloprost bir prostasiklin (PGI2) analogudur.
Aşağıdaki farmakolojik etkiler gözlenmiştir:
•Trombosit agregasyonunun, adhezyonunun ve salıverilme reaksiyonunun inhibisyonu •Arteriol ve venüllerin dilatasyonu
•Kapiller dansitede artış ve mikrosirkülasyonda serotonin ya da histamin gibi mediatörlerin neden olduğu vasküler permeabilite artışı
•Endojen fibrinolitik potansiyelin stimülasyonu
•Endotel hasarından sonra lökosit adezyonunun inhibisyonu ve hasarlı dokuya lökosit birikimi gibi antiinflamatuvar etkiler ve tümör nekroze edici faktör salımının azalması
5.2Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler
Emilim:
İntravenöz uygulandığı için geçerli değildir.
Dağılım:
İntravenöz infüzyon başladıktan 10-20 dakika gibi kısa bir süre sonra kararlı durum plazma düzeylerine ulaşılır. Kararlı durum plazma seviyeleri infüzyon hızı ile doğru orantılıdır. 3 ng/kg/dk infüzyon hızı ile yaklaşık 135 ± 24 pg/mL plazma konsantrasyonu elde edilir. İnfüzyonun sona erdirilmesinden sonra yüksek metabolizma hızı nedeni ile iloprost plazma konsantrasyonu hızla düşer. Plazmadaki metabolik madde klirensi yaklaşık 20 ± 5 mL/kg/dk’dır. Plazma yarı ömrü 0,5 saattir, bunun sonucu olarak infüzyonun sona ermesinden hemen 2 saat sonra madde düzeyi denge konsantrasyonunun % 10’unun altına düşer.
Yüksek oranda iloprost, kan plazma albuminine (proteine bağlanım: %60) bağlandığında yalnızca çok düşük iloprost konsantrasyonları elde edildiğinden, plazma proteinine bağlanma düzeyinde diğer ilaçlarla etkileşim olması imkansızdır. İloprost tedavisinin diğer ilaçların biyotransformasyonuna etki etmesi de, metabolik yolaklar ve düşük mutlak doz yüzünden benzer şekilde son derece düşük bir ihtimaldir.
Biyotransformasyon:
İloprost, esas olarak, karboksil yan zincirinin, β-oksidasyonu ile metabolize olur. İloprost metabolitlerine dönüşerek elimine olur. Değişmeyen hiç bir madde atılmamıştır. Ana metabolit tetranor-iloprosttur, idrarda serbest olarak ve 4 diastereoizomerine konjuge halde bulunur. Tetranor-iloprost hayvan çalışmalarında gösterildiği gibi farmakolojik olarak inaktiftir. İn vitro çalışmalar, iloprostun i.v. uygulaması ya da inhalasyonundan sonra akciğerlerde metabolizmasının benzer olduğunu göstermiştir.
Eliminasyon:
Normal renal ve hepatik fonksiyonu olan kişilerde, i.v. infüzyondan sonra iloprostun atılımyarı ömürleri yaklaşık 3 ve 5 saat ve 15 ve 30 dakika olan 2 fazda gerçekleşir. Total iloprost klirensi 20 mL/kg/dk’dır. Bu durum, iloprost metabolizmasına ekstrahepatik katkıyı gösterir.
3H-İloprost kullanan sağlıklı kişilerde kütle denge çalışması gerçekleştirilmiştir. İntravenöz uygulamayı takiben, toplam radyoaktivite geri kazanımı %81 olup, idrarda ve feçeste ise sırasıyla %68 ve %12’dir. Metabolitler plazmadan ve idrardan 2 fazlı olarak elimine olmaktadır ve plazmada yarılanma ömrü 2-5 saat, idrarda ise 2-18 saat olarak hesaplanmıştır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek yetmezliği:
İloprostun i.v. infüzyonu ile yapılan bir çalışmada, aralıklı diyalize giren son dönem böbrek yetmezliği olan hastalarda (ortalama 5±2 mL/dk/kg) diyalize girmeyen böbrek yetmezliği
olan hastalara göre (ortalama 18 ± 2 mL/dk/kg) anlamlı olarak daha düşük klirensin olduğu gözlenmiştir.
Karaciğer yetmezliği:
İloprost başlıca karaciğer tarafından metabolize edildiğinden, hepatik fonksiyonda değişiklik ilacın plazma seviyelerini etkilemektedir. Bir i.v. çalışmada, sonuçlar karaciğer sirozu olan 8 hastadan sağlanmıştır. Ortalama klirens 10 mL/dk/kg olarak tahmin edilmiştir.
Yaş ve cinsiyet:
İloprostun farmakokinetiği, yaş ve cinsiyete bağlı değildir.
5.3Klinik öncesi güvenlilik verileri
Preklinik veriler, insanlarda süregelen çalışmalardan hareketle, güvenlilik farmakolojisi, tekrarlayan doz toksisitesi, genotoksisite, karsinojenik potansiyel için spesifik bir tehlikeye işaret etmemektedir. Preklinik etkiler, insanlarda kullanılan en yüksek dozun yeterince üstündeki dozlara maruz kalındığında gözlenmiştir. Bu da klinik kullanım ile az ilişkilidir.
Sistemik toksisite
Akut toksisite çalışmalarında, iloprost terapötik i.v. dozunun 2 katı büyüklüğündeki tekli i.v. ve oral dozların ciddi intoksikasyon veya ölümle (intravenöz) sonuçlanabileceği gösterilmiştir. İloprostun yüksek farmakolojik gücü ve terapötik amaçlar için mutlak dozu akut toksisite çalışmalarında değerlendirilirken, insanda akut yan etki riski oluşturmadığına işaret eden sonuçlar alınmıştır. Bir prostasiklinden beklenebileceği gibi iloprost hemodinamik etkiler (vazodilatasyon, ciltte kırmızılıklar, hipotansiyon, trombosit fonksiyonlarının inhibisyonu, solunum rahatsızlığı) ve apati, yürüyüş bozukluğu ve postüral değişiklikler gibi genel intoksikasyon belirtileri ortaya çıkarır.
İntravenöz infüzyonla tekrarlayan devamlı sistemik toksisite çalışmalarında, 14 ng/kg/dk’da kan basıncında hafif bir düşüş meydana gelmiştir, sadece çok yüksek dozlarda ciddi istenmeyen etkiler (hipotansiyon, solunum fonksiyonunda rahatsızlık) oluşmuştur.
26 haftadan fazla tekrarlanan i.v./s.c. infüzyon ile kemirgenlerde/kemirgen olmayanlarda, insanda terapötik dozu 14 ila 47 kez aşan dozlarda (plazma kan düzeyleri baz alınarak) organ toksisitesine yol açmamıştır. Sadece beklenen farmakolojik etkiler olan hipotansiyon, ciltte kırmızılıklar, dispne, bağırsak motalitesinde artma gözlenmiştir.
Genotoksik potansiyel, tümorijenisite
In vitro ve in vivo çalışmalarda mutajenik potansiyel için kanıt oluşturacak genotoksik etki oluşmamıştır.
potansiyeli
gözlenmemiştir.
Üreme toksikolojisi
Sıçanlarda yapılan embriyo ve fetotoksisite çalışmalarında iloprostun devamlı olarak i.v. uygulaması dozdan bağımsız olarak bazı köpek yavrularında ön pençelerde tek parmak anomalilerine yol açmıştır. Bu değişiklikler gerçek teratojenik etkiler sayılmasa da, büyük olasılıkla iloprostun fetoplasental ünitede neden olduğu hemodinamik değişiklikler sonucunda büyümenin gerilemesiyle ilişkilidir. Postnatal gelişim esnasında büyümedeki yavaşlamanın büyük oranda reversibl olduğu düşünülmektedir. Tavşan ve maymunlarda gerçekleştirilen karşılaştırmalı embriyotoksisite çalışmalarında insan dozunu defalarca aşan düzeyde fazla dozlarda bile bu tip bir parmak anomalisi veya kaba-yapısal anomali gözlenmemiştir.
Sıçanlarda çok düşük düzeyde iloprostun süte geçişi gözlemlenmiştir.
6.FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1Yardımcı maddelerin listesi
Etanol (%96 a/h)
Trometamol
Sodyum klorür
Hidroklorik asit
Enjeksiyonluk su
6.2Geçimsizlikler
“4.2 Pozoloji ve uygulama şekli” bölümünde tanımlananların haricindeki tıbbi ürünlerle ilgili veri yoktur.
6.3Raf ömrü
24 ay
6.4Saklamaya yönelik özel tedbirler
30°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
%0,9 sodyum klorür çözeltisi veya %5 glukoz çözeltisiyle seyreltildikten sonra 25°C altındaki oda sıcaklığında 6 saat saklanabilir.
6.5Ambalajın niteliği ve içeriği
Kırmızı ve sarı renkli iki halka ile kodlanmış, 1 mL’lik renksiz, Tip I nötral cam ampul. Bir karton kutuda seperatör içinde beş adet ampul kullanma talimatı ile birlikte sunulmaktadır.
6.6Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller, “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7.RUHSAT SAHİBİ
DEVA HOLDİNG A.Ş
Halkalı Merkez Mah. Basın Ekspres Cad.
No: 1 34303 Küçükçekmece / İSTANBUL
Tel: 0 212 692 92 92
Faks: 0 212 697 00 24
8.RUHSAT NUMARASI(LARI)
2018/40
9.İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ İlk ruhsat tarihi: 26.01.2018
Ruhsat yenileme tarihi:
10.KÜB’ÜN YENİLENME TARİHİ
–