R

REGINON 20 MCG /75 MCG KAPLI TABLET (21 KAPLI TABLET)

Temel Etkin Maddesi:

estradiol + gestoden

Üreten İlaç Firması:

KOÇAK FARMA İLAÇ VE KİMYA SANAYİ A.Ş.

Gerekli Reçete Durumu:

Beyaz Reçete ile satılır.

Temel Etkin Maddesi:

estradiol + gestoden

Üreten İlaç Firması:

KOÇAK FARMA İLAÇ VE KİMYA SANAYİ A.Ş.

Gerekli Reçete Durumu:

Beyaz Reçete ile satılır.

Barkod Numarası:

8699828120049

TİTCK’nın Satış Fiyatı:

314,16 ₺
Güncelleme Tarihi: 13 Eylül 2025

Barkod Numarası:

8699828120049

Hekimler İçin Klavuz:

TİTCK’nın Satış Fiyatı:

314,16 ₺
Güncelleme Tarihi: 13 Eylül 2025

Bilgilendirme:

İlaç kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışınız.

ATC Sınıflaması:

ATC SINIFLAMASI – G – ÜROGENİTAL SİSTEM VE CİNSİYET HORMONLARI, G03 CİNSİYET HORMONLARI – GENİTAL SİSTEM MODÜLATÖRLERİ, G03A SİSTEMİK HORMONAL KONTRASEPTIFLER, G03AA Progestogenler ve estrogenler, fixed combinations, G03AA10, estradiol + gestoden

Bilgilendirme:

İlaç kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışınız.

ATC Sınıflaması:

ATC SINIFLAMASI – G – ÜROGENİTAL SİSTEM VE CİNSİYET HORMONLARI, G03 CİNSİYET HORMONLARI – GENİTAL SİSTEM MODÜLATÖRLERİ, G03A SİSTEMİK HORMONAL KONTRASEPTIFLER, G03AA Progestogenler ve estrogenler, fixed combinations, G03AA10, estradiol + gestoden

Personeller İçin Kullanma Talimatı

KULLANMA TALİMATI

REGİNON 20 mcg/75 mcg kaplı tablet
Ağız yoluyla alınır.

Etkin madde: Her bir kaplı tablet etkin madde olarak 75 mcg gestoden ve 20 mcg etinilestadiol içerir.

Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat (sığır kaynaklı), sodyum kalsiyum EDTA, mısır nişastası, P.V.P(K 30), magnezyum stearat, şeker, talk, montan glycol wax, kalsiyum karbonat, Polietilen glikol 6000, saf su.

Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.

Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.

Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışında yüksek veya düşük doz kullanmayınız.

Kombine hormonal kontraseptifler (KHK’ler) ile ilgili bilinmesi gereken önemli hususlar:
• Uygun şekilde kullanılmaları halinde en güvenilir geri dönüşümlü doğum kontrol yöntemlerinden biridir.

• Özellikle ilk kullanım yılında veya 4 hafta veya daha uzun süre ara verilmesini takiben KHK’ya tekrar başlandığında toplardamarlarda ve atardamarlarda kan pıhtısı riskini kısmen artırırlar.

1

• Kan pıhtısı belirtilerine sahip olabileceğinizi düşünüyorsanız lütfen tetikte olun ve doktorunuza başvurunuz (bkz. bölüm 2 “Kan pıhtıları”).

• Doğum kontrol hapı, uzun vadede kullanıldığında yumurtalık ve rahim kanseri riskinizi azaltabilir.

• Doğum kontrol hapı, cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı sizi korumaz.

• Bu ilaç, kan pıhtıları ve meme kanseri gibi problemlerde riskinizi artırabilir.

• Bazı kadınlar mevcut tıbbi sorunlar veya hastalıklar nedeniyle doğum kontrol hapı almamalıdır. REGİNON’un sizin için uygun olduğundan emin olmak için lütfen bu kullanma talimatını okuyun.

• Hamileliği önlemek için, REGİNON’un talimat edildiği şekilde alınması ve her pakete zamanında başlanması önemlidir. Lütfen bir tableti kullanmayı unutursanız veya hamile olduğunuzu düşünüyorsanız, ne yapacağınızı anladığınızdan emin olun.

Bu Kullanma Talimatında:
1.REGİNON nedir ve ne için kullanılır?

2.REGİNON’u kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler 3.REGİNON nasıl kullanılır?

4.Olası yan etkiler nelerdir?

5.REGİNON’un saklanması

Başlıkları yer almaktadır.

1.REGİNON nedir ve ne için kullanılır?

•REGİNON, 2l ve 63 kaplı tabletlik ambalajlarda bulunur ve kaplı tabletler beyaz renktedir. Her bir kaplı tablet etkin madde olarak 75 mcg gestoden ve 20 mcg etinilestradiol içerir. REGİNON’da yardımcı madde olarak bulunan laktoz monohidrat sığır kaynaklıdır.

•Östrojen ve progesteron hormonlarını içeren ve ağız yoluyla alınan doğum kontrol haplarına “Kombine Oral Kontraseptif ilaçlar (KOK)”denir. REGİNON da bu grupta yer alan bir ilaçtır.

•REGİNON reçete etme kararı, venöz tromboembolizmi (VTE) olan kadınlar başta olmak üzere, her kadının mevcut risk faktörleri ve REGİNON ile ortaya çıkan VTE riskinin diğer kombine hormonal kontraseptifler (KHK) ile karşılaştırması dikkate alınarak verilmelidir.

2

•REGİNON’un içindeki gestoden ve etinilestadiol hormonları hipofiz bezinden (beynin alt kısmında yer alan ve önemli hormonlar salgılayan bir bez) salgılanan ve folikülün (yumurta hücresini içeren ufak kesecik) yumurtlama aşamasına kadar olgunlaşması için gerekli olan folikül uyarıcı hormonun (FSH) ve luteinleştirici hormonun (LH, adet döngüsünde yer alan bir hormon) salgılanmasını baskılarlar ve böylece yumurtlama engellenir.

•Gestoden servikal mukusu koyulaştırır, bu sayede spermin ovuma ulaşması engellenir.

Fallop tüplerinin (rahim üst köşelerinden yumurtalıklara kadar uzanan tüp şeklindeki yapılar) hareketleri ve salgıları da etkilenebilir. Ayrıca gestoden rahim iç zarını da incelterek döllenmiş bir yumurtanın yerleşmesini engeller.

•REGİNON, gebeliği önlemek amacıyla kullanılır.

2.REGİNON’u kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler

Genel notlar
REGİNON kullanmaya başlamadan önce, bu bölümdeki kan pıhtıları ile ilgili bilgileri okumanız gerekir. Kan pıhtısı belirtilerini okumanız özellikle önemlidir – bkz. Bölüm 2 “Kan pıhtıları”).

Doğum kontrol hapı kullanmaya başlamadan önce veya almaya devam edip etmeme konusunda karar verirken almanın faydalarını ve risklerini anlamanız önemlidir. Doğum kontrol hapı, çoğu sağlıklı kadın için uygun olmasına rağmen, herkes için uygun değildir. REGİNON’u almaya başlamadan önce doktorunuz sizin ve yakın akrabalarınızın sağlık geçmişi hakkında bazı sorular soracaktır. Doktorunuz aynı zamanda kan basıncınızı ölçecektir ve kişisel durumunuza bağlı olarak dahil bazı başka testler de yapabilir.

Bu kullanma talimatında REGİNON’u almayı bırakmanız gereken veya REGİNON’nun korumasının azaldığı durumlar açıklanmaktadır. Bu gibi durumlarda ya cinsel ilişkide bulunmamalısınız ya da ilave doğum kontrol önlemleri almalısınız, örn. kondom veya başka bir bariyer yöntemi kullanmak gibi. Takvim yöntemi veya vücut ısısı ölçme yöntemlerini kullanmayınız. Bu yöntemler güvenilir olmayabilir. Çünkü REGİNON vücut ısısı ve servikal mukusun aylık değişimlerini etkiler.

Doğum kontrol hapı kullanırken

3

• Doğum kontrol hapının başka bir reçetesine ihtiyacınız olduğunda; genellikle, doktorunuz veya hemşirenizle düzenli kontroller yapmanız gerekir.

Düzenli olarak servikal smear (rahim ağzı) testleri yaptırmalısınız.

• Değişiklikler açısından her ay göğüslerinizi ve meme uçlarınızı kontrol edin – cildinizde yumru veya çukurlaşma gibi tuhaf bir şey görür veya hissederseniz doktorunuza söyleyin. • Eğer bir kan testi yaptırmanız gerekirse, doktorunuza doğum kontrol hapı aldığınızı söyleyin, çünkü doğum kontrol hapı bazı testlerin sonuçlarını etkileyebilir.

Eğer ameliyat olacaksanız, doktorunuzun doğum kontrol hapı kullandığınızı bildiğinden emin olun. Ameliyattan yaklaşık 4 – 6 hafta önce doğum kontrol hapı kullanmayı bırakmanız gerekebilir. Bu, kanın pıhtılaşma riskini azaltmak içindir (bkz. bölüm 2.3). Doktorunuz size ne zaman doğum kontrol hapı almaya başlayabileceğinizi söyleyecektir.

Diğer doğum kontrol hapları gibi REGİNON da, HIV enfeksiyonu (AIDS) ve diğer cinsel yolla geçen hastalıklara karşı koruma sağlamaz.

REGİNON’u aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Aşağıdaki durumlardan herhangi bir geçerli ise REGİNON’u kullanmayınız. Bunlardan herhangi biri size uyuyorsa, REGİNON’u kullanmadan önce doktorunuza danışın. Doktorunuz farklı bir hap tipi veya tümüyle farklı bir doğum kontrol yöntemi (hormonal olmayan) kullanmanızı tavsiye edebilir.

Eğer;

• Bacaklarınızda (derin ven trombozu), akciğerlerinizde (pulmoner embolizm) ya da vücudunuzun başka yerinde pıhtı ya da pıhtı hikayesi (önceden geçirilmiş/oluşmuş) varsa,

• Kan pıhtılaşmasını etkileyen bir bozukluğunuz varsa (Örneğin protein C yetersizliği, protein S yetersizliği, antitrombin-III-yetersizliği Faktör V Leiden ya da APC direnci gibi kalıtımsal ya da kazanılmış venöz ya da arteriyel tromboz yatkınlığı),

• Uzun süreli hareketsizliğe neden olan ameliyat geçirmeniz gerekiyorsa (bkz. bölüm ‘Kan pıhtıları’),

•Kalp krizi veya inme geçirdiyseniz,

• Kalbi besleyen damarlarda oksijen eksikliğine bağlı kalp kası kasılması sonucu oluşan ve sol kola da yayılabilecek şiddetli göğüs ağrısına sebep olan ve kalp krizinin ilk belirtisi

4

olabilecek anjina pektoris varsa ya da geçici iskemik atak denilen kalıcı etkisi olmayan hafif bir inme varsa (veya geçmişte olduysa)

• Atardamarlarınızda pıhtı riskini artırabilecek aşağıdaki hastalıklardan birine sahipseniz: •Damarları etkilemiş şeker hastalığınız varsa,
•Çok yüksek kan basıncı,
•Çok yüksek kan yağ düzeyi (kolesterol ya da trigliseritler),
•Hiperhomosisteinemi (hem arteriyel hem de VTE’ye neden olabildiği gösterilmiş tek kalıtımsal risk faktörü) olarak bilinen durum

• Görme bozuklukları, konuşma bozukluğu, vücudun herhangi bir yerinde güçsüzlük veya his kaybı gibi belirtilerin eşlik ettiği migreniniz varsa (veya geçmişte olduysa)

• Mevcut veya geçirilmiş karaciğer hastalığınız (belirtileri ciltte sarılık ya da vücutta kaşıntı olabilir) varsa ve karaciğeriniz halen normal olarak çalışmıyorsa

•İyi ya da kötü huylu karaciğer tümörünüz varsa (veya geçmişte olduysa)

• Ombitasvir, paritaprevir, ritonavir veya dasabuvir ve bunların kombinasyonlarını içeren herhangi bir antiviral ilaç alıyorsanız. Bu antiviral ilaçlar kronik (uzun süreli) hepatit C hastalığının (hepatit C virüsünün neden olduğu, karaciğeri etkileyen bir enfeksiyon hastalığı) tedavisinde kullanılmaktadır.

• Seks hormonlarının etkisi ile ilerleyebilecek olan kanser varsa (örneğin meme veya genital organ) (veya geçmişte olduysa)

•Tanı konulmamış vajinal kanamanız varsa

•‘Auralı migren’ adı verilen bir migreniniz varsa (veya geçmişte olduysa)

•Gebe iseniz veya gebe olduğunuzdan şüpheleniyorsanız

•Meme kanseriniz varsa (veya geçmişte olduysa)

• REGİNON’un içerdiği maddelerden herhangi birine karşı alerjiniz (aşırı duyarlılık) varsa, (Alerjik reaksiyonun bazı belirtileri, kaşıntı, deride döküntü veya şişlik olabilir.)

Herhangi bir tıbbi probleminiz veya hastalığınız varsa doktorunuza veya hemşirenize söyleyiniz.

Bu koşullardan herhangi biri ilacı ilk kullandığınızda başınıza gelirse derhal kullanmayı bırakın ve doktorunuza danışınız. İlacı kullanmayı bıraktığınız zaman hormonal olmayan doğum kontrol önlemlerini kullanınız.

5

REGİNON’u aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ

Aşağıdaki durumlarda acil tıbbi yardım alınız ve doktorunuza danışınız:

Bacağınızda kan pıhtısı (örn. derin ven trombozu) veya akciğerinizde kan pıhtısı (örn. pulmoner embolizm) olduğu, kalp krizi veya inme geçirdiğiniz anlamına gelebilecek olası kan pıhtısı belirtilerini fark ederseniz doktorunuza danışınız (bkz. ‘Kan pıhtıları’).

Bu ciddi yan etkilerin belirtilerine ilişkin açıklama için lütfen “Kan pıhtısı nasıl fark edilir?” bölümüne bakınız.

Doktorunuz bu ilaca başlamadan önce ailenizdeki sağlık problemlerini, kan basıncınızı, hamile olma ihtimalinizi soracaktır. Ayrıca gerekliyse tedaviye başlamadan önce ve sonrasında düzenli aralıklarla göğüs, karın ve kasık muayenesi, smear testi ya da özel bir durumunuz olduğunda diğer kontrollerin yapılması gerekebilir.

Aşağıda listelenen durumlardan bazıları doğum kontrol hapı kullanımıyla daha da kötüleşebilir veya bu durum doğum kontrol hapının sizin için daha az uygun olduğu anlamına gelebilir. REGİNON’u yine de kullanabilirsiniz, ancak özel dikkat göstermeniz ve daha sık kontrol yaptırmanız gerekir. Eğer;

Eğer;

•Bağırsakta ülsere neden olan veya bağırsak duvarında kalınlaşma, mukozada ülser ve bölgesel lenf düğümlerinde büyüme ile belirgin Crohn hastalığınız ya da ülseratif kolit (kronik iltihabi bağırsak hastalığı) varsa,

•Eklem ağrıları ve deri döküntülerine neden olan sistemik lupus eritematozusunuz varsa,

•Böbrek yetmezliğine neden olan bir pıhtılaşma bozukluğu olan hemolitik üremik sendromunuz varsa,

•Bir tür kansızlık olan orak hücreli aneminiz varsa,

•Pankreas iltihabınız varsa (pankreatit),

•Kanınızdaki yağ düzeyi yüksekse (hipertrigliseridemi) veya bu rahatsızlıkla ilgili pozitif aile öykünüz varsa. Hipertrigliseridemi, pankreatit (pankreas iltihabı) geliştirme riskinde artışla ilişkilendirilmiştir.

•Bir ameliyat geçirmeniz gerekiyorsa veya bir rahatsızlıktan dolayı uzun süredir yatıyorsanız (bkz. ‘Kan Pıhtıları’),

6

•Yeni doğum yapan kadınlarda kan pıhtısı riski artar. Doğumdan ne kadar süre sonra

REGİNON’u kullanmaya başlayabileceğinizi doktorunuza sormalısınız.

•Cildinizin altındaki damarlarda iltihap varsa (yüzeysel tromboflebit),

•Varisli damarlarınız varsa,

•Şeker hastalığınız varsa,

•Yüksek tansiyonunuz (kan basıncınız yüksekse) varsa,

•Kalp kapak hastalığınız veya belirli bir kalp ritm bozukluğunuz varsa,

•Yakın akrabalarınızda genç yaşta pıhtı oluşumu (bacakta derin ven trombozu, akciğerde

pulmoner embolizm veya başka bir yerde), kalp krizi veya inme meydana geldiyse,

•Porfiri denilen kalıtımsal bir hastalığınız varsa,

•Fazla kiloluysanız,

•Migreniniz varsa,

•Hamilelik sırasında ilk defa ortaya çıkan veya kötüleşen bir durum varsa veya seks

hormonları daha önceden kullanılmışsa (örn. işitme kaybı, porfiri denilen metabolik bir

hastalık, herpes gestasyonis denilen bir deri hastalığı veya Sydenham koresi denilen

nörolojik hastalık)

•Hamileliğe bağlı da ortaya çıkabilen yüzde sarı-kahverengi lekelenmeler (kloazma) varsa

(bu durumda doğrudan güneşe veya ultraviyole ışığa maruz kalmayınız)

•Herediter anjiyoödeminiz varsa (yüz, dil ya da boğazda şişme ve/veya yutma zorluğu

veya soluma zorluğu ile birlikte kurdeşen gibi anjiyoödem semptomları yaşıyorsanız

derhal doktorunuza başvurun. İçeriğinde östrojen bulunan ilaçlar anjiyoödem

semptomlarına sebep olabilir veya kötüleştirebilir.),

•Sigara kullanıyorsanız,

•Epilepsiniz (sara) varsa,

•Yakın akrabalarınızda meme kanseri varsa veya geçmişte görüldüyse,

•Karaciğer veya safra kesesi hastalığınız varsa,

•Sizin veya yakın akrabalarınızın kalp veya yüksek tansiyon gibi dolaşım sistemi

problemleriniz varsa,

•Siz veya yakın akrabalarınızın kan pıhtılaşması ile ilgili problemleriniz varsa

Yukarıdaki maddelerden herhangi biri ilacı kullanırken ilk defa başınıza gelir, tekrarlar veya

kötüleşirse doktorunuza danışın.

7

Kan pıhtıları
Dolaşım bozuklukları ile ilgili yan etkilerin ortaya çıkma riski özellikle 35 yaş üzeri ve sigara içen kadınlarda yüksektir.

REGİNON gibi KHK kullanan kadınlarda kan pıhtısı geliştirme riski kullanmayanlara göre artar. Nadir durumlarda, kan pıhtısı damarları tıkayarak ciddi sorunlara neden olabilir.

Kan pıhtısı aşağıdaki bölgelerde oluşabilir:
• Damarlarda (‘venöz tromboz’, ‘venöz tromboembolizm’ veya ‘VTE’ olarak adlandırılır); • Atardamarlarda (‘arteriyel tromboz’, ‘arteriyel tromboembolizm’ veya ‘ATE’ olarak adlandırılır).

Kan pıhtıları her zaman tam olarak düzelmez. Nadiren, ciddi ve uzun süreli etkilere neden olabilir veya çok nadiren ölüme neden olabilir.

REGİNON’a bağlı olarak tehlikeli kan pıhtısı oluşumuna yönelik genel riskin düşük olduğu unutulmamalıdır.

Doktorunuz, risk faktörleri kombinasyonu veya tek birçok güçlü risk faktörü nedeniyle yüksek pıhtı oluşma riskiniz olup olmadığını kontrol edecektir. Faktörlerin kombinasyonu halinde risk, iki riskin ayrı ayrı toplamından daha yüksek olabilir. Risk çok yüksekse doktorunuz ilacı reçete etmeyecektir. (Ayrıca bkz. Bölüm 2. REGİNON’u aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ).

Kan pıhtısı nasıl fark edilir?

Aşağıdaki bulgu veya belirtilerden herhangi birini fark ederseniz acilen tıbbi yardım alınız.

Bu belirtilerden herhangi biri sizde var mı?

Olası sorun nedir?

•Özellikle aşağıdaki durumlarla birlikte seyrettiğinde, bir bacakta ya da bacak veya ayaktaki bir damarda şişme:

•Bacakta, yalnızca ayağa kalkınca veya yürüyünce hissedilebilecek ağrı

Derin ven trombozu

8

veya hassasiyet

•Söz konusu bacakta artan sıcaklık

hissi

•Bacak derisinde renk değişikliği,

veya

mavileşme

• Açıklanamayan bir şekilde aniden nefessiz kalma veya hızlı nefes alma
• Kanla birlikte gelebilecek belirgin bir nedeni olmayan ani öksürük
• Derin nefes alındığında artabilecek keskin göğüs ağrısı
• Şiddetli bayılma hissi veya baş dönmesi • Hızlı veya düzensiz kalp atışı
• Midenizde şiddetli ağrı

Öksürük veya nefessiz kalma gibi bazı belirtiler, solunum yolları enfeksiyonu gibi (örn. ‘soğuk algınlığı’) daha hafif bir durumla

karıştırılabileceğinden,

değilseniz

mutlaka doktorunuza danışınız.

Pulmoner embolizm

Semptomlar genellikle bir gözde meydana gelir:
• Ani görme kaybı veya
•Görme kaybına kadar ilerleyebilecek ağrısız bulanık görme

Retinal ven trombozu (gözde kan pıhtısı)

9

• Göğüste ağrı, rahatsızlık, basınç, ağırlık hissi
• Göğüs, kol veya göğüs kemiğinin altında sıkışma veya dolgunluk hissi
• Tokluk, hazımsızlık veya tıkanma hissi
• Sırt, çene, boğaz, kol ve mideye yayılan üst gövde rahatsızlığı
• Terleme, mide bulantısı, kusma veya baş dönmesi
• Aşırı güçsüzlük, endişe veya nefes darlığı • Hızlı veya düzensiz kalp atışı

Kalp krizi

Özellikle vücudun bir tarafında, yüz, kol veya bacakta ani güçsüzlük veya uyuşma • Ani zihin bulanıklığı, konuşma veya anlama güçlüğü
• Bir veya her iki gözde ani görme güçlüğü • Ani yürüme güçlüğü, baş dönmesi, denge veya koordinasyon kaybı
• Bilinen nedeni olmayan ani, şiddetli veya uzun süreli baş ağrısı
• Nöbetle birlikte veya nöbet olmadan bilinç kaybı veya bayılma

Bazen inme belirtileri kısa sürebilir ve neredeyse hemen tamamen iyileşebilir, ancak

bir

altında

olabileceğinizden, yine de acil tıbbi yardım almalısınız.

İnme

Diğer kan damarlarını tıkayan kan pıhtıları

10

• Bir uzuvda şişme ve hafif mavi renk değişikliği
• Midenizde şiddetli ağrı (akut abdomen)

En kısa sürede doktorunuza başvurunuz. Doktorunuz kullanabileceğinizi söyleyene kadar daha fazla REGİNON kullanmayın. Bu süreçte, kondom gibi başka bir doğum kontrol yöntemi kullanın.

Damardaki Kan Pıhtıları
Damarda kan pıhtısı oluştuğunda ne olabilir?

• KHK kullanımı, damarda kan pıhtısı (VTE) oluşumu riskinde artışla ilişkilendirilmiştir.

Bununla birlikte, bu yan etki nadir görülür. Pıhtı oluşumunun en sık görüldüğü dönem, KHK’nin ilk kullanıldığı yıldır.

• Bacak veya ayak damarlarınızdan birinde kan pıhtısı oluşumu DVT’ye neden olabilir.

• Kan pıhtısının bacağınızdan akciğerinize taşınması pulmoner embolizme yol açabilir. • Çok nadir durumlarda, göz gibi başka bir organdaki bir damarda pıhtı oluşabilir (retinal ven trombozu)
Damarda kan pıhtısı oluşma riskinin en yüksek olduğu dönem hangisidir?

Damarda pıhtı oluşumu riskinin en yüksek olduğu dönem, ilk kez KHK kullanılan ilk yıldır. Ayrıca, 4 hafta veya daha uzun süre ara verdikten sonra KHK kullanımına tekrar başlandığında da (aynı veya farklı ürün) risk artabilir.

İlk yıldan sonra risk azalsa da, KHK kullanmayan kadınlara göre her zaman biraz yüksek kalacaktır.

REGİNON kullanmayı bıraktığınızda, kan pıhtısı riski birkaç hafta içinde normale döner.

Kan pıhtısı oluşma riski nedir?

Risk, doğal VTE riskinize ve kullanmakta olduğunuz KHK’nin türüne bağlıdır.

REGİNON kullanımı sonucunda bacak veya akciğerde kan pıhtısı (DVT veya PE) oluşumuna dair genel risk düşüktür.

• Herhangi bir KHK kullanmayan ve gebe olmayan 10.000 kadından yaklaşık 2’sinde bir yıl içinde kan pıhtısı oluşabilir.

11

• REGİNON gibi levonorgestrel, içeren bir KHK kullanan 10.000 kadından yaklaşık 5-7’sinde bir yıl içinde kan pıhtısı oluşumu görülebilir.

• REGİNON gibi gestoden içeren bir KHK kullanan 10.000 kadından yaklaşık 9-12’si bir yıl içinde kan pıhtısı geliştirebilir.

• Kan pıhtısı oluşumu riski kişisel tıbbi öykünüze göre değişir (bkz. Bölüm “Damarda kan pıhtısı oluşumu riskini artıran faktörler”).

Bir yıl içinde kan pıhtısı oluşma riski

10.000 kadından yaklaşık 2’si

Levonorgestel, noretisteron veya norgestimat içeren KHK kullanan kadınlar

10.000 kadından yaklaşık 5-7’si

REGİNON kullanan kadınlar

10.000 kadından yaklaşık 9-12’si

Damarda kan pıhtısı oluşumu riskini artıran faktörler
REGİNON kullanımına bağlı kan pıhtısı riski düşük olmakla birlikte bazı durumlar riski artırır. Aşağıdaki durumlarda risk yüksektir:
• Obez iseniz (Vücut kitle indeksi 30 kg/m2’nin üzerinde ise).

• Birinci dereceden bir akrabanızda genç yaşta (örn. yaklaşık 50 yaşın altında) bacak, akciğer veya bir başka organda kan pıhtısı görüldüyse. Bu durumda, kalıtımsal kan pıhtılaşma bozukluğunuz olabilir.

• Bir ameliyat geçirmeniz gerekiyorsa veya yaralanma ya da bir hastalıktan dolayı uzun süredir yatıyorsanız veya bacağınızda alçı varsa. Bir ameliyattan birkaç hafta önce veya

gerekebilir.

REGİNON’u bırakmanız gerekiyorsa, ne zaman tekrar başlayabileceğinizi doktorunuza sorunuz.

• İlerleyen yaş (özellikle yaklaşık 35 yaş üzeri). • Birkaç haftadan kısa süre önce doğum yaptıysanız.

12

Yukarıdaki durumlardan ne kadar fazlası sizin için geçerliyse, kan pıhtısı oluşumuna dair riskiniz de o kadar artar.

Özellikle yukarıda belirtilen diğer faktörlerden birkaç tanesi sizde varsa, uçak seyahati (4 saatten uzun) kan pıhtısı riskini geçici olarak artırabilir.

Emin olmasanız bile, bu durumlardan herhangi biri sizin için geçerliyse doktorunuza söylemeniz önemlidir. Doktorunuz REGİNON’un bırakılması gerektiğine karar verebilir.

REGİNON kullanırken yukarıdaki durumlardan herhangi bir değişirse, örneğin bir aile ferdi nedeni bilinmeyen bir tromboz yaşarsa veya çok fazla kilo alırsanız doktorunuza söyleyiniz.

Atardamardaki kan pıhtıları
Atardamarda kan pıhtısı oluştuğunda ne olabilir?

Damardaki kan pıhtısı gibi, atardamardaki kan pıhtısı da ciddi sorunlara yol açabilir. Örneğin kalp krizi veya inmeye neden olabilir.

Atardamarda kan pıhtısı oluşumu riskini artıran faktörler
REGİNON kullanımına bağlı kalp krizi veya inme riskinin çok düşük olduğunu ancak aşağıdaki faktörlere bağlı olarak artabileceğini unutmayınız:
• Artan yaş (yaklaşık 35 yaş üzeri)
Sigara kullanımı. REGİNON gibi bir KHK kullanırken sigarayı bırakmanız önerilir. Sigarayı bırakamıyorsanız ve yaşınız 35’in üzerindeyse, doktorunuz farklı bir kontraseptif tipi kullanmanızı tavsiye edebilir.

• Aşırı kilo
• Yüksek kan basıncı
• Birinci dereceden bir akrabanızın genç yaşta (örn. yaklaşık 50 yaşın altında) kalp krizi veya inme geçirmesi. Bu durumda, kalp krizi veya inme geçirme riskiniz daha yüksek olabilir • Siz veya birinci dereceden bir akrabanızda kanda yüksek yağ düzeyi (kolesterol veya trigliseritler) varsa
• Özellikle auralı migren (baş ağrınız başlamadan önce; baş dönmesi, kulaklarda çınlama, zig zag şekiller görme ve ışığa duyarlılık gibi belirtilerin görüldüğü migren tipi) olmak üzere migreniniz varsa
• Herhangi bir kalp sorunu (kalp kapak hastalığı, atriyal fibrilasyon adı verilen ritim bozukluğu)

13

• Diyabetiniz varsa.

Yukarıdaki durumlardan birden fazlası sizin için geçerliyse veya içlerinden herhangi biri özellikle şiddetliyse kan pıhtısı oluşumuna ilişkin risk daha da artabilir. REGİNON kullanırken yukarıdaki durumlardan herhangi bir değişirse, örneğin sigara içmeye başlarsanız, bir aile ferdi nedeni bilinmeyen bir tromboz yaşarsa veya çok fazla kilo alırsanız doktorunuza söyleyiniz.

Aşağıdaki durum veya risk faktörlerinden birinin ilk kez ortaya çıkması veya alevlenmesi doğum kontrol hapı kullanımının kesilmesi gerektiğine işaret edebilir. Aşağıdaki durumlardan herhangi birisi sizin için geçerli ise doktoruna danışınız; KOK kullanımına son verilip verilmemesine ilişkin kararı doktorunuz vermelidir:
• Hafif damarsal hastalık veya hafif nefropati (böbrek yetmezliği), retinopati (retinanızı besleyen ince kan damarlarının zarar görmesi) veya nöropatinin (sinirlerde herhangi bir nedenle görülen bozukluklar – duyu kaybı) eşlik ettiği diyabet (şeker hastalığı)
• Yeterli kontrol altında olan yüksek tansiyon (sistolik >140 ila 159 mm Hg veya diyastolik >90 ila 94 mmHg hipertansiyon)
• Porfiri (Karın ağrısı ve kas kramplarına neden olan bir çeşit kalıtımsal hastalık)
• Aşırı kilo
• Migren
• Kalp damar hastalıkları

Doğum kontrol hapı ve kanser
Yüksek doz doğum kontrol hapları uzun vadede kullanıldıklarında yumurtalık ve rahim kanseri riskinizi azaltırken, REGİNON gibi düşük doz doğum kontrol haplarının da aynı koruyucu etkileri sağlayıp sağlamadığı açık değildir. Bununla birlikte, doğum kontrol hapı almanın rahim ağzı kanseri riskinizi hafifçe artırdığı da anlaşılıyor – bunun nedeni doğum kontrol hapından ziyade kondom kullanmadan seks yapmaktan kaynaklanıyor olabilir. Tüm kadınların düzenli smear testleri yaptırması gerekir.

Meme kanseriniz varsa veya geçmişte geçirdiyseniz doğum kontrol hapı kullanmamalısınız. Doğum kontrol hapı, meme kanseri riskinizi biraz artırır. Bu risk doğum kontrol hapı kullanma süreniz ne kadar uzun ise yükselir, ancak ilacın bırakılmasından yaklaşık 10 yıl sonra normale döner. Meme kanseri, 40 yaşın altındaki kadınlarda nadir olduğundan, mevcut ve son doğum kontrol hapı kullanıcılarında ekstra meme kanseri vakaları azdır. Örneğin:

14

• Doğum kontrol hapı hiç almayan 10.000 kadından yaklaşık 16’sı 35 yaşına kadar meme kanseri geçirebilir.

• Yirmi yaşlarının başında 5 yıl boyunca doğum kontrol hapı alan 10.000 kadının, yaklaşık 17 – 18’i 35 yaşına kadar meme kanseri geçirebilir.

• Doğum kontrol hapı hiç almayan 10.000 kadının, yaklaşık 100’ü 45 yaşına geldiğinde meme kanseri geçirebilir.

• Otuz yaşlarının başında 5 yıl boyunca doğum kontrol hapı alan 10.000 kadının, yaklaşık 110’u, 45 yaşına geldiğinde göğüs kanseri geçirecektir.

Meme kanseri riskiniz daha yüksektir:
• Eğer göğüs kanseri olan yakın bir akrabanız (anne, kız kardeş veya büyükanne) varsa • Eğer aşırı kiloluysanız

Göğüslerinizde; ciltte çukurlaşma, meme ucunda yumrular gibi görebileceğiniz veya hissedebileceğiniz herhangi bir değişiklik fark ederseniz, doktorunuza görününüz.

Doğum kontrol hapı almak aynı zamanda sarılık ve kanser dışı karaciğer tümörleri gibi karaciğer hastalıklarıyla da ilişkilendirilmiştir, ancak bu nadirdir. Çok nadir olarak; doğum kontrol hapını uzun süredir kullanan kadınlarda, bazı karaciğer kanseri formlarıyla da ilişkilendirilmiştir. Midenizde şiddetli ağrı, cildinizde veya gözlerinizde sararma (sarılık) varsa, mümkün olan en kısa sürede doktora görününüz. REGİNON almayı bırakmanız gerekebilir.

Psikiyatrik bozukluklar
REGİNON dahil olmak üzere hormonal kontraseptif kullanan kadınların bazılarında depresyon veya depresif durum bildirmiştir. Depresyon ciddi olabilir ve bazen intihar düşüncelerine yol açabilir. Ruh hali değişiklikleri ve depresif belirtiler yaşıyorsanız, mümkün olan en kısa sürede daha fazla tıbbi tavsiye için doktorunuza başvurunuz.

Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.

15

REGİNON’un yiyecek ve içecek ile kullanılması
REGİNON’un yiyecek ve içecek ile kullanılmasına yönelik özel bir talimat yoktur. Hamilelik İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

REGİNON, hamilelikte kullanılmamalıdır. Eğer, REGİNON kullanımı sırasında hamilelik meydana gelirse, kullanım durdurulmalıdır.

Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza danışınız.

Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

REGİNON, emziren annelerde kullanılmamalıdır. Alternatif doğum kontrolü kullanmanız önerilir. Emzirmeniz hamile kalmanızı engellemeyebilir.

Araç ve makine kullanımı

bulunmamaktadır.

REGİNON’un içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler REGİNON, laktoz monohidrat (sığır kaynaklı) ve şeker içerir. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı intoleransınız olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.

Bu tıbbi ürün sukroz (şeker) içermektedir. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı tahammülsüzlüğünüz (intoleransınız) olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.

Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı

Doktorunuza mutlaka hangi ilaçları veya bitkisel ürünleri kullandığınız söyleyin. REGİNON ile birlikte alınmaması gereken bazı ilaçlar mevcuttur (bkz. bölüm ‘REGİNON’u aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ’). Ayrıca, hormonal kontraseptiflerle birlikte kullanılıp kullanılamayacağını görmek için tüm ilaçlarınıza ait kullanma talimatlarını kontrol ediniz. İlave doğum kontrol önlemleri (örneğin kondom) almanız gerekip gerekmediğini veya almanız gerektiği takdirde ne kadar kullanmanız gerektiğini veya ihtiyacınız olan başka bir ilaç kullanımını değiştirmeniz gerekip gerekmediğini söyleyebilirler.

16

Bazı ilaçlar ile birlikte kullanıldığında;
– REGİNON’un kandaki düzeylerini etkileyebilir -Gebeliğin önlenmesinde daha az etkili hale getirebilir -Beklenmedik kanamaya yol açabilir.

•Aşağıdaki hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar:

Sara hastalığı (örn. fenitoin, primidon, karbamazepin, okskarbazepin, topiramat, felbamat, barbitüratlar)

oTüberküloz (örn. rifampisin) Bazı sakinleştiriciler (‘barbitüratlar’ olarak adlandırılır) oMantar enfeksiyonları (griseofulvin, azol antifungallar, örn. itrakonazol, vorikonazol, flukonazol)
oBakteriyel enfeksiyonlar (makrolid antibiyotikleri, örn. klaritromisin, eritromisin) oBelirli kalp hastalıkları, yüksek kan basıncı (kalsiyum kanal blokerleri, örn.

verapamil, diltiazem)
oArtrit (eklem iltihabı), artroz (eklem deformasyonu) (etorikoksib)
oHIV (AIDS hastalığı) ve Hepatit C Virüsü enfeksiyonları (proteaz inhibitörleri ve nükleosit dışı ters transkriptaz inhibitörleri olarak adlandırılır),

•Greyfurt suyu

•Sarı kantaron otu (St John’s wort),

REGİNON, ayrıca diğer ilaçların ne kadar iyi çalıştığını da etkileyebilir. Doktorunuzun diğer ilaçlarınızın dozunu ayarlaması gerekebilir.

Ek olarak, REGİNON bazı kan testlerinin sonuçlarını da etkileyebilir, bu nedenle kan testiniz varsa REGİNON kullandığınızı doktorunuza her zaman söyleyin.

Eğer Hepatit C’niz varsa ve karaciğer fonksiyon kan testi sonuçlarında (ALT karaciğer enziminde artış) artışlara neden olabileceği için ombitasvir / paritaprevir / ritonavir ve dasabuvir içeren tıbbi ürünler kullanıyorsanız REGİNON kullanmayın. Doktorunuz, bu tıbbi ürünler ile tedaviye başlamadan önce başka bir doğum kontrol yöntemi önerecektir. REGİNON, tedavinin tamamlanmasından yaklaşık 2 hafta sonra yeniden başlatılabilir. ‘REGİNON’yı aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ’ bölümüne bakınız).

REGİNON diğer ilaçların etkisini etkileyebilir, örn; • Lamotrijin (sara nöbetini önleyici olarak kullanılır)

17

• Siklosporin (organ nakli sonrasında vücudun yabancı dokulara verdiği tepkileri azaltarak organın reddini önlemek ve gerektiği gibi çalışmasını sağlamak için kullanılır)
• Melatonin (biyolojik saatin düzelmesinde ve uykunun normalleşmesinde görev alan bir hormondur)
• Midazolam (cerrahi girişimlerde anestezi için kullanılır)
• Teofilin (solunum yolları hastalıklarının tedavisinde kullanılır)
• Tizanidin (kas ağrısı ve/veya kas krampları tedavisinde kullanılır)

Laboratuvar testleri
Kan testi veya başka bir laboratuvar testi yaptırmanız gerektiğinde doktorunuza veya laboratuvar çalışanlarına ilaç aldığınızı belirtin çünkü doğum kontrol hapı bazı testlerin sonuçlarını etkileyebilir.

Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.

3.REGİNON nasıl kullanılır?

Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
REGİNON, paketin üstünde oklarla gösterildiği yönde, her gün yaklaşık aynı zamanda bir miktar su ile alınmalıdır. Birbirini izleyen 21 gün boyunca her gün bir kaplı tablet alınır. Bir sonraki pakete 7 günlük, sıklıkla kanamanın izlendiği, kaplı tablet alınmayan dönemi takiben geçilir.

Bu kanama, genellikle son tableti aldıktan 2-3 gün sonra ortaya çıkar ve bir sonraki paket başladığında da devam edebilir.

Kombine oral kontraseptifler doğru şekilde kullanıldıklarında yılda yaklaşık 1 % başarısızlık riski bulunmaktadır. İlaç alımı unutulur ya da yanlış kullanılırsa bu oran artar.

REGİNON ile ilk kutuya başlama: Bir önceki ay doğum kontrol hapı kullanılmıyorsa kaplı tabletler kanamanın ilk günü alınmaya başlanmalıdır. Kaplı tabletlere kanamanın 2 ile 5. günleri arasında da başlanabilir ancak, bu durumda ilk 7 gün boyunca ek bir bariyer yöntemle (örneğin kondom) korunulmalıdır.

Başka bir doğum kontrol hapından geçiş: Bir önceki doğum kontrol hapının son kaplı tabletin alındığı günün ertesi günü REGİNON’a başlanmalıdır. En fazla kaplı tabletsiz veya

18

hormon içermeyen kaplı tablet alınan dönemin son gününe kadar ara verilebilir. Vajinal halka ya da flaster kullanılıyorsa REGİNON alımına bunların çıkarıldığı gün ya da en geç yeni uygulamanın yapılacağı gün başlanmalıdır.

Sadece progesteron içeren bir yöntemden geçiş: Herhangi bir günde geçiş yapılabilir ancak kaplı tablet alımının ilk 7 günü ek yöntem kullanılmalıdır.

Hamileliğin ilk 3 ayında gerçekleşen düşükten sonra: Hemen başlanabilir. Ek yönteme gerek duyulmaz. Doktorunuzun tavsiyesine göre kullanınız.

Doğumdan ya da ikinci 3 ayda olan düşükten sonra: Emziren anne bebeğini sütten kesinceye kadar kullanılmamalıdır. Emzirmeyen kadınlarda doğumu ya da düşük yapanlarda düşüğü takip eden 21-28. günlerde başlanmalıdır. Eğer daha geç başlanacaksa kullanımın ilk 7 gününde ek bir yöntem kullanılmalıdır. Daha öncesinde cinsel birleşme olduysa, doğum kontrol hapına başlamadan önce hamilelik olmadığından emin olunmalı ya da bir sonraki kanama beklenmelidir.

Uygulama yolu ve metodu:
Kaplı tabletler, paketin üstünde gösterildiği yönde, her gün yaklaşık aynı zamanda bir miktar suyla alınmalıdır. Birbirini izleyen 21 gün boyunca her gün bir kaplı tablet alınır. Doktorunuz REGİNON ile tedavinizin ne kadar süreceğini size bildirecektir.

Değişik yaş grupları:
Çocuklarda kullanımı: İlk adet görmeden sonra endikedir.

Yaşlılarda kullanımı: Yaşlılarda kullanımı yoktur. Menopozdan sonra endike değildir.

Özel kullanım durumları:
Karaciğer yetmezliği: REGİNON şiddetli karaciğer yetmezliğinde kullanılmamalıdır.

olarak

araştırılmamıştır. Mevcut veriler bu hastaların tedavisinde bir değişiklik yapılmasını ileri sürmemektedir.

Eğer REGİNON’un etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.

19

Kullanmanız gerekenden daha fazla REGİNON kullandıysanız :
Çok fazla REGİNON almanın yaratacağı ciddi zararlı etkilerle ilgili herhangi bir rapor yoktur.

Aşırı dozda kullanımında bulantı, kusma ve genç kızlarda hafif vajinal kanama görülebilir.

Bu ilacı kazara almaları halinde, henüz adet görmemiş kız çocuklarında bile bu şekilde bir kanama görülebilir.

Eğer sizde bu belirtiler varsa doktorunuza başvurunuz.

REGİNON’dan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.

REGİNON’u kullanmayı unutursanız:
Bir kaplı tableti almayı unuttuğunuz güne bağlı olarak ilave doğum kontrol önlemleri almanız, örneğin kondom gibi bir bariyer yöntemi kullanmanız gerekebilir. Aşağıda belirtilenlere uygun şekilde kaplı tabletinizi alınız. Ayrıca, ayrıntılı bilgiler için ‘ unutulan kaplı tablet çizelgesine ‘ bakınız. Tereddütünüz varsa doktorunuza danışınız.

Bir tablet için 12 saatten daha az zaman geçmişse, doğum kontrol korumanız azalmamıştır. Tableti hatırlar hatırlamaz alınız ve sonraki kaplı tabletleri normal zamanında almaya devam ediniz.

Bir tablet için 12 saatten fazla geciktiyseniz, doğum kontrol korumanız azalmış olabilir. Ne kadar çok tablet unuttuysanız, hamilelikten korumanın azalması riski o kadar artar. Paketin başında veya sonunda (21 tabletin sonuncusu) tabletleri kaçırırsanız hamile kalma riski özellikle yüksektir. Bu nedenle, ‘unutulan tablet çizelgesi’nde verilen kurallara uymalısınız.

Bir pakette birden fazla tablet almayı unutursanız, doktorunuza danışınız.

Kaçırılan tabletleri telafi etmek için belirli bir günde 2 adetten fazla tablet almayınız.

Paket içinde unutulan tabletleriniz varsa ve normal tabletsiz dönemde başlaması beklenen kanamanız yoksa, hamile olabilirsiniz. Bir sonraki pakete başlamadan önce doktorunuza danışınız.

Günlük uygulamada şu öneriler verilebilir:

1. haftada 1 kaplı tablet unutulursa: Son unutulan kaplı tablet hatırlanır hatırlanmaz alınmalıdır (aynı anda iki kaplı tablet alınması gerekse bile). Sonraki kaplı tabletler her

20

zamanki gibi alınmaya devam edilmelidir. Takip eden 7 gün boyunca ek bir yöntem kullanılmalıdır. Bu 7 günden önce cinsel birleşme olduysa hamilelik ihtimali göz önüne alınmalıdır. Tavsiye için en kısa sürede doktorunuza, hemşirenize veya eczacınıza danışın. Acil kontrasepsiyon kullanmanız önerilebilir.

2. haftada 1 kaplı tablet unutulursa: Son unutulan kaplı tablet hatırlanır hatırlanmaz alınmalıdır (aynı anda iki kaplı tablet alınması gerekse bile). Sonraki kaplı tabletler her zamanki gibi alınmaya devam edilmelidir. İlk unutulan kaplı tablete kadar 7 gün boyunca kaplı tabletler hatasız alınmışsa ek yöntem kullanmaya gerek yoktur. Aksi takdirde ya da birden fazla kaplı tablet unutulmuşsa ek yöntem kullanılmalıdır.

3.haftada 1 kaplı tablet unutulursa: Unutulan kaplı tablete kadar 7 gün boyunca kaplı tabletler hatasız alınmışsa aşağıdaki 2 seçenekten birinin uygulanmasıyla ek yönteme gerek kalmaz. Aksi takdirde 1. seçeneğe ilave olarak ek yöntem kullanılmalıdır.

1- Son unutulan kaplı tablet hatırlanır hatırlanmaz alınmalıdır (aynı anda iki kaplı tablet alınması gerekse bile). Kalan kaplı tabletler bitene kadar normal zamanda kullanılmalıdır.

Bir sonraki kutuya hemen geçilmelidir. Kullanıcıda ikinci kutunun kaplı tabletleri bitene kadar kanama beklenmez, ancak kaplı tablet alınan günlerde lekelenme veya ara kanamalar görülebilir.

2- Kullanılan kutu bırakılmalıdır. 7 gün aradan sonra (kaplı tablet unutulan günler de dahil) yeni kutuya başlanır.

21

Unutulan Kaplı tablet Çizelgesi:

Birden çok tablet almayı unuttum yada
Yeni pakete
başlamayı
unuttum

1.Hafta

Unutmadan önceki 7 gün içinde cinsel ilişkide bulundunuz mu?

HAYIR

Yalnızca 1 tablet kullanmayı
unuttum (12
saatten fazla
gecikme)

Unuttuğunuz tableti alın ve

kullanmanız anlamına gelebilir)

Sonraki 7 gün boyunca bir bariyer yöntemi kullanın (kondom)

Unuttuğunuz tableti alın ve

kullanmanız anlamına gelebilir)

Unuttuğunuz tableti alın

Kutuyu bitirin

Tabletsiz ara dönemi atlayın

(tabletsiz dönem yok)

Bir sonraki paketle devam edin

Mevcut kutuyu bırakın

Tablet kullanmaya ara verin
(unutulan tabletler dahil en fazla 7 gün)

Bir sonraki kutuyla devam edin

22

Kayıp tablet
Eğer bir kaplı tableti kaybederseniz,
Blisterin son kaplı tabletini, kayıp kaplı tabletin yerine alın. Sonra diğer tüm kaplı tabletleri uygun günlerinde alın. Döngünüz normalden bir gün daha kısa olacak, ancak doğum kontrol korumanız etkilenmeyecek. Yedi günlük kaplı tabletsiz günlerden sonra, öncekinden bir gün önce yeni bir başlangıç gününüz olacak.

Veya, döngünün başlangıç gününü değiştirmek istemiyorsanız, yedek bir kaplı tablet veya ayrı bir blisterde kaplı tablet varsa alın. Daha sonra diğer tüm hapları mevcut blisterinden her zamanki gibi alın. Daha sonra hapları kaybetmeniz durumunda açılmış yedek blisteri saklayabilirsiniz.

Hastaysanız veya ishaliniz varsa
Tableti aldıktan sonraki 4 saat içinde, hastaysanız (kusarsanız) veya çok kötü ishal geçirirseniz, vücudunuz normal dozdaki hormon dozunu bu kaplı tabletten alamayabilir. REGİNON’u aldıktan sonraki 12 saat içinde daha iyiyseniz, başka bir kaplı tabletin nasıl alınacağını açıklayan ‘Kayıp tablet’ bölümündeki talimatları uygulayın.

Eğer hala hastaysanız veya REGİNON aldıktan sonra 12 saatten daha fazla ishaliniz varsa, ‘REGİNON’u kullanmayı unutursanız’ bölümüne bakınız. Mide rahatsızlığınız devam ederse veya daha da kötüleşirse doktorunuzla konuşun. Başka bir kontrasepsiyon şekli önerebilir.

Bir periyodu kaçırdınız – hamile olabilir misiniz?

Arada sırada, çekilme kanamasını yaşamayabilirsiniz. Bu, hamile olduğunuz anlamına gelebilir, ancak kaplı tabletlerinizi doğru bir şekilde almışsanız, bu pek mümkün değildir. Bir sonraki şeride normal zamanında başlayın. Kendinizi hamilelik riski altında düşünüyorsanız (örneğin, kaplı tabletleri almayı unutarak ya da diğer ilaçları alarak) ya da ikinci kanamayı yaşamazsanız, hamilelik testi yapmalısınız. Bunları eczanedan satın alabilir, klinik veya hastanelerde ücretsiz bir test yapabilirsiniz. Hamileyseniz, REGİNON almayı bırakın ve doktorunuza görünün.

Bir kaplı tabletten fazla tablet alınması, zarar vermemektedir
Birden fazla kaplı tablet almanızın size zarar vermesi muhtemel değildir, ancak, kusma, kanama veya vajinadan kanama görülebilir. Henüz menstruasyona başlamamış ancak bu ilacı

23

yanlışlıkla almış olan kızlarda bile bu kanama görülebilir. Bu semptomlardan herhangi birini yaşarsanız doktorunuza danışın.

Hamile kalmak istediğiniz zaman
Bebek sahibi olmayı planlıyorsanız, REGİNON’u durdurduktan sonra, adet döngünüze kadar başka bir doğum kontrol yöntemi kullanmak en iyisidir. Doktorunuz veya hemşireniz, bebeğinizin ne zaman doğacağını size bildirmek için son doğal adet döngünüzün tarihini referans alır. Ancak, hemen hamile kalırsanız, bu durum size veya bebeğinize zarar vermez.

Adet kanamasının ertelenmesi: Adet kanamasını ertelemek için REGİNON almaya 7 günlük ara verilmeden, yeni bir paket ile devam edilir. Bu uzatma istenildiği sürece, 2. paketin sonuna dek sürdürülebilir. Bu süre içinde, ara kanama ya da lekelenme meydana gelebilir. Daha sonra olağan 7 günlük aradan sonra, REGİNON alımına normal şekilde devam edilir.

Adet kanamasının başlangıç gününün değiştirilmesi: Kaplı tabletleri belirtildiği gibi alırsanız periyodunuz her dört haftada bir yaklaşık aynı günde başlayacaktır. Bunu değiştirmek isterseniz, sonraki kaplı tabletsiz dönemi kısaltmanız (asla uzatmanız değil) yeterlidir. Örneğin, periyodunuz genellikle Cuma günü başlıyorsa ve gelecekte periyodunuzun Salı günü (3 gün önce) başlamasını istiyorsanız ikinci paketinize her zaman başladığından üç gün önce başlamalısınız, Kaplı tablet almadığınız dönemi çok kısa tutarsanız (örn: 3 gün veya daha az), bu kaplı tabletsiz dönemde kanama olmayabilir. Sonraki paketi kullanırken ani kanama veya lekelenme görülebilir.

REGİNON ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
REGİNON’u dilediğiniz her zaman bırakabilirsiniz. Eğer REGİNON’u gebe kalmak için bırakıyorsanız gebe kalmadan önce ilk adet kanamanızın gerçekleşmesini beklemeniz önerilir. Adet kanamanızın gerçekleşmesini beklemeniz gebe kalmak için hangi günlerde ilişkiye girmeniz konusunda size fikir verecektir. Gebe kalmak istemiyorsanız, diğer güvenilir doğum kontrol yöntemleri için doktorunuza danışınız.

4.Olası yan etkiler nelerdir?

24

Tüm ilaçlar gibi, REGİNON’un içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir. Özellikle şiddetli ve sürekli olan herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız veya sağlığınızda REGİNON kullanımından kaynaklı olabileceğini düşündüğünüz bir değişiklik olursa, lütfen bu durumu doktorunuza bildiriniz.

İlaç kullanımıyla ilişkili ciddi reaksiyonlar dahil yan etkiler için ayrıca ‘REGİNON’u aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ ve ‘REGİNON’u aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ’ bölümlerine bakınız. Bu bölümleri dikkatle okuyunuz ve gerekirse derhal doktorunuza başvurunuz.

Toplardamarlarınızda artan kan pıhtısı (VTE) veya atardamarlarınızda kan pıhtısı (ATE) riski KHK alan tüm kadınlar için mevcuttur. KHK’lerin alınmasından kaynaklı farklı riskler hakkında daha ayrıntılı bilgi için “2. REGİNON kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler” bölümüne bakınız.

etkiden

endişeleniyorsanız doktorunuza, eczacınıza veya hemşirenize bildiriniz.

Aşağıdakilerden biri olursa, REGİNON’u kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz: Ciddi alerjik reaksiyonlar (döküntü, kaşıntı, nefes darlığı, ağızda, yüz, dudak veya dilde şişlik).

Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.

Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin REGİNON’a karşı ciddi alerjiniz var demektir. Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.

Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.

Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Bağışıklık sistemi hastalıkları: kalıtsal anjiyoödemin (eller, yüz, dudak, ağız veya boğazda şişme) alevlenmesi
Sinir sistemi hastalıkları: korenin (hareket bozukluğu) alevlenmesi
Gastrointestinal hastalıklar: ülseratif kolit
Hepato-bilier hastalıkları: karaciğer fonksiyon bozuklukları

25

Deri ve deri altı doku hastalıkları: kloazma (cilt üzerinde sarı-kahverengi lekeler)
Üreme sistemi ve meme hastalıkları: azalmış adet kanaması, lekelenme, ani kanama, çekilme kanaması yoksunluğu, tablet sonrası adetten kesilme (amenore)

Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:

Yan etkiler aşağıdaki kategorilerde gösterildiği şekilde sıralanmıştır: Çok yaygın: 10 hastanın en az 1 inde görülebilir.

Yaygın: 10 hastanın birinden az, fakat 100 hastanın birinden fazla görülebilir.

Yaygın olmayan: 100 hastanın birinden az, fakat 1.000 hastanın birinden fazla görülebilir.

Seyrek: 1.000 hastanın birinden az, fakat 10.000 hastanın birinden fazla görülebilir. Çok seyrek: 10.000 hastanın birinden az görülebilir.

Bilinmiyor: Eldeki verilerden tahmin edilemiyor.

Yaygın:
•Depresif duygu durumu, duygu durum değişiklikleri •Baş ağrısı
•Bulantı, karın ağrısı
•Meme ağrısı, meme hassasiyeti
•Kilo artışı

Yaygın olmayan:
•Sıvı tutulumu
•Cinsel istek azalması
•Migren
•Kusma, ishal
•Döküntü, kurdeşen
•Memede büyüme

Seyrek:

•Cinsel istek artışı
•Kontakt lense toleranssızlık Eritema nodozum (kızarmış ağrılı şişliklere neden olan bir tür deri iltihabı) ve eritema multiforme (enfeksiyonlara veya ilaçlara karşı aşırı

26

duyarlılık reaksiyonu olarak kabul edilen nadir bir cilt hastalığı) gibi deri nekrozu ve deride ciddi kızarıklıklarla seyreden hastalıklar

•Vajinal akıntı, memede akıntı

•Kilo kaybı

•Bir toplardamarda veya atardamarda zararlı kan pıhtıları, örneğin:
o bacakta veya ayakta (örn. DVT)
o akciğerde (örn. PE)
o kalp krizi
o inme
o geçici iskemik ataklar olarak bilinen mini inme veya geçici inme benzer belirtiler (TIA)
o karaciğer, mide/bağırsak, böbrek veya gözde kan pıhtıları.

Kan pıhtısı oluşma olasılığı, riski artıran başka durumlara sahipseniz daha yüksek olabilir (kan pıhtısı riskini artıran durumlar ve kan pıhtısı belirtileri hakkında daha fazla bilgi için bkz.

bölüm 2. REGİNON kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler)

Bunlar REGİNON’un hafif yan etkileridir

Seçili yan etkilerin açıklaması
Çok düşük sıklıktaki yan etkiler ya da KOK grubuna bağlı olduğu düşünülen gecikmeli başlayan belirtiler aşağıda verilmiştir (Ayrıca bkz. Bölüm REGİNON’u aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ” ve REGİNON’u aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ”.

Kanserler
• Meme kanseri tanı sıklığı doğum kontrol hapı kullananlarda çok hafif düzeyde artmıştır. Meme kanseri 40 yaşın altındaki kadınlarda nadir görüldüğünden, bu artış genel meme kanseri riskiyle ilişkili olarak küçüktür. KOK kullanımıyla neden sonuç ilişkisi bilinmemektedir.

• Karaciğer kanseri (iyi veya kötü huylu)

Diğer koşullar
• Hipertrigliseridemili kadınlar (KOK’ları kullanırken pankreatit (pankreas iltihabı) riski artışına neden olan kan yağları artışı)

27

• Yüksek tansiyon (hipertansiyon)
• KOK’larla bağlantısı kesin olmayan koşulların oluşumu veya kötüleşmesi: Safra yolları tıkanıklığına bağlı sarılık ve kaşıntı; safra taşı oluşumu; demir birikimi görülen porfiri; eklem ağrıları ve deri döküntülerine neden olan sistemik lupus eritematozus; böbrek yetmezliğine neden olan bir pıhtılaşma bozukluğu olan hemolitik üremik sendrom; beyine bağlı bir hastalık olan Sydenham koresi; herpes gestasyonis (hamilelik sırasında meydana gelen bir deri koşulu); otosklerozla ilgili duyma kaybı
• Herediter anjiyoödemli (kalıtımsal olarak alerji sonucu yüz ve boğazda şişme) kadınlarda

dışarıdan

şiddetlendirebilmektedir.

• Karaciğer fonksiyon bozuklukları
• Glikoz toleransında (şekerin etkisine dayanıklılık) veya periferik insülin direnci (vücutta dolaşan insülin hormonuna karşı gösterilen direnç) üzerinde etkide değişiklik
• Crohn hastalığı (kronik iltihabi bağırsak hastalığı), ülseratif kolit (kalın barsağın iltihaplı bir hastalığı).

• Yüzde ve diğer bölgelerde koyu kahverengi lekelerin varlığı (kloazma)

Etkileşimler
Oral kontraseptiflerin diğer ilaçlarla (örn. sarı kantaron otu veya epilepsi, tüberküloz, HIV enfeksiyonu ve diğer enfeksiyonlar için kullanılan ilaçlar) olan etkileşiminden beklenmeyen kanama ve/veya kontraseptif başarısızlık oluşabilir. 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri bölümüne bakınız.

Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.

Yan etkilerin raporlanması
Herhangi bir yan etki meydana gelmesi durumunda hekiminiz, eczacınız veya hemşireniz ile konuşunuz. Ayrıca yan etkileri sitesinde yer alan “İlaç Yan Etki Bildirimi”

(TÜFAM)’ne

bildirebileceğiniz gibi, 0 800 314 00 08 numaralı yan etki bildirim hattını da kullanabilirsiniz. Meydana gelen yan etkileri bildirerek kullanmakta olduğunuz ilacın güvenliliği hakkında daha fazla bilgi edinilmesine katkı sağlamış olacaksınız.

5.REGİNON’un saklanması :

28

REGİNON’u çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.

Ambalajdaki/kartondaki/şişedeki son kullanma tarihinden sonra REGİNON ‘u kullanmayınız.

Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz REGİNON’u kullanmayınız.

Son kullanma tarihi geçmiş veya kullanılmayan ilaçları çöpe atmayınız! Çevre ve Şehircilik

Bakanlığınca belirlenen toplama sistemine veriniz.

Ruhsat sahibi: KOÇAK FARMA İLAÇ VE KİMYA SANAYİ A.Ş.

Mahmutbey Mah. Kuğu Sok. No:18,

Bağcılar / İSTANBUL

Üretim yeri: KOÇAK FARMA İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş.

Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi

Kapaklı/ Tekirdağ

Bu kullanma talimatı –/–/—- tarihinde onaylanmıştır.

29

Doktorlar İçin Kullanma Talimatı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ

1.BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
REGİNON 20 mcg/75 mcg kaplı tablet

2.KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

Etkin madde:
Her kaplı tablet etkin madde olarak75 mcg gestoden ve20 mcg etinilestradiol içerir.

Yardımcı madde(ler):
Her bir kaplı tablet
Laktoz monohidrat (sığır kaynaklı) 36,865 mg
Şeker 19,631 mg içerir.

Yardımcı maddeler için 6.1’e bakınız

3.FARMASÖTİK FORM
Kaplı tablet

Beyaz renkli, bikonveks, yuvarlak parlak kaplı tablet

4.KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1.Terapötik endikasyonlar
Oral kontrasepsiyon (doğum kontrolü)

REGİNON reçete etme kararı, venöz tromboembolizmi (VTE) olan kadınlar başta olmak üzere, her kadının mevcut risk faktörleri ve REGİNON ile ortaya çıkan VTE riskinin diğer kombine hormonal kontraseptifler (KHK) ile karşılaştırması (bkz. bölüm 4.3 ve bölüm 4.4) dikkate alınarak verilmelidir.

1

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Kombine oral kontraseptifler (KOK), doğru şekilde kullanıldıklarında yılda yaklaşık % 1 başarısızlık oranına sahiptir. İlaç unutulduğunda ya da yanlış kullanıldığında başarısızlık oranı artabilir.

Kaplı tabletler, paketin üstünde gösterildiği yönde, her gün yaklaşık aynı zamanda bir miktar suyla alınmalıdır. Birbirini izleyen 21 gün boyunca her gün bir kaplı tablet alınır. Her bir sonraki pakete 7 günlük, sıklıkla çekilme kanamasının izlendiği, kaplı tablet alınmayan dönemi takiben geçilir. Bu kanama genellikle son kaplı tabletin alınmasını takiben 2.-3. gün başlar ve bir sonraki pakete başlandığında kesilmemiş olabilir.

Uygulama şekli:
Oral kullanım içindir.

REGİNON’a başlangıç
Bir önceki ay hormonal kontraseptif kullanımı yoksa: Kaplı tablet alımına kadının normal siklusunun ilk günü (kanamasının ilk günü) başlanmalıdır. Kaplı tabletlere 2. ile 5. günler arasında başlanması da kabul edilebilir, ancak bu durumda ilk siklus için kaplı tablet alınmaya başlanmasından itibaren 7 gün boyunca ilave olarak bir bariyer kontrasepsiyon yöntemi kullanılmalıdır.

Bir kombine hormonal kontraseptiften geçiş (kombine oral kontraseptif (KOK), vajinal halka, transdermal flaster): Tercihen önceki kombine oral kontraseptifın son aktif kaplı tabletini (hormon içeren son kaplı tablet) izleyen gün REGİNON alımına başlanmalıdır. En geç ise kaplı tabletsiz dönemi ya da hormon içermeyen kaplı tablet döneminin ertesi gününde başlanabilir. Vajinal halka ya da transdermal flaster kullanılması durumunda, kullanıcı döngü paketindeki son halkanın ya da flasterin çıkarıldığı gün ya da en geç bir sonraki uygulamanın yapılması gereken gün REGİNON’a başlamalıdır.

Yalnız progestagen içeren bir yöntemden (minipil, enjeksiyon, implant) ya da progesteron salımlı rahim içi sistemden (RİS) geçiş: Minipilden herhangi bir günde, (implant veya RİS’in çıkarıldığı gün, enjeksiyonda ise bir sonraki enjeksiyonun yapılması gereken gün) geçiş

2

yapılabilir. Ancak tüm bu koşullarda kaplı tablet alımının ilk 7 günü ek bir bariyer yöntemi kullanılması önerilir.

İlk trimestr düşüğünü takiben: Hemen başlanabilir. Ek kontraseptif önlemler alınmasına ihtiyaç duyulmaz.

Doğumu veya ikinci trimestr düşüğünü takiben: Emziren kadınlar için bkz. 4.6 Gebelik ve laktasyon.

Emzirmeyen kadınların doğumu veya ikinci trimestr düşüğünü takiben: 21.-28. günlerde başlanması önerilir. Daha sonra başlandığı takdirde kaplı tablet alımının ilk 7 günü ek bir bariyer yöntemi kullanılmalıdır. Eğer o zamana kadar ilişki gerçekleştiyse, kombine oral kontraseptif kullanımı başlamadan önce gebelik ekarte edilmeli veya ilk menstruel kanama beklenmelidir.

Kaplı tablet alımı unutulduğunda: Eğer kullanıcı kaplı tabletini almakta, 12 saatten daha az geç kalmışsa kontraseptif koruyuculuk azalmaz. Hatırlanır hatırlanmaz kaplı tablet alınmalı ve sonraki kaplı tabletler de her zamanki gibi alınmaya devam edilmelidir.

Eğer 12 saatten daha fazla gecikme olmuşsa kontraseptif koruyuculuk azalmış olabilir. Bu durumda 2 temel kural uygulanır:
1.Kaplı tablet alımına hiç bir zaman 7 günden fazla ara verilmez.

2.Hipotalamus-hipofız-over aksının uygun şekilde baskılanması için 7 gün boyunca aralık vermeden kaplı tablet alınması gereklidir.

Buna bağlı olarak günlük uygulamada şu öneriler verilebilir:
1.Hafta: Aynı zamanda iki kaplı tablet almak anlamına gelse de, kullanıcı unuttuğu kaplı tableti hatırlar hatırlamaz içmelidir. Kalan kaplı tabletlerini normal zamanında kullanmaya devam edebilir. Takip eden 7 gün boyunca kondom gibi ek bir bariyer yöntemi kullanmalıdır. Kaplı tablet alımının unutulduğu günden önceki 7 gün içinde cinsel birleşme olmuşsa gebelik olasılığı göz önüne alınmalıdır. Ne kadar çok kaplı tablet unutulursa ve bu kaplı tabletlerin unutulduğu gün kaplı tabletsiz döneme ne kadar yakınsa gebelik riski o kadar yüksektir.

2.Hafta: Aynı zamanda iki kaplı tablet almak anlamına gelse de, kullanıcı son unuttuğu kaplı tableti hatırlar hatırlamaz içmelidir. Kalan kaplı tabletlerini normal zamanında kullanmaya devam edebilir. Eğer ilk unutulan kaplı tablete kadar 7 gün boyunca kaplı

3

tabletler doğru olarak alınmışsa ek korunma yöntemi kullanmaya gerek yoktur. Aksi takdirde ya da kadın birden fazla kaplı tablet unutmuşsa sonraki 7 gün boyunca ek önlemler alınmalıdır.

3.Hafta: Kaplı tabletsiz dönemin yaklaşıyor olması nedeni ile güvenilirlikte azalma riski yüksektir. Yine de, kaplı tablet alımında ayarlamalar yapılarak kontraseptif korumada azalma önlenebilir. Eğer unutulan kaplı tabletten önceki 7 gün boyunca kaplı tabletler doğru olarak alındıysa, aşağıdaki iki seçenekten birinin uygulamasıyla ek bir kontraseptif yönteme gerek kalmaz.

Aksi takdirde bu seçeneklerden ilki seçilip, ayrıca 7 gün boyunca ek önlemler almak gerekir.

1.Aynı zamanda iki kaplı tablet almak anlamına gelse de kullanıcı son unuttuğu kaplı tableti hatırlar hatırlamaz içmelidir. Kalan kaplı tabletlerini normal zamanda kullanmaya devam edebilir. Bir sonraki kutuya 7 gün ara vermeden mevcut kutu biter bitmez başlanmalıdır. Kullanıcıda ikinci kutunun sonuna kadar bir çekilme kanaması beklenmez. Ancak kaplı tablet alındığı günlerde lekelenme veya kırılma kanaması görülebilir.

2.Kullanmakta olduğu kutuyu bırakması önerilebilir. 7 günlük (kaplı tableti unuttuğu günler dahil) aradan sonra yeni kutuya başlanır.

Kaplı tablet almayı unutan kullanıcıda ilk kaplı tabletsiz dönemde beklenen çekilme kanaması görülmezse gebelik olasılığı göz önüne alınmalıdır.

Mide-bağırsak bozuklukları durumunda:
Şiddetli mide-bağırsak bozukluklarının olması durumunda emilim tam olmayabilir ve ek kontraseptif önlemler alınmalıdır.

Eğer kaplı tablet alımını takiben 3-4 saat içinde kusma olursa unutulan kaplı tabletler için verilen öneriler (bkz. 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli – kaplı tablet alımı unutulduğunda) geçerlidir. Eğer kadın normal kaplı tablet alma programını değiştirmek istemezse, gereken ekstra kaplı tabletleri başka bir kutudan almalıdır.

Menstruasyonun öne alınması veya ertelenmesi:
Menstruasyonu ertelemek için kullanıcı kaplı tablet alınmayan dönem olmadan başka bir REGİNON paketi ile devam etmelidir. Uzatma, eğer istenirse ikinci paketin sonuna kadar

4

yapılabilir. Uzatma sırasında kullanıcı kırılma kanaması ya da lekelenme yaşayabilir. Daha sonra 7 günlük kaplı tablet alınmayan dönemin ardından düzenli REGİNON alımına devam edilir.

Kullanıcının adet dönemini haftanın başka bir gününe kaydırmak için kaplı tablet alınmayan dönemini istediği gün kadar kısaltması önerilir. Aralık ne kadar kısa olursa, kadının çekilme kanaması olmama ve ikinci paket sırasında kırılma kanaması ve lekelenme yaşama riski o kadar yüksektir (adet geciktirirken olduğu gibi).

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Karaciğer yetmezliği: REGİNON şiddetli karaciğer hastalıkları olan kadınlarda kontrendikedir. Ayrıca 4.3 bölümüne bakınız.

Böbrek yetmezliği: REGİNON böbrek yetmezliği olan hastalarda özel olarak araştırılmamıştır. Mevcut veriler bu hasta popülasyonun tedavisinde bir değişiklik yapılmasını ileri sürmemektedir.

Pediyatrik popülasyon: REGİNON yalnızca menarştan sonra endikedir.

Geriyatrik popülasyon: Geçerli değildir. REGİNON menopozdan sonra endike değildir.

4.3.Kontrendikasyonlar
KOK’lar aşağıda belirtilen durumlarda kullanılmamalıdır. KOK kullanırken aşağıdaki durumlardan herhangi birinin ilk kez görülmesi halinde kullanım derhal durdurulmalıdır.

•Etkin ya da yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık
•VTE varlığı veya riski
oVenöz tromboembolizm – mevcut VTE (antikoagülanlar üzerinde) veya öyküsü (örn.

derin ven trombozu [DVT] veya pulmoner embolizm [PE])
oAPC direnci (Faktör V Leiden dahil), antitrombin III eksikliği, protein C eksikliği, protein S eksikliği gibi VTE için bilinen kalıtımsal veya kazanılmış yatkınlık
oUzun süreli hareketsizliğe neden olan majör cerrahi müdahale (bkz. bölüm 4.4) oÇoklu risk faktörlerinin varlığından kaynaklanan yüksek VTE riski (bkz. bölüm 4.4) •Arteriyel tromboembolizm (ATE) varlığı veya riski
oArteriyel tromboembolizmi – mevcut ATE, ATE öyküsü (örn. miyokard infarktüsü) veya prodromal durum (örn. anjina pektoris)

5

oSerebrovasküler hastalık – mevcut inme, inme veya prodromal durum öyküsü (örn.

geçici iskemik atak, TIA)
oHiperhomosisteinemi ve antifosfolipid antikorlar (antikardiyolipin antikorlar, lupus antikoagülanı) gibi ATE için bilinen kalıtımsal veya kazanılmış yatkınlık
oFokal nörolojik semptomlu migren öyküsü
oÇoklu risk faktörlerinden kaynaklanan yüksek ATE riski (bkz. bölüm 4.4) veya aşağıdaki gibi bir ciddi risk faktörü varlığı:
•vasküler semptomlu diabetes mellitus
•şiddetli hipertansiyon
•şiddetli dislipoproteinemi

•Karaciğer fonksiyon değerlerinin normale dönmediği, aktif viral hepatit ve ağır siroz gibi ağır karaciğer hastalığı varlığı veya öyküsü,

•Karaciğer tümörü varlığı ya da öyküsü (iyi veya kötü huylu)

•Eğer seks steroidlerinden etkileniyorsa genital organların veya memenin bilinen ya da şüpheli malign hastalıkları

•Tanı konulmamış vajinal kanama

•Bilinen gebelik varlığı ya da gebelik şüphesi
REGİNON’un ombitasvir, paritaprevir, ritonavir veya dasabuvir içeren tıbbi ürünler ile eş zamanlı kullanımı kontraendikedir (bkz. bölüm 4.4 ve 4.5).

4.4.Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Uyarılar

Aşağıda belirtilen durum veya risk faktörlerinden herhangi biri varsa, REGİNON’un uygun olup olmadığı kadın ile tartışılmalıdır.

Bu durumlardan veya risk faktörlerinden herhangi birinin şiddetlenmesi veya ilk defa ortaya çıkması halinde, kadının REGİNON kullanımının sonlandırılmasının gerekli olup olmadığının belirlenmesi için doktoru ile iletişime geçmesi tavsiye edilmelidir.

Dolaşım bozuklukları
VTE Riski

6

KHK kullanan kadınlarda VTE riski kullanmayanlara göre artar. Levonorgestrel, norgestimat veya noretisteron içeren ürünler en düşük VTE riski ile ilişkilendirilmiştir. REGİNON gibi diğer ürünlerde ise bu riskin iki katına kadar çıkabilir. En düşük VTE riskine sahip olduğu bilinenlerden farklı bir ürünün kullanılması kararı, ancak kadının REGİNON ile ilişkili VTE riskini, mevcut risk faktörlerinin bu riski nasıl etkilediğini ve VTE riskinin kullanımınım ilk yılında en yüksek olduğunu anladığından emin olduktan sonra alınmalıdır. Ayrıca KHK kullanımına 4 hafta veya daha uzun süre ara verildikten sonra tekrar başlandığında riskin arttığını gösteren bazı kanıtlar vardır. KHK kullanmayan ve gebe olmayan kadınlarda, 10.000 kişiden yaklaşık 2’si bir yıllık süre içinde VTE geliştirir. Bununla birlikte, herhangi bir kadında altta yatan risk faktörlerine bağlı olarak söz konusu risk çok daha yüksek olabilir (aşağı bakınız).

Gestoden içeren KHK kullanan 10.000 kadından 9 ila 12’sinin bir yıl içinde VTE geliştireceği tahmin edilmektedir1; bu oran levonorgestrel içeren KHK kullanan kadınlarda 62 civarındadır.

Düşük dozlu KHK’ler ile bir yıldaki VTE sayısı gebelikte veya postpartum dönemde kadınlarda beklenen sayıdan düşüktür.

VTE, bu vakaların %1-2’sinde ölümcül olabilir.

Bir yıl içinde her 10.000 kadında görülen VTE vakası sayısı

7

Son derece nadir olarak, KHK kullanıcılarında diğer kan damarlarında (örn. hepatik, mesenter, böbrek veya retinal toplardamarlar ve atardamarlar) tromboz meydana geldiği rapor edilmiştir.

VTE risk faktörleri

Venöz tromboembolik komplikasyon riski KHK kullanıcılarında özellikle çoklu risk faktörleri olduğunda, ilave risk faktörleri olan kadınlarda ciddi ölçüde artabilir (bkz. Tablo: VTE Risk faktörleri).

Yüksek venöz tromboz riski oluşturan çoklu risk faktörleri mevcut olan kadında REGİNON kullanımı kontrendikedir (bkz. bölüm 4.3). Bir kadın birden fazla risk faktörüne sahipse risk artışı tüm faktörlerin ayrı ayrı toplamından fazla olabilir ve bu durumda toplam VTE riski dikkate alınmalıdır. Fayda ve risk dengesinin negatif olduğu düşünülüyorsa KHK reçete edilmemelidir (bkz. bölüm 4.3).

Tablo: VTE Risk faktörleri

Risk faktörü:

Açıklama

8

üstündeyse)

ölçüde artar.

Diğer risk faktörleri mevcutsa özellikle dikkate alınmalıdır.

Uzun süreli hareketsizlik, majör cerrahi müdahale, bacaklara ve pelvise cerrahi müdahale, nörocerrahi, veya majör travma

Not: 4 saatten fazla hava yolu seyahati dahil geçici hareketsizlik de özellikle diğer risk faktörleri olan kadınlarda VTE için bir risk faktörü olabilir.

(cerrahi

müdahale durumunda en az 4 hafta) ve

tamamen iyileştikten iki hafta sonrasına

kadar devam etmemek önerilir. İstenmeyen

gebeliği

kontrasepsiyon yöntemi kullanılmalıdır.

Önceden

kesilmemişse,

antitrombotik tedavi düşünülmelidir.

Pozitif aile geçmişi (Hiçbir ebeveyn ya da kardeşte erken yaşlarda (örn. 50 yaşından genç) VTE görülmemişse.)

Kalıtımsal bir eğilimden şüpheleniliyorsa, KHK kullanımından önce mutlaka bir uzmandan tavsiye alınmalıdır.

VTE ile ilişkili diğer tıbbi durumlar

Kanser, sistemik lupus eritematoz, hemolitik üremik sendrom ve kronik inflamatuar bağırsak hastalıkları (Crohn hastalığı veya ülseratif kolit) ve orak hücre hastalığı.

İlerleyen yaş

Özellikle 35 yaş üstü

Variköz venlerin ve yüzeysel tromboflebitin venöz tromboembolideki olası rolü konusunda görüş birliği yoktur.

Gebelikte ve özellikle 6 haftalık puerperium periyodunda tromboemboli riskindeki artış dikkate alınmalıdır (bkz. bölüm 4.6).

VTE semptomları (Derin Ven Trombozu-DVT ve Pulmoner Emboli-PE)

9

Semptomlar olması halinde, kadınlara acil tıbbi yardım almaları ve sağlık çalışanlarını KHK aldıkları konusunda bilgilendirmeleri tavsiye edilmelidir.

DVT semptomları aşağıdakileri kapsayabilir:
– bacakta/ayakta tek taraflı ya da bacaktaki bir damar boyunca şişme;
– bacakta yalnızca ayakta dururken ya da yürürken hissedilebilen ağrı ya da hassasiyet, – etkilenen bacakta sıcaklık artışı; bacakta ciltte kırmızılık ya da renk değişmesi.

Pulmoner embolizm (PE) semptomları aşağıdakileri kapsayabilir: – aniden ortaya çıkan, açıklanamayan nefes darlığı ya da hızlı soluma; – kanın söz konusu olabileceği ani öksürük;
– keskin göğüs ağrısı;
– şiddetli dengesizlik ya da baş dönmesi;
– hızlı veya düzensiz kalp atışı.

Bu semptomlardan bazıları (ör, “nefes darlığı”, “öksürük”) özgün değildir ve daha yaygın ya da daha az şiddetli olaylar (ör, solunum yolu enfeksiyonları) şeklinde yanlış yorumlanabilir. Vasküler oklüzyona ilişkin diğer belirtiler; bir ekstremitedeki ani ağrı, şişme ya da mavi tonda hafif renk değişikliği olabilir.

Gözde tıkanma meydan geldiği takdirde, semptomlar ağrısız bulanık görme ile başlayıp görme kaybına kadar ilerleyebilir. Bazen, görme kaybı aniden meydana gelebilir.

ATE riski

veya

serebrovasküler olay (örn. geçici iskemik atak, inme) riskinde artışla ilişkilendirilmiştir. ATE ölümcül olabilir.

ATE risk faktörleri

10

Arteriyel tromboembolik komplikasyon veya serebrovaksüler olay riski, risk faktörleri olan KHK kullanan kadınlarda artar (bkz. Tablo: ATE Risk faktörleri).

Yüksek arteriyel tromboz riskine maruz bırakan ciddi ya da çoklu ATE risk faktörleri mevcut olan kadında gestoden veetinilestradiol kullanımı kontrendikedir (bkz. bölüm 4.3). Bir kadında birden fazla risk faktörü varsa, riskteki artışın ayrı ayrı faktörlerin toplamından daha yüksek olması olasılığı vardır. Bu durumda VTE toplam riski dikkate alınmalıdır. Fayda ve risk dengesinin negatif olduğu düşünülüyorsa, KHK reçete edilmemelidir (bkz. bölüm 4.3).

Tablo: ATE risk faktörleri

Risk faktörü:

Açıklama

İlerleyen yaş

Özellikle 35 yaş üstü

Sigara

Kadınlar KHK kullanıyorsa sigara içmemeleri tavsiye edilmelidir. 35 yaşın üzerindeki sigara içmeye devam eden kadınlarda farklı bir
kontrasepsiyon yönteminin kullanılması
şiddetle tavsiye edilmelidir.

Hipertansiyon

Obezite (vücut kitle indeksi 30 kg/m2’nin üstündeyse)

Vücut kitle indeksi arttığında risk ciddi ölçüde artar.

İlave risk faktörleri olan kadınlarda özellikle önemlidir.

Pozitif aile geçmişi (Hiçbir ebeveyn ya da kardeşte erken yaşlarda (örn. 50 yaşından genç) VTE görülmemişse.)

Kalıtımsal bir eğilimden şüpheleniliyorsa,

uzmandan tavsiye alınmalıdır.

Migren

KHK kullanımı sırasında migrenin şiddetinde veya sıklığında bir artış (serebrovasküler olay için bir ön belirti olabilir) ilacın hemen kesilmesi için bir neden olabilir.

11

durumlar

ve

fibrilasyon,

lupus

eritematoz.

ATE semptomları
Semptomlar görüldüğünde, kadınlar en kısa sürede tıbbi yardıma başvurmaları ve KHK kullandıklarını sağlık uzmanına bildirmek konusunda bilgilendirilmelidir.

Serebrovasküler bir olaya ilişkin semptomlar şunlardır:
– yüzde, bacak veya kolda, özellikle vücudun bir tarafında ani hissizlik ya da güçsüzlük; – ani yürümede güçlük, baş dönmesi, denge ya da koordinasyon kaybı;
– ani konfüzyon, konuşma ya da kavramada güçlük;
– bir ya da her iki gözde ani görme güçlüğü; ani yürüme güçlüğü,
– bilinen nedeni olmayan ani, şiddetli veya uzun süren baş ağrısı;
– bilinç kaybı ya da nöbetin eşlik ettiği ya da tek başına bayılma.

Geçici belirtiler olayın geçici iskemik atak olduğunu göstermektedir.

Miyokard enfarktüsü (MI) semptomları şunları kapsayabilir:
– göğüs, kol ya da göğüs kemiği altında ağrı, rahatsızlık, basınç, ağırlık, sıkışma ya da dolgunluk hissi;
– sırt, çene, boğaz, kol ve mideye yayılan rahatsızlık;
– dolgunluk, hazımsızlık ya da sıkıştırma hissi;
– terleme, bulantı, kusma ya da baş dönmesi;
– aşırı güçsüzlük, anksiyete, nefes darlığı;
– hızlı veya düzensiz kalp atışı.

Tıbbi muayene/konsültasyon
Hastanın oral kontraseptif kullanmaya başlamadan önce ve sonrasında düzenli aralıklarla tıbbi öyküsü (aile öyküsünü de içerecek şekilde) değerlendirilmelidir ve gebelik ekarte edilmelidir. Kan basıncı ölçülmeli ve fiziksel muayene kontrendikasyonlar (bkz. bölüm 4.3) ile uyarılar (bkz. bölüm 4.4) doğrultusunda gerçekleştirilmelidir. VTE ve ATE semptomları, bilinen risk faktörleri ve şüpheli tromboz durumunda ne yapılacağı, REGİNON’un diğer KHK’lara

12

kıyasla riski de dahil olmak üzere venöz ve arteriyel tromboz bilgilerine kadının dikkatini çekmek önemlidir.

Kadına ayrıca kullanma talimatını dikkatlice okuması ve verilen tavsiyelere uyması talimatı verilmelidir. Muayenenin niteliği ve sıklığı belirlenmiş uygulama kılavuzlarına dayanmalı ve kadına özel olarak uyarlanmalıdır.

Kullanıcılar oral kontraseptiflerin HIV enfeksiyonları (AIDS) ve diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı koruyucu olmadığı konusunda bilgilendirilmelidir.

Altta yatan durumlar için şüpheli tanısı konmamış vajinal kanama araştırılmalıdır.

Dikkatli tıbbi gözetim gerektiren durumlar
KOK reçete edilmesi konusu klinik karar kullanılarak ve hastanın fikri alınarak kararlaştırılmalıdır. Bu durum veya risk faktörlerinden birinin ilk kez ortaya çıkması veya alevlenmesi oral kontraseptif kullanımının kesilmesi gerektiğine işaret edebilir. Hasta doktoruna danışmalı, doktor da KOK kullanımına son verilip verilmemesine ilişkin karar vermelidir:
• Hafif vasküler hastalık veya hafif nefropati, retinopati veya nöropatinin eşlik ettiği diyabet
• Yeterli kontrol altında olan (sistolik >140 ila 159 mm Hg veya diyastolik >90 ila 94 mmHg) hipertansiyon
• Porfiri
• Obezite
• Migren
• Kardiyovasküler hastalıklar

Oral kontrasepsiyon kullanımını derhal kesme nedenleri:
Oral kontrasepsiyon kullanımını keserken, kontraseptif korumanın devam edebilmesi için hormonal olmayan kontrasepsiyon kullanılmalıdır.

1. Migrenli baş ağrılarının veya normal olmayan sıklıktaki/şiddetteki baş ağrılarının ilk kez ortaya çıkması veya mevcut olanların şiddetlenmesi.

2. Görmede veya işitmede ani bozulmalar veya diğer algı bozuklukları

13

3. Tromboz veya kan pıhtılaşması ilk belirtileri (örneğin, bacakta/bacaklarda olağan dışı ağrılar veya şişme, gözle görülür bir neden olmaksızın nefes alırken veya öksürürken bıçak gibi saplanan ağrılar). Göğüste ağrı veya sıkışma hissi
4. Elektif majör operasyondan (örn. abdominal, ortopedik), herhangi bir bacak ameliyatından, varisli damarlar veya uzun süreli hareketsizlik (örn. kazalar veya ameliyattan sonra) için tıbbi tedaviden altı hafta önce. Tam yürür hale geldikten sonra 2 hafta geçinceye kadar yeniden başlamayın. Acil cerrahi durumunda genellikle trombotik profilaksi endikedir, örn. subkutanöz heparin.

5. Sarılık başlangıcı, hepatit, tüm vücutta kaşıntı
6. Kan basıncında önemli artış
7. Şiddetli üst abdominal ağrı veya karaciğer büyümesi
8. Oral kontrasepsiyon veya gebelik sırasında kötüleşebildiği bilinen koşulların açık bir şekilde şiddetlenmesi (bkz. bölüm 4.4 ‘Diğer durumlar’ içinde ‘Gebelikte veya önceki KOK kullanımı sırasında kötüleşen durumlar’).

Tümörler
Kombine oral kontraseptif kullanan kadınlarda yumurtalık, endometrial, rahim ağzı ve meme kanseri riskleri konusunda çok sayıda epidemiyolojik çalışma bildirilmiştir. Yüksek dozlu kombine oral kontraseptiflerin hem yumurtalık hem de endometrial kansere karşı önemli bir koruma sağladığı açıkça kanıtlanmıştır. Bununla birlikte, düşük doz KOK’ların aynı seviyede koruyucu etki sağlayıp sağlamadığı açık değildir.

Meme Kanseri
54 epidemiyolojik çalışmanın meta analizi sonucu halen KOK kullanan kadınlarda tanı konan meme kanseri bağıl riskinde hafif bir artış saptanmıştır (Bağıl risk =1.24). Bu artmış risk KOK’un kesilmesini takiben on yıl içinde azalarak kaybolmaktadır. Meme kanseri 40 yaşın altındaki kadınlarda nadir olduğundan, halen KOK kullanan ya da kullanmış olanlarda konulan meme kanseri tanılarındaki artış, tüm meme kanseri riski ile karşılaştırıldığında düşüktür. Anılan çalışmalar nedensellik ilişkisi konusunda kanıtlar getirmemektedir. Gözlenen artmış risk paterni, KOK kullanıcılarında meme kanserinin daha erken tanınmasına, KOK’ların biyolojik etkilerine veya ikisinin kombinasyonuna bağlı olabilir. KOK kullanmış

14

olanlarda tanı konan meme kanserleri hiç kullanmamış olanlara göre klinik olarak daha az ilerlemiş olma eğilimi gösterir.

Meme kanseri, KOK kullanıyor olsun veya olmasın 40 yaşın altındaki kadınlarda nadirdir. Bu arka plan risk yaşla birlikte artsa da, halihazırda ve yakın zamanlı KOK kullanıcılarındaki fazladan meme kanseri teşhisi sayısı, genel meme kanseri riskine göre küçüktür (bkz. çubuk grafik).

KOK kullanıcılarında meme kanseri için en önemli risk faktörü, kadınların KOK kullanımını bırakma yaşıdır. Kadınlar ilacı ne kadar geç yaşta keserse, o kadar daha fazla meme kanseri teşhisi konulmaktadır. Kullanım süresi daha az önemli olup KOK kullanımını kestikten sonraki 10 yıl boyunca fazladan risk kademeli olarak kaybolmaktadır. Öyle ki, görünüşe göre 10. yıl itibariyle fazladan risk kalmamaktadır.

Meme kanseri riskindeki olası artış kullanıcı ile tartışılmalı ve diğer bazı kanserlerin (örneğin, yumurtalık kanseri ve endometriyal kanser) gelişme riskine karşı önemli bir koruma sunduğuna dair kanıtlar dikkate alınarak, KOK’ların faydasıyla karşılaştırılmalıdır.

15

Servikal Kanser
Servikal kanser için en önemli risk faktörü süregelen human papilloma virus (HPV) enfeksiyonudur. Bazı epidemiyolojik çalışmalarda uzun süre KOK kullanımının servikal kanser riskinde artışa neden olabileceği bildirilmiştir ancak bu bulguların KOK kullanımının hangi etkilerine bağlı olabileceği (servikal inceleme, bariyer kontraseptif kullanımı dahil olmak üzere seksüel davranış) halen tartışılmaktadır.

Karaciğer Kanseri
REGİNON’da bulunanlara benzer hormonal maddelerin kullanımın ardından izole vakalarda hayatı tehdit eden izole abdominal kanamalara neden olan nadir olarak iyi huylu, daha nadir olarak da kötü huylu karaciğer tümörleri gözlemlenmiştir. Ciddi üst abdominal şikayetler, karaciğer büyümesi veya intra-abdominal hemoraji emareleri meydana gelirse, ayırt edici tanıya karaciğer tümörü olasılığı dahil edilmelidir.

Diğer durumlar

16

Kombine oral kontraseptiflerin kullanımı sırasında bazı kronik hastalıkların zaman zaman kötüleşme olasılığı göz ardı edilemez.

Bilinen hiperlipidemiler
Hipertrigliseridemisi veya aile öyküsü olan kadınların KOK kullanımı sırasında pankreatit riski artabilir. Hiperlipidemisi olan kadınlar, daha fazla arteriyel hastalık riski altındadır (bkz. bölüm 4.4 ‘Dolaşım bozuklukları’). Bununla birlikte, rutin olarak KOK kullanan kadınların taranması uygun değildir.

Kan Basıncı
Hipertansiyon; inme ve miyokard enfarktüsü için bir risk faktörüdür (bkz. bölüm 4.4 ‘Arteriyel tromboembolikle ilgili durumlar’). Her ne kadar KOK kullanan birçok kadında kan basıncında küçük artışlar bildirilmiş olsa da, klinik olarak ilgili artışlar nadirdir. Ancak, KOK kullanımı sırasında sürekli hipertansiyon gelişirse, normalde komplikasyonsuz hastalarda 160/100 mm Hg seviyesinde ve hedef organ hasarı, teşhis konmuş kardiyovasküler hastalık, diyabet veya kardiyovasküler risk faktörleri artmış hastalarda ise 140/90 mm Hg seviyesinde antihipertansif tedavi yapılmalıdır. KOK kullanımının devamıyla ilgili kararlar daha düşük BP seviyelerinde verilmelidir. Alternatif kontrasepsiyon önerilebilir.

Gebelikte veya önceki KOK kullanımı sırasında kötüleşen durumlar
Aşağıdaki durumların hem gebelik hem de KOK kullanımıyla ortaya çıktığı veya kötüleştiği bildirilmiştir. Kullanım sırasında aşağıdakilerden herhangi biri olursa, REGİNON’u kesmek değerlendirilmelidir:
• kolestazla ilişkili sarılık ve/veya pruritus
• KOK’lar safra taşı oluşumu riskini artırabilir ve mevcut hastalığı kötüleştirebilir
• sistemik lupus eritematozus
• herpes gestasyones
• otoskleroz ile ilgili işitme kaybı
• orak hücre anemisi
• böbrek yetmezliği
• kalıtsal anjiyoödem
• gebelik veya önceki KOK kullanımı sırasında kadının yaşadığı yeni veya kötüleşen mevcut durumlar.

17

Karaciğer fonksiyonu bozuklukları
Karaciğer fonksiyonlarının akut veya kronik bozulmaları, karaciğer fonksiyon testlerinin normale dönmesine kadar KOK kullanımının kesilmesini gerektirebilir. İlk kez gebelikte ya da daha önce seks steroidlerinin kullanımı sırasında oluşmuş olan kolestatik sarılığın tekrarlaması KOK kullanımının sonlandırılmasını gerektirir.

Diyabet (vasküler tutulum olmadan) Vasküler hastalığı olmayan insüline bağımlı diyabet hastaları KOK kullanabilir. Ancak, tüm diyabet hastalarının arteriyel hastalık riskinin yüksek olduğu ve bunun KOK reçete ederken dikkate alınması gerektiği unutulmamalıdır. Mevcut vasküler hastalığı olan diyabet hastalarında KOK kullanımı kontrendikedir (bkz. bölüm 4.3). KOK’ların periferik insülin direnci ve glukoz toleransı üzerinde etkisinin olma ihtimaline rağmen, düşük dozda KOK (0,05 mg etinilestradiolden az) kullanan diyabet hastalarında tedavi rejiminin değiştirilmesini gerektirecek hiçbir kanıt yoktur. Ancak, diyabet hastası kadınların KOK kullanımı sırasında dikkatli bir şekilde gözlemlenmesi gerekir.

Psikiyatrik Bozukluklar
Depresif ruh hali ve depresyon, hormonal kontraseptif kullanımının iyi bilinen istenmeyen etkileridir (bkz. bölüm 4.8).

Depresyon ciddi olabilir ve intihara meyilli davranış ve intihar için iyi bilinen bir risk faktörüdür. Kadınların, duygudurum değişiklikleri ve tedaviye başladıktan hemen sonra ortaya çıkan depresyon belirtileri durumunda doktorlarına başvurmaları önerilir.

Kloazma
Kloazma, özellikle kloazma gravidarum öyküsü olan kadınlarda bazen gelişebilir. Kloazmaya eğilimi olan kadınlar KOK kullandıkları sürece güneşe veya ultraviyole ışınlarına maruz kalmaktan kaçınmalıdırlar.

Adet Değişiklikleri
Adet akışının azalması: Bu anormal değildir ve bazı hastalarda olması beklenir.

Aslında, daha önce yoğun adet yaşanan durumlarda faydalı bile olabilir.

18

Adet gecikmesi: Bazen çekilme kanaması hiç meydana gelmeyebilir. Tabletler doğru alınmışsa, gebelik olası değildir. İkinci paketin sonunda çekilme kanaması gerçekleşmezse, bir sonraki pakete geçmeden önce gebelik olasılığının elenmesi gerekir.

İntermenstrüel kanama: Özellikle ilk aylarda düzensiz kanama (lekelenme veya ani kanama) oluşabilir. Bu nedenle düzensiz kanamaların değerlendirmesi, ancak yaklaşık üç döngülük bir adaptasyon süresinden sonra anlamlıdır. Önceden düzenli olan döngülerden sonra kanama düzensizlikleri oluşursa veya devam ederse, hormonal olmayan nedenler göz önünde bulundurulmalı malignite veya gebeliği dışlamak için gereken testler yapılmalıdır. Bunlar arasında kürtaj da bulunabilir.

Bazı kadınlar, oral kontraseptiflerin kesilmesinden sonra bilhassa bu koşulların kullanımdan önce mevcut olduğu durumlarda amenore veya oligomenore yaşayabilir. Kadınlara bu olasılık hakkında bilgi verilmelidir.

Dolaşım bozuklukları ile ilgili advers etkilerin ortaya çıkma riski özellikle 35 yaş üzeri ve sigara içen kadınlarda yüksektir.

ALT artışları
Hepatit C virüsü (HCV) enfeksiyonları için tedavi gören hastalarda, ribavirin ile veya ribavirin olmadan, ombitasvir/paritaprevir/ritonavir ve dasabuvir içeren tıbbi ürünlerle yapılan klinik çalışmalar sırasında, normalin üst sınırının (ULN) 5 katından fazla transaminaz (ALT) yükselmeleri, kombine hormonal kontraseptifler (CHC’ler) gibi etinilestradiol içeren ilaçlar kullanan kadınlarda önemli ölçüde daha sık meydana gelmiştir (bkz. bölüm 4.3 ve 4.5).

1 Bu insidanslar, levonorgestrel içeren KOK’lara kıyasla farklı ürünlere ait göreceli riskler kullanılarak epidemiyolojik çalışma verilerinin toplamından hesaplanmştır.

2 10.000 yıl/kadın başına 5-7 aralığının orta noktası, levonorgestrel içeren KOK‘lara karşılık ilaç kullanmama için göreceli riske dayalı olarak yaklaşık 2,3 ila 3,6.

19

Laktoz:
Her bir kaplı tablet 36,865 mg laktoz içerir. Galaktozemi gibi ender bir kalıtımsal tablo olan galaktoz intoleranslı hastalar bu ilacı kullanmamalıdır. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, , Lapp laktoz yetmezliği ya da glukoz galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmaması gerekir.

Sukroz:
Her bir kaplı tablet 19,631 mg sukroz içerir. Nadir kalıtımsal fruktoz intoleransı, glikoz-galaktoz malabsorpsiyon veya sükraz-izomaltaz yetmezliği problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

4.5.Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Enzim İndükleyicileri
Mikromozal enzimleri indükleyen ilaçlar (özellikle sitokrom P450 3A4) ile arasındaki etkileşimler seks hormonu klerensinde artışa neden olabilir, bu durum da ara kanamaya ve/veya kontraseptif başarısızlığa yol açabilirler.

Birkaç günlük tedavinin ardından enzim indüksiyonu gözlemlenebilir. En fazla enzim indüksiyonu genellikle birkaç hafta içinde görülür. Enzim indüksiyonu, ilaç tedavisinin kesilmesinin ardından 4 hafta kadar sürebilir.

Belirtilen ilaçlardan herhangi biri ile tedavi edilmekte olan kadınlar, KOK’a ek geçici bir bariyer yöntemi kullanmalı ya da başka bir kontrasepsiyon yöntemi seçmelidirler. İlaçlar ile birlikte kullanımları süresince ve tedavinin kesilmesini takiben 28 gün boyunca bariyer yöntemi kullanmalıdırlar. Eğer bariyer yöntemi kullanılan dönem KOK kutusundaki tabletlerin bitiminden sonra devam ediyorsa, bir sonraki kutuya ara vermeden devam edilmelidir. Bu durumda, ikinci paketin sonuna kadar çekilme kanaması beklenmemelidir. Hasta, ikinci paketin bitiminden sonraki tablet kullanılmayan dönemde çekilme kanaması yaşamazsa, sonraki pakete devam etmeden önce gebelik olasılığının elenmesi gerekir.

Enzim indükleyicilerle uzun süreli tedavi alan kadınlar için, başka bir kontrasepsiyon yöntemi kullanılmalıdır.

Aşağıdakilerin KOK’larla klinik olarak anlamlı etkileşimlerinin olduğu gösterilmiştir:

20

Antikonvülsanlar: barbitüratlar (fenobarbital dahil), primidon, fenitoin, karbamazepin, okskarbazepin, topiramat.

Antibiyotikler/antifungaller: griseofulvin, rifampisin.

Bitkisel ilaçlar: St John’s wort (kantaron – Hypericum perforatum)

Antiretroviral ajanlar: ritonavir, nelfinavir, nevirapin.

Not: Cinsiyet hormonlarının plazma konsantrasyonunu artırabilen başka antiretroviral ajanlar da vardır.

KOK klerensini azaltan maddeler (enzim inhibitörleri):
Azol antifungaller (örn. itrakonazol, vorikonazol, flukonazol), verapamil, makrolidler (örn. klaritromisin, eritromisin), diltiazem ve greyfurt suyu gibi kuvvetli ve orta düzeyde CYP3A4 inhibitörleri östrojen veya progesteron veya her ikisinin de plazma konsantrasyonunu artırabilir.

60 – 120 mg/gün etorikoksib dozlarının 0,035 mg etinilestradiol içeren KHK ile eş zamanlı olarak alındığı takdirde etinilestradiolün plazma konsantrasyonlarını sırasıyla 1,4 – 1,6 kat arttırdığı görülmüştür.

KOK’lerin diğer tıbbi ürünler üzerine etkisi:
Oral kontraseptifler diğer bazı ilaçların metabolizmasını etkileyebilir. Buna bağlı olarak plazma ve doku konsantrasyonları artabilir (örn. siklosporin, tizanidin, teofilin) ya da azalabilir (örn. lamotrigin).

Farmakodinamik etkileşimler

Ribavirinli veya ribavirin içermeyen; Ombitasvir, paritaprevir, ritonavir ve dasabuvirin, kombinasyonlarını içeren tıbbi ürünlerin birlikte uygulanması ALT seviyelerinde artma riskini yükseltebilir (bkz. bölüm 4.3 ve bölüm 4.4).

Bu nedenle, REGİNON kullanıcıları, bu kombinasyon ilaç rejimiyle tedaviye başlamadan önce alternatif bir kontrasepsiyon yöntemine (örneğin, sadece progestajenle kontrasepsiyon veya hormonal olmayan yöntemler) geçmelidir. REGİNON, bu kombinasyon ilaç rejimi ile tedavi tamamlandıktan 2 hafta sonra yeniden başlatılabilir.

21

şekilleri:

Laboratuvar Testleri
Oral kontraseptiflerin kullanılması, örn. kortikosteroid bağlayıcı globulin ve lipid/lipoprotein fraksiyonları, karbonhidrat metabolizması parametreleri ve koagülasyon ve fibrinoliz parametreleri gibi karaciğer, tiroid, adrenal ve renal fonksiyonun biyokimyasal parametreleri dahil olmak üzere belirli laboratuvar testlerinin sonuçlarını etkileyebilir. Bu nedenle laboratuvar testleri istendiğinde, laboratuvar personeline oral kontraseptif kullanımı hakkında bilgi verilmelidir. Not: Olası etkileşmeleri belirlemek amacıyla eşzamanlı kullanılacak ilacın prospektüsüne (kullanma talimatına) başvurulmalıdır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Özel popülasyonda etkileşim çalışması yapılmamıştır.

Pediyatrik popülasyon:

Pediyatrik popülasyonda etkileşim çalışması yapılmamıştır.

4.6.Gebelik ve Laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: X

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) REGİNON doğum kontrolü amacıyla kullanılmaktadır. Kullanıldığı sürece fertiliteyi engeller.

Gebelik dönemi
REGİNON’un gebelikte kullanımı kontrendikedir. Gestoden ve etinilestradiol gebelik döneminde uygulandığı takdirde ciddi doğum kusurlarına yol açmaktadır.

kullanım

durdurulmalıdır. Ancak, yaygın epidemiyolojik çalışmalar ne gebeliğinden önce kombine oral kontraseptif kullanmış olan kadınların çocuklarında doğumsal kusur riskinde herhangi

22

bir artışı ne de erken gebeliği süresince yanlışlıkla kombine oral kontraseptif kullanıldığında oluşan bir teratojenik etkiyi göstermemiştir.

REGİNON kullanımına yeniden başlarken postpartum dönemi sırasında artan VTE riski dikkate alınmalıdır (bkz. bölüm 4.2 ve bölüm 4.4.)

Laktasyon dönemi
REGİNON’un emzirme döneminde kullanılması üretilen süt hacminde azalmaya ve bileşiminde değişikliğe neden olabilir. Etkin maddelerin çok küçük bir miktarı sütle atılır. Bu miktar, çocuğu özellikle doğumdan sonraki ilk 6 hafta içinde etkiler. Emziren annelere, başka bir kontrasepsiyon yöntemi kullanmaları önerilebilir.

Üreme yeteneği/Fertilite
REGİNON bir KHK’dır. Kullanıldığı sürece fertiliteyi engeller.

4.7.Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

REGİNON’un araç ve makine kullanma becerileri üzerinde bilinen bir etkisi bulunmamaktadır.

4.8. İstenmeyen etkiler
REGİNON ile en yaygın olarak bildirilen advers reaksiyonlar mide bulantısı, abdominal ağrı, kilo artışı, baş ağrısı, depresif ruh hali, duygu durum bozukluğu, meme ağrısı, meme hassasiyetidir. Kullanıcıların ≥ %1’inde meydana gelir.

Ciddi advers reaksiyonlar ATE ve VTE’dir.

Pazarlama sonrası raporlanan advers reaksiyonlar Bağışıklık sistemi hastalıkları
Kalıtsal anjiyoödemin alevlenmesi

Sinir sistemi hastalıkları
Korenin alevlenmesi

Gastrointestinal hastalıklar
Ülseratif kolit

23

Hepatobiliyer hastalıklar

Karaciğer fonksiyon bozuklukları

Deri ve deri altı doku bozuklukları:

Kloazma

Üreme sistemi ve meme hastalıkları

Azalmış adet kanaması, lekelenme, ani kanama, çekilme kanaması yoksunluğu, tablet sonrası

amenore

Advers reaksiyonlar, aşağıda sistem-organ sınıfı (MedDRA) ve sıklık derecesine göre

listelenmektedir. Sıklık dereceleri şu şekilde tanımlanmaktadır; çok yaygın (>1/10), yaygın

(>1/100, <1/10), yaygın olmayan (>1/1.000, <1/100), seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000), çok

seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Seyrek: Aşırı duyarlılık

Metabolizma ve beslenme hastalıkları

Yaygın olmayan: Sıvı tutulumu

Psikiyatrik hastalıklar

Yaygın: Depresif duygu durumu, duygu durum değişiklikleri

Yaygın olmayan: Libido azalması

Seyrek: Libido artışı

Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın: Baş ağrısı

Yaygın olmayan: Migren

Göz hastalıkları

Seyrek: Kontakt lens intoleransı

24

Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Bulantı, karın ağrısı
Yaygın olmayan: Kusma, diyare

Vasküler hastalıkları
Seyrek: Venöz tromboembolizm (VTE), arteryel tromboembolizm (ATE)

Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın olmayan: Döküntü, ürtiker
Seyrek: Eritema nodozum, eritema multiforme

Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Yaygın: Meme ağrısı, meme hassasiyeti

Yaygın

hipertrofı

Seyrek: Vajinal akıntı, memede akıntı

Araştırmalar
Yaygın: Kiloda artış
Seyrek: Kilo kaybı

Seçilmiş advers reaksiyonların tanımı

KHK kullanan kadınlarda 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri bölümünde daha ayrıntılı olarak ele alınmış miyokard infarktüsü, inme, geçici iskemik ataklar, venöz tromboz ve pulmoner emboli dahil olmak üzere arteriyel ve venöz trombotik ve tromboembolik olaylarda artış riski gözlemlenmiştir. KOK kullanan kadınlarda bildirilen, “4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri” bölümünde bahsi geçen ciddi advers olaylar:
• Venöz tromboembolik bozukluklar
• Arteriyel tromboembolik bozukluklar
• İnme (örneğin geçici iskemik atak, iskemik inme, hemorajik inme)
• Hipertansiyon
• Hipertrigliseridemi

25

• Karaciğer tümörleri (benign ve malign)

Meme kanseri tanı sıklığı oral kontraseptif kullananlarda çok hafif düzeyde artmıştır. Meme kanseri 40 yaşın altındaki kadınlarda nadir görüldüğünden, aşırı rakam genel meme kanseri riskiyle ilişkili olarak küçüktür. KOK kullanımıyla neden sonuç ilişkisi bilinmemektedir. Ayrıca bkz. bölüm 4.3 ve 4.4.

Gebelikte veya önceki KOK kullanımı sırasında bildirilen kötüleşen durumlar
Kolestazla ilgili sarılık ve/veya kaşıntı; safra taşı oluşumu; sistemik lupus eritematozus; herpes gestasyonis; duyma kaybıyla ilişkili otoskleroz; crohn hastalığı; orak hücreli anemi; böbrek yetmezliği; kalıtsal anjiyoödem; porfiri; rahim ağzı kanseri.

KOK kullanan kadınlarda glukoz toleransındaki değişiklikler veya periferik insülin direnci üzerindeki etki bildirilmiştir (bkz. bölüm 4.4).

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir. e- posta: tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)

4.9.Doz aşımı ve tedavisi
Doz aşımına bağlı bildirilen ciddi yan etki yoktur. Görülebilecek belirtiler, bulantı, kusma ve çekilme kanamasıdır. Çekilme kanaması, ilacı yanlışlıkla almaları halinde kız çocuklarında menarştan önce bile görülebilir. Antidotu yoktur ve tedavisi semptomatik olmalıdır.

5.FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1.Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Östrojenler ve progestojenler, fıks kombinasyonlar ATC kodu: G03AA10

Etki mekanizması

26

Bu östrojen-progestojen kombinasyonu, luteinizan hormonun orta döngü artışını bastırarak yumurtlamayı inhibe etmek, rahim ağzı mukusunu dehidrasyon yoluyla koyultarak sperm için bir bariyer oluşturmak ve endometriyumu implantasyona kapalı hale getirmek suretiyle etki gösterir.

Ruhsatlandırma sonrası güvenlilik çalışması (PASS) VTE tanısı sıklığının düşük östrojen dozlu (<50 μg etinilestradiol) KOK kullanıcılarında yılda 7 ila 10/10000 aralığında olduğu gösterilmiştir. En yeni veriler VTE tanısı sıklığının gebe olmayan KOK kullanmayan kişilerde yılda yaklaşık 4/10000, gebe kadınlarda ya da post partum süreçte ise 20 ila 30/10 000 olduğunu ileri sürmektedir.

KOK kullanımı ile ilişkili VTE riski östrojen bileşeninden kaynaklanır. KOK’ların progesteron bileşeni tarafından VTE riski üzerinde herhangi bir modüle etki ettiği halen tartışılmaktadır. Etinilestradiol/gestoden içeren KOK’ların levonorgestrel içeren KOK’lara kıyasla VTE risk artışını gösteren epidemiyolojik çalışmalar VTE riskinin hiç artmadığını veya 3 kata kadar arttırdığını gösteren farklı sonuçlar bildirmiştir.

KOK’lar gebelikten korumalarının yanı sıra, sahip oldukları bazı olumsuz özellikler dışında (Bkz. 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri, 4.8. İstenmeyen Etkiler) doğum kontrol yöntemi seçmede yönlendirici olabilecek ek yararlar sunabilmektedir. Sikluslar daha düzenli, kanamalar sıklıkla daha az ağrılı ve daha hafiftir. Kanamaların daha hafif olması demir yetmezliği görülme olasılığını azaltır. Bunların dışında, endometriyum ile ovaryum kanserlerinde azalma gösterilmiştir. Ayrıca, daha yüksek dozlu KOK’ların (0.,05 mg etinilestradiol), ovaryum kistlerinde, pelvik inflamatuvar hastalık, benign meme hastalığı ve ektopik gebelik görülme sıklıklarında azalma sağladığı gösterilmiştir. Bunların düşük doz KOK’lar için de geçerli olduğu henüz gösterilmemiştir.

5.2.Farmakokinetik özellikler
Genel Özellikler
Gestoden
Emilim:

27

Ağızdan alınan gestoden hızla ve tamamen emilir. Tek alımı takiben yaklaşık 1 saat sonra 4

mutlak

biyoyararlanımı, uygulanan dozun %99’u olarak belirlenmiştir.

Dağılım:
Gestodenin belirgin dağılım hacmi 0,7 l/kg olarak belirlenmiştir. Gestoden serum albuminine ve seks hormonu bağlayıcı globuline (SHBG) bağlanır. Yaklaşık olarak % 50-70 oranında spesifik olarak SHBG’lere bağlanır ve total serum düzeylerinin yalnızca %l-2,si serbest steroid halinde bulunur.

Bağıl

SHBG

konsantrasyonlarına bağlıdır. Bağlayıcı proteinin indüklenmesinin ardından, bağlanmamış ve albümine bağlı fraksiyonlar azalırken, SHBG’ye bağlı fraksiyon artar.

Biyotransformasvon:
Biyotransformasyon, steroid metabolizmasının bilinen yolaklarını takip eder. Bilinen farmakolojik olarak aktif metabolit bulunmamaktadır. Serumdan metabolik klerens oranı yaklaşık 0,8 ml/dak/kg olarak belirlenmiştir. Eliminasvon:
Gestoden serum düzeyleri iki fazda azalır. Terminal dispozisyon fazı 12-15 saatlik bir yanlanma ömrü ile karakterizedir. Gestoden, değişmemiş formda değil, yaklaşık 1 günlük bir yarılanma ömrü ile elimine edilen metabolitler olarak atılır. Gestoden metabolitleri yaklaşık 6: 4 olan idrar/safra oranında atılır.

Doğrusallık / doğrusal olmavan durum:
Günlük REGİNON uygulamasının tekrarlanmasının ardından, serumdaki gestoden konsantrasyonları 2,8 kat artmaktadır. Ortalama serum seviyeleri, tedavi döngüsünün ikinci yarısı boyunca ulaşılan kararlı durum koşullarında dört kat daha fazladır. Gestoden farmakokinetiği SHBG serum seviyelerinden etkilenir. REGİNON ile tedavi sırasında, ilk tedavi döngüsünde serum SHBG seviyelerinde üç katlık bir artış gözlemlenmiştir. Gestoden, SHBG’ye spesifik olarak bağlandığı için SHBG seviyelerindeki artışa neredeyse paralel olarak gestoden serum seviyelerinde artış oluşur. Üç tedavi döngüsünden sonra, döngü başına SHBG indüksiyonunun kapsamı artık değişmez. Etinilestradiol
Emilim:

28

Oral olarak alınan etinilestradiol hızla ve tamamen emilir. REGİNON’un alınmasının ardından 1,4 saat içinde 82 pg/ml’lik maksimum ilaç seviyesi konsantrasyonuna erişilir.

Dağılım:
Etinilestradiol için yaklaşık 5 L/kg’lık görünür dağılım hacmi ve serumdan yaklaşık 5 ml/dak/kg’lik metabolik bir klerens hızı belirlenmiştir. Etinilestradiol, serum albüminine yüksek düzeyde bağlanır ancak spesifik olarak bağlanmaz. Yaklaşık %2’lik ilaç seviyeleri bağlanmamış olarak kalır. Biyotransformasvon:
Etinilestradiol, absorpsiyon ve ilk karaciğer geçişi sırasında metabolize olarak mutlak ve değişken oral biyoyararlanımı azalır. Eliminasvon:
Etinilestradiol serum seviyeleri, 1-2 saat ve yaklaşık 20 saatlik yarı ömür ile karakterize iki aşamada düşer. Analitik nedenlere bağlı olarak bu parametreler ancak daha yüksek dozların uygulanmasından sonra hesaplanabilir.

Değişmeyen ilaç atılmaz. Etinilestradiol metabolitleri, yaklaşık 1 günlük bir yarı ömürle 4:6 olan idrar/safra oranında atılır.

Doğrusallık / doğrusal olmavan durum:
Serum ve günlük alım terminal dispozisyon evresinin yarılanma ömrüne göre, kararlı durum serum seviyelerine 3-4 gün sonra ulaşılmakta olup, kararlı durum seviyeleri tekli bir doza kıyasla %30-40 daha yüksektir.

Laktasyon döneminde, günlük anne dozunun %0,02’si yenidoğana süt ile aktarılabilir.

Etinilestradiolün sistemik yararlanımı, diğer ilaçlarca her iki yönde etkilenebilir. Bununla birlikte, yüksek dozlarda C vitamini ile etkileşim yoktur. Etinilestradiol, sürekli kullanım sırasında SHBG ve CBG’nin (kortikoid bağlayıcı globülin) hepatik sentezini indükler. Ancak SHBG indüksiyonunun kapsamı, kimyasal yapıya ve eşzamanlı olarak uygulanan progestojenin dozuna göre değişir. REGİNON ile tedavi sırasında, serumdaki SHBG konsantrasyonları, 69 nmol/L’den başlayıp birinci döngüde 198 nmol/L’ye ve üçüncü döngüde 210 nmol/l’e yükselmiştir. Serum CBG konsantrasyonları 37 μg/ml’den başlayıp ilk döngüde 85 μg/ml’ye çıkmış ve bundan sonra sabit kalmıştır.

Klinik öncesi güvenlilik verileri :
Diğer kontraseptif steroidlerle olduğu gibi etinilestradiol ve gestoden kombinasyonu, sıçan karaciğerinde artan neoplastik nodül insidansı ile ilişkilidir. Bunun insanla ilişkisi

29

bilinmemektedir. Uzun süreli oral kontraseptif kullananlarda nadiren kötü huylu karaciğer tümörleri bildirilmiştir.

İlacı reçete edeni ilgilendirebilecek ve KÜB’ün diğer ilgili bölümlerine henüz dahil edilmemiş olan başka klinik öncesi güvenlik verisi mevcut değildir.

6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER

6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz monohidrat (sığır kaynaklı)
Sodyum kalsiyum EDTA
Mısır nişastası
P.V.P(K 30)
Magnezyum stearat
Şeker
Talk
Montan glycol wax
Kalsiyum karbonat
Polietilen glikol 6000
Saf su

6.2.Geçimsizlikler
Geçerli değil.

6.3.Raf ömrü
36 ay

6.4.Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

6.5.Ambalajın niteliği ve içeriği
21 ve 63 kaplı tabletlik takvimli Al/PVC blister ambalaj

6.6.Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

30

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.

7.RUHSAT SAHİBİ
KOÇAK FARMA İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş.

Mahmutbey Mah. Kuğu Sok. No:18
Bağcılar / İSTANBUL
Tel. : 0212 410 39 50
Faks. : 0212 447 61 65

8.RUHSAT NUMARASI(LARI)
211/33

9.İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ İlk ruhsat tarihi: 21.05.2007
Ruhsat yenileme tarihi: 31.05.2013

10.KÜB’ün YENİLENME TARİHİ

31


Paylaşmak için Bağlantılar:

Bir yanıt yazın