PARLODEL 2,5 MG 30 TABLET

KULLANMA TALİMATI PARLODEL 2,5 mg tablet
Ağız yoluyla alınır.
Etkin madde: Her bir tablet 2,5 mg bromokriptine eşdeğer 2,87 mg bromokriptin mesilat içerir.
Yardımcı maddeler: Kolloidal silika anhidrat, disodyum edetat, magnezyum stearat, maleik asit, mısır nişastası, laktoz monohidrat (sığır sütünden elde edilmiştir).
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz. Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.
Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışında yüksek veya düşük doz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında:
1.PARLODEL nedir ve ne için kullanılır?
2.PARLODEL’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler 3.PARLODEL nasıl kullanılır?
4.Olası yan etkiler nelerdir?
5.PARLODEL’in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1. PARLODEL nedir ve ne için kullanılır?
PARLODEL, beyaz, yuvarlak, ortadan çentikli tabletlerdir. Tablette bulunan çentik, tabletin eşit dozlara bölünmesini sağlar. PARLODEL, 30 tablet içeren blister ambalajlarda sunulmaktadır.
PARLODEL, etkin madde olarak bromokriptin içerir.
PARLODEL içeriğindeki laktoz, hayvansal kaynaklı sığır sütünden elde edilmiştir. Bromokriptin, beyinde sinirler arasında aracılık yapan bir madde olan dopaminin dokularda bağlandığı alıcılarından birine bağlanarak dopamine benzer aktivite gösteren bir ilaçtır. Aynı zamanda beyin tabanında küçük bir bez olan hipofizin ön lobundan memelerden süt salınmasını sağlayan bir hormon olan prolaktinin salgılanmasını engeller.
1
PARLODEL aşağıdaki durumların tedavisinde kullanılır:
Parkinson hastalığı (Beyinde dopamin azlığı sonucu ortaya çıkabilen ve temel belirtileri uzuvlarda titreme, kaslarda sertlik ve hareketlerin yavaşlaması olan bir sinir sistemi hastalığı. Dopamin beyinde hareketlerin koordinasyonunda önemli rol oynayan bir maddedir.)
Prolaktinoma (Beyinde hipofiz bezinde prolaktin hormonu (süt hormonu) salgılayan iyi huylu tümör.)
Akromegali (Kanda büyüme hormonunun fazla olduğu bir durumdur. Çocukluk çağında iskelet kemiklerinde fazla büyüme artışına bağlı devliğe (jigantizm) ve erişkin dönemde alt çene kemiğinde büyüme, el ve ayakların boyutlarında artma ve yüz özelliklerinde genel bir kabalık ve iriliğe yol açar. PARLODEL kandaki büyüme hormonunun miktarını azaltır.)
Erkeklerde prolaktin hormonunun aşırı salgılanması (sperm sayısında azalma, cinsel istek azalması ve iktidarsızlık (impotans) ile seyreder.)
Adet (menstrüel siklus) bozuklukları, kadınlarda kısırlık (Hiç adet görememe (amenore), çok az adet görme (oligomenore) ve bunlara eşlik edebilen göğüslerden süt gelmesi (galaktore) durumları.)
‐Kanda prolaktin hormonu fazla veya normal olabilir.
‐Bazı ilaçlara bağlı olarak da gelişebilir.
Kadınlarda prolaktine bağlı olmayan kısırlık
‐Yumurtalıklarda oluşan birden fazla kistlere bağlı gelişen bir durum (polikistik over sendromu)
‐Yumurtlamanın olmadığı (anovülasyon) adet dönemleri (bu durumda anti-östrojen sınıfı, kadınlık hormonuna zıt etki yapan ilaçlara ek olarak)
Gebelik sonrası göğüslerden süt gelmesinin (laktasyon) tıbbi nedenlerle durdurulması gerektiği durumlar
‐Doğum esnasında kayıp, doğum sonrası bebek ölümü
‐Annede insan bağışıklık yetmezliği virüsü (HIV) ile enfeksiyon (HIV virüsünün süte geçişini önlemek için)
Doğum sonrası göğüslerinizdeki şişkinlik ve ağrı semptomları, meme desteği veya buz uygulanması ya da gerektiğinde ağrı kesici kullanımı gibi yöntemlerle tedavi edilebiliyorsa PARLODEL kullanımı önerilmez.
2
2. PARLODEL’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler Herhangi bir ilacı kullanmadan önce doktorunuza ya da eczacınıza danışınız.
PARLODEL’iaşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer,
Bromokriptine veya PARLODEL’in içerdiği yardımcı maddelerden herhangi birine ya da migren türü baş ağrılarında kullanılan ergot alkaloidlerine karşı aşırı duyarlılığınız (alerjiniz) varsa
Kontrol altına alınamayan yüksek kan basıncı (hipertansiyon), gebelikte esnasında ortaya çıkan yüksek kan basıncı (eklampsi, pre-eklampsi veya gebeliğe bağlı hipertansiyon), doğum sonrası ve lohusalık dönemi içerisinde yüksek kan basıncı şikayetiniz var ise Kalbi besleyen damarlarınızda (koroner damarlar) bir rahatsızlığınız veya başka kalp ve kan damarı sistemine ait ciddi bir hastalığınız var ise
Ciddi psikiyatrik rahatsızlığınız veya benzeri belirtileriniz var ise veya daha önce bu tür şikayetleriniz olduysa
Kalp kapaklarınızda herhangi bir sorununuz olduğu söylenmişse
Kalbinizi etkileyen fibrozis (bağ dokusu artışı) tanınız varsa
Emziriyorsanız
PARLODEL’i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
Premenstrüel semptomların (adet (regl) öncesi dönemde görülebilen ruh hali değişiklikleri, göğüslerde hassasiyet, aşırı yemek isteği, yorgunluk, sinirlilik ve depresyon gibi çeşitli belirtiler) ve iyi huylu meme hastalıklarının tedavisinde PARLODEL kullanmanız önerilmemektedir.
Geçmişte mide ülseri ve kanama hikayeniz varsa veya sürekli mide ağrısı şeklinde şikayetleriniz oluyorsa.
Özellikle Parkinson hastası iseniz ve sık sık aniden uykuya dalma gibi şikayetleriniz var ise veya günlük aktivitelerinizi yaparken dikkat azalması oluyorsa PARLODEL dozunun azaltılması veya tedavinizin durdurulması gerekebilir.
Parkinson hastası iseniz ve doktorunuz tarafından dozunuzun azaltılması veya kesilmesi gerektiği söylenmişse, bunun kademeli olarak yapılması gerekmektedir. Dozun hızlı azaltılması veya kesilmesi, kaslarda sertlik veya katılık, zihinsel durumda değişme ve vücut ısısının aşırı yükselmesi gibi belirtilerle seyreden nöroleptik malign sendromuna veya duyumsamazlık/duygusuzluk, kaygı, depresyon, yorgunluk/bitkinlik, terleme ve ağrı
3
gibi belirtiler ile seyreden yoksunluk sendromuna neden olabilir. Bu belirtileri gösterirseniz derhal doktorunuza başvurunuz.
Özellikle uzun süre ve yüksek doz PARLODEL kullandıysanız ve nefes darlığı, genel yorgunluk ve güçsüzlük, iştah ve kilo kaybı ile birlikte öksürük gibi şikayetleriniz varsa, bu gibi durumlar akciğerlerinizi veya kalbinizi saran zarlara ait bir bozukluğun belirtileri olabilir. Bu tür durumlar PARLODEL tedavisi esnasında seyrek olarak bildirilmiştir. Bu tür şikayetleriniz oluştuğunda doktorunuz tedaviyi durdurmanızı söyleyebilir.
Sırt ağrısı, bacak ve ayaklarda şişlik, böbrek işlevlerinde bozulmalar gibi şikayetleriniz varsa veya tedavi esnasında gelişirse dikkatle araştırılması gerekir. Bu şikayetler karın zarı arkasındaki dokulardaki bir bozukluğun belirtileri olabilir. Bu tür şikayetleriniz oluştuğunda doktorunuz tedaviyi durdurmanızı söyleyebilir.
Eğer aşırı kumar oynama isteğiniz oluşursa, aşırı cinsel dürtü hissederseniz, zorlayıcı alışveriş yapma arzusu, aşırı yemek yeme veya engellenemeyen yemek yeme arzusu gelişirse doktorunuz ilacınızın dozunu azaltabilir veya tedaviyi durdurmanızı söyleyebilir. PARLODEL tedavisi ile üreme yeteneği yeniden kazanılabilir. Hamile kalmak istenmediğinde güvenilir bir doğum kontrol yöntemi kullanmalısınız.
Karaciğer rahatsızlığınız var ise.
PARLODEL alan hastalarda (özellikle tedavinin ilk gününde) ortaya çıkabilecek problemlerin erkenden teşhis edilebilmesi ve tedavinin sonlandırılabilmesi için kan basıncı ölçülmelidir.
Geçmişte akciğerinizi, böbreğinizi, sırtınızı etkileyen fibrozis (bağ dokusu artışı) tanınız varsa.
Doğum sonrası ve lohusalık dönemi içerisinde nöbet, şiddetli baş ağrınız, görme bozukluğunuz varsa. Bu tür şikayetleriniz oluştuğunda doktorunuz tedaviyi durdurmanızı söyleyebilir.
PARLODEL tedaviniz sırasında doktorunuz bazı tetkikleri isteyebilir:
‐Özellikle tedavinin ilk günlerinde düzenli kan basıncı kontrolü
‐Rahim ağzında “smear test” incelemesi
‐Hipofiz tümörü için kullanıyorsanız, görme sinirine olası baskı nedeniyle görme alanı testi
‐Tümör nedeniyle kullanıyorsanız, tümör boyutu ve şeklinin izlenmesi
4
‐Akciğerlerinizi veya kalbinizi saran zarlara ait bir bozukluktan ve karın zarı arkasındaki dokulardaki bozukluklardan emin olmak için göğüs röntgeni, bazı kan tahlilleri (alyuvar çökme hızı, kanda kreatinin düzeyi vb.)
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
PARLODEL’in yiyecek ve içecek ile kullanılması
PARLODEL’i daima yiyeceklerle birlikte ve bir mikrar su ile alınız.
Alkollü içeceklerle alınması PARLODEL’in yan etkilerini artırabilir. Bu nedenle tedavi esnasında alkollü içecekler kullanmayınız.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Bu ilacı kullanırken hamile kalmanız durumunda, doktorunuz tarafından kullanmanızı gerektirecek tıbbi bir durumunuz olduğu söylenmemişse, PARLODEL tedavisini kesiniz. Bu ilaç ile hamile kalma şansınız artabilir veya üreme yeteneği yeniden kazanılabilir. Hamile kalmak istemiyorsanız, doktorunuza danışınız.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
PARLODEL süt salgılanmasını engellediğinden, emziriyorsanız PARLODEL kullanmayınız.
Araç ve makine kullanımı
Özellikle tedavinizin ilk günlerinde bazen kan basıncınızda düşmeye bağlı baş dönmesi ve sonucunda dikkatiniz azalabileceğinden araç veya makine kullanırken özellikle dikkatli olmalısınız.
Ayrıca PARLODEL uyku hali ve aniden uykuya dalma ataklarına neden olabilir. Eğer PARLODEL ile tedaviniz sırasında aşırı sersemleme, uyku hali veya aniden uykuya dalma ataklarınız oluyorsa araç veya makine kullanmamalısınız.
PARLODEL’in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı intoleransınız olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
Bu tıbbi ürün her tablette 1 mmol’den (23 mg) daha az sodyum ihtiva eder. Bu durum, kontrollü sodyum diyetinde bulunan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.
5
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Aşağıdaki ilaçlarla birlikte dikkatli kullanılmalıdır. Bunlardan birini alıyorsanız doktorunuza söyleyiniz;
Kan basıncınızı değiştirebilecek herhangi bir ilaç (yüksek kan basıncı tedavisinde kullanılan idrar söktürücüler (diüretikler), beta blokerler, kalsiyum kanal blokerleri ve ADE inhibitörleri)
HIV/AIDS tedavisinde kullanılan proteaz inhibitörleri Migren tedavisinde kullanılan ergotamin tartarat gibi herhangi bir ergot alkoloidi tipindeki ilaçlar
Mantar tedavisi için kullanılan azol grubu antifungal ilaçlar
Enfeksiyon tedavisinde kullanılan eritromisin veya diğer makrolid antibiyotikler
Şizofreni ve benzeri durumların tedavisinde kullanılan fenotiyazin, butirofenonlar, tioksantenler gibi antipsikotik ilaçlar
Bulantı-kusma tedavisinde kullanılan metoklopramid veya domperidon içeren ilaçlar Büyüme-gelişme bozukluğu tedavisinde kullanılan oktreotid içeren ilaçlar
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. PARLODELnasıl kullanılır?
PARLODEL’i daima doktorunuz tarafından belirtilen şekilde kullanınız.
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
Parkinson hastalığı için tedavi oluyorsanız
Tedavinize uyum sağlamanız açısından ilk hafta tercihen akşamları 1/2 tablet (yarım tablet) alınız. Doktorunuz tedaviye verdiğiniz cevaba göre PARLODEL dozunu yavaş yavaş artırabilir. Doz artışlarınızı haftalık olarak, günlük dozunuzu 1/2 tablet (yarım tablet) artırınız. Tedaviye yeterli cevaba 6-8 hafta içerisinde ulaşabilirsiniz.
Hastalığınızın tedavisinde PARLODEL tek başına veya başka ilaçlarla birlikte verilebilir. Günlük maksimum dozu 4 ila 12 tablet arasındadır.
Tedavinizde bir diğer Parkinson ilacı olan levodopa içeren bir ürün kullanıyorsanız, tedavinize PARLODEL eklendiğinde doktorunuz levodopa dozunu azaltmanızı veya PARLODEL tedavisine verdiğiniz cevaba göre levodopa tedavisini tamamen kesmenizi önerebilir.
6
Prolaktinoma için tedavi oluyorsanız
Tedaviye günde 2-3 defa 1/2 tablet (yarım tablet) ile başlayınız. Doktorunuz kandaki prolaktin hormon düzeyinize göre PARLODEL dozunu kademeli olarak artırmanızı söyleyecektir. Günlük maksimum doz 12 tablettir.
Akromegali için tedavi oluyorsanız
Tedaviye günde 2-3 defa 1/2 tablet (yarım tablet) ile başlayınız. Doktorunuz tedaviye verdiğiniz cevaba ve olası yan etkilere göre PARLODEL tedavi dozunuzu kademeli olarak 4 ila 8 tablete kadar artırmanızı söyleyebilir.
Erkeklerde hiperprolaktinemi için tedavi oluyorsanız
Tedaviye günde 2-3 defa 1/2 tablet (yarım tablet) ile başlayınız. Doktorunuz tedaviye verdiğiniz cevaba ve olası yan etkilere göre PARLODEL tedavi dozunuzu kademeli olarak 2 ila 4 tablete kadar artırmanızı söyleyebilir.
Adet (menstrüel siklus) bozuklukları, kadınlarda kısırlık için tedavi oluyorsanız
Tedaviye günde 2-3 defa 1/2 tablet (yarım tablet) ile başlayınız. Yeterli etki elde edilmezse doktorunuz günde 2-3 defa 1 tablet almanızı söyleyebilir. Tedaviye adet bozukluklarınız düzelinceye ve yumurtlama (ovülasyon) sağlanıncaya kadar devam ediniz. Gerektiğinde doktorunuz belirtilerin yeniden ortaya çıkmasını önlemek için düzeldikten sonra birkaç adet dönemi daha tedaviye devam etmenizi isteyebilir.
Laktasyonun tıbbi nedenlerle engellenmesi için tedavi oluyorsanız Tıbbi bir neden olmaksızın PARLODEL kullanmayınız.
Tedaviye ilk gün sabah ve akşam 1/2 tablet (yarım tablet) ile başlayınız. Daha sonra 14 gün (2 hafta) boyunca günde 2 defa 1 tablet alınız. Bazen tedavinizin kesilmesinden 2-3 gün sonra göğüslerinizden hafif bir süt salgısı gelebilir. Bu durumda tedavinizi aynı dozla bir hafta daha uzatmanız bunun kaybolmasını sağlayabilir.
Başlangıç aşamasındaki lohusalık dönemi meme iltihabı (puerperal mastit) için tedavi oluyorsanız
Tedaviye ilk gün sabah ve akşam 1/2 tablet (yarım tablet) ile başlayınız. Daha sonra 14 gün (2 hafta) boyunca günde 2 defa 1 tablet alınız. Gerektiğinde doktorunuz tedavinize bir antibiyotik ekleyebilir.
Uygulama yolu ve metodu:
PARLODEL ağız yolundan kullanım içindir; her zaman bir miktar yiyeceklerle birlikte bir miktar suyla alınız.
7
Değişik yaş grupları:
Çocuklarda kullanımı:
Çocuk hastalarda PARLODEL’in güvenliliği ve etkinliği sadece 7 yaş ve üzerinde çocuk ve ergenlerdeki prolaktinoma ve akromegalisi olan hastalarda belirlenmiştir. Diğer kullanım alanlarında (Parkinson, erkeklerde hiperprolaktinemi, adet bozuklukları ve kısırlık, laktasyonun engellenmesi) PARLODEL’i kullanmayınız.
Prolaktinoma:
7 yaşından büyük çocuklarda tedaviye günde 2-3 defa 1/2 tablet (yarım tablet) ile başlayınız. 7 ila 12 yaş çocuklarda önerilen günlük maksimum doz 2 tablettir. Ergenlerde (13-17 yaş) önerilen maksimum günlük doz 8 tablettir.
Akromegali:
7 yaşından büyük çocuklarda tedaviye günde 2-3 defa 1/2 tablet (yarım tablet) ile başlayınız. 7 ila 12 yaş çocuklarda önerilen günlük maksimum doz 4 tablettir. Ergenlerde (13-17 yaş) önerilen maksimum günlük doz 8 tablettir.
Yaşlılarda (65 yaş ve üzeri) kullanımı:
PARLODEL dozu ve kullanımı genelde erişkinlerdeki gibidir. Ancak doktorunuz birlikte kullandığınız ilaçlar var ise veya eşlik eden böbrek, karaciğer, kalp problemleriniz var ise tedavinize düşük dozlarla başlamanızı söyleyecektir.
Özel kullanım durumları:
Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda PARLODEL kullanımı ile ilgili bilgi mevcut değildir.
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer işlevlerinde bir bozukluğunuz var ise doktorunuz daha düşük dozlarla tedavinizi düzenleyebilir.
Eğer PARLODEL’in etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise, doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla PARLODEL kullandıysanız:
PARLODEL’den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Eğer kullanmanız gerekenden daha fazla PARLODEL kullandıysanız ilacın istenmeyen etkileri ve şiddeti artabilir. Gözlenen belirtiler, bulantı, kusma, baş dönmesi, kan basıncında düşme, kalp atışlarının hızlanması, sersemlik, uyku hali, aşırı halsizlik ve varsanılardır.
8
Doz aşımında, size ağız yolundan aktif kömür verilebilir ve eğer çok yakın zamanda almışsanız mideniz yıkanabilir.
Akut zehirlenmenin tedavisi belirtilerinize yönelik olacaktır. Kusma ve varsanılarınız için metoklopramid içeren bir ilaç kullanmanız gerekebilir.
PARLODEL’i kullanmayı unutursanız
Eğer PARLODEL almayı unutursanız, unuttuğunuzu fark eder etmez bu dozu alın ve sonraki dozu her zamanki saatte alınız. Unuttuğunuzu farkettiğinizde, sonraki doz saatine yaklaştıysanız, o zaman unuttuğunuz dozu atlayınız.
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
PARLODEL ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
Parkinson hastalarında, kullanımına birdenbire son verildiğinde, Nöroleptik Malign Sendrom denen bir tabloyu taklit eden durum oluşabilir. Genellikle antipsikotik adı verilen ilaçları alan hastalarda gözlenen çok nadir bir durumdur. Tipik belirtileri kaslarda sertlik veya katılık, zihinsel durumda değişme ve vücut ısısının aşırı yükselmesidir (hipertermi). İlave olarak, PARLODEL’in etkin maddesi olan bromokriptin, bir dopamin reseptör agonistidir ve
kesilmesi
duyumsamazlık/duygusuzluk, kaygı, depresyon, yorgunluk/bitkinlik, terleme ve ağrı gibi belirtiler ile seyreden yoksunluk sendromlarına neden olabilir.
Eğer bu belirtileri hissederseniz PARLODEL kullanmayı durdurunuz ve doktorunuza söyleyiniz.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, PARLODEL’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkileri olabilir. En yaygın yan etkisi bulantıdır.
Aşağıdakilerden biri olursa, PARLODEL’i kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz: Geçmeyen veya şiddetli başağrınız varsa
Doğumdan sonra görmenizde herhangi bir sorununuz varsa
Bayılma hissi, baş dönmesi veya görme bulanıklığınız varsa
Dışkınızda kan varsa. Bu durumda dışkınız siyah ve katran gibi görünebilir.
Kan veya kahve granülleri gibi görünebilen koyu partiküller kusarsanız
Midenizde şiddetli ağrınız varsa
Nefes almada zorluk, nefes darlığı, bacaklarda şişkinlik, göğüs veya sırt ağrınız varsa
9
Eğer yüzünüzde, dudaklarınızda, boğazınızda yutmayı ve nefes almayı zorlaştıracak
derecede şişme, bununla birlikte şiddetli kaşıntı ve kızarıklık varsa.
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir. Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise acil tıbbi
müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.
Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Yan etkiler görülme sıklığına göre aşağıdaki gibi sınıflandırılmıştır:
Çok yaygın: 10 hastanın en az 1’inde görülebilir.
Yaygın: 10 hastanın birinden az, fakat 100 hastanın birinden fazla görülebilir.
Yaygın olmayan: 100 hastanın birinden az, fakat 1.000 hastanın birinden fazla görülebilir.
Seyrek: 1.000 hastanın birinden az, fakat 10.000 hastanın birinden fazla görülebilir.
Çok seyrek: 10.000 hastanın birinden az görülebilir.
Bilinmiyor: Eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor.
Yaygın
Başağrısı
Baş dönmesi
Sersemlik
Kendinizi hasta hissetmek
Bulantı
Kabızlık
Kusma
Burun tıkanıklığı
Yaygın olmayan
Huzursuzluk
Psikomotor ajitasyon (kişinin anlamsız hareket etmesine neden olan endişe hissi)
Kafa karışıklığı veya varsanılar (halüsinasyon)
İstemsiz tekrarlayan vücut hareketleri
Ağız kuruluğu
Düşmenize neden olabilecek ayaktayken baş dönmesi veya bayılma hissi (kan basıncınız
düşük olabilir)
Bacak krampları
Kaşıntılı, kızarık veya şişmiş cilt
Saç kaybı
10
Yorgunluk/bitkinlik
Seyrek
Aşırı sersemlik
Uyku bozukluğu
Karıncalanma
Akıl sağlığı sorunları
İshal
Karın ağrısı
İdrar yapamama ve sırt ağrısı
Kalbin anormal şekilde yavaş veya hızlı atmasını içeren düzensiz kalp atışı
Nefes alma zorluğu, nefes darlığı, nefes alırken ağrı veya geçmeyen öksürüğe neden
olabilen akciğer sorunları
Retroperitoneal fibroz (karın zarı arkasındaki doku yapısının bozulması)
Gastrointestinal ülser (sindirim sistemini oluşturan yemek borusu, mide ve onikiparmak
bağırsağında yara) ve mide kanaması
Ayak bileğinde şişme (Periferik ödem)
Görme bozukluğu, bulanık görme
Burundan sulu akıntı
Kulaklarda çınlama
Çok seyrek
Kalp kapağı bozuklukları – nefes almada zorluğa, göğüs ağrısına, güçsüzlük ve bacak ve
ayak bileklerinde şişkinliğe neden olabilir.
Gün içerisinde aşırı sersemleme veya beklenmedik şekilde uykuya dalma
Soğuk havayla oluşan el ve ayak parmaklarında solukluk
Ciddi kişisel veya ailesel sonuçlarına rağmen aşıdır derecede kumar oynamak için güçlü
uyarım
Değişmiş veya artmış cinsel ilgi ve davranış, örneğin artmış cinsel dürtü
Kontrol edilemeyen alışveriş yapma ve para harcama hissi
Aşırı yemek yeme (kısa bir zaman içerisinde büyük miktarda yiyecek yemek) veya
kompulsif yemek yeme (normalden daha fazla ve açlığınızı giderecek miktardan daha
fazla yemek yeme)
11
Nöroleptik Malign Sendrom (tipik belirtileri kaslarda sertlik veya katılık, zihinsel durumda değişme ve vücut ısısının aşırı yükselmesidir)
Diğer yan etkiler:
Bu ilacın hızlı azaltılması veya kesilmesi, duyumsamazlık/duygusuzluk, kaygı, depresyon, yorgunluk/bitkinlik, terleme ve ağrı gibi belirtiler ile seyreden yoksunluk sendromlarına neden olabilir.Bu belirtiler sizde mevcut ise, doktorunuza danışınız.
Önlem olarak, doktorunuz ilacınıza devam etmenizi veya doz azaltılmasından önceki doza geri dönmenizi önerebilir.
Yeni doğum yaptıysanız belli bazı durumlar için daha fazla riskte olabilirsiniz. Bunlar çok seyrektir fakat yüksek kan basıncı, kalp krizi, nöbet geçirme, inme veya akıl sağlığı problemleri görülebilir.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
Yan etkilerin raporlanması
Kullanma talimatında yer alan veya almayan herhangi bir yan etki meydana gelmesi durumunda hekiminiz, eczacınız veya hemşireniz ile konuşunuz. Ayrıca karşılaştığınız yan etkileri www.titck.gov.tr sitesinde yer alan “İlaç Yan Etki Bildirimi” ikonuna tıklayarak ya da 0 800 314 00 08 numaralı yan etki bildirim hattını arayarak Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TUFAM)’ne bildiriniz. Meydana gelen yan etkileri bildirerek kullanmakta olduğunuz ilacın güvenliliği hakkında daha fazla bilgi edinilmesine katkı sağlamış olacaksınız.
5. PARLODEL’in saklanması
PARLODEL’i çocukların göremeyeceği ve erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. 25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Işıktan koruyunuz.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra PARLODEL’ikullanmayınız.
Son kullanma tarihi geçmiş veya kullanılmayan ilaçları çöpe atmayınız! Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca belirlenen toplama sistemine veriniz.
Ruhsat sahibi: Meda Pharma İlaç San. ve Tic. Ltd. Şti. Sarıyer – İstanbul Üretim yeri: Abdi İbrahim İlaç San. ve Tic. A.Ş. Esenyurt – İstanbul
Bu kullanma talimatı tarihinde onaylanmıştır.
12
KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1.BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
PARLODEL 2,5 mg tablet
2.KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde:
Her bir tablet 2,5 mg bromokriptine eşdeğer 2,87 mg bromokriptin mesilat içerir.
Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat (sığır sütünden elde edilmiştir) 116,38 mg Disodyum edetat 0,5 mg Yardımcı maddeler için 6.1’e bakınız.
3.FARMASÖTİK FORM
Tablet
Beyaz yuvarlak düz kenarları eğimli, bir yüzü çentikli tablet. Tablette bulunan çentik, tabletin eşit dozlara bölünmesini sağlar.
4.KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1Terapötik endikasyonlar
Parkinson hastalığı:
Tek başına veya diğer antiparkinson ilaçlarla kombine olarak, idiopatik ve post-ensefalitik Parkinson hastalığının tüm evrelerinde.
Prolaktinoma:
Prolaktin salgılayan hipofizer mikroadenom ve makroadenomların konservatif tedavisi.
Cerrahi girişimden önce tümör boyutunun küçültülmesi ve tümörün alınmasını kolaylaştırmak amacıyla.
Cerrahi girişimden sonra, prolaktin seviyesinin hala yüksek olduğu durumlarda.
Akromegali:
Cerrahi girişim ve radyoterapiye yardımcı tedavi veya bazı özel durumlarda alternatif tedavi olarak.
Erkekte hiperprolaktinemi:
Prolaktine bağlı hipogonadizm (oligospermi, libido azalması, impotans).
Menstrüel siklus bozuklukları, kadın infertilitesi:
Prolaktine bağlı hiperprolaktinemik ve görünürde normoprolaktinemik durumlar:
1
Amenore (galaktoreli veya galaktoresiz), oligomenore
Luteal faz yetmezliği
İlaca bağlı hiperprolaktinemik bozukluklar (örn. psikotrop veya antihipertansif ilaç kullanımının indüklediği)
Prolaktine bağlı olmayan kadın infertilitesi:
Polikistik over sendromu
Anovulatuvar sikluslar (klomifen gibi anti-östrojenlere ek olarak)
Laktasyonun tıbbi nedenlerle inhibisyonu:
Post-partum fizyolojik laktasyonun baskılanmasının ya da kesilmesinin sadece tıbbi olarak endike olduğu durumlarda (doğum esnasında kayıp, doğum sonrası bebek ölümü, annede HIV infeksiyonu bulunması, vb.) uygulanır.
PARLODEL, laktasyonun rutin olarak baskılanması ve farmakolojik müdahale olmaksızın (memelerin sıkı bir şekilde desteklenmesi, buz uygulanması gibi) ve/veya basit analjeziklerle yeterli şekilde tedavi edilebilen post-partum ağrı ve konjesyon semptomlarının giderilmesinde önerilmez.
4.2Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji/Uygulama sıklığı ve süresi:
Parkinson hastalığı:
Hastanın optimum toleransını sağlamak amacıyla, tedaviye ilk hafta boyunca tercihen akşamları alınacak 1,25 mg (1/2 tablet) gibi düşük bir dozla başlanır. PARLODEL`in minimum efektif dozu, hastanın tedavi cevabına göre yavaş yavaş titre edilerek saptanmalıdır. Günlük doz artışı her bir haftada, günlük 1,25 mg eklenecek şekilde kademeli olarak yapılmalıdır. Günlük doz 2 ya da 3 kerede verilmelidir. Yeterli terapötik yanıta 6 ila 8 hafta içerisinde erişilebilir. Eğer buna ulaşılamaz ise, doz haftada 2,5 mg/gün’lük artışlarla daha fazla artırılabilir.
Tek başına ve kombine tedavilerde PARLODEL`in olağan doz aralığı, günde 10 ila 30 mg arasında değişmektedir. Günlük dozlar 30 mg’ı aşmamalıdır.
Titrasyon safhasında istenilmeyen belirtiler görülür ise, günlük doz azaltılmalı ve en azından bir hafta süreyle sabit tutulmalıdır. İstenilmeyen belirtiler ortadan kaybolduğunda, doz tekrar yükseltilebilir.
Levodopa tedavisi altında olup, motor bozukluklar gösteren hastalarda tedaviye PARLODEL ilave edilmeden önce levodopa dozunun azaltılması önerilir. PARLODEL ile memnun edici cevap alındığında, levodopa dozu giderek daha da düşürülebilir. Bazı hastalarda levodopa tedavisi tamamen kesilebilir.
2
Prolaktinomalar:
Tedaviye günde 2-3 defa 1,25 mg (1/2 tablet) ile başlanır ve doz, plazma prolaktin düzeyini yeterince kontrol altında tutabilmek için gerekecek miktarlara kademeli olarak yükseltilir. Günlük dozlar 30 mg’ı aşmamalıdır.
Akromegali:
Tedaviye günde 2 ya da 3 defa 1,25 mg (1/2 tablet) ile başlanır ve doz, klinik cevap ve yan etkilere bağlı olarak, kademeli olarak günde 10 ila 20 mg’a yükseltilir.
Erkekte hiperprolaktinemi:
Günde 2 ya da 3 defa 1,25 mg (1/2 tablet) ile tedaviye başlanır ve doz, giderek günde 5 ila 10 mg’a yükseltilir.
Menstrüel siklus bozuklukları ve kadın infertilitesi:
Günde 2-3 defa 1,25 mg (1/2 tablet); etki yetersiz kalırsa, doz, kademeli olarak günde 2-3 defa 2,5 mg’a (1 tablet) yükseltilir. Tedaviye menstrüel siklus normale dönünceye ve/veya tekrar ovülasyon sağlanıncaya kadar devam edilir. Gerektiğinde semptomların yeniden ortaya çıkmasını önlemek için tedavi birkaç siklus boyunca sürdürülebilir.
Laktasyonun tıbbi nedenlerle inhibisyonu:
Medikal gereklilik olmadıkça kullanılmamalıdır. Tedavinin ilk günü sabah ve akşam yiyeceklerle birlikte alınacak 1,25 mg (1/2 tablet) ile tedaviye başlamalı, bunu takiben 14 gün süreyle günde 2 defa 2,5 mg (1 tablet) uygulanır. Laktasyonun başlamasını önlemek için, hayati belirtiler stabil olmadan önce verilmemek kaydıyla, doğum veya düşükten sonraki birkaç saat içinde uygulanmalıdır. Bazen tedavinin kesilmesinden 2-3 gün sonra hafif bir süt salgısı görülebilir. Tedavinin aynı dozla bir hafta daha uzatılması, bunun kaybolmasını sağlayabilir.
Uygulama şekli:
Oral kullanım içindir.
PARLODEL her zaman bir miktar yiyecek ile birlikte alınmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda kullanımına yönelik veri bulunmamaktadır. Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda eliminasyon yavaşlayabilir ve plazma düzeyleri, doz ayarlanmasını gerektirecek kadar yükselebilir (bkz. Bölüm 5.2).
Pediyatrik popülasyon (7-17 yaş):
Prolaktinoma:
7 yaşından büyük çocuklarda tedaviye günde 2-3 defa 1,25 mg (1/2 tablet) ile başlanır ve doz, plazma prolaktin düzeyini yeterince kontrol altında tutabilmek için gerekecek miktarlara kademeli olarak yükseltilir. 7 ila 12 yaş çocuklarda önerilen günlük maksimum doz 5 mg’dır. Adölesanlarda (13-17 yaş) önerilen maksimum günlük doz 20 mg’dır.
3
Akromegali:
7 yaşından büyük çocuklarda tedaviye günde 2 ya da 3 defa 1,25 mg (1/2 tablet) ile başlanır ve doz, klinik cevap ve yan etkilere bağlı olarak kademeli olarak artırılır. 7 ila 12 yaş çocuklarda önerilen günlük maksimum doz 10 mg’dır. Adölesanlarda (13-17 yaş) önerilen maksimum günlük doz 20 mg’dır.
Geriyatrik popülasyon:
Genel olarak yaşlılarda karaciğer, böbrek ve kalp fonksiyonunlarında azalma ya da eşlik eden hastalık veya diğer ilaçlarla tedavi sıklığı daha fazla olduğu için, yaşlı hastada doz seçimi dikkatle yapılmalıdır ve doz aralığının en alt düzeyinde başlanmalıdır.
4.3Kontrendikasyonları
Bromokriptine veya PARLODEL’in içerdiği yardımcı maddelerden herhangi birine ya da diğer ergot alkaloidlerine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kontrendikedir.
Bromokriptin, kontrol altına alınamayan hipertansiyon, gebelikte hipertansif hastalıklar (eklampsi, pre-eklampsi veya gebeliğe bağlı hipertansiyon dahil), post-partum ve puerperal dönemdeki hipertansiyon hastalarında kontrendikedir.
Bromokriptin, laktasyonun baskılanması veya koroner arter hastalığı öyküsü ya da diğer şiddetli kardiyovasküler durumu olan hastaların hayatı tehdit etmeyen endikasyonlarında veya şiddetli psikiyatrik bozukluk semptomları/öyküsü olanlarda kontrendikedir.
Uzun dönem tedavi: Tedavi öncesinde ekokardiyografi ile saptanan kardiyak valvulopati bulgusu olanlarda kontrendikedir.
4.4Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Premenstrüel semptomların ve memenin iyi huylu hastalıklarının tedavisinde PARLODEL’in etkili olduğuna dair kanıtlar yetersizdir. Dolayısıyla bu tür durumları olan hastalarda PARLODEL kullanımı önerilmemektedir.
Hiperprolaktinemi, idiyopatik, ilaca bağlı veya hipotalamik ya da hipofiz bezi hastalığına bağlı olabilir. Hiperprolaktinemik hastalarda hipofiz bezi tümörü bulunabileceği olasılığı akılda bulundurulmalı ve böyle hastaların özelleşmiş ünitelerde kapsamlı şekilde araştırılması önerilir. PARLODEL, hipofiz bezi tümörlü hastalarda prolaktin düzeylerini etkili bir şekilde düşürecektir ancak akromegalide uygun olduğu yerde radyoterapi veya cerrahi girişim için gerekliliğini ortadan kaldırmaz.
Bazı semptom ve bulgulara dikkat edilmelidir;
Dispne, nefes darlığı, inatçı öksürük veya göğüs ağrısı gibi plöro-pulmoner hastalık
Kardiyak yetmezlik (perikardiyal fibrozis gibi vakalar sıklıkla kardiyak yetmezlik şeklinde açığa çıkmaktadır). Eğer böyle semptomlar görülürse, konstriktif perikardit dışlanmalıdır. Konstiktif perikardit durumda PARLODEL kullanılmamalıdır.
4
Hiperprolaktinemi ile ilişkili olmayan durumlara sahip kadınlar PARLODEL ile tedavi edilirse, semptomları iyileştirmek için gereken en düşük etkili doz verilmelidir; bunun amacı luteal fonksiyonun bozulmasına neden olacak plazma prolaktin düzeyinin normal düzeylerin altına düşmesinden kaçınmaktır.
Uzun süreler boyunca PARLODEL kullanan kadınlarda tercihen servikal ve endometriyal sitolojiyi de içeren jinekolojik kontrol önerilir. Postmenopozal kadınlarda 6 ayda bir, normal düzenli menstruasyonu olan kadınlarda yıllık kontroller önerilir.
Birkaç gastrointestinal kanama ve gastrik ülser vakası bildirilmiştir. Eğer böyle bir durum ortaya çıkarsa, PARLODEL kesilmelidir. Peptik ülser öyküsü veya bulgusu olan hastalar, tedavi sırasında yakından izlenmelidir.
Hipotansif reaksiyonlar, özellikle tedavinin ilk günlerinde, zaman zaman ortaya çıkabilir ve dikkatte azalmayla sonuçlanabilir, araç veya makine kullanırken özellikle dikkat edilmelidir.
PARLODEL, özellikle Parkinson hastalığı olan hastalarda somnolans (uyuklama), ve aniden uykuya dalma atakları ile ilişkilendirilmiştir. Çok seyrek olarak günlük aktiviteler sırasında, bazı vakalarda farkında olmaksızın veya uyarıcı belirtiler olmadan aniden uyku başlangıcı bildirilmiştir. Hastalar bu konuda bilgilendirilmeli ve bromokriptin tedavisi sırasında araç veya makine kullanmamaları önerilmelidir. Uyuklama ve/veya ani uykuya dalma atakları yaşayan hastalar araç veya makine kullanmamalıdır (bkz. Bölüm 4.7). Ayrıca, dozaj azaltılması veya tedavinin sonlandırılması da düşünülebilir.
PARLODEL tedavisindeki hastalar arasında, özellikle uzun dönem ve yüksek doz tedavisindekilerde plevral ve perikardiyal effüzyonlar ile plevral ve pulmoner fibrozis ve konstriktif perikardit nadiren bildirilmiştir. Açıklanamayan plöropulmoner rahatsızlıkları olan hastalar ayrıntılı bir şekilde muayene edilmeli ve PARLODEL tedavisinin kesilmesi düşünülmelidir.
PARLODEL tedavisi alan birkaç hastada, özellikle uzun dönem ve yüksek doz tedavisinde retroperitoneal fizrozis bildirilmiştir. Retroperitoneal fibrozisin geri dönüşebilir erken safhasında teşhisi için, bu kategorideki hastalardaki bulguların (örneğin, sırt ağrısı, ayak ve bacaklarda ödem, böbrek fonksiyonlarında bozulma) izlenmesi önerilmektedir. Eğer retroperitonda fibrotik değişiklikler saptanırsa veya şüphe edilirse PARLODEL tedavisi kesilmelidir.
Fibrotik bozukluk teşhisini desteklemek üzere gerekirse eritrosit sedimantasyon hızı, göğüs röntgeni ve serum kreatinin ölçümü gibi uygun incelemeler yapılmalıdır. Ayrıca tedaviye başlamadan önce eritrosit sedimantasyon hızı veya diğer inflamatuvar belirteçlerin, akciğer fonksiyonları/göğüs röntgeni ve böbrek fonksiyonlarının referans değerlendirmesinin yapılması uygundur. Bu hastalıkların başlangıcı sinsi olabilir ve PARLODEL kullanan hastalar progresif fibrotik bozuklukların belirtileri için düzenli ve dikkatli izlenmelidir. Fibrotik veya serosal inflamatuvar değişimler teşhis veya şüphe edildiği takdirde PARLODEL tedavisi kesilmelidir.
Post-partum kadınlarda kullanımı
Nadir vakalarda, hipertansiyon, miyokard infaktüsü, nöbetler, inme veya psişik bozukluklar gibi ciddi advers olaylar laktasyon inhibisyonu için PARLODEL ile tedavi edilen postpartum
5
kadınlarda bildirilmiştir. Bazı hastalarda, nöbetlerden veya inmeden önce ciddi başağrısı ve/veya geçici görme bozukluğu olmuştur. Özellikle terapinin ilk günlerinde kan basıncı itinayla izlenmelidir. Eğer hipertansiyon, anlamlı göğüs ağrısı, şiddetli, ilerleyen ya da sürekli devam eden baş ağrısı (görme bozukluğu ile veya görme bozukluğu olmaksızın), ya da santral sinir sistemi toksisitesi bulgusu gelişirse PARLODEL kesilmelidir ve hasta derhal değerlendirilmelidir.
Sempatomimetikler ya da ergometrin ve metilergometrin dahil ergot arkaloidleri gibi vazokonstriktörler vb kan basıncını değiştirebilen ilaçlarla eş zamanlı tedavi gören veya yakın zamanda tedavi edilen hastalarda özel dikkat gereklidir ve doğum sonrası dönemde birlikte kullanılmaları önerilmez.
Prolaktin salgılayan adenomlu hastalarda kullanımı
Makroadenom endikasyonu için PARLODEL kullanan ciddi kardiyovasküler hastalıkları veya psikiyatrik hastalıkları bulunan hastaların ilacı, beklenen faydaları potansiyel risklerinden daha fazlaysa kullanmaları gerekmektedir.
Hipofizde makro-adenomu olan hastalar, hipofiz dokusunun baskı altında kalması veya hasarına bağlı bir hipopitutarizm eşlik edebileceğinden hipofiz fonksiyonlarına ait tam bir değerlendirme yapılmalı ve PARLODEL uygulamasından önce uygun ikame tedavisi başlatılmalıdır. Sekonder adrenal yetmezliği olan hastalarda kortikosteroid ikamesi gereklidir.
Hipofizer makro-adenomu olan hastalarda tümör boyutunun gelişimi dikkatle izlenmeli ve eğer tümör büyümesi gelişirse cerrahi prosedürler düşünülmelidir.
Eğer adenom hastalarında PARLODEL uygulamasından sonra hamilelik meydana gelirse dikkatli gözlem gerekir. Prolaktin salgılayan adenomlar, gebelik sırasında genişleyebilir. Bu hastalarda PARLODEL ile tedavi sıklıkla tümörün küçülmesi ve görme alanı kayıplarının hızla düzelmesiyle sonuçlanır. Ciddi vakalarda optik sinirin veya diğer kraniyal sinirlerin kompresyonu acil hipofiz cerrahisi gerektirebilir.
Görme alanı bozukluğu, makroprolaktinomanın bilinen bir komplikasyonudur. PARLODEL ile etkili tedavi hiperprolaktinemide bir azalmaya ve sıklıkla görme bozukluğunun iyileşmesine yol açar. Ancak bazı hastalarda prolaktin düzeylerinin normale dönmesine ve tümörün küçülmesine rağmen, tümörün kısmen boş olan sella içine aşağı doğru optik kiazma üzerine çekilmesinden kaynaklanan görme alanında sekonder bir kötüleme gelişmektedir. Böyle vakalarda görme alanı kaybı bromokriptin dozajının azaltılmasıyla düzelebilirken, prolaktin biraz yükselir ve tümör bir miktar tekrar-genişler. Bu nedenle makroprolaktinomalı hastalarda kiazma herniasyonuna bağlı sekonder görme alanı kaybının erken farkına varılması ve ilaç dozajının ayarlanması için görme alanının izlenmesi önerilmektedir.
PARLODEL ile tedavi edilen prolaktin salgılayan adenomlu bazı hastalarda beyin omurilik sıvısı rinoresi gözlenmiştir. Mevcut veriler, bunun invazif tümörün büzülmesinin sonucu olabileceğini öne sürmektedir.
6
Dürtü Kontrol Bozuklukları
Hastalar dürtü kontrol bozukluğu gelişimi yönünden düzenli olarak izlenmelidir. Hastalar ve bakıcıları, PARLODEL dahil dopamin agonistleriyle tedavi edilen hastalarda patolojik kumar oynama hastalığı, libido artışı, hiperseksüalite, alışveriş hastalığı, aşırı yeme ve kompulsif yemek yeme gibi dürtü kontrol bozukluklarının davranışsal semptomlarının ortaya çıkabileceği konusunda dikkatli olmalıdırlar. Eğer böyle semptomlar gelişirse doz azaltılması veya kademeli olarak kesilmesi düşünülmelidir.
Parkinson hastalarında kullanımı
PARLODEL dozunun azaltılması veya kesilmesi gereken durumlarda, doz kademeli olarak azaltılmalıdır. Dozun hızlı azaltılması veya kesilmesi nöroleptik malign sendromuna neden olabilir. İlave olarak, dopamin reseptör agonistlerinin dozunun hızlı azaltılması veya kesilmesi yoksunluk sendromlarına (apati, anksiyete, depresyon, yorgunluk/bitkinlik, terleme, ağrı vb. ile karakterize) neden olabilir.
Pediyatrik popülasyon(7-17 yaş)
Pediatrik hastalarda bromokriptinin güvenliliği ve etkililiği sadece 7 yaş ve üzerindeki prolaktinomalı ve akromegalisi olan hastalarda belirlenmiştir. 7 yaş altındaki pediatrik hastalarda bromokriptin kullanımına ait sadece çok az veri mevcuttur. Özellikle uzun süreli kullanımda güvenlik bilgileri sınırlıdır.
Pazarlama sonrası advers olay bildirimleri dahil rapor edilen diğer klinik deneyimlerde yetişkinler ve adölesanlar veya çocuklar arasında tolerabilite açısından bir fark tanımlanmamıştır. PARLODEL kullanan pediyatrik hastalarda advers reaksiyon proflinde hiçbir değişiklik gözlenmemiş olsa da, bazı genç hastaların daha duyarlı olması kesin bir şekilde dışlanamaz. Pediyatrik hastalarda doz titrasyonunun dikkatli yapılması önerilmektedir.
Geriyatrik popülasyon
PARLODEL’in klinik çalışmalarında, yaşlılarda genç hastalardan daha farklı yanıtlar verip vermediğini saptayacak kadar 65 yaş ve üzerindeki hasta grubuna ait yeterli katılım olmamıştır. Ancak, pazarlama sonrası advers olay bildirimleri dahil bildirilen diğer klinik deneyimler, yaşlı ve genç hastalar arasında tedavi cevabı veya tolerabilite açısından bir fark tanımlamamaktadır.
PARLODEL kullanan yaşlı hastalarda etkililik ve advers reaksiyon profilinde hiçbir farklılık görülmemiş olsa da bazı yaşlı hastaların daha fazla duyarlı olması kesin bir şekilde dışlanamaz. Genel olarak yaşlı hastalarda karaciğer, böbrek veya kalp fonksiyonlarında azalma veya birlikte seyreden hastalık veya diğer ilaçlarla tedavi sıklığı fazla olduğu için doz seçimi dikkatli yapılmalı ve doz aralığının en alt seviyesinden başlanmalıdır.
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Bu tıbbi ürün her tablette 1 mmol’den (23 mg) daha az sodyum ihtiva eder; bu dozda sodyuma bağlı herhangi bir yan etki beklenmemektedir.
7
4.5Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Bromokriptin, CYP3A4’ün hem bir substratı, hem de inhibitörüdür (bkz. Bölüm 5.2). Dolayısıyla bu enzimin güçlü inhibitörü ve/veya substratı olan (azol grubu antimikotikler, HIV proteaz inhibitörleri) ilaçlar ile birlikte kullanıldığında dikkatli olunmalıdır. Eritromisin veya josamisin gibi makrolid sınıfı antibiyotiklerin PARLODEL ile birlikte kullanılmasının, bromokriptin plazma düzeylerini yükselttiği gösterilmiştir. Akromegali vakalarının aynı zamanda hem bromokriptin hem oktreotid kullanılarak tedavi edilmesi, bromokriptin plazma düzeylerinin yükselmesine yol açmıştır.
Kan basıncını değiştirebilen ilaçlarla birlikte tedavi görmekte olan veya yakın zamanda bu ilaçlarla tedavi görmüş hastalarda dikkatli olunmalıdır.
Bromokriptin ile diğer ergot alkaloidleri arasında etkileşime dair kesin bir kanıt olmamasına rağmen, puerperal dönemde bu ilaçlarla birlikte PARLODEL kullanımı önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.4).
Bromokriptin terapötik etkisini merkez sinir sistemindeki dopamin reseptörlerini uyararak gösterdiğinden; antipsikotik ilaçlar (fenotiyazinler, butirofenonlar ve tiyoksantenler) gibi dopamin antagonistleri ve ayrıca metoklopramid ve domperidon PARLODEL’in aktivitesini azaltabilir.
Alkol, PARLODEL’e olan tolerabiliteyi azaltabilir.
4.6Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik Kategorisi: B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
PARLODEL tedavisiyle fertilite yeniden sağlanabilir. Dolayısıyla hamile kalmak istemeyen çocuk doğurma çağındaki kadınlara güvenli bir doğum kontrol yöntemi uygulamaları önerilmelidir.
Gebelik dönemi
Sınırlı sayıda gebelikte maruz kalma olgularına ilişkin veriler, bromokriptinin gebelik üzerinde ya da fetusun/yeni doğan çocuğun sağlığı üzerinde advers etkileri olduğunu göstermemektedir. Bugüne kadar herhangi önemli bir epidemiyolojik veri elde edilmemiştir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik/embriyonal/fetal gelişim/doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir (bkz. Bölüm 5.3)
Gebe kadınlara verilirken tedbirli olunmalıdır.
Bütün ilaçlar gibi, gebe kalmak isteyen hastalarda, tedavinin devamını gerektiren tıbbi bir neden olmadığı takdirde gebelik saptanınca PARLODEL tedavisi kesilmelidir. Bu gibi durumlarda, PARLODEL tedavisinin kesilmesini takiben düşük oranında hiçbir artış gözlenmemiştir. Klinik deneyimler gebelik boyunca uygulanan PARLODEL’in gebelik sürecini ve sonucunu olumsuz yönde etkilemediğini göstermiştir.
8
Hipofizer bir adenom varlığında gebelik meydana gelmiş ve PARLODEL tedavisi kesilmişse, hastanın gebelik süresince dikkatli takibi gerekmektedir. Prolaktinoma da büyüme belirtileri gösteren hastalarda (baş ağrısı ve görme alanında bozulma gibi) PARLODEL tedavisi yeniden başlatılabilir veya cerrahi girişim düşünülebilir.
Laktasyon dönemi
Bromokriptin laktasyonu inhibe ettiğinden, emziren anneler PARLODEL kullanmamalıdır.
Üreme yeteneği/ Fertilite
Bromokriptin ile yürütülen hayvan çalışmaları, üreme yeteneği/ fertilite üzerinde olumsuz bir etki göstermemiştir (bkz. Bölüm 5.3).
PARLODEL tedavisi ile fertilite yeniden kazanılabilir.
4.7Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Özellikle tedavinin ilk günlerinde bazen hipotansif reaksiyonlar oluşabileceğinden ve sonucunda dikkat azalabileceğinden araç veya makine kullanırken özel bir özen gösterilmelidir.
PARLODEL ile tedavi edilen ve uyku hali ve/veya aniden uykuya dalma atakları gösteren hastalara bu durumları iyileşinceye kadar, araç kullanmamaları ya da kendileri veya başkaları için ciddi yaralanma ya da ölüm riski taşıyan faaliyetlerden (örn. makine kullanımı) kaçınmaları konusunda uyarı yapılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).
4.8İstenmeyen etkiler
Dozun kademeli olarak başlatılması veya daha kademeli bir titrasyonu takiben doz azaltılması ile yan etkilerin ortaya çıkması en aza indirilebilir. Gerekli ise, başlangıçtaki bulantı ve/veya kusma,
PARLODEL
uygulanmasından en az bir saat önce domperidon gibi bir periferik dopamin antagonistinin alınmasıyla azaltılabilir.
Sistem organ sınıfları içerisinde advers reaksiyonlar için aşağıdaki terimler ve sıklık dereceleri kullanılmıştır:
Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın olmayan: Konfüzyon, psikomotor ajitasyon, halüsinasyonlar
Seyrek: Psikotik bozukluklar, uykusuzluk
Çok seyrek: Libido artışı, hiperseksüalite, patolojik kumar oynama hastalığı, alışveriş bağımlılığı, aşırı yeme, kompulsif yeme sendromu
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi, sersemlik
9
Yaygın olmayan: Diskinezi
Seyrek: Somnolans, parestezi
Çok Seyrek: Gündüz saatlerinde aşırı somnolans, aniden uyku başlangıcı Göz hastalıkları
Seyrek: Görme bozukluğu, bulanık görme
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Seyrek: Kulak çınlaması
Kardiyak hastalıklar
Seyrek: Perikardial efüzyon, konstriktif perikardit, taşikardi, bradikardi, aritmi.
Çok seyrek: Kalp kapak bozuklukları (regürjitasyon dahil) ve ilintili bozukluklar (perikardit ve perikardial effüzyon), kalp kapağı fibrozu.
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: Hipotansiyon, ortostatik hipotansiyon (çok ender olarak senkopa yol açan) Çok seyrek: El ve ayak parmaklarında soğuğa bağlı olarak gelişen, geriye dönüşlü renk solması (özellikle, Raynaud fenomeni hikayesi olan hastalarda)
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın: Nazal konjesyon
Seyrek: Plevra effüzyonu, plevra fibrozu, plörezi, akciğer fibrozu, dispne
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Bulantı, kabızlık, kusma
Yaygın olmayan: Ağız kuruluğu
Seyrek: Diyare, karın ağrısı, retroperitoneal fibroz, gastrointestinal ülser, gastrointestinal kanama.
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın olmayan: Alerjik deri reaksiyonları, saç kaybı.
Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları
Yaygın olmayan: Bacak krampları
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın olmayan: Bitkinlik
Seyrek: Periferik ödem
Çok seyrek: Kullanımına birdenbire son verildiğinde, Nöroleptik Malign Sendromu taklit eden bir sendrom.
10
Diğer istenmeyen etkiler
Yoksunluk sendromu* (apati, anksiyete, depresyon, yorgunluk/bitkinlik, terleme, ağrı vb.)
* Herhangi bir olağandışı/anormal durum gözlendiğinde, uygulamaya devam edilmesi veya doz azaltılmasından önceki doza geri dönülmesi gibi uygun önlemler alınmalıdır.
Post-partum fizyolojik laktasyonun inhibisyonu için PARLODEL kullanımı seyrek olarak ortaya çıkan hipertansiyon, miyokard infarktüsü, nöbetler, inme veya psişik bozukluklar ile ilişkilendirilmiştir (bkz. Bölüm 4.4).
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; Tel: 0 800 314 00 08; Faks: 0 312 218 35 99).
4.9Doz aşımı ve tedavisi
Bulgu ve belirtiler
Tek başına aşırı doz PARLODEL alan tüm hastalar sağ kalmıştır; bugüne kadar oral yoldan alınan maksimum tek doz, 325 mg’dır. Gözlenen belirtiler, bulantı, kusma, baş dönmesi, hipotansiyon, postural hipotansiyon, taşikardi, sersemlik, somnolans, letarji ve halüsinasyonlardır.
Kazaen PARLODEL yutan çocuk bildirimleri olmuştur. Advers olaylar olarak, kusma, somnolans ve ateş bildirilmiştir. Hastalar ya birkaç saat içerisinde kendiliğinden ya da uygun tedavi sonrası iyileşmiştir.
Önerilen tedavi
Doz aşımında, aktif tıbbi kömür verilmesi önerilir ve çok yakın zamanda oral olarak PARLODEL almış olan vakalarda midenin yıkanması düşünülebilir.
Akut zehirlenmenin tedavisi semptomatiktir. Kusma ve halüsinasyon için metoklopramid kullanılabilir.
5.FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Dopamin agonistleri, Prolaktin inhibitörleri
ATC Kodu: G02CB01
Bromokriptin, bir ön hipofiz hormonu olan prolaktinin salgılanmasını inhibe ederken, diğer hipofiz hormonlarının normal düzeylerine bir etki göstermez. Buna karşılık, bromokriptin, akromegalisi olan hastalarda yüksek olan büyüme hormonu seviyesini düşürür. Bu etkileri, dopamin reseptörlerinin uyarılmasından kaynaklanmaktadır.
11
Prolaktin, lohusalık dönemindeki laktasyonun başlaması ve devam etmesi için gereklidir. Prolaktin salgısının diğer zamanlarda artması, patolojik laktasyona (galaktore) ve/veya ovülasyon ve menstruasyon sorunlarına neden olur.
Prolaktin salgılanmasının spesifik bir inhibitörü olan bromokriptin, prolaktin nedeniyle gelişen patolojik durumların tedavisinde olduğu gibi, fizyolojik laktasyonun önlenmesinde veya baskı altına alınmasında da kullanılabilir. Amenore ve/veya anovülasyonda (galaktoreyle birlikte veya galaktore olmaksızın) PARLODEL, adet siklüslerinin ve ovülasyonun yeniden başlamasını sağlamak amacıyla kullanılabilir.
Laktasyonun baskı altına alınması sırasında başvurulan geleneksel önlemlere, örneğin alınan sıvı miktarının kısıtlanmasına, PARLODEL tedavisi sırasında ihtiyaç yoktur. Ayrıca bromokriptin, uterusun lohusalık sırasındaki involüsyonunu olumsuz yönde etkilemez ve tromboembolizm riskini artırmaz.
PARLODEL’in, prolaktin salgılayan adenomaların (prolaktinoma) büyümesini durdurduğu veya boyutlarını küçülttüğü gösterilmiştir.
Akromegalisi olan hastalarda – büyüme hormonu ve prolaktin plazma düzeylerini düşürmeye ek olarak – klinik semptomlar ve glukoz toleransı üzerine yararlı etkilere sahiptir.
Bromokriptin, normal LH sekresyonu ritminin yeniden kazanılmasını sağlayarak polikistik over sendromunun klinik semptomlarını iyileştirir.
Dopaminerjik aktivitesi nedeniyle bromokriptin, endokrinolojik endikasyonlarında kullanılan dozlardan genellikle daha yüksek dozlarda, spesifik bir nigrostriatal dopamin eksikliğiyle karakterize bir hastalık olan Parkinson hastalığının tedavisinde de etkilidir. Bu hastalıkta dopamin reseptörlerinin bromokriptin tarafından uyarılması, striatumdaki nörokimyasal dengenin yeniden kurulmasını sağlayabilir.
PARLODEL klinik olarak tremorun, rijiditenin, bradikinezinin ve diğer bütün Parkinson semptomlarının, hastalığın bütün evrelerinde düzelmesini sağlar. Bu terapötik etkinlik, yıllarca devam eder (bugüne kadar, 8 yıla varabilen süreler boyunca tedavi edilen hastalarda iyi sonuçlar bildirilmiştir). PARLODEL, tek başına ya da –hastalığın gerek erken, gerekse ileri evrelerinde– diğer antiparkinson ilaçlarla birlikte kullanılabilir. Bromokriptinin levodopayla birlikte kullanılması, antiparkinson etkileri güçlendirerek çoğu zaman levodopa dozunun azaltılmasına olanak sağlar. PARLODEL, levodopa tedavisi altında olan, ancak terapötik cevabın azalmaya başladığı ya da anormal, istem-dışı hareketlerin (koreo-atetoik diskinezi ve/veya ağrılı distoni), doz sonu veya aç-kapa fenomeninin geliştiği hastalarda özellikle faydalıdır.
Bromokriptin, parkinson benzeri durumlarda sıklıkla gözlenen depresif semptomatolojiyi düzeltir. Bu etki, endojen veya psikojen depresyonu olan, parkinson-dışı hastalarda yapılan kontrollü çalışmalarla doğrulandığı gibi bromokriptinin antidepresif doğası nedeniyledir.
12
5.2Farmakokinetik özellikler
Emilim:
Bromokriptin oral uygulamadan sonra iyi absorbe edilir. Sağlıklı gönüllülere tablet verildiğinde absorpsiyon yarı-ömrü 0,2-0,5 saattir ve bromokriptinin doruk plazma düzeylerine 1-3 saatte erişilir. 5 mg’lık oral bromokriptin dozuyla elde edilen maksimum plazma konsantrasyonu Cmaks 0,465 ng/mL’dir. Prolaktin-düşürücü etkisi ilaç alındıktan 1-2 saat sonra başlar, 5-10 saatte maksimum düzeye ulaşır (örneğin plazmada prolaktinde azalma %80’den fazladır) ve 8-12 saat devam eder.
Dağılım:
Plazma proteinlerine bağlanma oranı %96’dır. Dağılım hacmi yaklaşık olarak 27 L, plazma klerensi 132 L/saat’tir.
Biyotransformasyon:
Bromokriptin, kompleks metabolit profilinin ve ana ilacın idrarda ve dışkıda hemen hiç mevcut olmamasının da yansıttığı gibi, karaciğerde yoğun bir şekilde ilk-geçiş metabolizmasına uğrar. CYP3A’ya yüksek afinite gösterir ve siklopeptid parçasının prolin halkasındaki hidroksilasyonlar temel metabolik yolağı oluşturur. CYP3A4 inhibitörlerinin ve/veya güçlü substratlarının bu nedenle, bromokriptin klerensini inhibe ederek plazma düzeylerinin yükselmesine yol açması beklenebilir. Bromokriptin ayrıca, CYP3A4’ün güçlü bir inhibitörüdür (hesaplanan IC50 değeri 1,69 mikromol). Ancak hastalardaki serbest bromokriptin konsantrasyonlarının düşük olduğu göz önünde bulundurulduğunda, klerensi CYP3A4 aracılığıyla gerçekleşen herhangi bir diğer ilacın metabolizmasında önemli değişiklikler meydana gelmesi beklenmez.
Eliminasyon:
Ana ilacın plazmadan eliminasyonu bifaziktir ve terminal eliminasyon yarı-ömrü, 8-20 saat arasında değişmek üzere yaklaşık 15 saattir. Ana ilaç ve metabolitleri vücuttan neredeyse tamamen karaciğer tarafından uzaklaştırılır ve dozun yalnızca %6’sı böbrekler yoluyla vücuttan atılır.
Doğrusallık /Doğrusal olmayan durum:
Doz yanıt ilişkisi doğrusaldır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Karaciğer yetmezliği
Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda eliminasyon hızı yavaşlayabilir ve plazma düzeyleri, doz ayarlanmasını gerektirecek kadar yükselebilir.
5.3Klinik öncesi güvenlilik verileri
Bromokriptinle klinik öncesi veriler, geleneksel güvenlilik farmakolojisi, tek doz ve tekrarlanan doz toksisitesi, genotoksisite, mutajenisite, karsinojenik potansiyel ve üreme toksisitesi çalışmalarına dayalı olarak insanlar için herhangi bir özel zarar verici etki göstermemektedir.
13
Klinik öncesi çalışmalardaki etkiler, sadece insanlarda maruz kalınan maksimum miktarların önemli ölçüde üzerindeki (25 kat yüksek) dozlarda gözlenmiştir. Bu da klinik kullanımdaki öneminin çok az olduğunu göstermektedir.
Klinik öncesi sıçanlardaki çalışmalarda endometriyal karsinomlar sadece yüksek dozlarda gözlenmiştir. Bunların, bromokriptinin farmakolojik aktivitesine test hayvanlarının türe-özgü duyarlılığı nedeniyle oluştukları düşünülmektedir.
6.FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1Yardımcı maddelerin listesi
Kolloidal silika anhidrat
Disodyum edetat
Magnezyum stearat
Maleik asit
Mısır nişastası
Laktoz monohidrat (sığır sütünden elde edilmiştir)
6.2Geçimsizlikler
Geçerli değil.
6.3Raf ömrü
36 ay.
6.4Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklıklarında saklayınız. Işıktan koruyunuz.
6.5Ambalajın niteliği ve içeriği
PARLODEL, 30 tablet içeren PVC/Al blister ambalajlardadır.
6.6Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği ve Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri’ne uygun olarak imha edilmelidir.
7.RUHSAT SAHİBİ
Meda Pharma İlaç San. ve Tic. Ltd. Şti.
Sarıyer/İstanbul
8.RUHSAT NUMARASI
221/26
14
9.İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ İlk ruhsat tarihi: 16.10.2009
Ruhsat yenileme tarihi:
10.KÜB’ÜN YENİLENME TARİHİ
15