LETRASAN 2,5 MG 30 FILM TABLET
KULLANMA TALİMATI
LETRASAN 2,5 mg film kaplı tablet
Ağızdan alınır.
•Etkin madde: Her bir film kaplı tablet 2,5 mg letrozol içerir.
•Yardımcı maddeler: Mısır nişastası, laktoz monohidrat (inek sütünden üretilir), sodyum nişasta glikolat, mikrokristalize selüloz PH 102, magnezyum stearat, Film kaplama maddesi: Opadry II Yellow: Polivinil alkol, polietilen glikol, titanyum dioksit, talk, sarı demir oksit.
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.
• Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışında yüksek veya düşük doz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında:
1. LETRASAN nedir ve ne için kullanılır?
2. LETRASAN’ı kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler 3. LETRASAN nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. LETRASAN’ın saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1. LETRASAN nedir ve ne için kullanılır?
LETRASAN tabletler, sarı renkli, yuvarlak film kaplı tabletlerdir.
LETRASAN, 30 adet film kaplı tablet içeren blister ambalajlarda takdim edilmektedir. Her bir LETRASAN film kaplı tablet 2,5 mg letrozol içerir.
Letrozol, aromataz inhibitörleri olarak adlandırılan bir ilaç grubuna dahildir. LETRASAN ile yapılan tedavi hormonal (ya da endokrin) bir meme kanseri tedavisidir.
Meme kanserinin gelişimi sıklıkla, dişi cinsiyet hormonları olan östrojenler tarafından uyarılır. LETRASAN östrojen üretiminde rol oynayan bir enzimi (aromataz) bloke etmek suretiyle östrojen miktarını azaltır ve böylece büyüyebilmek için östrojene ihtiyaç duyan meme kanserlerinin büyümesini önleyebilir.
Sonuç olarak da, tümör hücrelerinin büyümesi yavaşlar veya durur ve vücudun diğer kısımlarına yayılması yavaşlar veya durur. Ayrıca LETRASAN, hem meme cerrahisinden önce tümör boyutunun küçültülmesinde kullanılabilir, hem de meme cerrahisinden sonra tümörün tekrar oluşmasını önlemede yardımcı olur.
LETRASAN menopozdaki yani menstrüasyonları kesilen kadınlarda meme kanserinin tedavisi için kullanılır. Kanserin yeniden ortaya çıkmasını önlemede kullanılır. Meme kanseri ameliyatından sonra veya tamoksifen ile beş yıllık tedaviyi takiben birinci tedavi olarak kullanılabilir. LETRASAN aynı zamanda meme tümörünün ileri evre meme kanseri olan hastalarda vücudun diğer kısımlarına yayılmasını önlemede kullanılır.
LETRASAN tedavisinin izlenmesi:
LETRASAN yalnızca sıkı tıbbi denetim altında alınmalıdır.
Doktorunuz tedavinin istenen etkiyi sağlayıp sağlamadığını kontrol etmek için durumunuzu düzenli olarak kontrol edecektir.
LETRASAN’ın nasıl etkili olduğu ya da bu ilacın size neden reçete edildiği hakkında sorularınız varsa doktorunuza sorun.
2. LETRASAN’ı kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
LETRASAN’ı aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer:
•Letrozole ya da LETRASAN’ın içerdiği yardımcı maddelere karşı aşırı duyarlı (alerjik) iseniz (eğer alerjik olabileceğinizi düşünüyorsanız doktorunuza danışınız),
•Hala adet görüyorsanız (henüz menopoza girmediyseniz),
•Hamileyseniz,
•Emziriyorsanız.
LETRASAN’ı aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ Eğer:
•Şiddetli bir böbrek hastalığınız varsa,
•Şiddetli bir karaciğer hastalığınız varsa.
•Eğer osteoporoz ya da kemik kırıkları öykünüz varsa.
Menopoza girdiğinizden (adetlerin kesilmesi) emin olmak için LETRASAN almadan önce doktorunuz hormon düzeylerinizi kontrol etmek isteyebilir.
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
Doktorunuz ayrıca kemik sağlığınızı izlemeye de karar verebilir çünkü bu ilaç kemiklerde incelmeye ya da hasara yol açabilir (osteoporoz, kemik erimesi).
Letrozol, tendonlarda (kasları kemiklere bağlayan bağ dokuları) iltihaplanmaya veya tendon hasarına neden olabilir (bkz. Bölüm 4). Tendon ağrısının veya şişmesinin herhangi bir belirtisinde, ağrılı bölgeyi dinlendiriniz ve doktorunuza başvurunuz.
LETRASAN’ın yiyecek ve içecek ile kullanılması
LETRASAN, yiyeceklerle birlikte veya tek başına alınabilir.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Hamileyseniz LETRASAN kullanmayınız çünkü bu doğmamış bebeğinize zarar verebilir.
LETRASAN, yalnızca menopoz sonrası dönemdeki kadınlarda önerildiği için, hamilelikle ilgili kısıtlamalar büyük olasılıkla sizin için geçerli olmayacaktır. Bununla birlikte, yakın bir zamanda menopoz sonrası döneme geçtiyseniz ya da menopoz öncesi durumdaysanız, hamile kalma potansiyeliniz olabileceği için, etkili bir doğum kontrolü uygulama ihtiyacınızı doktorunuzla konuşmalısınız.
Eğer yakın zamana kadar adetleriniz devam etmişse, hamile kalma potansiyeliniz olabileceği için, doğum kontrolü uygulama ihtiyacınızı doktorunuzla konuşmalısınız.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
LETRASAN kullanıyorsanız bebeğinizi emzirmeyiniz. Emziriyorsanız bunu doktorunuza bildiriniz.
Araç ve makine kullanımı
LETRASAN kullanımıyla birlikte, baş dönmesi ya da sersemlik hissediyorsanız ya da görüş bozuklukları yaşıyorsanız, kendinizi yeniden normal hissedene kadar araç ya da makine kullanmayınız.
LETRASAN’ın içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler LETRASAN film kaplı tabletler süt şekeri (laktoz) adı verilen bir madde içermektedir. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı duyarlılığınız olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
Bu ilaç her bir tablet başına 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum içerir yani aslında “sodyum içermez”.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Özellikle aşağıdaki ilaçları şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandıysanız lütfen doktorunuza veya eczacınıza bilgi veriniz.
•Tamoksifen.
•Diğer anti-östrojenler ya da östrojen içeren tedaviler
Bu maddeler LETRASAN’ın etkisini azaltabilir. Letrozolün tamoksifen, diğer anti-östrojenler veya östrojenler ile bir arada uygulanmasından kaçınılmalıdır. Letrozol, fenitoin ve klopidrogel gibi terapötik indeksi dar olan tıbbi ürünlerle bir arada verilirken dikkatli olmak gerekir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir klinik etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. LETRASAN nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
•LETRASAN’ın genellikle kullanılan dozu, günde 1 defa 1 tablettir.
•LETRASAN’ı her gün aynı saatte almanız ilacınızı ne zaman alacağınızı hatırlamanıza yardımcı olacaktır.
•LETRASAN’ı her zaman doktorunuzun size söylediği şekilde kullanınız. Eğer nasıl kullanacağınızdan emin değilseniz, doktorunuza ya da eczacınıza danışınız.
•Doktorunuz belirttiği sürece LETRASAN kullanmaya devam ediniz. LETRASAN’ı aylar ya da yıllar boyunca kullanmanız gerekebilir.
•LETRASAN’ı ne kadar süre kullanmaya devam edeceğiniz konusunda sorunuz varsa, doktorunuzla konuşunuz.
Uygulama yolu ve metodu:
•LETRASAN sadece ağızdan kullanım içindir.
•Tableti aç ya da tok karnına alabilirsiniz.
•Tabletleri tercihen her gün aynı saatte bir bardak su ile yutunuz. •Tableti çiğnemeyiniz, bölmeyiniz ya da ezmeyiniz.
Değişik yaş grupları:
Çocuklarda kullanım:
LETRASAN, çocuklarda ya da ergenlik dönemindeki gençlerde (18 yaş altı) kullanılmaz.
Yaşlılarda kullanım:
65 yaş ve üzerindeki hastalar için özel bir doz önerisi yoktur.
Özel kullanım durumları:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Hafif karaciğer yetmezliği veya böbrek yetmezliği olan hastalar için doz ayarlaması gerekli değildir. Ancak, şiddetli karaciğer yetmezliği ve böbrek yetmezliği olan hastalar yakın gözetim altında tutulmalıdır.
Doktorunuz ayrı bir tavsiyede bulunmadıkça bu talimatları takip ediniz.
İlacınızı zamanında almayı unutmayınız.
Doktorunuz LETRASAN ile tedavinizin ne kadar süreceğini size bildirecektir. Tedaviyi erken kesmeyiniz, çünkü istenen sonucu alamazsınız. Tedavi boyunca sıkı bir tıbbi denetim altında olmanız gerekmektedir.
LETRASAN, vücudunuzdaki östrojenlerde azalmaya bağlı olarak kemiklerinizde incelmeye ve aşınmaya (osteoporoz) yol açabilir. Doktorunuz, tedavi öncesinde, sırasında ve sonrasında kemik yoğunluğunuzu ölçmeye karar verebilir (osteoporozu takip etmenin bir yolu).
Eğer LETRASAN’ın etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla LETRASAN kullandıysanız
LETRASAN’dan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Tıbbi tedavi görmeniz gerekebilir. Tablet kutusunu yanınızda götürünüz ve doktorunuza gösteriniz.
LETRASAN’ı kullanmayı unutursanız
İlacınızı almayı unutursanız, unuttuğunuzu fark eder etmez bu dozu alınız ve sonraki dozu her zamanki saatte alınız.
Eğer, ilacınızı almayı unuttuğunuzu bir sonraki dozun alınma saatine çok yakın bir saatte (örneğin; 2 ya da 3 saat) anımsarsanız, atladığınız dozdan vazgeçiniz ve bir sonraki dozu, her zamanki saatinde alınız.
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
LETRASAN ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
LETRASAN tedavisini sonlandırmak hastalığınızın daha kötüye gitmesine neden olabilir. Doktorunuz tarafından belirtilmedikçe, LETRASAN kullanmayı bırakmayınız. LETRASAN’ın kullanımı ile ilgili herhangi bir sorunuz varsa, doktorunuz veya eczacınıza danışınız.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, LETRASAN’ın içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Çoğu yan etki hafif-orta şiddette görülür ve genellikle tedavi başladıktan birkaç gün-birkaç hafta sonra ortadan kalkar.
Sıcak basması, saç dökülmesi veya vajinada kanama gibi bazı yan etkiler, vücudunuzdaki östrojen yokluğuna bağlı olabilir.
Aşağıdakilerden biri olursa, LETRASAN’ı kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Yaygın olmayan
•Güçsüzlük, vücudun herhangi bir yerinde felç veya his kaybı (özellikle kol ve bacakta), koordinasyon kaybı, bulantı veya konuşma ya da nefes alıp vermede güçlük (bir beyin bozukluğunun belirtileri, örn. inme)
•Ani ve baskı şeklinde göğüs ağrısı (bir kalp bozukluğunun işareti)
•Aşırı derecede hassas olan ve olasılıkla dokunulduğunda ağrı yapan bir damar boyunca şişlik ve kızarıklık
•Enfeksiyonlara bağlı şiddetli ateş, üşüme veya ağız ülserleri (beyaz kan hücresi eksikliği) •Şiddetli ve kalıcı bulanık görme
•Tendon iltihabı veya tendinit (kasları kemiklere bağlayan bağ dokuları)
Seyrek
•Nefes alıp vermede güçlük, göğüs ağrısı, bayılma, hızlı kalp atışı, derinin mavi renk alması veya ani kol, bacak veya ayak ağrısı (bir kan pıhtısının oluşmuş olabileceğinin işareti) •Özellikle yüz ve boğazda olmak üzere şişlik (alerjik reaksiyon işareti)
•Sarı deri ve gözler, bulantı, iştah kaybı, koyu renkli idrar (hepatit işaretleri)
•Döküntü, kırmızı deri, dudaklarda, gözlerde ve ağızda kabarcıklar, deride soyulma, ateş (deri bozukluğu işaretleri)
•Bir tendonun (kasları kemiklere bağlayan bağ dokuları) yırtılması
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin LETRASAN’a karşı ciddi alerjiniz var demektir. Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.
Yan etkiler aşağıdaki kategorilerde gösterildiği şekilde sıralanmıştır: Çok yaygın :10 hastanın en az 1’inde görülebilir.
Yaygın :10 hastada birden az, fakat 100 hastada birden fazla görülebilir. Yaygın olmayan :100 hastada birden az, fakat 1.000 hastada birden fazla görülebilir.
:1.000 hastada birden az, fakat 10.000 hastada birden fazla görülebilir. Seyrek
Çok seyrek :10.000 hastada birden az görülebilir.
Sıklığı bilinmeyen :Eldeki veriler ile belirlenemeyecek kadar az hastada görülebilir.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz doktorunuza söyleyiniz: Çok yaygın
•Kolesterol seviyelerinin yükselmesi (hiperkolesterolemi)
•Sıcak basması
•Terlemede artış
•Yorgunluk, güçsüzlük ve huzursuzluk (genellikle kendini kötü hissetme) •Kemik ve eklemlerde ağrı (artralji)
Yaygın
•Deri döküntüsü
•Baş ağrısı
•Sersemlik hali
•Kırıklık (genel iyi hissetmeme hali)
•Gastrointestinal bozukluklar; bulantı, kusma, hazımsızlık, kabızlık, ishal gibi
•Cilt kuruluğu, döküntü
•İştah artışı ya da kaybı
•Kaslarda ağrı, kemik ağrısı
•Kemiklerde, bazı durumlarda kemik kırıklarına yol açan incelme ve aşınma (osteoporoz) (ayrıca bkz. Bölüm 3)
•Kollarda, ellerde, ayaklarda, ayak bileklerinde şişme (ödem)
•Depresyon
•Ağırlık artışı
•Saç kaybı
•Yüksek tansiyon (hipertansiyon)
•Karın ağrısı
•Kuru deri
•Vajinal kanama
•Çarpıntılar, hızlı kalp atışı
•Eklem sertliği (artrit)
•Göğüs ağrısı
Yaygın olmayan
•Endişe, asabiyet, kolay sinirlenme, uyuşukluk, hafıza sorunları, uyku hali, uykusuzluk gibi sinir bozuklukları
•Ellerde veya el bileklerinde ağrı veya yanma hissi (karpal tünel sendromu)
•His bozukluğu, özellikle dokunma hissinde
•Bulanık görme, katarakt, göz tahrişi gibi göz bozuklukları
•Kaşıntı (ürtiker) gibi deri bozuklukları
•Vajinal akıntı veya kuruluk
•Meme ağrısı
•Ateş
•Susuzluk, tat bozukluğu, ağız kuruluğu
•Mukoz membranlarda kuruluk
•Ağırlık azalması
•İdrar yolu enfeksiyonu, idrara çıkma sıklığında artış
•Öksürük
•Enzim düzeylerinde artış
•Derinin ve gözlerin sararması
•Kanda yüksek bilirubin düzeyleri (alyuvarların bir parçalanma ürünü) •Sarılık
•Ödem
Seyrek
•Akciğer embolisi (kan pıhtısının akciğerde bir damarı tıkaması), arter trombozu (atardamarda pıhtı oluşması), serebrovasküler infarkt (beyin damalarında tıkanıklığa bağlı doku dökümü)
Bilinmiyor
•Tetik parmak (parmağınızın ya da başparmağınızın bükülü pozisyonda kaldığı bir tıbbi durum).
•Anafilaktik reaksiyon (yaşamı tehdit eden ciddi alerjik reaksiyon)
•Hepatit (karaciğer iltihabı)
•Anjiyoödem (derinin veya mukozanın altındaki bölgenin hızlı şişmesi), toksik epidermal nekroliz (deri ve mukozada hızlı ilerleyen yaygın doku harabiyeti), eritema multiforme (deri ve mukozalarda ani olarak gelişen ve tekrar etme eğilimi gösteren bir deri hastalığı)
Yan etkilerin raporlanması
Kullanma Talimatında yer alan veya almayan herhangi bir yan etki meydana gelmesi durumunda hekiminiz, eczacınız veya hemşireniz ile konuşunuz. Ayrıca karşılaştığınız yan etkileri www.titck.gov.tr sitesinde yer alan “İlaç Yan Etki Bildirimi” ikonuna tıklayarak ya da 0 800 314 00 08 numaralı yan etki bildirim hattını arayarak Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildiriniz. Meydana gelen yan etkileri bildirerek kullanmakta olduğunuz ilacın güvenliliği hakkında daha fazla bilgi edinilmesine katkı sağlamış olacaksınız.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
5. LETRASAN’ın saklanması
LETRASAN’ı çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
LETRASAN’ı, 25º C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Blister veya ambalajın üzerinde belirtilen son kullanma tarihinden sonra LETRASAN’ı kullanmayınız.
Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz LETRASAN’ı kullanmayınız.
Son kullanma tarihi geçmiş veya kullanılmayan ilaçları çöpe atmayınız! Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca belirlenen toplama sistemine veriniz.
Ruhsat sahibi:
DEVA Holding A.Ş.
Küçükçekmece/İSTANBUL
Tel: 0 212 692 92 92
Faks: 0 212 697 00 24
E-posta: deva@devaholding.com.tr
Üretim yeri:
DEVA Holding A.Ş.
Kapaklı/TEKİRDAĞ
Bu kullanma talimatı ../../…. tarihinde onaylanmıştır.
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
LETRASAN 2,5 mg film kaplı tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Her bir tablet;
Etkin madde:
Letrozol 2,5 mg
Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat (inek sütünden üretilir) 64,5 mg Sodyum nişasta glikolat 4 mg Yardımcı maddelerin tam listesi için Bölüm 6.1’e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Film kaplı tablet
Sarı renkli, yuvarlak film kaplı tabletler.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Letrozol hormon reseptörü negatif hastalıkta endike değildir.
Letrozol aşağıdaki durumlarda endikedir:
•Postmenopozal, hormon reseptörü (estrojen (ER) ve/veya progesteron (PR) reseptörü) pozitif, erken evre meme kanseri olan kadınların adjuvan tedavisinde,
•Postmenopozal, hormon reseptörü (ER ve/veya PR reseptörü) pozitif, daha önce standart (5 yıl süre ile) tamoksifen kullanmış erken evre invazif meme kanserli hastalarda, uzamış adjuvan tedavide,
•Metastatik ve lokal, ileri meme kanserli, hormon reseptörü (ER ve/veya PR) pozitif postmenopozal durumdaki kadın hastalarda ilk basamak tedavide endikedir.
•Ayrıca, tamoksifen tedavisinden sonra relaps ya da progresyon gösteren meme kanseri bulunan postmenopozal kadınların tedavisinde de endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji/Uygulama sıklığı ve süresi
Yetişkinlerde LETRASAN’ın önerilen dozu, günde bir defa 2,5 mg’dır. Adjuvan ve uzatılmış adjuvan tedavide LETRASAN tedavisine 5 yıl ya da hastalık nüksedinceye kadar (hangisi önce gerçekleşirse) devam edilmelidir. Adjuvan ortamda tamoksifene karşı letrozol ile yapılan geniş bir pilot çalışmada 5 yıl boyunca sürekli letrozol uygulamasıyla karşılaştırıldığında bu tedavilerin ardışık uygulamasıyla etkililik ve güvenlilik açısından bir yarar elde edilememiştir. Metastatik hastalığı olan kadınlarda LETRASAN ile tedaviye, tümörde progresyon görülene kadar devam edilmelidir.
Doktora danışmadan kullanılmamalıdır. Doktor tarafından başka bir şekilde tavsiye edilmediği takdirde yukarıda belirtilen dozda kullanılır.
Uygulama şekli
LETRASAN ağız yoluyla alınmalıdır ve gıdanın emilim miktarı üzerinde bir etkisi olmadığı için aç ya da tok olarak alınabilir.
LETRASAN, günde bir kez ve tercihen her gün aynı saatte kullanılmalıdır.
Unutulan doz hasta tarafından hatırlandığında en kısa zamanda alınmalıdır. Bununla birlikte, bir sonraki dozun zamanı çok yakın ise unutulan doz atlanmalı ve hasta düzenli doz şemasına geri dönmelidir. 2,5 mg olarak önerilen günlük dozların üzerine çıkıldığında sistemik maruziyette orantılı olmayan bir artış olması nedeniyle dozlar ikiye katlanmamalıdır (bkz. Bölüm 5.1).
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Böbrek yetmezliği: Kreatinin klirensinin (KLkr) ≥10 mL/dak olduğu böbrek yetmezliği hastalarında LETRASAN dozunda bir ayarlama yapılması gerekli değildir. KLkr < 10 Ml/dak olan böbrek yetmezliği olgularıyla ilgili yeterli veri yoktur. (bkz. Bölüm 4.4 ve 5.2)
Karaciğer yetmezliği: Hafiften ortaya değişen düzeyde karaciğer yetmezliği (Child-Pugh skoru A ya da B) bulunan hastalarda LETRASAN dozunda bir ayarlama yapılması gerekli değildir. Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarla ilgili yeterli veri yoktur, ancak ağır karaciğer bozukluğu (Child-Pugh skoru C) olan hastalar yakın takip altında tutulmalıdır. (bkz.
Bölüm 4.4 ve 5.2)
Pediyatrik popülasyon: Çocuklar ve adolesanlarda LETRASAN kullanılması önerilmez. Letrozol’ün çocuklar ve 17 yaşına kadar olan adolesanlardaki güvenlilik ve etkililiği henüz ortaya konmamıştır. Sınırlı veri vardır ve pozoloji açısından öneri yapılamamaktadır.
Geriyatrik popülasyon: Yaşlı hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir.
4.3. Kontrendikasyonlar
•Etkin madde letrozole ya da yardımcı maddelerinden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda,
•Premenopozal endokrin durumundaki kadınlarda,
•Gebelik ve emzirme döneminde kontrendikedir. (bkz. Bölüm 4.6)
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Menopozal durum
Menopozal durumu belirsiz olan hastalarda LETRASAN ile tedaviye başlamadan önce lüteinleyici hormon (LH), folikül stimüle edici hormon (FSH) ve/veya östradiol düzeyleri ölçülmelidir. Sadece postmenopozal endokrin durumunda olan kadınlar LETRASAN almalıdır.
Böbrek yetmezliği
Letrozol kreatinin klirensi <10 ml/dak. olan hastalarda araştırılmamıştır. Muhtemel risk/yarar durumu bu tür hastalara LETRASAN verilmeden önce dikkatle düşünülmelidir.
Karaciğer yetmezliği
Şiddetli hepatik bozukluğu (Child-Pugh skoru C) olan hastalarda, sistemik maruziyet ve terminal yarılanma ömrü sağlıklı gönüllülere kıyasla yaklaşık iki katıdır. Bundan dolayı, bu tür hastalar yakın gözetim altında tutulmalıdır (bkz. Bölüm 5.2).
Kemik etkileri
LETRASAN güçlü bir östrojen düşürücü ajandır. Osteoporoz ve/veya kırık öyküsü olan ya da osteoporoz açısından daha yüksek risk altında olan kadınlar, adjuvan ve uzamış adjuvan tedavisi başlamadan önce kemik mineral yoğunluğunu ölçtürmelidir ve letrozol ile tedavi sırasında ve sonrasında izlem yapılmalıdır. Uygun şekilde osteoporoza yönelik tedavi veya profilaksiye başlanmalı ve dikkatle izlenmelidir. Adjuvan koşullarında, hastanın güvenlilik profiline bağlı olarak ardışık bir tedavi planı da düşünülebilir (2 yıl letrozol, ardından 3 yıl tamoksifen) (bkz. Bölüm 4.8 ve Bölüm 5.1).
Tendonit ve tendon rüptürü
Tendonit ve tendon rüptürleri (seyrek) görülebilir. Etkilenen tendon için hastaların yakın takibi ve uygun önlemler (örn. immobilizasyon) başlatılmalıdır (bkz. Bölüm 4.8).
Diğer uyarılar
LETRASAN’ın tamoksifen, diğer anti-östrojenler veya östrojen içeren terapilerle birlikte uygulanmasından kaçınılmalıdır, çünkü bu maddeler letrozolün farmakolojik etkisini azaltabilir (bkz. Bölüm 4.5).
Yardımcı maddeler
Tabletler laktoz monohidrat içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Bu ilaç her bir tablet başına 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum içerir yani aslında “sodyum içermez”.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Letrozol metabolizmasına kısmen CYP2A6 ve CYP3A4 aracılık etmektedir. CYP450 enzimlerinin zayıf ve spesifik olmayan bir inhibitörü olan simetidin, letrozolün plazma konsantrasyonlarını etkilememiştir. Güçlü CYP450 inhibitörlerinin etkisi bilinmemektedir.
Letrozolün östrojenler ve tamoksifen hariç diğer anti-kanser ajanları ile kombinasyon halinde kullanımına ilişkin günümüz itibariyle klinik deneyim bulunmamaktadır. Tamoksifen, diğer anti-östrojenler veya östrojen içeren tedaviler letrozolün farmakolojik aktivitesini hafifletebilirler. Ek olarak, tamoksifenin letrozol ile bir arada uygulanmasının, letrozolün plazma konsantrasyonlarını önemli ölçüde azalttığı gösterilmiştir. Letrozolün tamoksifen, diğer anti-östrojenler veya östrojenler ile bir arada uygulanmasından kaçınılmalıdır.
In vitro ortamda letrozol, sitokrom P450 izoenzimleri 2A6’yı ve orta dereceli olmak üzere 2C19’u inhibe eder fakat bunun klinik anlamı bilinmemektedir. Bu nedenle letrozol, eliminasyonu temelde bu izoenzimlere bağlı olan ve terapötik indeksi dar olan tıbbi ürünlerle (örn. fenitoin, klopidrogel) bir arada verilirken dikkatli olmak gerekir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin hiçbir klinik etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: X
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) LETRASAN sadece menopoz sonrası durumu açıkça belirlenmiş kadınlarda kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4). Tedavinin başlangıcında net bir postmenopozal duruma rağmen letrozol ile tedavi sırasında yumurtalık fonksiyonunun geri döndüğü kadınlara ilişkin raporlar bulunduğundan, hekimin gerekli hallerde yeterli doğum kontrolü konusunu hastayla görüşmesi gerekir.
Gebelik dönemi
LETRASAN, gebelik döneminde kontrendikedir. (bkz. Bölüm 4.3 ve Bölüm 5.3).
Pazarlama sonrası raporlarda letrozol alan annelerle ilgili olarak spontan düşük ve bebeklerde kongenital anomaliler bildirilmiştir (bkz. Bölüm 4.4.) Hayvanlar üzerindeki çalışmalar üreme toksisitesi göstermiştir.
Letrozolün gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır. Letrozole maruz kalmış gebe kadınlarda izole doğum kusuru vakaları (labial füzyon, belirsiz genitalya) bildirilmiştir (bkz. bölüm 5.3).
Laktasyon dönemi
LETRASAN, emzirme döneminde kontrendikedir. (bkz. Bölüm 4.3).
Letrozolün anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Yeni doğan/çocuklar için risk göz ardı edilmemelidir.
Üreme yeteneği / Fertilite
Letrozolün farmakolojik etkisi, aromataz inhibisyonu yoluyla östrojen üretimini azaltmak şeklindedir. Premenopozal kadınlarda östrojen sentezinin inhibisyonu, ters etkiyle gonadotropin (LH, FSH) düzeylerinde bir artışa yol açar. Artan FSH düzeyleri de folüküler büyümeyi uyarır ve ovülasyonu tetikleyebilir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
LETRASAN, araç ve makine kullanımı üzerinde minör etkiye sahiptir. Letrozol kullanımı ile yorgunluk ve sersemlik hali gözlemlenmiş ve yaygın olmayan sıklıkla uyuklama hali bildirilmiş olduğundan, araç ve makine kullanırken dikkatli olunmalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
Letrozol için advers reaksiyonların sıklıkları temelde klinik çalışmalardan toplanan verilere dayanmaktadır.
Metastatik hastalıkta letrozol ile tedavi edilmiş olan hastaların üçte biri kadarı ve adjuvan koşullarda ve ayrıca uzatılmış adjuvan koşullarında hastaların yaklaşık %80’i advers olaylar deneyimlemiştir. Advers reaksiyonların çoğunluğu tedavinin ilk birkaç haftası sırasında meydana gelmiştir.
Klinik çalışmalarda en sık bildirilen advers reaksiyonlar sıcak basması, hiperkolesterolemi, artralji, yorgunluk, terlemede artış ve bulantı olmuştur.
Letrozol ile görülebilecek önemli ek advers reaksiyonlar şunlardır: osteoporoz ve/veya kemik kırıkları gibi kemik olayları ve kardiyovasküler olaylar (serebrovasküler ve tromboembolik olaylar dahil). Bu advers reaksiyonların sıklık kategorisi aşağıda tarif edilmektedir.
Çok yaygın (≥ 1/10); yaygın (≥ 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (≥ 1/1.000 ila < 1/100); seyrek ≥ 1/10.000 ila < 1/1000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar:
Yaygın olmayan: İdrar yolu enfeksiyonu
(Kist ve polipler de dahil olmak üzere) benign ve malign neoplazmalar: Yaygın olmayan: Tümör ağrısı1
Kan ve lenf sistemi hastalıkları:
Yaygın olmayan: Lökopeni
Bağışıklık sistemi hastalıkları:
Bilinmiyor: Anafilaktik reaksiyon
Metabolizma ve beslenme hastalıkları:
Çok yaygın: Hiperkolesterolemi
Yaygın: İştah artışı, iştah azalması
Psikiyatrik hastalıklar:
Yaygın: Depresyon
Yaygın olmayan: Anksiyete (asabiyet dahil), irritabilite
Sinir sistemi hastalıkları:
Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi
Yaygın olmayan: Somnolans, uykusuzluk, bellek bozukluğu, dizestezi (parestezi ve hipoestezi dahil), tat alma duyusu bozuklukları, serebrovasküler olay, karpal tünel sendromu
Göz hastalıkları:
Yaygın olmayan: Katarakt, göz irritasyonu, bulanık görme
Kardiyak hastalıklar:
Yaygın: Palpitasyonlar1
Yaygın olmayan: Taşikardi, iskemik kardiyak olaylar (yeni ya da kötüleşen angina, cerrahi gerektiren angina, miyokard infarktüsü ve miyokardiyal iskemiyi içerir)
Vasküler hastalıklar:
Çok yaygın: Sıcak basmaları
Yaygın: Hipertansiyon
Yaygın olmayan: Tromboflebit (yüzeyel ve derin tromboflebit dahil), Seyrek: Akciğer embolisi, arter trombozu, serebrovasküler infarkt
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar: Yaygın olmayan: Dispne, öksürük
Gastrointestinal hastalıklar:
Yaygın: Bulantı, kusma, dispepsi1, kabızlık, ishal, karın ağrısı Yaygın olmayan: Stomatit1, ağız kuruması
Hepato-biliyer hastalıklar:
Yaygın olmayan: Karaciğer enzimlerinde yükselme, hiperbilirübinemi, sarılık Çok seyrek: Hepatit
Deri ve deri altı doku hastalıkları:
Çok yaygın: Terleme artışı
Yaygın: Alopesi, cilt kuruluğu, döküntü (eritematöz, makülopapüler, psoriasiform ve veziküler döküntüler dahil)
Yaygın olmayan: Kaşıntı, ürtiker
Bilinmiyor: Anjiyoödem, toksik epidermal nekroliz, eritema multiforme
Kas-iskelet, bağ doku ve kemik hastalıkları:
Çok yaygın: Eklem ağrısı
Yaygın: Kas ağrısı, kemik ağrısı1, osteoporoz, kemik kırıkları, artrit Yaygın olmayan: Tendonit
Seyrek: Tendon rüptürü
Bilinmiyor: Tetik parmak
Böbrek ve idrar yolları hastalıkları:
Yaygın olmayan: Sık idrara çıkma
Üreme sistemi ve meme hastalıkları:
Yaygın olmayan: Vajinal kanama,
Yaygın olmayan: Vajinal akıntı, vajinada kuruma, meme ağrısı
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar: Çok yaygın: Yorgunluk (asteni ve kırıklık dahil)
Yaygın: Periferik ödem, gögüs ağrısı
Yaygın olmayan: Genel ödem, pireksi, mukoza kuruması, susama hissi
Araştırmalar:
Yaygın: Kilo artışı
Yaygın olmayan: Kilo kaybı
1Sadece metastatik evrede raporlanmış istenmeyen etkiler
Adjuvan tedavi sırasında özellikle farklı frekanslarda bazı yan etkiler bildirilmiştir. Aşağıdaki tablolar, letrozole karşı tamoksifen monoterapisi ve Letrozol – Tamoksifen ardışık tedavi terapisinde önemli farklılıklar hakkında bilgi vermektedir:
Tablo 1 Tamoksifen monoterapisine karşı adjuvan letrozol monoterapi – önemli farklılıklara sahip istenmeyen olaylar
Letrozol, etki oranı
Tamoksifen, etki oranı
N=2448
N=2447
Tedavi
Sırasında
(Medyan 5y)
Randomizasyondan sonra herhangi bir zaman
(Medyan 8y)
Tedavi
sırasında
(Medyan 5 y)
Randomizasyondan sonra herhangi bir zaman
(Medyan 8y)
Kemik kırığı
%10,2
%14,7
%7,2
%11,4
Osteoporoz
%5,1
%5,1
%2,7
%2,7
Tromboembolik olaylar
%2,1
%3,2
%3,6
%4,6
%1
%1,7
%0,5
%1,1
Endometrial hiperplazi/
Endometrial kanser
%0,2
%0,4
%2,3
%2,9
“Tedavi sırasında” son dozdan 30 gün sonra oluşur. “Herhangi bir zaman”, tamamlandıktan ya da çalışma tedavisinin kesilmesinden sonraki takip süresini içerir. Farklılıklar risk oranlarına ve %95 güven aralığına dayanıyordu.
Tablo 2 Letrozol monoterapiye karşı sıralı tedavi – önemli farklılıklara sahip istenmeyen olaylar
Letrozol
mono terapi
Tamoksifen
Letrozol
N=1535
N=1527
N=1541
5 yıl
2 yıl-> 3 yıl
2 yıl-> 3 yıl
Kemik kırığı
%10
%7,7*
%9,7
Endometrial proliferatif bozukluklar
%0,7
%3,4**
%1,7**
Hiperkolesterolemi
%52,5
%44,2*
%40,8*
Ateş basması
%37,6
%41,7**
%43,9**
Vajinal kanama
%6,3
%9,6**
%12,7**
* Letrozol monoterapisinden önemli ölçüde daha az
** Letrozol monoterapisinden önemli ölçüde daha fazla
Raporlama süresi tedavi sırasında veya tedaviyi durdurmanın 30 günü içindedir.
Seçilmiş advers ilaç reaksiyonlarının tanımı
Kardiyak advers reaksiyonlar
Adjuvan ortamda, Tablo 2’de sunulan verilere ek olarak letrozol ve tamoksifen için sırasıyla şu advers olaylar bildirilmiştir (medyan tedavi süresi 5 yıl): cerrahi gerektiren angina (%1,0
vs. %1,0); kalp yetmezliği (%l,l vs. %0,6); hipertansiyon (%5,6 vs. %5,7); serebrovasküler olay/geçici iskemik atak (%2,1 vs. %1,9).
Uzatılmış adjuvan tedavide letrozol (medyan tedavi süresi 5 yıl) ve plasebo (medyan tedavi süresi 3 yıl) için sırasıyla şunlar bildirilmiştir: cerrahi gerektiren angina (%0,8 vs. %0,6); yeni ya da kötüleşen angina (%1,4 vs. %1,0); miyokard infarktüsü (%1,0 vs. %0,7), tromboembolik olay* (%0,9 vs. %0,3); inme/geçici iskemik atak* (%1,5 vs. %0,8).
* ile işaretlenmiş olaylar iki tedavi kolu arasında istatistiksel açıdan anlamlı düzeyde farklılık göstermiştir.
İskelet ile ilgili advers reaksiyonlar
Adjuvan ortamdaki iskelet güvenliliği verileri için lütfen Tablo 2’ye bakınız.
Uzatılmış adjuvan ortamda, kemik kırıkları ya da osteoporoz yaşayan hastaların oranı plasebo kolundaki hastalara (sırasıyla %5,8 ve %6,4) kıyasla letrozol ile tedavi edilen hastalarda anlamlı biçimde daha fazla olmuştur (kemik kırıkları %10,4 ve osteoporoz %12,2). Medyan tedavi süresi letrozol için 5 yıl ve plasebo için 3 yıl olmuştur.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0800 314 0008; faks: 03122183599)
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Çok ender olgularda letrozol ile aşırı doz bildirilmiştir. Aşırı doz için spesifik tedavi bilinmemektedir; tedavi semptomatik ve destekleyici olmalıdır.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Hormon antagonistleri ve ilgili ajanlar: Aromataz inhibitörü (estrojen biyosentezinin inhibitörü); antineoplastik ajan.
ATC kodu: L02BG04
Etki mekanizması:
Tümör dokusunun büyümesinin östrojenin varlığına bağlı olduğu durumlarda östrojen aracılı tümör dokusunun büyümesini elimine eder veya durdurur. Postmenopozal kadınlarda, östrojenler esas olarak adrenal androjenleri (öncelikle androstenedion ve testosteron), östron (E1) ve östradiole (E2) dönüştüren aromataz enzimiyle. Bu nedenle spesifik olarak aromataz enzimini inhibe ederek periferik dokularda ve kanser dokusunda östrojen biyosentezi baskılanabilir.
Letrozol, steroid olmayan bir aromataz inhibitörüdür. Enzimin sitokrom P450 alt ünitesinde heme yarışmalı biçimde bağlanarak aromataz enzimini inhibe eder ve bunun sonucunda tüm dokularda östrojen biyosentezi azalır.
Farmakodinamik:
Sağlıklı postmenopozal kadınlarda, tek 0,1 mg, 0,5 mg ve 2,5 mg dozlarda letrozol serum estron ve estradiol seviyelerini başlangıç değerine oranla sırasıyla %75-78 ve %78 baskılar. Maksimum baskılanma 48-78 saat içerisinde gerçekleşir.
İleri evre kanseri olan postmenopozal hastalarda, 0,1 mg ila 5 mg’lık günlük dozlar tedavi edilen tüm hastalarda östradiol, östron ve östron sulfat plazma konsantrasyonları başlangıca göre %75-95 oranında baskılamıştır. 0,5 mg veya daha yüksek dozlarla, birçok östron ve östron sülfat değerinin analizlerde belirleme sınırının altında olması, bu dozlarla daha yüksek östrojen baskılanmasının sağlandığına işaret etmektedir. Östrojen baskılanması bu hastaların tümünde tedavi boyunca korunmuştur.
Letrozol aromataz aktivitesinin inhibisyonunda yüksek spesifiteye sahiptir. Adrenal steroidogenez bozukluğu gözlenmemiştir. 0,1 ila 5 mg’lık günlük letrozol dozları ile tedavi edilen postmenopozal kadınlar arasında plazma kortizol, aldosteron, 11- deoksikortizol, 17-hidroksiprogesteron ve ACTH konsantrasyonlarında veya plazma renin aktivitesinde klinik açıdan ilgili bir değişiklik tespit edilmemiştir. Günlük 0,1 mg, 0,25 mg, 1 mg, 2,5 mg ve 5 mg’lık dozlarla tedavinin 6 ve 12 haftasından sonra yapılan ACTH stimülasyonu testi, aldosteron veya kortizol üretiminde bir azalmaya işaret etmemiştir. Bu nedenle, glukokortikoid ve mineralokortikoid takviyesi gerekli değildir.
Sağlıklı postmenopozal kadınlarda 0,1 mg, 0,5 mg ve 2,5 mg’lık tekli letrozol dozlarını takiben plazma androjen konsantasyonlarında (androstenedion ve testosteron) ya da 0,1 mg ila 5 mg’lık günlük dozları ile tedavi edilen postmenopozal hastalarda plazma androstenedion konsantrasyonlarında bir değişiklik not edilmemiş olup, bu durum östrojen biyosentezi blokajının androjenik prekürsörlerin birikimine yol açmadığı anlamına gelmektedir. Plazma LH ve FSH düzeyleri hastalarda letrozolden etkilenmez, aynı durum TSH, T4 ve T3 uptake testi ile değerlendirilen tiroid fonksiyonu için de geçerlidir.
Klinik çalışmalar:
Adjuvan tedavi
Çalışma BIG 1-98
BIG 1-98, hormon reseptörü pozitif erken meme kanseri olan 8.000’in üzerinde posfmenopozal kadınınn aşağıdaki tedavilerden birine randomize edildiği çok merkezli, çift-kör bir çalışma olmuştur: A. 5 yıl süreyle tamoksifen B. 5 yıl süreyle letrozol C. 2 yıl süreyle tamoksifenin ardından 3 yıl süreyle letrozol D. 2 yıl süreyle letrozolun ardından 3 yıl süreyle tamoksifen.
Primer sonlanma noktası hastalıksız sağkalım (DFS olayları: Bölgesel nüks, uzak metastaz, invazif kontralateral meme kanseri, ikinci (meme dışı) primer malignite, daha önce bir kanser
olayı olmadan herhangi bir nedene bağlı ölüm) olurken, sekonder etkililik sonlanma noktaları uzak metastaza kadar geçen süre (TDM), uzak hastalıksız sağkalım (DDFS), genel sağkalım (OS), sistemik hastalıksız sağ kalım (SDFS), invaziv kontralateral meme kanseri ve meme kanseri nüksüne kadar geçen süre olmuştur.
26 ve 60 aylık bir medyan takipte etkililik bulguları
Aşağıdaki veriler, monoterapi kolları ve (A ve B) ve medyan tedavi süresi 24 ay ve medyan takip süresi 26 ay olan medyan tedavi süresi 32 ay ve medyan takip süresi 60 ay olan iki geçiş kolundan (C ve D) elde edilen verilere dayanan Primer Çekirdek Analiz (PCA) bulgularını yansıtmaktadır.
5 yıllık DFS oranlan letrozol için %84 ve tamoksifen için %81,4 olmuştur.
Tablo 3 Birinci Temel Analiz: 26 aylık medyan takip ve 60 aylık medyan takip sürelerinde hastalıksız ve genel sağkalım (ITT popülasyonu)
Birinci Temel Analiz
Medyan takip 26 ay
Medyan takip 60 ay
Tamoksifen N=4007
HR1
(%95 GA) P
Tamoksifen N=4007
HR1
(%95 GA) P
Hastalıksız
sağkalım
(birincil) – olaylar
(protokol
tanımlı2)
351
428
0,81
(0,70, 0,93) 0.003
585
664
0,86 (0,77, 0,96) 0,008
Genel
sağkalım
(ikincil)
Ölüm sayısı
166
192
0,86 (0,70, 1,06)
330
374
0,87 (0,75, 1,01)
HR = Tehlike oranı; GA= Güven Aralığı
1 Log sıra testi, randomizasyon seçeneğine ve kemoterapi kullanımına (evet/hayır) göre
gruplandırılmış
2 DFS olayları: loko-bölgesel rekürens, uzak metastaz, invazif kontralateral meme kanseri,
ikinci (meme harici) primer malignite, önceden bir kanser olayı olmadan herhangi bir sebebe bağlı ölüm.
96 aylık bir medyan takibin bulguları (sadece monoterapi kolları)
Tamoksifen monoterapisiyle karşılaştırmalı olarak letrozol monoterapisinin (adjuvan tedavinin medyan süresi: 5 yıl) etkililiği ile ilgili Monoterapi Kolları Analizinin (MAA) uzun-vadeli güncellemesi Tablo 4’te sunulmaktadır.
Tablo 4 Monoterapi Kolları Analizi: 96 aylık medyan takip süresinde hastalıksız ve genel sağkalım (ITT popülasyonu)
Letrozol N=2463
Tamoksifen N=2459
Tehlike Oranı 1 (%95 GA)
P Değeri
Hastalıksız
sağkalım olayları (birincil)2
626
698
0,01
Uzak metastaza kadar geçen süre (ikincil)
301
342
0,06
Genel sağkalım
(ikincil) – ölümler
393
436
0,08
DFS3’ün sansürlü analizi
626
649
OS3’ün sansürlü
analizi
1 Log sıra testi, randomizasyon seçeneğine ve kemo terapi kullanımına (evet/hayır) göre
gruplandırılmış
2 DFS olayları: loko-bölgesel rekürens, uzak metastaz, invazif kontralater al meme kanseri, ikinci (meme harici) primer malignit e, önceden bir kans er olayı olmadan h erhangi bir sebebe bağlı ölüm.
3 Tamoksifen kolunda gözlemler, letrozole selektif geçiş tarihinde sansürlemiştir
Ardışık Tedaviler Analizi (STA)
Ardışık Tedaviler Analizi (STA) BIG 1-98’deki ikinci primer soru olan ardışık olarak kullanılan tamoksifen ve letrozolün ardışık uygulanmasının monoterapiye üstün olup olmadığı ele alınmıştır. DFS, OS, SDFS ya da DDFS’de monoterapi ile karşılaştırıldığında tedavi geçişinden kaynaklanan anlamlı farklılıklar söz konusu olmamıştır (bkz. Tablo 5).
Tablo 5 Başlangıç endokrin ajanı olarak letrozol ile hastalıksız sağkalımın ardışık tedavi analizi (STA geçiş popülasyonu)
N
Olay
sayısı 1
Tehlike oranı 2
(%97,5 güven
aralığı)
Cox
modeli P-değeri
[Letrozol→]Tamoksifen
1460
254
1,03
0,72
Letrozol
1 Protokol tanımı, geçiş sonrasında / iki yılın ötesinde ikinci meme harici primer maligniteleri içerir
2 Kemoterapi kullanımına göre ayarlı
Randomizasyon iki karşılaştırmalarından hiçbir STA’da DFS, OS, SDFS ya da DDFS’de anlamlı farklılıklar söz konusu olmamıştır (bkz. Tablo 6).
Tablo 6 Hastalıksız sağkalımın randomizasyondan itibaren Ardışık Tedaviler Analizi (STA-R) (ITT STA-R popülasyonu)
Letrozol→Tamoksifen
Letrozol
Hasta sayısı
DFS olayları olan hasta sayısı (protokol tanımı)
Tehlike oranı1 (%99 GA)
1540
330
1546
319
Letrozol→Tamoksifen
Tamoksifen2
Hasta sayısı
DFS olayları olan hasta sayısı (protokol tanımı)
Tehlike oranı1 (%99 GA)
1540
330
1548
353
1 Kemoterapi kullanımına (evet/hayır) göre ayarlanmış
2 626 (%40) hasta, 2005’te tamoksifen kolunda körlük kaldırıldıktan sonra selektif olarak letrozole geçmiştir
Çalışma D2407
Çalışma D2407, letrozol ve tamoksifen ile adjuvan tedavinin kemik mineral yoğunluğu (KMY) ve serum lipid profilleri üzerindeki etkilerini karşılaştırmak için tasarlanan açık- etiketli, randomize, çok merkezli onay sonrası güvenlilik çalışması olmuştur. Toplam 263 hasta 5 yıl süreyle letrozol almak üzere ya da 2 yıl süreyle tamoksifen ve ardından 3 yıl süreyle letrozol almak üzere ayrılmıştır.
24. ayda primer sonlanma noktası açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmuş, lomber omur KMY düzeyi (L2-L4) letrozol ile %4,1’lik medyan azalma gösterirken, tamoksifen ile %0,3’lük bir medyan artış görülmüştür.
Başlangıçta normal KMY bulunan hiçbir hasta 5 yıllık tedavi sırasında osteoporotik hale gelmemiş ve sadece başlangıçta osteopenisi olan 1 hastada (T skoru -1,9) tedavi sırasında osteoporoz gelişmiştir (merkezi inceleme ile değerlendirme).
Kırık oranı bakımından tedaviler arasında anlamlı fark söz konusu olmamıştır: Letrozol kolunda %15 ve tamoksifen kolunda %17.
Tamoksifen kolunda medyan total kolesterol düzeyleri, 16 ay sonra başlangıca kıyasla %16 azalmıştır ve bu azalma takip eden vizitlerde 24 aya kadar korunmuştur. Letrozol kolunda toplam kolesterol düzeyleri zaman içinde nispeten stabil seyrederek her bir zaman noktasında tamoksifen için istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık vermiştir.
Uzatılmış adjuvan tedavi (MA-17)
Çok-merkezli, çift-kör, randomize, plasebo-kontrollü bir çalışmada (MA-17), reseptör- pozitif ya da bilinmeyen primer meme kanseri olan ve tamoksifen ile adjuvan tedaviyi tamamlamış olan (4,5 ila 6 yıl) 5.100’ün üzerindeki postmenopozal kadın 5 yıl süreyle letrozol ya da plasebo almak üzere randomize edilmiştir.
Primer sonlanma noktası olan hastalıksız sağkalım, randomizasyon ile en erken bölgesel nüks, uzak metastaz ya da kontralateral meme kanseri oluşumu arasındaki interval şeklinde tanımlanmıştır.
Yaklaşık 28 aylık medyan takipte (hastaların %25’i en az 38 ay takip edilmiştir) yapılan ilk planlanmış ara analiz, plasebo ile karşılaştırıldığında letrozolün meme kanseri nüksü riskini %42 gibi anlamlı biçimde azalttığını göstermiştir (HR 0,58; %95 GA 0,45, 0,76; P=0,00003). Nodal durumdan bağımsız olarak letrozol lehine yarar gözlenmiştir. Genel sağkalım açısından anlamlı fark ortaya çıkmamıştır: (Letrozol 51 ölüm; plasebo 62; HR 0,82; %95 GA 0,56, 1,19).
Sonuç olarak, ilk ara analizin ardından çalışmanın körlüğü kaldırılmış, açık-etiketli olarak devam etmiş ve plasebo kolundaki hastaların 5 yıla kadar letrozole geçmelerine izin verilmiştir. Uygun hastaların (körlük kaldırıldığı sırada hastalıksız) %60’ından fazlası letrozole geçmeyi tercih etmiştir. Son analiz, tamoksifen adjuvan tedavisini tamamladıktan sonra medyan 3l ayda (aralık 12 ila 106 ay) plasebodan letrozole geçen 1.551 kadını içermiştir. Geçişten sonra medyan letrozol süresi 40 ay olmuştur.
62 aylık medyan takiplerinde yapılan son analiz, letrozol ile meme kanseri nüksü riskinde anlamlı azalmayı doğrulamıştır.
Hastalıksız ve genel sağkalım (Modifiye edilmiş ITT popülasyonu)
Medyan 28 ay takipte
Medyan 62 ay takipte
HR (%95 GA)2 P değeri
HR (%95 GA)2 P değeri
Sağkalım3
Olaylar
155 (%6)
0,58
(0,45,
0,76)
0,00003
209
(%8,1)
286
(%11,1)
0,75
(0,63, 0,89)
4-yıllık
DFS oranı
%94,4
erhangi bir s
%94,4
%91,4
Sağkalım3, herhangi bir sebepten ölümü içerir
Olaylar
122
(%4,7)
0,62
(0,49,
0,78)
344
(%13,3)
0,89
(0,77, 1,03)
5-yıllık
DFS oranı
%90,5
%80,8
%88,8
%86,7
Uzak metastazlar
Olaylar
0,61
(0,44,
0,84)
142
(%5,5)
0,88
(0,70, 1,10)
Genel sağkalım
Ölümler
51 (%2)
0,82
(0,56,
1,19)
236
(%9,1)
1,13
(0,95, 1,36)
Ölümler
—
—
2365
(%9,1)
1706
(%6,6)
0,78
(0,64, 0,96)
HR: Risk oranı GA: Güven aralığı
1 Çalışma 2003 yılında körleştirildiğinde, randomize plasebo kolundaki 1551 hasta (%50’si – yani hastalığı olmayan) geçişi, randomizasyondan sonra ortalama 31 ayda letrozole geçmiştir. Burada sunulan analizler seçici geçişi göz ardı eder.
2 Reseptör durumu, nodal durumu ve önceki adjuvan kemoterapisi ile tabakalanır.
3 Hastalıksız sağkalım olaylarının Protokol tanımı: loko-bölgesel rekürrens, uzak metastaz veya kontralateral meme kanseri.
4 Keşif analizi, plasebo kolunda anahtarın (eğer oluşmuşsa) takip zamanlarını sansürleme. 5 Medyan takip 62 ay.
6 Medyan takibe kadar (eğer gerçekleşirse) 37 ay.
Eşzamanlı olarak kalsiyum ve D vitamini verilen MA-17 kemik alt-çalışmasında, plaseboya kıyasla letrozol ile başlangıç ile karşılaştırıldığında daha fazla KMY azalmaları ortaya çıkmıştır. Tek istatistiksel açıdan anlamlı fark 2. yılda görülmüş ve total kalça KMY düzeyinde meydana gelmiştir (plasebo ile %2’lik medyan azalmaya karşı letrozol ile %3,8’lik medyan azalma).
MA-17 lipid alt-çalışmasında total kolesterol ya da herhangi bir lipid fraksiyonu açısından letrozol ve plasebo arasında anlamlı farklılıklar olmamıştır.
Güncellenmiş yaşam kalitesi alt-çalışmasında SF-36 ölçeğindeki fiziksel bileşen özet skoru veya mental bileşen özet skoru ya da herhangi bir alan skoru açısından tedaviler arasında anlamlı farklılıklar olmamıştır. MENQOL ölçeğinde, plasebo koluna kıyasla letrozol kolundan anlamlı sayıda daha fazla kadın östrojen eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkan bu
semptomlardan (sıcak basmaları ve vaginal kuruluk) rahatsız olmuştur (genellikle tedavinin ilk yılında). Her iki tedavi kolundaki çoğu hastayı rahatsız eden semptom, plasebo lehine istatistiksel açıdan anlamlı fark sergileyen kas ağrıları olmuştur.
Neoadjuvan tedavi
Dört ay süreyle letrozol 2,5 mg ya da yine 4 ay süreyle tamoksifen gruplarına randomize bir şekilde ayrılan 337 postmenopozal meme kanseri hastasında çift kör bir çalışma gerçekleştirilmiştir (P024). Başlangıçta tüm hastalarda aşama T2-T4c, N0-2, M0, ER ve/veya PgR pozitif tümörler olduğu görülmüştür ve hastaların hiçbiri meme koruyucu ameliyata uygun bulunmamıştır. Klinik değerlendirmeye dayalı olarak, letrozol kolunda %55 objektif yanıt elde edilirken aynı oran tamoksifen kolunda %36 olmuştur (P<0,001). Bu bulgu ultrason (letrozol %35 karşısında tamoksifen %25, P=0,04) ve mamografi (letrozol %34 karşısında tamoksifen %16, P<0,001) ile istikrarlı bir şekilde doğrulanmıştır. Toplamda, letrozol grubundaki hastaların %45’i ve tamoksifen grubundaki hastaların %35’i meme koruyucu ameliyata girmiştir (P=0,02). Dört aylık pre-operatif tedavi periyodu sırasında letrozol ile tedavi edilen hastaların %12’si ve tamoksifen ile tedavi edilen hastaların %17’sinde klinik değerlendirmede hastalık progresyonu görülmüştür.
İlk-basamak tedavi
İlerlemiş meme kanseri bulunan posfmenopozal kadınlarda ilk-basamak tedavi olarak letrozol 2,5 mg’ı (letrozol, N=453) tamoksifen 20 mg (N=454) ile karşılaştıran bir kontollü çift-kör çalışma yürütülmüştür. 907 kadında letrozol, ilerlemeye kadar olan süre (primer sonlanma noktası) ve toplam objektif yanıt, tedavi başarısızlığına kadar olan süre ve klinik yarar açılarından tamoksifenden üstün olmuştur.
32 aylık takipte medyan sonuçları
Değişken
İstatistik
Letrozol N= 453
Progresyona kadar geçen zaman
Medyan
9,4 ay
6 ay
(Medyan için %95 GA)
(8,9, 11,6 ay)
(5,4, 6,3 ay)
Risk oranı (HR)
0,72
için
95%GA)
(0,62, 0,83)
P<0,0001
Objektif yanıt oranı (ORR)
Tam yanıt + Kısmi Yanıt
145 (%32)
95 (%21)
(28, %36)
(%17, 25)
Olasılık oranı
1,78
(%95
olasılık oranı)
(1,32, 2,40)
P=0,0002
Adjuvan anti-östrojen tedavisinin verilmiş olup olmadığına bakılmaksızın letrozol için progresyona kadar geçen süre anlamlı ölçüde daha uzun ve yanıt oranı anlamlı düzeyde daha yüksek olmuştur. Hastalığın dominant bölgesi fark etmeksizin progresyona kadar geçen süre
letrozol için anlamlı ölçüde daha uzun bulunmuştur. Progresyona kadar geçen medyan süre sadece yumuşak doku hastalığı olan kişilerde letrozol için 12,1 ay ve tamoksifen için 6,4 ay ve visseral metastazları olan hastalarda letrozol için 8,3 ay ve tamoksifen için 4,6 ay olmuştur.
Çalışma tasarımı hastalara, progresyon olduğunda başka bir tedaviye geçme veya çalışmadan ayrılma imkânı tanımıştır. Hastaların yaklaşık %50’si karşı tedavi koluna geçiş yapmış ve çapraz geçişler 36 ay itibariyle tamamen tamamlanmıştır. Çapraz geçişe kadar geçen medyan süre 17 ay (letrozolden tamoksifene) ve 13 ay (tamoksifenden letrozole) olmuştur.
İleri evre meme kanserinin birinci basamak tedavisi olarak letrozol tedavisi, tamoksifen için 30 ay karşısında 34 aylık bir medyan genel sağkalım ile sonuçlanmıştır (log sıra testi P=0,53, anlamlı değil). Letrozolün genel sağkalım üzerinde bir avantajının olmayışı, çalışmanın çapraz geçiş tasarımı ile açıklanabilmektedir.
İkinci basamak tedavi
Daha önce anti-östrojenlerle tedavi edilmiş ilerlemiş meme kanserli postmenopozal kadınlarda iki letrozol dozunu (0,5 mg ve 2,5 mg) sırasıyla megestrol asetat ve aminoglutetimid ile karşılaştıran iki iyi-kontrollü klinik çalışma yapılmıştır.
İlerlemeye kadar olan süre letrozol 2,5 mg vc megestrol asetat arasında anlamlı biçimde farklı bulunmamıştır (P=0,07).
Genel objektif tümör yanıt oranı (%16’ya karşı %24, P=0,04) ve tedavi başarısızlığına kadar olan süre (P=0,04) açısından megestrol asetat ile karşılaştırıldığında letrozol 2,5 mg lehine istatistiksel açıdan anlamlı farklılıklar gözlenmiştir. Genel sağkalım 2 tedavi kolu arasında anlamlı bir fark göstermemiştir (P=0,2).
İkinci çalışmada yanıt oranı letrozol 2,5 mg ve aminoglutetimid arasında anlamlı bir fark ortaya koymamıştır (P=0,06). İlerlemeye kadar olan süre (P=0,008), tedavi başarısızlığına kadar geçen süre (P=0,003) ve genel sağkalım (P=0,002) açısından letrozol 2,5 mg, aminoglutetimidden istatistiksel olarak üstün bulunmuştur.
Erkeklerde meme kanseri
Erkeklerdeki meme kanserinde letrozol kullanımı çalışılmamıştır.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler
LETRASAN (letrozol), non-steroidal aromataz inhibitörüdür ve antineoplastik bir ajandır. Letrozol, beyaz-sarımsı renkte kristal tozdur. Letrozol, diklorometanda tamamen, etanolde ise kısmen çözünmektedir. Letrozolün pratik olarak suda çözünürlüğü yoktur.
Emilim:
Letrozol gastrointestinal kanaldan hızla ve tamamen emilir (ortalama mutlak biyoyararlanımı:
%99,9). Besinler emilim hızını biraz azaltır (ortalama tmaks: aç karnına 1 saat olmasına karşın tok karnına 2 saat; ortalama Cmaks: aç karnına 129 ± 20,3 nmol/L olmasına karşın tok karnına 98,7±18,6 nmol/L). Fakat emilen miktar [EAA (Eğri altında kalan alan)] değişmez. Emilim hızına olan düşük etkisinin klinik olarak ilişkisi kabul edilmemektedir ve bundan dolayı yemek zamanları dikkate alınmadan letrozol kullanılabilir.
Dağılım:
Letrozolün plazma proteinlerine bağlanması başlıca albumine (%55) olmak üzere yaklaşık %60’tır. Letrozolün eritrositlerdeki konsantrasyonu, plazmadakinin yaklaşık %80’idir. 2,5 mg 14C işaretli letrozolün uygulanmasından sonra plazmadaki radyoaktivitenin yaklaşık %82’sinin değişmemiş bileşik olduğu görülmüştür. Dolayısıyla metabolitlere sistemik maruziyet düşüktür. Letrozol dokulara hızla ve geniş ölçüde dağılır. Kararlı durumda görünen dağılım hacmi yaklaşık 1,87 ± 0,47 L/kg’dır.
Biyotransformasyon:
Farmakolojik olarak aktif olmayan karbinol metabolitine metabolik klirens, letrozol için ana eliminasyon yoludur (CLm=2,1 L/saat), fakat hepatik kan akımı (yaklaşık 90 L/saat) ile karşılaştırıldığında nispeten daha yavaştır. Sitokrom P450 (CYP) izoenzimleri CYP3A4 ve CYP2A6’nın letrozolü bu metabolite dönüştürebildiği bulunmuştur. Minör tanımlanmamış metabolitlerinin oluşumu ve direkt olarak böbrek ve feçesten atılımı letrozolün genel eliminasyonunda sadece küçük bir rol oynar. Sağlıklı postmenopozal gönüllülerde 2,5 mg 14C işaretli letrozolün verilmesini takip eden 2 hafta içinde radyoaktivitenin %88,2 ± 7,6’sı idrarda ve %3,8 ± 0,9’u feçeste tespit edilmiştir. İdrarda 216 saate kadar bulunan radyoaktivitenin en az %75’i (dozun %84,7 ± 7,8’i) karbinol metabolitin glukuronatına, yaklaşık %9’u tanımlanmamış iki metabolite ve %6’sı değişmemiş letrozole atfedilmiştir.
Eliminasyon:
Plazmadaki terminal eliminasyon yarılanma ömrü yaklaşık 2 ila 4 gündür. Günlük 2,5 mg uygulamasından sonra kararlı durum düzeylerine 2 ila 6 hafta içinde ulaşır. Kararlı durumda plazma konsantrasyonları, 2,5 mg’lık tek dozdan sonra ölçülen konsantrasyonlardan yaklaşık olarak 7 kat daha yüksek, tek bir dozdan sonra ölçülen konsantrasyonlardan yola çıkılarak öngörülen kararlı durum değerlerinden ise 1,5 ila 2 kat daha yüksek olarak günlük 2,5 mg uygulama ile letrozolün farmakokinetiğinin hafif ölçüde doğrusal olmadığına işaret etmektedir. Kararlı durum düzeyleri uzun zaman içinde devam ettiğinden, letrozolün devamlı birikimi olmadığı sonucuna varılabilmektedir.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
l0 mg’a kadarki tek oral dozlar (doz aralığı: 0,01 ila 30 mg) ve 1 mg’a kadarki günlük dozlardan (doz aralığı: 0,1 ila 5 mg) sonra letrozolün farmakokinetiği dozla orantılı olmuştur. 30 mg’lık tekli oral dozun ardından EAA değerinde dozla orantılı artışın hafif üzerinde bir artış görülmüştür. Dozla orantılı artışın üzerindeki bu artış olasılıkla metabolik eliminasyon süreçlerinin satürasyonunun bir sonucudur. Test edilen tüm dozaj rejimlerinde (günlük 0,1-5 mg) 1 ila 2 ay sonra kararlı durumlara ulaşılmıştır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek yetmezliği:
Değişen derecelerde böbrek fonksiyonu (24 saatlik kreatinin klirensi 9 ila 116 mL/dk) bulunan 19 gönüllünün yer aldığı bir çalışmada, 2,5 mg’lık tek bir dozun ardından letrozolün farmakokinetiği üzerinde bir etki görülmemiştir. Böbrek bozukluğunun letrozol üzerindeki etkisinin değerlendirildiği yukarıdaki çalışmaya ek olarak, iki pivot çalışmanın (Çalışma AR/BC2 ve Çalışma AR/BC3) verileri üzerinde bir eşdeğişken analizi gerçekleştirilmiştir. Hesaplanan kreatinin klirensi (CLcr) [Çalışma AR/BC2 aralık: 19 ila 187 mL/dk; Çalışma AR/BC3 aralık: 10 ila 180 mL/dk] kararlı durumda letrozol plazma dip düzeyleri (Cmin) arasında istatistiksel anlama sahip bir ilişki göstermemiştir. Ayrıca, ikinci basamak metastatik meme kanserindeki Çalışma AR/BC2 ve Çalışma AR/BC3’ün verileri de letrozolün CLcr üzerinde advers etkisi yönünde bir kanıt veya böbrek fonksiyonunda bir bozulma göstermemiştir.
Bu nedenle böbrek bozukluğu olan hastalarda (CLcr ≥10 mL/dak) doz ayarlaması gerekli değildir. Ağır böbrek bozukluğu (CLcr <10 mL/dak) olan hastalarda az miktarda bilgi mevcuttur.
Karaciğer yetmezliği:
Hepatik fonksiyonları çeşitli derecelerde değişkenlik gösteren gönüllülerle yapılan bir çalışmada, orta derecede hepatik bozukluğu (Child-Pugh skoru B) olan gönüllülerin ortalama EAA değerleri normal hastalarınkinden %37 daha yüksek, fakat yine de fonksiyon bozukluğu olmayan hastalarda görülen sınırlar içerisinde bulunmuştur. Karaciğer sirozu ve şiddetli hepatik bozukluğu (Child-Pugh skoru C) olan sekiz hasta ile sekiz sağlıklı gönüllüde tek oral dozdan sonra letrozolün farmakokinetiğinin karşılaştırıldığı bir çalışmada, EAA değerleri ve t1/2 sırasıyla %95 ve %187 artmıştır. Bundan dolayı, şiddetli hepatik bozukluğu olan meme kanserli hastaların, şiddetli hepatik fonksiyon bozukluğu olmayan hastalardan daha yüksek letrozol düzeylerine maruz kalacağı beklenir.
Bu nedenle, letrozol şiddetli hepatik bozukluğu olan hastalara dikkatle ve her bir hasta için risk/fayda profili değerlendirildikten sonra uygulanmalıdır.
Pediyatrik popülasyon:
LETRASAN, çocuklarda kullanılmaz.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşın letrozolün farmakokinetiği üzerine etkisi görülmemiştir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Standart hayvan türleri üzerinde yapılan çeşitli klinik öncesi güvenlilik çalışmalarında, sistemik veya hedef organ toksisitesi ile ilgili herhangi bir bulgu yoktur.
Letrozol, 2000 mg/kg’a kadar doza maruz kalan kemirgenlerde düşük derecede akut toksisite
göstermiştir. Köpeklerde 100 mg/kg dozda letrozol orta şiddette toksisite belirtilerine sebep olmuştur.
Sıçanlarda ve köpeklerde yapılan 12 aya kadar sürdürülen tekrarlanan dozda toksisite çalışmalarında gözlenen başlıca bulgular bileşiğin farmakolojik etkisine atfedilebilir. Her iki türde yan etkinin görülmediği düzey 0,3 mg/kg olmuştur.
Dişi sıçanlara oral olarak letrozol uygulanması çiftleşme ve gebelik oranlarında azalma ve implantasyon öncesi kayıpta artışla sonuçlanmıştır.
Letrozolün mutajenik potansiyeli üzerine in vitro ve in vivo olarak yapılan araştırmalar genotoksisite ile ilgili herhangi bir belirti ortaya çıkarmamıştır.
104 haftalık sıçan karsinojenisite çalışmasında, erkek sıçanlarda tedavi ile ilgili tümör bildirilmemiştir. Dişi sıçanlarda letrozolün bütün dozlarında benign ve malign meme tümörlerinin oluş sıklığında azalma bulunmuştur.
104 haftalık bir fare karsinojenisite çalışmasında erkek farelerde tedaviyle ilişkili tümörler saptanmamıştır. Dişi farelerde, test edilen tüm letrozol dozlarında genellikle dozla ilişkili olarak benign over granüloza teka hücreli tümör insidansında artış gözlenmiştir. Bu tümörler östrojen sentezinin farmakolojik inhibisyonuyla ilişkili kabul edilmiştir ve dolaşımdaki östrojenin azalması sonucunda artmış LH düzeyine bağlı olabilir.
Letrozol gebe sıçanlarda ve tavşanlarda, klinik olarak anlamlı dozlarda oral uygulama sonrasında embriyotoksik ve fetotoksik etki göstermiştir. Canlı fetüsleri olan sıçanlarda kubbe şekilli kafa ve servikal/sentrum vertebra füzyonu dahil fetal malformasyon insidansı daha yüksek olmuştur. Tavşanlarda fetal malformasyon insidansında bir artış görülmemiştir. Bunun farmakolojik özelliklerinin (östrojen biyosentezinin inhibisyonu) dolaylı bir sonucu mu, yoksa doğrudan bir ilaç etkisi mi olduğu bilinmemektedir (Bölüm 4.3 ve 4.6).
Klinik öncesi gözlemler, hayvan çalışmalarından elde edilen ve insanda sadece emniyetle kullanımı ile ilgili bilinen farmakolojik etki ile sınırlıdır.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mısır nişastası
Laktoz monohidrat (inek sütünden üretilir)
Sodyum nişasta glikolat
Mikrokristalize selüloz PH 102
Magnezyum stearat
Film kaplama maddesi: Opadry II Yellow
Polivinil alkol
Polietilen glikol
Titanyum dioksit
Talk
Sarı demir oksit
6.2. Geçimsizlikler
Yeterli veri yoktur.
6.3. Raf ömrü
36 ay.
6.4. Saklamaya yönelik özel uyarılar
25ºC altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
PVC/PE/PVDC blisterler
30 film kaplı tablet içeren blister ambalaj
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
DEVA HOLDİNG A.Ş.
Halkalı Merkez Mah. Basın Ekspres Cad.
No: 1 34303 Küçükçekmece/İSTANBUL
Tel: 0212 692 92 92
Faks: 0212 697 00 24
E-posta: deva@devaholding.com.tr
8. RUHSAT NUMARASI
234/93
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ İlk ruhsat tarihi: 19.09.2011
Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB’ÜN YENİLENME TARİHİ