OPSUMIT 10 MG 28 FILM KAPLI TABLET
KULLANMA TALİMATI
OPSUMİT 10 mg film kaplı tablet
Ağızdan alınır.
• Etkin madde: Her film kaplı tablet 10 mg masitentan içerir.
•Yardımcı maddeler: laktoz monohidrat (sığır kaynaklı), mikrokristal selüloz (E460i), sodyum nişasta glikolat Tip A, povidon, magnezyum stearat (E572), polisorbat 80 (E433), polivinil alkol (E1203), titanyum dioksit (E171), talk (E553b), lesitin [soya fasulyesi (E322)], ksantan zamkı (E415)
Bu ilaç ek izlemeye tabidir. Bu üçgen yeni güvenlilik bilgisinin hızlı olarak belirlenmesini sağlayacaktır. Meydana gelen herhangi bir yan etkiyi raporlayarak yardımcı olabilirsiniz. Yan etkilerin nasıl raporlanacağını öğrenmek için 4. Bölümün sonuna bakabilirsiniz.
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice
okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı
kullandığınızı söyleyiniz.
• Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışında yüksek
veya düşük doz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında:
1. OPSUMİT nedir ve ne için kullanılır?
2. OPSUMİT’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler 3. OPSUMİT nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. OPSUMİT’in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1
1. OPSUMİT nedir ve ne için kullanılır?
OPSUMİT, “endotelin reseptör antagonistleri” adı verilen ilaç sınıfına bağlı olan masitentan etkin maddesini içerir.
OPSUMİT 10 mg tablet her iki tarafı “10” oymalı, beyaz ile soluk beyaz arası, bikonveks, yuvarlak film kaplı tablettir.
OPSUMİT, 28 tablet içeren blister ambalajlarda 10 mg film kaplı tablet olarak tedarik edilir.
OPSUMİT yetişkinlerde uzun süreli pulmoner arteriyel hipertansiyon (PAH) tedavisi için kullanılır; tek başına veya PAH tedavisine yönelik diğer ilaçlarla birlikte kullanılabilir. PAH, kanı kalpten akciğerlere (pulmoner arterlere) taşıyan kan damarlarındaki yüksek kan basıncıdır. PAH hastası olan kişilerde bu arterler daraldığı için kalbin kanı bu damarlar üzerinden pompalamak için daha çok çalışması gerekir. Bu da kişinin kendisini yorgun hissetmesine, baş dönmesine ve nefes darlığına sebep olur.
OPSUMİT pulmoner arterleri genişleterek kalbin kanı bu damarlar üzerinden pompalamasını kolaylaştırır. Böylelikle kan basıncı düşer, belirtiler hafifler ve hastalık seyrinde iyileşme gerçekleşir.
2. OPSUMİT’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
OPSUMİT’i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ:
Eğer,•
•
Masitentan veya bu ilacın içeriğindeki maddelerden herhangi birine (yardımcı maddeler listesine bakınız) karşı alerjiniz varsa.
Hamileyseniz ya da hamile kalmayı planlıyorsanız veya güvenilir bir doğum kontrol
yöntemi (kontrasepsiyon) kullanmadığınız için hamile kalırsanız. Lütfen ‘Hamilelik’
bölümündeki bilgileri okuyunuz.
Bebeğinizi emziriyorsanız. Lütfen ‘Emzirme’ bölümündeki bilgileri okuyunuz.
Karaciğer hastalığınız varsa veya kanınızdaki karaciğer enzimi düzeyi çok yüksekse. Bu
ilacın sizin için uygun olup olmadığına karar vermesi için doktorunuzla konuşunuz.
OPSUMİT soyadan elde edilen lesitin içerir. Eğer fıstık ya da soyaya alerjiniz varsa bu tıbbiürünü kullanmayınız.
OPSUMİT’i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ: Eğer;
• aneminiz (kırmızı kan hücresi sayısında azalma) varsa
• böbrek yetmezliğiniz varsa
Doktor tarafından istendiği şekilde kan testi yaptırmanız gerekecektir:
Doktorunuz OPSUMİT tedavisine başlamadan önce ve tedavi sırasında yapılacak kan testlerini aşağıdaki durumları doğrulamak için kullanacaktır:
•Aneminiz (kırmızı kan hücresi sayısında azalma) olup olmadığı
•Karaciğerinizin düzgün çalışıp çalışmadığı
Aneminiz (kırmızı kan hücresi sayısında azalma) varsa aşağıdaki belirtileriniz olabilir:• Baş dönmesi
• Yorgunluk/halsizlik/güçsüzlük
• Hızlı kalp atışı, çarpıntı
2
• Solukluk
• Bu belirtilerden birini fark ederseniz doktorunuza söyleyiniz.
Karaciğerinizin düzgün çalışmadığını gösteren belirtiler:
•Hasta hissetme (mide bulantısı)
•Kusma
•Ateş
•
Mide (karın) ağrısı•Sarılık (ciltte veya göz akında sararma)
•Koyu renkli idrar
•Ciltte kaşınma
•
Aşırı bitkinlik veya güçsüzlük (halsizlik veya yorgunluk)•Grip benzeri durum (ateşle birlikte eklem ve kas ağrısı)
Yukarıdaki durumlardan herhangi biri varsa hemen doktorunuza söyleyiniz.
Böbrek problemleriniz varsa OPSUMİT kullanmadan önce doktorunuzla görüşünüz. Masitentan böbrek problemi olan hastalarda kan basıncında daha fazla azalmaya ve hemoglobin (alyuvarlarda bulunan bir protein) düzeyinde azalmaya yol açabilir.
Pulmoner veno-oklüzif hastalığı (akciğer damarlarının tıkanması) olan hastalarda, OPSUMİT dahil PAH tedavisi için kullanılan ilaçlar pulmoner ödeme (akciğer ödemi) neden olabilir. OPSUMİT kullanırken nefes darlığında ani, önemli bir artış ve düşük oksijen gibi pulmoner ödem belirtileriniz varsa hemen doktorunuza söyleyiniz. Doktorunuz ilave testler yapabilir ve sizin için en uygun tedavi rejimini belirleyebilir.
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
Çocuklar ve ergenler
OPSUMİT çocuklarda test edilmediği için, bu ilacı çocuklara ve 18 yaşın altındaki ergenlere vermeyiniz.
OPSUMİT’in yiyecek ve içecekler ile kullanılmasıOPSUMİT yiyeceklerle birlikte veya tek başına alınabilir.
Gıda takviyesi olarak piperin alıyorsanız, vücudunuzun OPSUMİT dahil bazı ilaçlara yanıt verme şekli değişebilir. Bu tür bir durumda lütfen doktorunuz veya eczacınızla konuşunuz.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Hamileyseniz veya emziriyorsanız, hamile olabileceğinizi düşünüyor veya bebek sahibi olmayı planlıyorsanız, bu ilacı almadan önce doktorunuza danışınız.
OPSUMİT, tedavi öncesinde, sırasında veya tedavinin hemen sonrasında hamile kalındığı takdirde doğmamış bebeğe zarar verebilir. Hamile kalma olasılığınız varsa OPSUMİT kullanırken güvenilir bir doğum kontrol yöntemi (kontrasepsiyon) kullanmanız gerekir. Bu konuyu doktorunuzla konuşunuz.
Hamileyseniz veya hamile kalmayı planlıyorsanız OPSUMİT kullanmayınız.
3
OPSUMİT’i alırken veya OPSUMİTt’i bıraktıktan kısa bir süre sonra (1 aya kadar) hamile kalırsanız veya hamile olabileceğinizi düşünüyorsanız, hemen doktorunuza başvurunuz.
Hamile kalma potansiyeli olan bir kadınsanız, doktorunuz OPSUMİT kullanmaya başlamadan önce ve OPSUMİT kullanırken düzenli olarak (ayda bir defa) gebelik testi yaptırmanızı isteyecektir.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
OPSUMİT’in anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. OPSUMİT kullanırken emzirmeyiniz.
Üreme
OPSUMİT kullanan bir erkekseniz, bu ilacın sperm sayınızı azaltması mümkündür. Bu konuda sorularınız veya endişeleriniz varsa doktorunuzla konuşunuz.
Araç ve makine kullanımı
OPSUMİT aldığınızda, baş ağrısı ve hipotansiyon gibi yan etkiler (Bölüm 4’te listelenmiştir) ve hastalığınızın belirtileri araç kullanmanızı güçleştirebilir.
OPSUMİT’in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler OPSUMİT tablet şeker (laktoz) içerir. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı intoleransınız olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
OPSUMİT tablet soyadan elde edilen lesitin içerir. Soyaya alerjiniz varsa bu ilacı kullanmayınız (bkz. Bölüm 2 ‘OPSUMİT’i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ’).
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
OPSUMİT diğer ilaçları etkileyebilir.
OPSUMİT’i aşağıda belirtilenleri de içeren başka ilaçlarla birlikte alırsanız, OPSUMİT’in veya diğer ilaçların etkisi değişebilir. Aşağıdaki ilaçlardan herhangi birini kullanıyorsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz:
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Rifampisin, klaritromisin, telitromisin, siprofloksasin, eritromisin (enfeksiyon tedavisinde kullanılan antibiyotikler),
Fenitoin (nöbet tedavisinde kullanılan bir ilaç),
Karbamazepin (depresyon ve epilepsi tedavisinde kullanılır),
Sarı kantaron (depresyon tedavisinde kullanılan bir bitkisel ürün),
Ritonavir, sakinavir (HIV enfeksiyonu tedavisinde kullanılır),
Nefazodon (depresyon tedavisinde kullanılır),
Ketokonazol (şampuan hariç), flukonazol, itrakonazol, mikonazol, vorikonazol (mantar enfeksiyonlarına karşı kullanılan ilaçlar)
Sildenafil (pulmoner arteriyel hipertansiyon tedavisinde kullanılan bir ilaç)
Amiodaron (kalp atışını kontrol etmek için kullanılır)
4
Siklosporin (nakil sonrası organ reddini önlemek için kullanılır)
Diltiazem, verapamil (yüksek kan basıncı veya belirli kalp sorunlarının tedavisinde
kullanılır)
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. OPSUMİT nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
OPSUMİT yalnızca pulmoner arteriyel hipertansiyon tedavisinde deneyimli bir doktor tarafından reçete edilmelidir.
Bu ilacı her zaman tam olarak doktorunuzun söylediği şekilde alınız. Emin değilseniz doktorunuza danışınız.
Önerilen OPSUMİT dozu, günde bir defa bir tane alınan 10 mg’lık tablettir.
Uygulama yolu ve metodu:
Tüm tableti bir bardak suyla yutun, tableti çiğnemeyin veya kırmayın. OPSUMİT’i yemekle birlikte veya yemekten bağımsız olarak alabilirsiniz. Tableti her gün aynı saatte almanız en etkili yöntem olacaktır.
Değişik yaş grupları:
Çocuklarda kullanımı:
OPSUMİT, 18 yaşın altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır.
Özel kullanım durumları:
Böbrek yetmezliği:
Böbrek problemleriniz varsa OPSUMİT kullanmanızın uygun olup olmadığına doktorunuz karar verecektir. OPSUMİT böbrek problemi olan hastalarda kan basıncında daha fazla azalmaya ve hemoglobin (kanda bulunan bir protein) düzeyinde azalmaya yol açabilir. Diyalize giren hastalarda OPSUMİT kullanımı önerilmemektedir.
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer hastalığınız varsa veya kanınızdaki karaciğer enzimi düzeyi çok yüksekse, bu ilacın sizin için uygun olup olmadığına doktorunuz karar verecektir. Ciddi karaciğer yetmezliğiniz varsa OPSUMİT’e başlanmamalıdır.
Karaciğer hasarına ilişkin klinik semptomları olmayan hastalarda karaciğer enzim düzeyleri normal aralığa geri döndükten sonra OPSUMİT tedavisinin yeniden başlatılması düşünülebilir. Bir hepatoloğa danışılması önerilmektedir.
Eğer OPSUMİT’in etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla OPSUMİT kullandıysanız
Size söylenenden daha fazla tablet aldıysanız baş ağrısı, bulantı veya kusma görülebilir.
OPSUMİT‘ten kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
5
OPSUMİT’i almayı unutursanız
Unutulan dozları dengelemek için çift doz uygulamayınız.
OPSUMİT’i almayı unutursanız, unuttuğunuz dozu hatırlar hatırlamaz alın, daha sonra tabletlerinizi normal zamanında almaya devam edin. Unuttuğunuz tableti telafi etmek için aynı anda iki doz almayın.
OPSUMİT ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler:
OPSUMİT PAH hastalığınızı kontrol etmek için almaya devam etmeniz gereken bir tedavidir. Doktorunuz onay vermediği sürece OPSUMİT kullanmayı bırakmayınız.
Bu ilacın kullanımına ilişkin başka herhangi bir sorunuz varsa, doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, OPSUMİT’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Aşağıdakilerden biri olursa, OPSUMİT’i kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Aşırı duyarlılık reaksiyonları, anjiyoödem (göz çevresi, yüz, dudaklar, dil ve boğazın şişmesi), kaşıntı ve/veya kızarıklık
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin OPSUMİT’e karşı ciddi alerjiniz var demektir. Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.
Bu yan etkiler görülme sıklığına göre aşağıdaki gibi sıralanmıştır:
Çok yaygın: 10 hastanın en az 1’inde görülebilir.
Yaygın: 10 hastanın birinden az, fakat 100 hastanın birinden fazla görülebilir.
Yaygın olmayan: 100 hastanın birinden az, fakat 1000 hastanın birinden fazla görülebilir.
Seyrek: 1.000 hastanın birinden az, fakat 10.000 hastanın birinden fazla görülebilir.Çok seyrek: 10.000 hastanın birinden az görülebilir.
Bilinmiyor: Eldeki verilerden hareketle sıklık derecesi tahmin edilemiyor.
Çok yaygın
• Anemi (alyuvar sayısında azalma) veya hemoglobin (alyuvarlarda bulunan bir protein) sayısında azalma
• Baş ağrısı
• Bronşit (hava yolları inflamasyonu)
• Nazofarenjit (boğaz ve geniz yolu inflamasyonu)
• Sıvı tutulumu, ödem (şişme), özellikle ayak bilekleri ve ayaklarda
Yaygın
•Farenjit (boğaz inflamasyonu)
•Grip
•İdrar yolları enfeksiyonu (mesane enfeksiyonu)•Hipotansiyon (düşük kan basıncı)
6
•Nazal konjesyon (burun tıkanıklığı)
•Lökopeni (beyaz kan hücresi sayısında azalma)
•Trombositopeni (kan trombosit sayısında azalma)
•Aminotransferaz yüksekliği (karaciğer enzimlerinin yükselmesi)•Kızarma (deride kızarıklık)
•Artmış rahim (uterin) kanaması
Yaygın olmayan
•Aşırı duyarlılık reaksiyonları (göz çevresi, yüz, dudaklar, dil ve boğazın şişmesi, kaşıntı ve/veya kızarıklık)
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
Yan etkilerin raporlanması
Kullanma talimatında yer alan veya almayan herhangi bir yan etki meydana gelmesi durumunda hekiminiz, eczacınız veya hemşireniz ile konuşunuz. Ayrıca karşılaştığınız yan etkileri www.titck.gov.tr sitesinde yer alan “İlaç Yan Etki Bildirimi” ikonuna tıklayarak ya da 0 800 314 00 08 numaralı yan etki bildirim hattını arayarak Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildiriniz. Meydana gelen yan etkileri bildirerek kullanmakta olduğunuz ilacın güvenliliği hakkında daha fazla bilgi edinilmesine katkı sağlamış olacaksınız.
5. OPSUMİT’in saklanması
OPSUMİT’i çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
30°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra OPSUMİT’i kullanmayınız.
Son kullanma tarihi geçmiş veya kullanılmayan ilaçları çöpe atmayınız! Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca belirlenen toplama sistemine veriniz.
Ruhsat Sahibi:
Johnson and Johnson Sıhhi Mal. San. ve Tic. Ltd. Şti.
Kavacık/Beykoz/İstanbul
Üretim Yeri:
Abdi İbrahim İlaç San. ve Tic. A.Ş. – Esenyurt/İstanbul/Türkiye
Bu kullanma talimatı ……… tarihinde onaylanmıştır.
7
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
Bu ilaç ek izlemeye tabidir. Bu üçgen yeni güvenlilik bilgisinin hızlı olarak belirlenmesini sağlayacaktır. Sağlık mesleği mensuplarının şüpheli advers reaksiyonları TÜFAM’a bildirmeleri beklenmektedir. Bakınız Bölüm 4.8 Advers reaksiyonlar nasıl raporlanır?
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
OPSUMİT 10 mg film kaplı tablet.
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde:
Her film kaplı tablet 10 mg masitentan içerir.
Yardımcı maddeler:
Her film kaplı tablet,
Laktoz (monohidrat olarak) (sığır kaynaklı) … 37 mg
Lesitin (soya) (E322) ………………………… 0,06 mg içerir.
Yardımcı maddelerin tam listesi için bölüm 6.1’e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Film kaplı tablet.
Her iki tarafı “10” oymalı, 5,5 mm, yuvarlak, bikonveks, beyaz ile soluk beyaz arası tablet.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1 Terapötik endikasyonlar
OPSUMİT, monoterapi veya kombinasyon halinde, WHO Fonksiyonel Sınıfı (FS) II veya III olan pulmoner arteriyel hipertansiyonlu (PAH, WHO Grup 1) yetişkin hastaların uzun süreli tedavisinde endikedir.
Etkililiğin gösterildiği uzun süreli PAH çalışmasına, ağırlıklı olarak idiyopatik ve kalıtsal PAH, bağ doku hastalıkları ile ilişkili PAH ve düzeltilmiş basit konjenital kalp hastalığıile ilişkili PAH hastaları dahil edilmiştir (bkz. Bölüm 5.1).
4.2 Pozoloji ve uygulama şekli
Tedavi yalnızca PAH tedavisinde deneyimli bir doktor tarafından başlatılmalı ve izlenmelidir.
Pozoloji /uygulama sıklığı ve süresi:
OPSUMİT, yemekle birlikte veya yemekten bağımsız olarak günde bir kez 10 mg dozunda oral yolla alınır.
OPSUMİT her gün yaklaşık olarak aynı zamanda alınmalıdır. Hastaya, bir OPSUMİT dozunu almayı unutursa, mümkün olan en kısa sürede alması ve sonraki dozu normal zamanında
1
alması söylenmelidir. Hastaya, bir doz unutulsa bile aynı anda iki doz almamasıhatırlatılmalıdır.
Uygulama şekli:
Film kaplı tabletler kırılmamalı ve bütün halinde suyla birlikte yutulmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Farmakokinetik verilere dayalı olarak, böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlamasıgerekli değildir. Masitentanın şiddetli böbrek yetmezliği olan PAH hastalarında kullanımına
kullanımı
önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.4 ve 5.2).
Karaciğer yetmezliği:
Farmakokinetik verilere dayalı olarak, hafif, orta derece veya şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir (bkz. Bölüm 4.4 ve 5.2). Ancak, masitentanın orta derece veya şiddetli karaciğer yetmezliği olan PAH hastalarında kullanımına ilişkin klinik deneyim yoktur. OPSUMİT şiddetli karaciğer yetmezliği veya klinik olarak anlamlıölçüde yüksek hepatik aminotransferaz düzeyleri (Normalin Üst Sınırının (NÜS) 3 katından fazla (> 3 × NÜS); bkz. Bölüm 4.3 ve 4.4) olan hastalarda başlatılmamalıdır.
Pediyatrik popülasyon:
Masitentanın çocuklardaki güvenliliği ve etkililiği henüz belirlenmemiştir. Bu sebeple 18 yaşaltındaki çocuklarda kullanılmamalıdır.
Geriyatrik popülasyon:
65 yaş üzeri hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir (bkz. Bölüm 5.2).
4.3 Kontrendikasyonlar
• Etkin madde veya Bölüm 6.1’de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık.
• Gebelik (bkz. Bölüm 4.6).
• Güvenilir bir doğum kontrol yöntemi kullanmayan çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar (bkz. Bölüm 4.4 ve 4.6).
• Emzirme (bkz. Bölüm 4.6).
• Şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalar (siroz ile birlikte veya siroz olmadan) (bkz. Bölüm 4.2).
•
başlangıç değerleri
× NÜS değerinde aspartat
aminotransferaz (AST) ve/veya alanin aminotransferaz (ALT) (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.4).
OPSUMİT soyadan elde edilen lesitin içerir. Fıstık ya da soyaya alerji durumunda kullanılmamalıdır.
2
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
WHO Fonksiyonel Sınıfı (FS) I olan pulmoner arteriyel hipertansiyon hastalarında masitentanın fayda/risk dengesi belirlenmemiştir.
Karaciğer fonksiyonu
Karaciğer aminotransferazlarındaki (AST, ALT) artışlar, PAH ve endotelin reseptör antagonistleri (ERA) ile ilişkilendirilmiştir. OPSUMİT şiddetli karaciğer yetmezliği veya artmış aminotransferaz düzeyleri (> 3 × NÜS) (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.3) olan hastalarda başlatılmamalıdır ve orta derece karaciğer yetmezliği olan hastalarda önerilmemektedir. OPSUMİT başlatılmadan önce karaciğer enzim testleri yapılmalıdır.
Hastalar karaciğer hasarı belirtileri açısından izlenmelidir ve aylık ALT ve AST izlenmesiönerilmektedir. Uzun süren, açıklanamayan, klinik olarak ilgili aminotransferaz artışlarımeydana gelirse veya bu artışlar bilirubin düzeyinde > 2 × NÜS artışla veya klinik karaciğer hasarı semptomlarıyla (ör. sarılık) birlikte izlenirse OPSUMİT tedavisi sonlandırılmalıdır.
Karaciğer hasarına ilişkin klinik semptomları olmayan hastalarda karaciğer enzim
başlatılması düşünülebilir. Bir hepatoloğa danışılması önerilmektedir.
Hemoglobin konsantrasyonu
Diğer ERA’larda olduğu gibi, masitentan tedavisi de hemoglobin konsantrasyonunda düşüşile ilişkilendirilmiştir (bkz. Bölüm 4.8). Plasebo kontrollü çalışmalarda, hemoglobin konsantrasyonunda masitentana bağlı düşüşler progresif olmayıp, tedavinin ilk 4-12 haftasından sonra stabilize olmuş ve kronik tedavi boyunca stabil kalmıştır. Masitentan ve diğer ERA’lar ile kan hücresi transfüzyonu gerektiren anemi vakaları bildirilmiştir.Şiddetli anemisi olan hastalarda OPSUMİT’in başlatılması önerilmemektedir. Tedavi başlatılmadan önce hemoglobin konsantrasyonlarının ölçülmesi ve tedavi sırasında klinik olarak endike olduğunda testlerin tekrarlanması önerilmektedir.
Pulmoner veno-oklüzif hastalık
Vazodilatörlerin (ağırlıklı olarak prostasiklinler) pulmoner veno-oklüzif hastalığı olan hastalarda kullanılması sonucunda pulmoner ödem vakaları bildirilmiştir. Sonuç olarak, masitentan PAH hastalarına uygulanırken pulmoner ödem belirtileri meydana gelirse pulmoner veno-oklüzif hastalık olasılığı değerlendirilmelidir.
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlarda kullanım
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlarda OPSUMİT tedavisi yalnızca gebelik olmadığıdoğrulandıktan, doğum kontrolüne ilişkin uygun öneri verildikten ve güvenilir bir doğum kontrol yöntemi uygulandıktan sonra başlatılmalıdır (bkz. Bölüm 4.3 ve 4.6). Kadınlar, OPSUMİT tedavisi sonlandırıldıktan sonra 1 ay boyunca gebe kalmamalıdır. Gebeliğin erken tespit edilmesi için OPSUMİT tedavisi sırasında her ay gebelik testi yapılmasıönerilmektedir.
Güçlü CYP3A4 indükleyicileri ile eş zamanlı kullanım
Güçlü CYP3A4 indükleyicilerinin varlığında masitentanın etkililiğinde azalma söz konusu olabilir. Masitentan ile güçlü CYP3A4 indükleyicilerinin (ör. rifampisin, sarı
3
kantaron, karbamazepin ve fenitoin) kombinasyonundan kaçınılmalıdır (bkz. Bölüm 4.5).
Güçlü CYP3A4 inhibitörleri ile eş zamanlı kullanım
Masitentan güçlü CYP3A4 inhibitörleri (ör. itrakonazol, ketokonazol, vorikonazol,
klaritromisin, telitromisin, nefazodon, ritonavir ve sakinavir) ile birlikte uygulandığında
dikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.5).
Orta dereceli ikili veya kombine CYP3A4 ve CYP2C9 inhibitörleri ile eş zamanlı kullanım
Masitentan orta dereceli ikili CYP3A4 ve CYP2C9 inhibitörleri (ör. flukonazol ve
amiodaron) ile birlikte uygulandığında dikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.5).
Masitentan orta dereceli CYP3A4 inhibitörü (ör. siprofloksasin, siklosporin, diltiazem,
eritromisin, verapamil) ve orta dereceli CYP2C9 inhibitörü (ör. mikonazol, piperin) ile
birlikte uygulandığında da dikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.5).
Böbrek yetmezliği olan hastalar
Böbrek yetmezliği olan hastaların masitentan tedavisi sırasında hipotansiyon ve anemi
yaşama riski yüksek olabilir. Bu nedenle, kan basıncı ve hemoglobin izlemesi
düşünülmelidir. Masitentanın şiddetli böbrek yetmezliği olan PAH hastalarında
kullanımına ilişkin klinik deneyim yoktur. Bu popülasyonda dikkatli olunması
önerilmektedir. Masitentanın diyalize giren hastalarda kullanımına ilişkin deneyim yoktur,
bu nedenle OPSUMİT bu popülasyonda önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.2 ve 5.2).
Yardımcı maddeler
OPSUMİT tablet laktoz içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz
yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı
kullanmamaları gerekir.
OPSUMİT tablet soyadan elde edilen lesitin içerir. Soyaya aşırı duyarlılığı olan hastalar
OPSUMİT kullanmamalıdır (bkz. Bölüm 4.3).
4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
İn vitro çalışmalar
Sitokrom P450 CYP3A4 enzimi, CYP2C8, CYP2C9 ve CYP2C19 enzimlerinin minör
katkısı ile masitentan metabolizmasında ve aktif metabolitinin oluşumunda rol oynayan
ana enzimdir (bkz. Bölüm 5.2). Masitentan ve aktif metabolitinin sitokrom P450 enzimleri
üzerinde klinik olarak ilişkili inhibe edici veya indükleyici etkisi yoktur.
Masitentan ve aktif metaboliti, organik anyon taşıyıcı polipeptitler de dahil olmak üzere
(OATP1B1 ve OATP1B3), klinik olarak uygulanan konsantrasyonlarda karaciğer veya
böbrek alım taşıyıcılarının inhibitörleri değildir. Masitentan ve aktif metaboliti, OATP1B1
ve OATP1B3’ün ilgili substratları olmamakla birlikte, pasif difüzyonla karaciğere girer.
Masitentan ve aktif metaboliti, çoklu ilaç direnci proteini (P-gp, MDR-1) ve çoklu ilaç
ve toksin ekstrüzyon taşıyıcıları da (MATE1 ve MATE2-K) dahil olmak üzere, klinik
olarak ilgili konsantrasyonlarda karaciğer veya böbrek akış pompalarının inhibitörleri
değildir. Masitentan, P-gp/MDR-1’in substratı değildir.
4
Masitentan ve aktif metaboliti, klinik olarak ilgili konsantrasyonlarda, karaciğer safra tuzu transportunda yer alan proteinlerle, yani safra tuzu eksport pompası (BSEP) ve sodyuma bağlı taurokolat kotransport polipeptidi (NTCP) ile etkileşime girmez.
İn vivo çalışmalar
Yalnızca yetişkinlerde etkileşim çalışmaları gerçekleştirilmiştir.
Flukonazol: PBPK modeline göre, günlük 400 mg flukonazol (orta dereceli ikili CYP3A4 ve CYP2C9 inhibitörü) varlığında masitentana maruziyet yaklaşık 3,8 kat artabilir. Ancak masitentanın aktif metabolitine maruziyette klinik olarak anlamlı değişiklik gözlenmemiştir. Bu tür bir modelin belirsizlikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Masitentan orta dereceli ikili CYP3A4 ve CYP2C9 inhibitörleri (ör. flukonazol ve amiodaron) ile birlikte uygulandığında dikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).
Masitentan orta dereceli CYP3A4 inhibitörü (ör. siprofloksasin, siklosporin, diltiazem, eritromisin, verapamil) ve orta dereceli CYP2C9 inhibitörü (ör. mikonazol, piperin) ile birlikte uygulandığında da dikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).
Varfarin:
Günde bir kez 10 mg’lık çoklu dozlar halinde verilen masitentanın, 25 mg’lık tek varfarin dozundan sonra S-varfarin (CYP2C9 substratı) veya R-varfarine (CYP3A4 substratı) maruziyet üzerinde etkisi olmamıştır. Masitentan, varfarinin Uluslararası Normalize Edilmiş Oran (INR) üzerindeki farmakodinamik etkisini etkilememiştir. Varfarin, masitentan ve aktif metabolitinin farmakokinetiklerini etkilememiştir.
Sildenafil:
Günde bir kez 10 mg masitentan uygulaması sırasında, kararlı durumda, günde üç kez 20 mg sildenafile maruziyet %15 oranında artmıştır. Bir CYP3A4 substratı olan sildenafil masitentanın farmakokinetiklerini etkilemezken, masitentanın aktif metabolitine maruziyette %15 oranında azalma meydana gelmiştir. Bu değişiklikler klinik olarak anlamlıkabul edilmemektedir. PAH hastalarıyla yapılan plasebo kontrollü bir çalışmada, sildenafil ile kombinasyon halinde masitentanın etkililiği ve güvenliliği kanıtlanmıştır.
Ketokonazol:
Güçlü bir CYP3A4 inhibitörü olan ketokonazolun günde bir kez 400 mg dozunda uygulanması, masitentana maruziyetini yaklaşık 2 kat artırmıştır. Günde iki kez 200 mg
kullanılarak tahmin edilen artış yaklaşık olarak 3 kattır. Bu modellemedeki belirsizlikler dikkate alınmalıdır. Masitentanın aktif metabolitine maruziyet %26 oranında azalmıştır. Masitentan güçlü CYP3A4 inhibitörleri ile birlikte uygulandığında dikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).
Siklosporin A:
Kombine CYP3A4 ve OATP inhibitörü olan siklosporin A (günde iki kez 100 mg) ile eş zamanlı tedavi, masitentan ve aktif metabolitine kararlı durumda maruziyeti klinik olarak anlamlı ölçüde değiştirmemiştir.
Güçlü CYP3A4 indükleyicileri:
Güçlü bir CYP3A4 indükleyicisi olan rifampisin (günde bir kez 600 mg) ile eş zamanlıtedavi, masitentana kararlı durumda maruziyeti %79 oranında azaltırken, aktif metabolite maruziyeti etkilememiştir. Rifampisin gibi güçlü bir CYP3A4 indükleyicisinin varlığında
5
masitentanın etkililiğinin azaldığı dikkate alınmalıdır. Masitentan ile güçlü CYP3A4 indükleyicilerinin kombinasyonundan kaçınılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).
Meme kanseri direnç proteini (BCRP) substrat ilaçları: Günde bir kez 10 mg masitentan bir BCRP substrat ilacının farmakokinetiğini (1 mg riosiguat; 10 mg rosuvastatin) etkilememiştir.
farmakokinetiğini (1 mg noretisteron ve 35 mikrogram etinil östradiol) etkilememiştir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Pediyatrik popülasyon:
Etkileşim çalışmaları yalnızca yetişkinlerde gerçekleştirilmiştir.
4.6 Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: X
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlarda OPSUMİT tedavisi yalnızca gebelik olmadığıdoğrulandıktan, doğum kontrolüne ilişkin uygun öneri verildikten ve güvenilir bir doğum kontrol yöntemi uygulandıktan sonra başlatılmalıdır (bkz. Bölüm 4.3 ve 4.4). Kadınlar, OPSUMİT tedavisi sonlandırıldıktan sonra 1 ay boyunca gebe kalmamalıdır. Gebeliğin erken tespit edilmesi için OPSUMİT tedavisi sırasında her ay gebelik testi yapılmasıönerilmektedir.
Gebelik dönemi
Masitentanın gebe kadınlarda kullanımına ilişkin veri yoktur. Klinik olmayan verilere göre, masitentanın gebelik döneminde uygulandığı takdirde ciddi doğum kusurlarına yol açtığından şüphelenilmektedir. Hayvan çalışmaları üreme toksisitesi göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk halen bilinmemektedir. OPSUMİT gebelik sırasında ve güvenilir bir doğum kontrol yöntemi kullanmayan çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3). Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar tedavi süresince (ve tedavinin ardından 1 aya kadar) etkili doğum kontrolü uygulamak zorundadırlar.
Laktasyon dönemi
Masitentanın anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Sıçanlarda, masitentan ve metabolitleri emzirme sırasında süte geçmektedir (bkz. Bölüm 5.3). Emzirilen çocuğa yönelik risk göz ardı edilemez. OPSUMİT emzirme sırasında kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).
Üreme yeteneği/Fertilite
Masitentan tedavisinden sonra erkek hayvanlarda testiküler tübüler atrofi gelişimi gözlemlenmiştir (bkz. Bölüm 5.3). ERA alan hastalarda sperm sayısında azalmalar gözlenmiştir. Masitentan, diğer ERA’lar gibi, erkeklerde spermatogenez üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir.
6
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Masitentanın araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde hafif etkisi olabilir. Hastanın araçve makine kullanma yeteneği değerlendirilirken, hastanın klinik durumu ve masitentanın advers reaksiyon profili (baş ağrısı, hipotansiyon gibi) göz önünde bulundurulmalıdır (bkz. Bölüm 4.8).
4.8 İstenmeyen etkiler
Güvenlilik profili özeti
En sık bildirilen advers ilaç reaksiyonları nazofarenjit (%14), baş ağrısı (%13,6) ve anemidir (%13,2, bkz. Bölüm 4.4). Advers reaksiyonların büyük kısmı hafif ile orta şiddettedir.
Advers reaksiyonların tablo halinde listesi
Masitentanın güvenliliği semptomatik PAH’ı olan 742 hastayı içeren uzun süreli, plasebo kontrollü bir çalışmada değerlendirilmiştir (SERAPHIN çalışması). Ortalama tedavi süresi masitentan 10 mg grubunda 103,9 hafta ve plasebo grubunda 85,3 haftadır. Bu klinikçalışmada masitentan ile ilişkili olarak gözlemlenen advers reaksiyonlar aşağıdaki tabloda verilmektedir. Pazarlama sonrası advers reaksiyonlar da dahil edilmektedir.
Aşağıdaki terminolojik terimler istenmeyen etkilerin oluşumunu sınıflandırmak için kullanılmıştır:
Çok yaygın (1/10); yaygın (1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (1/1.000 ila <1/100); seyrek (1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
MedDRA Sistem Organ Sınıflaması
Sıklık
Advers reaksiyon
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Çok yaygın
Nazofarenjit
Çok yaygın
Bronşit
Yaygın
Farenjit
Yaygın
Grip
Yaygın
İdrar yolu enfeksiyonu
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Çok yaygın
Anemi, hemoglobin azalması5
Yaygın
Lökopeni6
Yaygın
Trombositopeni7
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Aşırıduyarlılık reaksiyonları
(örn. Anjiyoödem, kaşıntı,
kızarıklık)1
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın
Baş ağrısı
Vasküler hastalıklar
Yaygın
Hipotansiyon2, kızarma
Solunum, göğüs hastalıkları ve
mediastinal hastalıklar
Yaygın
Nazal konjesyon1
Hepatobiliyer hastalıklar
Yaygın
Aminotransferaz yüksekliği4
7
meme
hastalıkları
Yaygın
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın
Ödem, sıvı tutulumu3
1 Veri havuzlaştırılmış plasebo-kontrollü çalışmalardan elde edilmiştir.
8 Ağır adet kanaması, anormal uterin kanama, intermenstrüel kanama, uterin/vajinal kanama, polimenore ve düzensiz menstrüasyon durumlarını içerir. Sıklığı kadınlardaki maruziyete bağlıdır.
Seçili advers reaksiyonların açıklaması
2 Hipotansiyon, Masitentanın da dahil olduğu ERA kullanımıyla ilişkilendirilmektedir. PAH hastalarıyla yapılan uzun süreli, çift kör bir çalışmada, hipotansiyon masitentan 10 mg ve plasebo verilen hastaların sırasıyla %7,0 ve %4,4’ünde bildirilmiştir. Bu oranlar masitentan 10 mg grubunda 3,5 olay/100 hasta-yıl ve plasebo grubunda 2,7 olay/100 hasta-yıl’a karşılık gelmektedir.
3Ödem / sıvı tutulumu Masitentanın da dahil olduğu ERA kullanımıyla ilişkilendirilmektedir. PAH hastalarıyla yapılan uzun süreli, çift kör bir masitentan çalışmasında, masitentan 10 mg grubunda ve plasebo tedavi grubunda ödem insidansı sırasıyla %21,9 ve % 20,5’tir. İdiyopatik pulmoner fibroz hastalarıyla yapılan çift kör bir çalışmada, masitentan ve plasebo tedavi gruplarında periferik ödem insidansı sırasıyla % 11,8 ve % 6,8’dir. Sistemik skleroz ile ilişkili dijital ülser hastalarıyla yapılan iki çift kör klinik çalışmada, periferik ödem insidansımasitentan 10 mg grubunda % 13,4 ile % 16,1 aralığında, plasebo grubunda % 6,2 ile % 4,5 aralığındadır.
Laboratuvar anomalileri
4 Karaciğer aminotransferazları
PAH hastalarıyla yapılan çift kör bir çalışmada, > 3 × NÜS düzeyinde aminotransferaz (ALT/AST) artışı insidansı masitentan 10 mg ile %3,4 ve placebo ile %4,5 oranında gözlemlenmiştir. > 5 x NÜS düzeyindeki artışlar masitentan 10 mg grubundaki hastaların %2,5’inde meydana gelirken, plasebo grubundaki hastaların %2’sinde meydana gelmiştir.
5 Hemoglobin
PAH hastalarıyla yapılan çift kör bir çalışmada, masitentan 10 mg plaseboya kıyasla hemoglobinde 1 g/dL’lik ortalama azalma ile ilişkilendirilmiştir. Masitentan 10 mg ile tedavi edilen hastaların %8,7’sinde ve plasebo ile tedavi edilen hastaların %3,4’ünde hemoglobin konsantrasyonunda başlangıca göre 10 g/dL’nin altına düşen azalma bildirilmiştir.
6 Akyuvarlar
PAH hastalarıyla yapılan çift kör bir çalışmada, masitentan 10 mg ortalama lökosit sayısında başlangıca göre 0,7 × 109/L’lik azalma ile ilişkilendirilirken, plasebo ile tedavi edilen hastalarda değişiklik görülmemiştir.
7 Trombositler
PAH hastalarıyla yapılan çift kör bir çalışmada, masitentan 10 mg ortalama trombosit 9
sayısında 17 × 10 /L’lik azalma ile ilişkilendirilirken, plasebo ile tedavi edilen hastalarda ortalama azalma 11 × 109/L olmuştur.
8
Uzun süreli güvenlilik
Pivot SERAPHIN çift kör çalışmasına katılan 742 hastadan 550’si uzun süreli açık etiketli (OL) bir uzatma çalışmasına girmiştir. (OL kohortu, masitentan 10 mg’a devam eden 182 hastayı ve plasebo veya masitentan 3 mg alan ve masitentan 10 mg’a geçen 368 hastayı içermiştir.)
Bu 550 hastanın medyan 3,3 yıllık maruziyet ve maksimum 10,9 yıllık maruziyet için uzun süreli takibi, SERAPHIN çift kör fazı sırasında yukarıda tarif edildiği gibi tutarlı bir güvenlilik profili göstermiştir.
Pediyatrik popülasyon:
belirlenmemiştir.
Şüpheli advers olayların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks; 0 312 218 35 99).
4.9 Doz aşımı ve tedavisi
OPSUMİT, sağlıklı gönüllülere 600 mg’a kadar tekli dozlarda uygulanmıştır. Baş ağrısı, mide bulantısı ve kusmayı içeren advers reaksiyonlar gözlemlenmiştir. Aşırı doz durumunda, gerekirse standart destekleyici önlemler alınmalıdır. Masitentanın yüksek protein bağlanma derecesi nedeniyle, diyalizin etkili olma olasılığı düşüktür.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1 Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötikgrup: Diğer antihipertansifler, pulmoner arteriyel hipertansiyon için antihipertansifler
ATC kodu: C02KX04
Etki mekanizması
Endotelin (ET)-1 ve reseptörleri (ETA ve ETB) vazokonstriksiyon, fibroz, proliferasyon, hipertrofi ve enflamasyon gibi çeşitli etkilere aracılık eder. PAH gibi hastalıklarda lokal ET sistemi yukarı regüle edilir (up-regulation) ve vasküler hipertrofi ve organ hasarında rol oynar.
Masitentan hem ETA hem de ETB reseptörü üzerinde etkin olan oral olarak aktif, güçlübir endotelin reseptör antagonisti olup, ETA için ETB’ye göre in vitro yaklaşık 100 kat daha seçicidir. Masitentan insan pulmoner arteriyel düz kas hücrelerinde ET reseptörleri için yüksek afinite ve sürekli bağlanma gösterir. Bu da vazokonstriksiyon ve düz kas
hücresi
proliferasyonuyla sonuçlanan
aktivasyonunu önler.
9
Klinik etkililik ve güvenlilik
Pulmoner Arteriyel Hipertansiyonu (PAH) olan hastalarda etkililik
Semptomatik PAH’ı olan 742 hastada yürütülen çok merkezli, çift kör, plasebo kontrollü, paralel gruplu, olay güdümlü, Faz 3 sonuç çalışmasında (AC-055-302/SERAPHIN), hastalar morbidite ve mortalite üzerindeki uzun süreli etkiyi değerlendirmek üzere üçtedavi grubuna randomize edilmiştir (plasebo [N = 250], günde bir kez 3 mg [N = 250] ve 10 mg [N = 242] masitentan).
Başlangıçta, kaydedilen hastaların büyük kısmına (%64), oral fosfodiesteraz inhibitörleri (%61) ve/veya inhale/oral prostanoidlerle (%6) PAH için stabil dozda spesifik bir tedavi uygulanmakta idi.
Primer sonlanım noktası, çift kör tedavinin sonuna kadar ölüm, atriyal septostomi ya da akciğer nakli, intravenöz (i.v.) ya da subkütanöz (s.c.) prostanoidlere başlanması veya‘diğer PAH kötüleşmesi’ olarak tanımlanan ilk morbidite veya mortalite olayının oluşumuna kadar geçen süre olarak belirlenmiştir. ‘Diğer PAH kötüleşmesi’ şu üçbileşenin birlikte varlığı olarak tanımlanmıştır: 6 dakika yürüme mesafesinde (6DYM) başlangıca göre en az %15 oranında sürekli azalma, ve PAH semptomlarının kötüleşmesi (WHO fonksiyonel sınıfının veya sağ kalp yetmezliğinin kötüleşmesi) ve PAH için yeni tedavi ihtiyacı. Tüm olaylar, tedavi randomizasyonuna körleştirilen bağımsız bir karar komitesi tarafından doğrulanmıştır.
Tüm hastalar çalışmanın sonuna kadar hayati durumları açısından takip edilmiştir. Çalışma sonu, önceden belirlenen sayıda primer sonlanım noktası olayına ulaşıldığında bildirilmiştir. Tedavi sonu ile çalışma sonu arasındaki dönemde, hastalar açık etiketli masitentan 10 mg veya alternatif PAH tedavisi alabilmiştir. Medyan çift kör tedavi süresi 115 hafta olmuştur (maksimum 188 hafta masitentan tedavisi).
Tüm hastaların ortalama yaşı 46 olup (aralık: 12-85 yaş; 20 hasta 18 yaş altı, 706 hasta 18-74 arası ve 16 hasta 75 yaş ve üzeri), gönüllülerin büyük kısmı beyaz ırk (%55) ve kadındır (%77). Hastaların yaklaşık %52, %46 ve %2’si sırasıyla WHO fonksiyonel sınıf II, III ve IV’tedir.
Çalışma popülasyonundaki en yaygın etiyoloji idiyopatik veya kalıtsal PAH olup (%57), takip eden etiyolojiler bağ doku hastalıklarına bağlı PAH (%31), düzeltilmiş basit konjenital kalp hastalığı ile ilişkili PAH (%8) ve diğer etiyolojilerle ilişkili PAH’tır (ilaç ve toksinler [%3] ve HIV [%1]).
Sonlanım noktaları
Masitentan 10 mg tedavisi, tedavi sonuna kadar kompozit morbidite-mortalite sonlanım noktasında plaseboya göre %45 oranında risk azalması sağlamıştır (tehlike oranı [HR] 0,55; %97,5 GA: 0,39 ile 0,76; logrank p < 0,0001) [Şekil 1 ve Tablo 1]. Tedavi etkisi erken ortayaçıkmış ve çalışma boyunca sürmüştür.
Masitentan 10 mg’ın primer sonlanım noktası üzerindeki etkililiği, monoterapi veya başka bir PAH tedavisi ile kombinasyon durumunda, tüm WHO FS gruplarında (I/II ve III/IV) ve yaş, cinsiyet, etnik köken, coğrafi bölge, ve etiyoloji alt grupları arasında tutarlı olmuştur.
10
Şekil 1. SERAPHIN’de ilk morbidite-mortalite olayına ilişkin Kaplan-Meier
tahminleri
Tablo 1. Sonuç olaylarının özeti
Sonlanım
noktası veİstatistikler
Olay yaşayan hastalar
Tedavi Karşılaştırması: Masitentan 10 mg ve Plasebo
Mutlak
Risk
Azalması
HRa
(%97,5GA)
Morbidite-mortalite
olayı b
%53
%45
(%24; %61)
< 0,0001
Ölümc
n (%)
19 (%7,6)
14 (%5,8)
PAH
Kötüleşmesi n (%)
59 (%24,4)
%49
(%27, %65)
< 0,0001
i.v./s.c.
Prostanoide Başlama
n (%)
6 (%2,4)
hlike Modeline gö
şayan hasta %’si =
den bağımsız olar
a = Cox Oransal Tehlike Modeline göre
b = 36 ayda olay yaşayan hasta %’si = 100 × (1 – KM tahmini)
c= önceki kötüleşmeden bağımsız olarak tedavi sonuna kadar tüm nedenlere bağlı ölüm
Çalışma sonuna kadar tüm nedenlere bağlı ölüm sayısı masitentan 10 mg grubunda 35
ve plasebo grubunda 44’tür (HR 0,77; %97,5 GA: 0,46 ile 1,28).
11
Tedavi sonuna kadar PAH’a bağlı ölüm veya PAH nedeniyle hastaneye yatma riski, masitentan 10 mg (50 olay) alan hastalarda plaseboya göre (84 olay) %50 oranında azalmıştır (HR 0,50; %97,5 GA: 0,34 ile 0,75; logrank p < 0,0001). 36 ayda, plasebo alan hastaların
%44,6’sı ve masitentan 10 mg alan hastaların %29,4’ü (Mutlak Risk Azalması = %15,2) PAH nedeniyle hastaneye yatırılmış veya PAH’a bağlı bir nedenden ölmüştür.
Semptomatik sonlanım noktaları
Egzersiz kapasitesi sekonder sonlanım noktası olarak değerlendirilmiştir. Masitentan 10 mg tedavisi 6. ayda 6DYM’de 22 metrelik plaseboya göre düzeltilmiş ortalama artışsağlamıştır (%97,5 GA: 3 ile 41; p = 0,0078). 6DYM’nin fonksiyonel sınıfa göre değerlendirmesi, FS III/IV olan hastalarda başlangıçtan 6. Aya kadar 37 metrelik plaseboya göre düzeltilmiş ortalama artışla (%97,5 GA: 5 ile 69) ve FS I/II olan hastalarda 12 metrelik artışla sonuçlanmıştır (%97,5 GA: -8 ile 33). Masitentan ile elde edilen 6DYM artışı çalışma süresince korunmuştur.
Plaseboya göre 6. ayda WHO FS iyileşmesi olasılığı, masitentan 10 mg tedavisi ile %74 daha fazla bulunmuştur (risk oranı 1,74; %97,5 GA: 1,10 ile 2,74; p = 0,0063).
Masitentan 10 mg, SF-36 anketiyle değerlendirildiği üzere yaşam kalitesini artırmıştır.
Hemodinamik sonlanım noktaları
Hemodinamik parametreler 6 aylık tedaviden sonra bir hasta alt grubunda (plasebo [N = 67], masitentan 10 mg [N = 57]) değerlendirilmiştir. Masitentan 10 mg ile tedavi edilen hastalar plaseboya göre, pulmoner vasküler dirençte medyan %36,5 (%97,5 GA: %21,7 ile %49,2) azalma ve kardiyak indekste medyan 0,58 L/dk./m2(%97,5 GA: 0,28 ile 0,93 L/dk./m2) artış elde etmiştir.
Uzun süreli PAH verileri
SERAPHIN çalışmasının çift kör (DB) fazında masitentan 10 mg ile tedavi edilen ve 182’si açık etiketli (OL) uzatma çalışmasında (SERAPHIN OL) masitentan ile devam eden (DB/OL kohortu) 242 hastanın uzun süreli takibinde, 1, 2, 5, 7 ve 9 yılın sonunda Kaplan-Meier sağkalım tahminleri sırasıyla %95, %89, %73, %63 ve %53’tür. Medyan takip süresi 5,9 yıldır.
5.2 Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler
Masitentan ve aktif metabolitinin farmakokinetikleri ağırlıklı olarak sağlıklı gönüllülerde
yaklaşık 1,2 kat daha yüksektir. Hastalarda masitentana göre yaklaşık 5 kat daha az güçlüolan aktif metabolite maruziyet sağlıklı gönüllülere göre yaklaşık 1,3 kat daha yüksek olmuştur. Masitentanın PAH hastalarındaki farmakokinetikleri hastalığın şiddetinden etkilenmemiştir.
Tekrarlı uygulamadan sonra masitentan farmakokinetikleri 30 mg’a kadar (30 mg dahil) dozla orantılıdır.
12
Emilim
Masitentanın maksimum plazma konsantrasyonlarına uygulamadan yaklaşık 8 saat sonra ulaşılır. Ardından, masitentan ve aktif metabolitinin plazma konsantrasyonları, sırasıyla yaklaşık 16 saat ve 48 saatlik görünür eliminasyon yarılanma ömrü ile, yavaş yavaş azalır.
değişmemiştir, dolayısıyla masitentan yemekle birlikte veya yemekten bağımsız olarak alınabilir.
Dağılım
Masitentan ve aktif metaboliti temelde albümin ve daha düşük ölçüde alfa1-asit glikoprotein olmak üzere plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanır (> %99). Masitentan ve aktif metaboliti ACT-132577, masitentan ve ACT-132577 için sırasıyla yaklaşık 50 L ve 40 L olan görünür dağılım hacminden (Vss/F) anlaşıldığı üzere dokulara iyi bir şekilde dağılır.
Biyotransformasyon
Masitentanın dört primer metabolik yolağı vardır. Sülfamidin oksidatif depropilasyonu
CYP2C19’un küçük katkılarıyla birlikte ağırlıklı olarak CYP3A4 (yaklaşık %99) olmaküzere sitokrom P450 sistemine bağlıdır. Aktif metabolit insan plazmasında dolaşıma girer ve farmakolojik etkiye katkıda bulunuyor olabilir. Diğer metabolik yolaklar farmakolojik aktivitesi olmayan ürünler verir. Bu yolaklar için, CYP2C9 baskın bir rol oynarken, CYP2C8, CYP2C19 ve CYP3A4 minör katkı sağlar.
Eliminasyon
Masitentan yalnızca kapsamlı metabolizmadan sonra atılır. Ana atılım yolu idrar olup, dozun yaklaşık %50’si idrarla atılır.
Hastalardaki karakteristik özellikler:
Özel popülasyonlar
Yaş, cinsiyet veya etnik kökenin masitentan ve aktif metabolitinin farmakokinetikleriüzerinde klinik olarak anlamlı bir etkisi yoktur.
Böbrek yetmezliği
Şiddetli böbrek yetmezliği olan hastalarda masitentan ve aktif metabolitine maruziyet, sırasıyla, yaklaşık 1,3 ve 1,6 kat artmıştır. Bu artış klinik olarak anlamlı kabul edilmemektedir (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.4).
Karaciğer yetmezliği
Hafif, orta derece ve şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda masitentana maruziyet sırasıyla %21, %34 ve %6 oranında azalırken, aktif metabolitine maruziyet sırasıyla %20, %25 ve %25 oranında azalmıştır. Bu azalma klinik olarak ilgili kabul edilmemektedir (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.4).
13
5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri
Masitentan, köpeklerde terapötik insan maruziyetine benzer maruziyetlerde kan basıncınıdüşürmüştür. 4-39 haftalık tedaviden sonra insan maruziyetinin 17 katı olan düzeylerde koroner arterlerde intimal kalınlaşma gözlemlenmiştir. Türe özgü hassasiyet ve güvenlik marjına bağlı olarak, bu bulgu insanla ilgisiz kabul edilmiştir.
Fare, sıçan ve köpeklerde masitentan tedavisinden sonra karaciğer ağırlığında artış ve hepatoselüler hipertrofi gözlemlenmiştir. Bu değişiklikler büyük oranda tersinir olup, karaciğerin artan metabolik talebe olumsuz olmayan adaptasyonu olarak kabul edilmiştir.
Masitentan, fare karsinojenisiteçalışmasında tüm dozlarda nazal kavitenin submukozasında minimum ile hafif mukozal hiperplazi ve enflamatuvar infiltrasyona neden olmuştur. 3 aylık fare toksisitesi çalışması veya sıçan ve köpek çalışmalarında hiçbir nazal kavite bulgusu kaydedilmemiştir.
Masitentan standart in vitro ve in vivo test bataryasında genotoksik bulunmamıştır. Masitentan, insan maruziyetinin 24 katına kadar maruziyetlerde tek dozdan sonra in vivo fototoksik bulunmamıştır. 2 yıl süren karsinojenisite çalışmaları, sıçan ve farelerde insan maruziyetinin sırasıyla 18 ve 116 katı olan maruziyetlerde karsinojenik potansiyel ortaya koymamıştır.
Erkek sıçan ve köpeklerle yapılan kronik toksisite çalışmalarında, sırasıyla 11,6 ve 5,8 güvenlik marjıyla testiküler tübüler dilatasyon gözlemlenmiştir. Tübüler dilatasyon tamamen tersinirdir. Sıçanlarda 2 yıllık tedaviden sonra insan maruziyetinin 4 katı olan dozlarda testiküler tübüler atrofi görülmüştür. Sıçanlarda ömür boyu süren karsinojenisiteçalışmasında ve köpeklerde tekrarlı doz toksisite çalışmasında, sıçanlarda 9,7 ve köpeklerde 23 güvenlik marjı veren maruziyetlerde hipospermatogenez gözlemlenmiştir. Fertilite için güvenlik marjları erkek sıçanlarda 18 ve dişi sıçanlarda 44 olarak belirlenmiştir. 2 yıla kadar süren tedaviden sonra farelerde herhangi bir testiküler bulgu kaydedilmemiştir.
Masitentan, tavşan ve sıçanlarda test edilen tüm dozlarda teratojenik bulunmuştur. Her iki türde kardiyovasküler anomaliler ve mandibular ark füzyon anomalileri tespit edilmiştir.
Masitentanın dişi sıçanlara geç gebelik döneminden emzirme dönemine kadar insan maruziyetinin 5 katı olan maternal maruziyetlerde uygulanması, yavru sağkalımında azalmaya ve geç intrauterin ömrü sırasında ve emzirme döneminde süt aracılığıyla masitentana maruz kalan yavrunun üreme kabiliyetinde bozulmaya neden olmuştur.
Juvenil sıçanlara doğum sonrası 4. Gün ile 114. Gün arasında uygulanan tedavi, vücut ağırlığı artışında azalmaya neden olarak, gelişim üzerinde sekonder etkilere (testis inmesinde hafif gecikme, uzun kemik uzunluğunda tersinir azalma, uzun süreli östrus siklusu) yol açmıştır. İnsan maruziyetinin 7 katı olan maruziyetlerde pre-implantasyon ve post-implantasyon kaybında hafif artış, ortalama yavru sayısında azalma, testis ve epididimis ağırlığında azalma gözlemlenmiştir. Testiküler tübüler atrofi ve üreme değişkenleri ile sperm morfolojisi üzerindeki minimum etkiler insan maruziyetinin 3,8 katıolan maruziyetlerde kaydedilmiştir.
14
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1 Yardımcı maddelerin listesi
Tablet çekirdeği
Laktoz monohidrat (sığır kaynaklı)
Mikrokristal selüloz (E460i)
Sodyum nişasta glikolat Tip A
Povidon
Magnezyum stearat (E572)
Polisorbat 80 (E433)
Film kaplama
Polivinil alkol (E1203)
Titanyum dioksit (E171)
Talk (E553b)
Lesitin [soya fasulyesi (E322)]
Ksantan zamkı (E415)
6.2 Geçimsizlikleri
Geçerli değildir.
6.3 Raf ömrü
60 ay
6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
30°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
28 film kaplı tablet içeren karton kutularda beyaz, opak PVC/PE/PVdC/Alüminyum folyo blister.
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği”ve ‘Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelik’lerine uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Johnson and Johnson Sıhhi Mal. San. ve Tic. Ltd. Şti. Kavacık/Beykoz/İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
15
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİİlk ruhsat tarihi: 17.02.2021
Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB’ÜN YENİLENME TARİHİ
16