*Hepsi, F

FLUANXOL 3 MG 50 FILM KAPLI TABLET

Temel Etkin Maddesi:

flupentiksol

Üreten İlaç Firması:

LUNDBECK İLAÇ TİC. LTD. ŞTİ.

Gerekli Reçete Durumu:

Beyaz Reçete ile satılır.

Temel Etkin Maddesi:

flupentiksol

Üreten İlaç Firması:

LUNDBECK İLAÇ TİC. LTD. ŞTİ.

Gerekli Reçete Durumu:

Beyaz Reçete ile satılır.

Barkod Numarası:

8699795091076

Hekimler İçin Klavuz:

TİTCK’nın Satış Fiyatı:

429,94 ₺
Güncelleme Tarihi: 13 Eylül 2025

Barkod Numarası:

8699795091076

Hekimler İçin Klavuz:

TİTCK’nın Satış Fiyatı:

429,94 ₺
Güncelleme Tarihi: 13 Eylül 2025

Bilgilendirme:

İlaç kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışınız.

ATC Sınıflaması:

ATC SINIFLAMASI – N – SİNİR SİSTEMİ, N05 PSİKOLEPTİKLER, N05A ANTİPSİKOTİKLER, N05AF Tioksanten türevleri, N05AF01, flupentiksol

Bilgilendirme:

İlaç kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışınız.

ATC Sınıflaması:

ATC SINIFLAMASI – N – SİNİR SİSTEMİ, N05 PSİKOLEPTİKLER, N05A ANTİPSİKOTİKLER, N05AF Tioksanten türevleri, N05AF01, flupentiksol

Personeller İçin Kullanma Talimatı

KULLANMA TALİMATI

FLUANXOL® 3 mg film kaplı tablet
Ağızdan alınır.

Etkin madde: Her bir film kaplı tablet 3 mg flupentiksol (3.504 mg flupentiksol dihidroklorür olarak) içerir.

Yardımcı maddeler:
Çekirdek: Betadex, laktoz monohidrat, mısır nişastası, hidroksipropilselüloz,
mikrokristalin selüloz, kroskarmeloz sodyum, talk, hidrojene bitkisel yağ, magnezyum stearat
Kaplama:Makrogol 6000, polivinil alkol, makrogol 3350, sarı demir oksit (E 172), talk, titanyum dioksit (E171), sunset sarısı (E110), kırmızı demir oksit (E172).

Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.

Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.

Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.

Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışında yüksek veya düşük doz kullanmayınız.

Bu Kullanma Talimatında:

1.FLUANXOL nedir ve ne için kullanılır?

2.FLUANXOL’ü kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler 3.FLUANXOL nasıl kullanılır?

4.Olası yan etkiler nelerdir?

5.FLUANXOL’ün saklanması

Başlıkları yer almaktadır.

1. FLUANXOL nedir ve ne için kullanılır?

FLUANXOL film kaplı tablet 3 mg flupentiksol içerir. 50 film kaplı tablet içeren plastik şişede sunulmaktadır.

FLUANXOL “antipsikotikler” veya “nöroleptikler” olarak bilinen ilaç grubuna dahildir. Bu

ilaçlar beynin belirli bölgelerindeki sinir yolaklarına etki ederek, hastalığınızın belirtilerine

neden olan, beyindeki bazı kimyasal dengesizlikleri düzeltmeye yardımcı olur.

FLUANXOL şizofreni ve benzeri psikozların (ruhsal bozukluk) tedavisinde kullanılır.

Doktorunuz, FLUANXOL’ü başka bir amaçla da önerebilir. FLUANXOL’ün size neden

verildiği ile ilgili sorunuz varsa, doktorunuza danışınız.

2. FLUANXOL’ü kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler

FLUANXOL’ü aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ

Eğer:

•Flupentiksole veya FLUANXOL formülündeki herhangi bir maddeye karşı aşırı duyarlı

yani alerjikseniz (yardımcı maddeler listesine bakınız),

•Bilinç bulanıklığınız varsa,

•Hastanede yatmayı gerektiren şiddetli depresyonunuz varsa veya elektrokonvülsif tedavi

(EKT) almanız gerekiyorsa,

•Coşkulu, aşırı aktif veya manik dönemleriniz oluyorsa.

FLUANXOL’ü aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ

FLUANXOL kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

Eğer:

• Karaciğer, böbrek veya tiroid sorununuz varsa,

• İlerlemiş solunum hastalığınız varsa,

• Parkinson hastalığınız veya myasthenia gravis hastalığınız (aşırı kas zayıflığına neden

olan bir hastalık) varsa,

• Prostat büyümesi veya feokromositoma hastalığınız (böbrek üstü bezinde görülen nadir

bir kanser türü) varsa,

• Glokom hastalığınız varsa (göz tansiyonu),

• Geçmişinizde kasılma nöbeti (konvülsiyon) veya epilepsi (sara) hastalığınız ve alkol

kesilmesi veya beyin hasarı gibi epilepsiye yatkınlık oluşturabilecek durumlarınız varsa,

• Şeker hastalığınız varsa (şeker hastalığı tedavinizde bir ayarlama yapılması gerekebilir)

• Organik beyin sendromunuz varsa (bu durum alkol veya organik çözücülerle zehirlenme

nedeniyle meydana gelmiş olabilir)

• İnme açısından risk faktörleriniz varsa (örn., sigara kullanımı, yüksek tansiyon)

• Kanınızdaki potasyum veya magnezyum miktarları çok az ise veya bu durumlardan birine

genetik yatkınlığınız varsa,

• Kalp-damar hastalığı hikayeniz varsa,

• Başka bir antipsikotik ilaç kullanıyorsanız (ruhsal bozuklukların tedavisinde kullanılan

ilaçlar, örn., risperidon, haloperidol),

Normalden daha heyecanlı veya aşırı aktifseniz (bu ilaç bu duyguları artırabilir)
Bu ve benzer ilaçlar kan pıhtılaşması oluşumu ile ilişkilendirildiği için, sizde veya aile üyelerinden birinde trombüs (kan pıhtılaşması) hikayesi varsa (venöz tromboembolizm (toplar damarlarda kan pıhtısı oluşumu) riski taşıyorsanız).

Ciddi yan etkilere yol açabileceğinden FLUANXOL’ün demansa (bunama) bağlı psikozu olan yaşlı hastalarda kullanılması tavsiye edilmez.

Hayvan çalışmaları FLUANXOL’ün fertiliteyi (üreme yeteneğini) etkilediğini göstermiştir. Tavsiye için doktorunuza danışınız.

Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.

FLUANXOL’ün yiyecek ve içecek ile kullanılması FLUANXOL yiyeceklerle veya aç karnına kullanılabilir.

FLUANXOL alkolün yatıştırıcı etkisini artırarak daha fazla sersemlemenize yol açabilir. FLUANXOL ile tedavi sırasında alkol kullanmamanız gerekir.

Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

Hamile iseniz veya hamile olabileceğinizi düşünüyorsanız doktorunuza bildiriniz. FLUANXOL mutlaka gerekli olmadığı sürece gebelik sırasında kullanılmamalıdır.

Hamileliklerinin son üç ayında FLUANXOL kullanmış annelerin yeni doğan bebeklerinde aşağıdaki belirtiler görülebilir: titreme, kas sertliği ve/veya güçsüzlüğü, uykusuzluk, huzursuzluk, solunum problemleri ve beslenme bozuklukları. Eğer bebeğinizde bu belirtilerden herhangi biri mevcutsa doktorunuza başvurunuz.

Gebelik önleyici tedbirler alınıp alınmayacağı konusunda doktorunuza danışınız.

Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

Eğer emziriyorsanız, doktorunuza danışınız. Emzirme

kullanmamalısınız, çünkü az miktarda ilaç anne sütüne geçebilir.

FLUANXOL

Araç ve makine kullanımı
FLUANXOL kullanırken sersemlik ve baş dönmesi riski vardır. Eğer böyle bir durum varsa, bu etkiler geçinceye kadar araç ve makine kullanmayınız.

Eğer görme bulanıklığınız olursa araç kullanmayınız.

FLUANXOL’ün içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler

Bu ürün laktoz içerir. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı

intoleransınız olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.

Bu ürün aynı zamanda alerjik reaksiyona neden olabilecek sunset sarısı (E110) içerir.

Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı

Herhangi bir ilaç kullanıyorsanız, yakın zamanda kullandıysanız veya kullanma ihtimaliniz

varsa doktorunuza veya eczacınıza bildiriniz:

Aşağıdaki ilaçlardan herhangi birini kullanıyorsanız, doktorunuza bildiriniz:

• Trisiklik antidepresan ilaçlar (depresyon tedavisinde kullanılır, örn., imipramin,

amitriptilin)

• Guanetidin, hidralazin, alfa-blokörler (örn., doksazosin), metildopa ve benzeri ilaçlar

(Kan basıncını düşürmek için kullanılır)

• Barbitüratlar (sakinleştirici-uyku yapıcı ilaçlar) ve genel anestezikler (örn.,tiyopental,

pentobarbital, propofol,etomidat)

• Epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçlar (örn., karbamazepin, gabapentin, fenitoin)

• Levodopa ve benzeri ilaçlar (titreme ve hareket güçlüğü ile karakterize Parkinson

hastalığında kullanılır)

• Metoklopramid (mide-barsak rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılır)

• Piperazin (barsak solucanı ve kıl kurdu tedavisinde kullanılır)

• Vücudunuzdaki su veya tuz dengesini etkileyen ilaçlar (kanınızda potasyum ve

magnezyumu azaltırlar)

• FLUANXOL’un kandaki düzeyini artırdığı bilinen ilaçlar (örn., bupropiyon, kinidin,

fluoksetin,paroksetin)

• Kan pıhtılaşmasını önleyen antikoagülan ilaçlar (örn., varfarin)

• Antikolinerjik ilaçlar (örn., atropin, skopolamin, antihistaminikler, antiparkinson ilaçları,

diğer antipsikotikler, trisiklik antidepresanlar (örn., imipramin), kas gevşeticiler (örn.,

tiyokolşikosit, tizanidin))

• Digoksin (kalp ritmini düzenlemek için kullanılır)

• Kortikosteroidler (hormon yerine koyma tedavisinde veya antiinflamatuvar olarak

kullanılır. örn., prednisolon)

• Nöromüsküler bloke edici ajanlar (çizgili kasları gevşeten ilaçlar. örn., süksinilkolin)

Aşağıdaki ilaçlar FLUANXOL ile aynı zamanda kullanılmamalıdır:

• Kalp atımını değiştiren ilaçlar (örn., kinidin, amiodaron, sotalol, dofetilid, eritromisin,

terfenadin, astemizol, gatifloksazin, moksifloksazin, sisaprid, lityum, sibutramin)

• Diğer antipsikotik ilaçlar.

Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda

kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.

3. FLUANXOL nasıl kullanılır?

Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
FLUANXOL’ü her zaman doktorunuzun söylediği gibi kullanınız. Eğer emin değilseniz doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

Doz, hastalığın şiddetine bağlıdır ve buna göre oldukça değişebilir.

Tavsiye edilen doz:
Yetişkinler
Başlangıç dozu genellikle günde 3 mg ve 15 mg arasındadır.

Bu doz aşamalı olarak günde 30 mg’a çıkarılabilir. Bazı hastalarda oldukça yüksek dozlar gerekebilir.

Devam dozu genellikle günde 6 mg ila 21 mg arasıdır.

Uygulama yolu ve metodu:
FLUANXOL yiyeceklerle veya aç karnına kullanılabilir.

Tabletleri su ile yutunuz. Çiğnemeyiniz.

Tedavinin başlangıcında FLUANXOL günde 2 veya 3 ayrı doz olarak kullanılmalıdır. Tedavinin devamında FLUANXOL günde tek doz olarak kullanılabilir.

Değişik yaş grupları:
Çocuklarda ve ergenlerde kullanımı:
FLUANXOL’ün bu hasta grubunda kullanımı tavsiye edilmez.

Yaşlılarda kullanımı (65 yaş üstü):
Yaşlılara genellikle en düşük tedavi dozu uygulanır.

Ciddi yan etkilere yol açabileceğinden FLUANXOL’ün demansa (bunama) bağlı psikozu olan yaşlı hastalarda kullanılması tavsiye edilmez (bkz. FLUANXOL’ü aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ).

Özel kullanım durumları:
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer şikayetleri olan hastalara genellikle en düşük tedavi dozu uygulanır.

Böbrek yetmezliği:
FLUANXOL, böbrek işlevi azalmış hastalara olağan dozlarda verilebilir.

Tedavi süresi
Psikoz için kullanılan diğer ilaçlarda olduğu gibi iyileşmeyi hissetmeniz birkaç haftayı bulabilir.

Tedavinizin ne kadar süreceğine doktorunuz karar verecektir. Doktorunuz reçetelediği sürece tabletleri kullanmaya devam ediniz. Altta yatan hastalık uzun süre devam edebilir. Tedavinize çok erken son verirseniz hastalığınız yeniden ortaya çıkabilir.

Doktorunuzla konuşmadan ilacınızın dozunu asla değiştirmeyiniz.

Eğer FLUANXOL’ün etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.

Kullanmanız gerekenden daha fazla FLUANXOL kullandıysanız
FLUANXOL’den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız veya bir hasta kullanmışsa, doktorunuzla konuşunuz veya derhal en yakın hastanenin acil servisine başvurunuz.

Herhangi bir rahatsızlık veya zehirlenme bulgusu olmasa da bunu yapmalısınız. Doktor veya hastaneye giderken FLUANXOL kutusunu birlikte götürünüz.

Aşırı doz bulguları arasında şunlar bulunabilir:
• Sersemlik
• Bilinç kaybı
• Kas hareketleri veya sertliği
Kasılma nöbetleri (konvülsiyonlar)
•• Düşük tansiyon, zayıf nabız, hızlı kalp atışı, solgunluk, huzursuzluk
• Yüksek veya düşük vücut sıcaklığı
• Kalbi etkilediği bilinen ilaçlarla birlikte FLUANXOL aşırı dozda alındığında, kalp atışında düzensizlik, yavaşlama gibi kalp atımı değişiklikleri görülebilir.

• Semptomatik (belirtilere yönelik tedavi) ve destekleyici tedavi doktorunuz veya hemşireniz tarafından başlatılacaktır.

FLUANXOL’ü kullanmayı unutursanız
Eğer bir dozu her zamanki saatinde almayı unutursanız, hatırlar hatırlamaz alınız. Eğer bir sonraki dozunuzu alma zamanınız yakınsa, atladığınız dozu almanıza gerek yoktur. Sadece bir sonraki dozu almanız gerektiği zamanda alınız.

Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.

FLUANXOL ile tedavi sonlandırıldığındaki oluşabilecek etkiler
Kendinizi daha iyi hissetseniz bile, doktorunuz söylemediği sürece, FLUANXOL kullanmayı bırakmayınız.

Eğer, bu ürünün kullanımıyla ilgili başka sorularınız varsa, doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

4. Olası yan etkiler nelerdir?

Tüm ilaçlar gibi FLUANXOL’ün içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir, ancak bunlar herkeste görülmeyebilir.

Yan etkiler aşağıdaki kategorilerde gösterildiği şekilde sıralanmıştır:Çok yaygın: 10 hastanın en az 1’inde görülebilir.

Yaygın: 10 hastanın 1’inden az, fakat 100 hastanın 1’inden fazla görülebilir.

Yaygın olmayan: 100 hastanın 1’inden az, fakat 1.000 hastanın 1’inden fazla görülebilir.

Seyrek: 1.000 hastanın 1’inden az, fakat 10.000 hastanın 1’inden fazla görülebilir. Çok seyrek: 10.000 hastanın 1’inden az görülebilir.

Bilinmiyor: Eldeki verilerle sıklığı tahmin edilemiyor.

Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastaneye başvurunuz:

Yaygın olmayan:

•Ağız ve dilde olağan dışı hareketler (bu durum tardif diskinezi olarak bilinen bir durumun erken belirtisi olabilir).

Çok seyrek:
•Yüksek ateş, kaslarda olağan dışı sertlik ve özellikle terleme ve hızlı kalp atımıyla birlikte seyreden bilinç bozukluğu; bu bulgular, farklı antipsikotiklerin kullanımıyla bildirilmiş olan “nöroleptik malign sendrom” olarak adlandırılan nadir bir durumun belirtileri olabilir.

•Deri veya göz akında sararma (bu karaciğerinizin etkilendiğinin ve sarılık durumunun bir işareti olabilir).

•Damarlarda, özellikle bacaklarda trombus (bacakta şişlik, ağrı ve kızarıklığın da dahil olduğu semptomlar), kan damarlarından akciğerlere hareket ederek göğüs ağrısı ve solunumda zorluğa neden olabilir. Bu semptomlardan herhangi biri ile karşılaşırsanız derhal doktorunuza başvurunuz.

Bunların hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir.

Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:

Aşağıdaki yan etkiler, tedavinin başlangıcında oldukça belirgin olup, çoğunluğu tedavinin devamında kaybolabilir.

Çok yaygın:
•Uyuklama (Somnolans), sakin oturamama veya hareketsiz duramama (akatizi), istemsiz hareketler (hiperkinezi), yavaş veya azalmış hareketler (hipokinezi)
•Ağız kuruluğu

Yaygın:
•Kalbin hızlı atması (taşikardi), kalbin hızlı, güçlü veya düzensiz attığı hissi (palpitasyon) •Tremor, aralıksız kas kasılmalarına bağlı kıvrılmalı (yılanvari) veya tekrarlanan hareketler veya anormal duruş (distoni), sersemlik, baş ağrısı, dikkat dağınıklığı
•Göze yakın cisimlere odaklanmakta güçlük (akomodasyon bozukluğu), görüş anormallikleri
•Nefes almada güçlük veya ağrı (dispne)
•Tükürük salgısında artış, kabızlık, kusma, sindirim problemleri veya üst karın merkezli rahatsızlık hissi (dispepsi), ishal
•İdrar yapma bozukluğu, idrar yapamama (idrar tutukluğu)
•Terlemede artış (hiperhidroz), kaşıntı (pruritis)
•Kas ağrısı (miyalji)
•İştah artışı, kilo artışı
•Yorgunluk, güçsüzlük (asteni)

•Uykusuzluk (insomnia), depresyon, endişeli olma hali, ajitasyon, cinsel dürtü azalması (libido azalması)

Yaygın olmayan:
•Sarsıntılı hareketler (diskinezi), parkinsonizm, konuşma bozukluğu, konvülsiyon
•Gözün dairesel hareketi (okülojirasyon)
•Karın ağrısı, bulantı, gaz
•Döküntü, ışığa hassasiyete bağlı cilt reaksiyonu (fotosensitivite reaksiyonu), egzema veya cilt iltihabı (dermatit)
•Kas sertliği
•İştah azalması
•Düşük kan basıncı (hipotansiyon), ateş basması
•Anormal karaciğer fonksiyon testleri
•Cinsel sorunlar (boşalmada gecikme, sertleşme problemleri)
•Kafa karışıklığı hali

Seyrek:
•Düşük kan pulcuğu sayısı (trombositopeni), düşük beyaz kan hücresi sayısı (nötropeni), düşük beyaz kan hücresi sayısı (lökopeni), kemik iliği zehirlenmesi (agranülositoz) •Kanda prolaktin düzeyi artışı (hiperprolaktinemi)
•Yüksek kan şekeri (hiperglisemi), bozulmuş glukoz toleransı
•Aşırı duyarlılık (hipersensitivite), akut sistemik ve şiddetli alerjik reaksiyon (anaflaktik reaksiyon)
•Erkekte memelerde büyüme (jinekomasti), aşırı süt üretimi (galaktore), adet görmeme (amenore).

Flupentiksol dihidroklorür (FLUANXOL’ün etkin maddesi) benzeri etki mekanizması olan diğer ilaçlarda da görüldüğü üzere, aşağıdaki yan etkiler seyrek olarak bildirilmiştir:
•Düzensiz kalp atımları, QT uzaması (kalpte ciddi aritmilere ve ani ölümlere yol açabilen bir durum), EKG’de (elektrokardiyogram: kalbin elektriksel etkinliğine ait kayıtta) değişiklikler, ventriküler aritmiler (kalp karıncıklarından kaynaklanan düzensiz kalp atımları), ventriküler fibrilasyon (kalpte yaşamı tehdit eden atım bozukluğu), ventriküler taşikardi (kalp karıncıklarından kaynaklanan kalp atımının hızlanması) (Torsades de Pointes)

Seyrek vakalarda, düzensiz kalp atışları (aritmi) ani ölümlere neden olabilir.

Yaşlı, demansı (bunaması) olan kişilerde antipsikotik alan hastalar, antipsikotik almayanlar ile karşılaştırıldığında ölüm vakalarında artış bildirilmiştir.

Eğer yan etkiler ciddileşirse veya bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.

Yan etkilerin raporlanması
Kullanma Talimatında yer alan veya almayan herhangi bir yan etki meydana gelmesi durumuczacınız veya hemşireniz ile konuşunuz. Ayrıca karşılaştığınız yan etkileri sitesinde yer alan “İlaç Yan Etki Bildirimi” ikonuna tıklayarak ya da 0 800 aralı yan etki bildirim hattının arayarak Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildiriniz. Meydana gelen yan etkileri bildirerek kullanmakta olduğunuz ilacın güvenliliği hakkında daha fazla bilgi edinilmesine katkı sağlamış olacaksınız.

5. FLUANXOL’ün saklanması

FLUANXOL’ü çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra FLUANXOL’ü kullanmayınız. Son kullanma tarihi belirtilen ayın son gününü ifade eder.

Ruhsat sahibi: Lundbeck İlaç Tic. Ltd. Şti.

FSM Mah. Poligon Cad. Buyaka 2 Sitesi No:8 1.Blok Kat:7 34771 Ümraniye / İstanbul

Üretim yeri: H. Lundbeck A/S Ottiliavej 9 2500 Valby, Kopenhag/Danimarka

Bu kullanma talimatı tarihinde onaylanmıştır.

Doktorlar İçin Kullanma Talimatı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ

1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

FLUANXOL® 3 mg film kaplı tablet

2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

Etkin Madde: Her bir film kaplı tablet 3 mg flupentiksol (3.504 mg flupentiksol dihidroklorür olarak) içerir.

Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat 61.0 mg ve
Sunset yellow FCF (E110) içerir.

Yardımcı maddeler için 6.1’e bakınız.

3. FARMASÖTİK FORM

Film kaplı tablet
Yuvarlak, koyu sarı renkte, her iki yüzü de hafif bombeli, FI işaretli, film kaplı tabletlerdir.

4. KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1. Terapötik endikasyonlar

Şizofreni ve özellikle apati, enerji yoksunluğu, duygu durumunda çökme, içine kapanma ile giden halüsinasyonlar, hezeyanlar ve düşünce bozuklukları gibi semptomlarla seyreden psikozların tedavisinde endikedir.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

Yetişkinler:
Doz, hastanın koşullarına göre bireysel olarak ayarlanmalıdır. Genel olarak, ilk başta küçük dozlarla başlanmalı ve terapötik cevaba göre mümkün olan en kısa sürede optimal etkili seviyeye yükseltilmelidir. İdame dozu genellikle tek doz olarak sabah verilir.

Başlangıçta; günde iki veya üçe bölünmüş şekilde 3-15 mg verilip, gerekir ise günde 39 mg’a çıkarılabilir.

İdame dozu genellikle günde 6-21 mg’dır.

Uygulama şekli:
Tabletler suyla beraber yutulur.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Flupentiksol, böbrek işlevi azalmış hastalara olağan dozlarda verilebilir.

Karaciğer yetmezliği:
Doz dikkatle belirlenmeli ve mümkünse serum seviyesi izlenmelidir.

Pediyatrik popülasyon:
Klinik tecrübe olmadığından flupentiksolün çocuklarda kullanımı önerilmez.

Geriyatrik popülasyon:
Yaşlı hastalar en düşük tedavi dozunu almalıdır.

4.3. Kontrendikasyonlar

Etkin madde veya yardımcı maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılık (6.1’e bakınız).

Elektrokonvülsif tedavi (EKT) veya hastanede yatmayı gerektiren şiddetli depresyon, coşkulu aşırı aktif veya manik dönemlerin olması.

Dolaşım yetersizliğinin sebep olduğu kollaps, herhangi bir sebepten (mesela alkol, barbitürat veya opiat zehirlenmesi) bilincin baskılanması, koma durumları.

Uyarılabilir durumdaki veya ajite olmuş hastalarda kullanımı tavsiye edilmez.

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Karaciğer hastalığı, kardiyak hastalığı veya aritmisi olan hastalar; ilerlemiş solunum hastalığı; renal bozukluğu; epilepsisi (ve alkol kesilmesi veya beyin hasarı gibi epilepsiye yatkınlık oluşturabilecek durumlar); Parkinson hastalığı; dar açılı glokom; prostat büyümesi; hipotiroidi; hipertiroidi; myasthenia gravis hastalığı; feokromositoması olan hastalar ve tioksantanlar veya diğer antipsikotiklere aşırı duyarlılık gösteren hastalarda kullanımında dikkatli olunmalıdır.

Özellikle yaşlılar sedasyon, hipotansiyon, konfüzyon ve sıcaklık değişimleri gibi yan etkileri gösterme eğilimleri nedeniyle yakın gözetim altında tutulmayı gerektirirler.

Nöroleptik malign sendrom (hipertermi, kas rijiditesi, dalgalı bilinç durumu, otonom sinir sistemi instabilitesi) gelişme olasılığı her nöroleptikte vardır. Bu risk, daha kuvvetli ilaçlarda daha fazla olabilir. Ölümle sonuçlanan vakalar arasında, geçmişinde organik beyin sendromu, mental gerilik, opiyat ve alkol bağımlılığı olan hastalar daha fazladır.

Tedavi: Nöroleptiğin kesilmesi. Semptomatik tedavi ve genel destekleyici önlemlerin kullanılması.

Dantrolen ve bromokriptin uygulanması yararlı olabilir.

Semptomlar, oral nöroleptikler kesildikten sonra bir haftadan daha fazla ve depo formları kesildikten sonra daha da uzun sürebilir.

Nadiren trombositopeni gibi kan diskrazileri bildirilmiştir. Eğer hasta ısrarlı enfeksiyon belirtileri gösteriyorsa kan sayımı yapılmalıdır.

Diğer nöroleptikler gibi flupentiksol; organik beyin sendromu, konvülsiyon ve ileri hepatik hastalığı olanlarda dikkatle kullanılmalıdır.

Aktive edici etkisi nedeniyle, uyarılabilecek durumdaki veya aşırı aktif hastalarda günde 25 mg’a kadar olan dozlar önerilmez. Eğer hasta önceden sedatif etkili nöroleptik veya trankilizanlar ile tedavi edilmiş ise bu ilaçlar yavaş yavaş kesilmelidir.

Diğer psikotroplar için geçerli olduğu gibi flupentiksol,insülin ve glukoz seviyelerini değiştirebilir. Bu nedenle, diyabetik hastalarda antidiyabetik tedavinin ayarlanması gerekebilir.

Özellikle yüksek dozlarda uzun süreli tedavideki hastalar dikkatle izlenmeli ve idame dozunun düşürülmesinin gerekli olup olmadığı kararı periyodik olarak gözden geçirilmelidir.

Antipsikotikler terapötik sınıfına dahil olan diğer ilaçlar gibi flupentiksol de QT uzamasına neden olabilir. İnatçı QT aralığı uzaması malign aritmi riskini artırabilir. Bu nedenle, duyarlı bireylerde (hipokalemi, hipomagnezemi veya genetik yatkınlığı olanlar) ve QT uzaması, belirgin bradikardi (dakikada <50 atım), yakın zamanda geçirilmiş miyokard enfarktüsü, kompanse olmayan kalp yetmezliği veya kardiyak aritmi gibi kardiyovasküler bozukluk hikayesi olan hastalarda flupentiksol dikkatle kullanılmalıdır. Diğer antipsikotiklerle eş zamanlı tedaviden kaçınılmalıdır (bkz. Bölüm 4.5).

Antipsikotik ilaçlar ile venöz tromboembolizm vakaları bildirilmiştir. Antipsikotikler ile tedavi edilen hastalarda sıklıkla VTE için kazanılmış risk faktörleri bulunduğundan, VTE için tüm olası risk faktörleri flupentiksol ile tedavi öncesi ve sırasında tanımlanmalı ve koruyucu önlemler alınmalıdır.

Yaşlı hastalar

Demansı olan yaşlı kişilerde mortalite artışı
Konvansiyonel ve atipik antipsikotik ilaçların demansa bağlı psikozu olan yaşlı hastaların tedavisinde kullanıldığında ölüm riskinde artışa neden olduğu gösterilmiştir. Riskin kesin boyutu hakkında bir tahmin vermek için yeterli veri mevcut değildir ve artan riskin nedeni bilinmemektedir.

Flupentiksol, demansla ilişkili davranış bozuklukları tedavisinde ruhsatlı değildir.

Serebrovasküler
Randomize plasebo kontrollü klinik çalışmalarda bazı atipik antipsikotikleri kullanan demansı olan popülasyonda serebrovasküler advers olay riskinin yaklaşık 3 kat artış gösterdiği gözlenmiştir. Bu risk artışının mekanizması bilinmemektedir. Diğer antipsikotikler ile ve diğer hasta popülasyonlarında da risk artışı göz ardı edilemez. Flupentiksol, inme riski taşıyan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

Yardımcı maddeler:
Tabletler laktoz monohidrat içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

Tabletler ayrıca, alerjik reaksiyona neden olabilecek sunset yellow FCF (E110) içerir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Kullanımda önlem gerektiren kombinasyonlar:
Flupentiksol, alkolün sedatif etkisini ve barbitüratlarla diğer merkezi sinir sistemi ilaçlarının etkilerini artırabilir. Flupentiksol, genel anestezikler ve antikoagülanların etkisini artırabilir ve nöromuskuler bloke edici ajanların etkisini uzatabilir.

Nöroleptikler antihipertansif ilaçların etkilerini artırabilir veya azaltabilir. Guanetidin ve benzer etkili maddelerin antihipertansif etkisini azaltır.

Nöroleptiklerin lityum veya sibutramin ile beraber kullanımı nörotoksisite riskini artırır.

Trisiklik antidepresanlar ve nöroleptikler karşılıklı olarak birbirlerinin metabolizmasını inhibe ederler.

Flupentiksol, levodopa ve adrenerjik ilaçların etkilerini azaltabilir, antikolvülsanların etkisini değiştirebilir.

Antikolinerjik özellikli atropin veya diğer ilaçların antikolinerjik etkilerini artırabilir. Metoklopramid ve piperazinin beraber kullanımı ekstrapiramidal bozukluk riskini artırır.

Antipsikotikler, kinidinin kardiyak depresan etkilerini; kortikosteroidlerin ve digoksinin emilimini artırabilir. Hidralazin ve alfa-blokörler (örn. doksazosin) veya metildopa gibi vazodilatör antihipertasif ajanların hipotansif etkilerini artırabilir.

Antipsikotik tedaviye bağlı QT aralığı uzamaları, QT aralığını belirgin şekilde uzattığı bilinen diğer ilaçların eş zamanlı uygulamasıyla daha da şiddetlenebilir. Bu ilaçların eş zamanlı olarak uygulanmasından kaçınılmalıdır. Bununla ilgili sınıflar aşağıdakileri içermektedir:
• sınıf Ia ve III antiaritmikler (örn. kinidin, amiodaron, sotalol, dofetilid)
• bazı antipsikotikler (örn. tiyoridazin)

bazı makrolidler (örn. eritromisin) • bazı antihistaminikler (örn. terfenadin, astemizol)
• bazı kinolon antibiyotikleri (örn. gatifloksazin, moksifloksazin)

Yukarıdaki liste kapsamlı değildir ve QT aralığını önemli derecede uzattığı bilinen diğer ilaçlardan da (örn. sisaprid, lityum) kaçınılmalıdır.

Tiyazid diüretikleri gibi elektrolit dengesini bozduğu (hipokalemi) bilinen ilaçlar ve flupentiksolün plazma konsantrasyonunu artırdığı bilinen ilaçlar, QT uzaması ve malign aritmi riskini artıracağından dikkatli kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye
Gebelik kategorisi ‘C’dir.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

Hastalar flupentiksol tedavisi sırasında hamile kalırlarsa veya hamile kalmayı planlıyorlarsa doktorlarına haber vermelidirler.

Güvenlilik verilerine dayanarak, flupentiksol ve oral kontraseptif kullanımı arasında bir etkileşim olduğuna ilişkin bir gösterge yoktur. Kontraseptifler ile flupentiksol arasındaki olası etkileşim için bir araştırma yapılmamıştır. Mevcut bilgiye göre, flupentiksol ve oral kontraseptif kullanımı arasında bir etkileşim olduğu söylenemez.

Gebelik dönemi
FLUANXOL’ün gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir.

Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik /ve-veya/ embriyonal/fetal gelişim /ve-veya/ doğum /ve-veya/ doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. Bölüm 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.

Flupentiksol, hasta için beklenen yararları fetüs için olan teorik risklerine ağır basmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır, uygulanan doz mümkün olduğunca düşük, tedavi süresi mümkün olduğunca kısa olmalıdır.

FLUANXOL gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

Gebeliğin üçüncü trimesterinde antipsikotik ilaçlara maruz kalan yeni doğanlar, doğumu takiben şiddeti değişebilen, anormal kas hareketleri (ekstrapiramidal işaretler/ekstrapiramidal semptomlar) ve/veya ilaç kesilme semptomları açısından risk altındadırlar. Bu semptomlar, ajitasyon, hipertoni, hipotoni, tremor, somnolans, respiratuar distres veya beslenme bozukluklarını içermektedir. Bu nedenle, yeni doğanlar dikkatle izlenmelidir.

Laktasyon dönemi
Flupentiksol anne sütünde düşük konsantrasyonlarda bulunduğundan, terapötik dozlarda kullanıldığında bebeği etkilemesi beklenmese de önerilmez. Bebek tarafından alınan doz, vücut ağırlığına bağlı anne dozunun (mg/kg) % 0.5’inden daha azdır. Klinik açıdan önemli ise flupentiksol tedavisi sırasında emzirmeye devam edilebilir, ancak özellikle doğumdan sonraki ilk 4 hafta bebeğin gözlemlenmesi önerilir.

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Flupentiksol düşük-orta doz aralığında sedatif olmayan bir ilaçtır.

Ancak, psikotrop ilaçlarla tedavi edilen hastaların genel dikkat ve konsantrasyon seviyelerinde biraz bozukluk görülebilir. Bu nedenle, araba veya diğer makineleri kullanma yeteneklerinin

bozulabileceği hakkında uyarılmaları gerekir.

Hastalarda görme bulanıklığı gelişirse araç kullanmamalıdırlar.

4.8. İstenmeyen etkiler

Flupentiksol ile tedavi sırasında veya tedavinin kesilmesinden hemen sonra, intihar düşüncesi ve intihar davranışı sergileyen vakalar bildirilmiştir.

İstenmeyen etkilerin çoğu doza bağımlıdır. Bu etkilerin sıklığı ve şiddeti tedavinin erken evresinde daha çok görülür ve tedavinin devamında azalır.

Tedavinin özellikle erken evresinde ekstrapiramidal reaksiyonlar meydana gelebilir. Çoğu durumda bu yan etkiler, dozun azaltılması ve/veya antiparkinson ilaçların kullanılmasıyla tatmin edici derecede kontrol altına alınabilir. Antiparkinson ilaçların rutin olarak profilaktik kullanımı önerilmez.

Antiparkinson ilaçlar tardif diskineziyi azaltmaz, hatta alevlendirebilir. Dozun azaltılması veya mümkünse, flupentiksol tedavisinin sonlandırılması önerilir.

İnatçı akatizide, bir benzodiazepin veya propranolol uygulanması yararlı olabilir.

Sıklıklar literatür ve spontan bildirimlerden alınmıştır. Sıklıklar şu şekilde tanımlanmıştır:Çok yaygın (≥1/10), yaygın (≥1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (≥1/1,000 ila <1/100), seyrek (≥1/10,000 ila <1/1,000), çok seyrek (<1/10,000) veya bilinmiyor (mevcut verilerden tahmin edilemiyor).

Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Seyrek: Trombositopeni, nötropeni, lökopeni, agranulositoz

Bağışıklık sistemi hastalıkları
Seyrek: Hipersensitivite, anafilaktik reaksiyon

Endokrin hastalıkları
Seyrek: Hiperprolaktinemi

Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: İştah artışı, kilo artışı
Yaygın olmayan: İştah kaybı
Seyrek: Hiperglisemi, glukoz toleransında bozulma

Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: Uykusuzluk, depresyon, sinirlilik, ajitasyon, libido azalmasıYaygın olmayan: Kafa karışıklığı hali
Bilinmiyor: İntihar düşüncesi, intihar davranışı*

Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Somnolans, akatizi, hiperkinezi, hipokinezi
Yaygın: Tremor, distoni, sersemlik, baş ağrısı, dikkat dağınıklığı

Yaygın olmayan-seyrek: Tardif diskinezi, diskinezi, parkinsonizm, konuşma bozukluğu, konvülsiyon
Çok seyrek: Nöroleptik malign sendrom

Göz hastalıkları
Yaygın: Akomodasyon bozukluğu, görme anomalileri Yaygın olmayan: Okülojirasyon (gözün dairesel hareketi)

Kardiyak hastalıkları
Yaygın: Taşikardi, çarpıntı
Seyrek: Elektrokardiyogramda QT uzaması

Vasküler hastalıkları
Yaygın olmayan: Hipotansiyon, sıcak basması
Çok seyrek: Venöz tromboembolizm

Solunum, göğüs hastalıkları ve mediastinal hastalıklar Yaygın: Dispne

Gastrointestinal hastalıkları
Çok yaygın: Ağız kuruluğu
Yaygın: Tükürük salgısında artış, kabızlık, kusma, dispepsi, ishal Yaygın olmayan: Karın ağrısı, mide bulantısı, gaz

Hepato-bilier hastalıkları
Yaygın olmayan: Karaciğer fonksiyon testi sonucunda anormallik Çok seyrek: Sarılık

Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın: Hiperhidroz, kaşıntı
Yaygın olmayan: Döküntü, fotosensitivite reaksiyonu, dermatit

Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıklarıYaygın: Miyalji
Yaygın olmayan: Kas rijiditesi

Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın: İşeme bozuklukları, idrar tutukluğu

Gebelik, purperiyum durumları ve perinatal hastalıklarıBilinmiyor: Neonatal yoksunluk sendromu (bkz. Bölüm 4.6)

Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Yaygın olmayan: Boşalma bozukluğu, erektil disfonksiyon Seyrek: Jinekomasti, galaktore, amenore

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar Yaygın: Asteni, yorgunluk

*Flupentiksol tedavisi sırasında veya tedavinin kesilmesinin erken safhalarında intihar düşüncesi ve intihar davranışı vakaları bildirilmiştir.

Antipsikotikler terapötik grubuna dahil olan diğer ilaçlarda olduğu gibi flupentiksol için de seyrek olarak, QT uzaması, ventriküler aritmi–ventriküler fibrilasyon, ventriküler taşikardi, Torsade de Pointes ve açıklanamayan ani ölüm vakaları rapor edilmiştir (bkz Bölüm 4.4). Flupentiksolün aniden kesilmesi, kesilme semptomlarına neden olabilir. En yaygın belirtiler bulantı, kusma, anoreksi, ishal, rinore, terleme, miyalji, parestezi, uykusuzluk, huzursuzluk, anksiyete ve ajitasyondur. Hastalar ayrıca vertigo, birbirini takip eden sıcaklık ve soğukluk hissi ve tremor yaşayabilir. Belirtiler genellikle ilacı bıraktıktan sonra 1. ila 4. günler arasında başlar ve 7 ila 14 gün içinde azalır.

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli Türkiye erkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir e-posta: tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 2183599).

4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Belirtiler:
Somnolans, koma, hareket bozuklukları, konvülsiyonlar, şok, hipertermi veya hipotermi.

Klinik deneylerde bir kerede oral yolla alınan en yüksek doz 80 mg’dır. Günde 320 mg’a kadar varan dozun verildiği bildirilmiştir.

Kalbi etkilediği bilinen ilaçlarla birlikte aşırı dozda flupentiksol alındığında elektrokardiyografide değişiklikler, QT uzaması, Torsade de Pointes, kardiyak arrest ve ventriküler aritmi rapor edilmiştir.

Tedavi:
Tedavi semptomatik ve destekleyicidir. Oral alımından sonra mümkün olan en kısa sürede gastrik lavaj yapılmalıdır, aktif kömür uygulanabilir. Solunum ve kardiyovasküler sistemleri destekleyici önlemler alınmalıdır. Kan basıncı daha da düşebileceğinden epinefrin (adrenalin) kullanılmamalıdır. Konvülsiyonlar diazepam ile ve ekstrapiramidal semptomlar biperiden ile tedavi edilebilir.

5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

5.1. Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grubu:
Nöroleptikler (antipsikotikler)

ATC-kodu: N05AF01

Etki mekanizması:
Flupentiksol, tiyoksanten grubundan bir nöroleptiktir.

Flupentiksol; iki geometrik izomerin, aktif flupentiksol ve trans(E)-flupentiksolün yaklaşık 1:1 oranında karışımıdır.

Nöroleptiklerin antipsikotik etkisi dopamin reseptörlerini bloke etme etkileriyle ilintilidir, ayrıca 5-HT (5-hidroksitriptamin) reseptörlerini bloke ederek bu etkiye katkıda bulunmaları da olasıdır. Flufenazin in vivo olarak hemen hemen yalnızca dopamin D2 reseptörleri için selektifken, flupentiksol in vitro ve in vivo olarak her iki dopamin D1 ve D2 reseptörüne karşı yüksek afinite gösterir. Atipik antipsikotik olan klozapin de flupentiksol gibi, hem in vitro hem de in vivo olarak D1 ve D2 reseptörlerine eşit afinite göstermektedir.

Flupentiksol, klorprotiksenden, yüksek doz fenotiazinlerden ve klozapinden daha az olmakla birlikte, α1-adrenoreseptörlere ve 5-HT2 reseptörlerine yüksek afinite gösterir, ancak kolinerjik muskarinik reseptörlere afinitesi yoktur. Antihistaminerjik özellikleri çok azdır, α2-adrenoreseptör bloke edici etkisi ise hiç yoktur.

Flupentiksolün nöroleptik (dopamin reseptörlerini bloke edici) aktiviteye ilişkin yapılan bütün davranış çalışmalarında, güçlü bir nöroleptik olduğu kanıtlanmıştır. İn vivo test modellerinde, D2 dopamin bağlanma yerlerine in vitro afinitesi ile günlük oral antipsikotik dozları arasında korelasyon saptanmıştır.

Sıçanlarda görülen perioral hareketler D1 reseptör stimülasyonuna veya D2 reseptör blokajına bağlıdır. Bu hareketler flupentiksol ile engellenebilir. Benzer olarak, maymunlar üzerinde yapılan araştırmalar oral hiperkinezinin daha çok D1 reseptör stimülasyonu ile ilgili olduğunu ve daha az ölçüde de D2 reseptör süpersensitivitesi ile bağlantılı olduğunu göstermiştir. Bu buluş, insanlarda da benzer etkiden (yani, diskinezi) D1 aktivasyonunun sorumlu olabileceği düşüncesini doğurmaktadır. Bu nedenle, D1 reseptörlerinin blokajının avantaj olduğu düşünülebilir.

Flupentiksol farelerde, alkol ve barbitüratların oluşturduğu uyku süresini sadece çok yüksek dozlarda kullanıldığında uzatır. Bu durum, sedatif etkisinin çok zayıf olduğunu gösterir.

Diğer çoğu nöroleptikler gibi, flupentiksol de doza-bağımlı olarak serum prolaktin seviyesini artırır.

Klinik etkililik:
Klinik kullanımda flupentiksol, doza bağlı değişiklik gösteren geniş spektrumlu bir aktivitiye sahiptir.

Düşük dozlarda flupentiksol (1-2 mg/gün) antidepresan, anksiyolitik ve aktive edici özellik gösterir.

Orta dozlarda (3-25 mg/gün) flupentiksol, akut ve kronik psikozların tedavisinde kullanılır. Bu

doz aralığında pratik olarak spesifik olmayan hiç bir sedatif etki göstermez ve şiddetli psikomotor ajitasyonlu hastalarda kullanılmaz. Flupentiksol, halüsinasyonlar, hezeyanlar veya düşünce bozuklukları gibi şizofreninin çekirdek semptomlarını belirgin ölçüde azaltmasının ya da tümüyle elimine etmesinin yanı sıra, disinhibe edici (antiotistik ve aktive edici) ve duygudurumu yükseltici nitelikleri ile, özellikle, apatetik, içine kapanmış, deprese ve motivasyonları düşmüş hastalarda da yararlıdır.

Antipsikotik etki, artan dozla artar. Ayrıca, bir ölçüde sedasyon beklenmelidir. Flupentiksol, bütün doz aralığında belirgin bir anksiyolitik etkiye sahiptir ve yüksek dozlarla
yapılan tedavilerde bile duygudurumu yükseltici ve disinhibe edici etkisi korunur. Yüksek dozla yapılan tedaviler ekstrapiramidal semptomların sıklığını artırmaz.

5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler:
Aşağıda verilen bilgiler, aktif cis(Z) izomerine aittir.

Emilim:
Oral alımından sonra maksimum serum seviyelerine 4-5 saatte ulaşılmıştır. Oral biyoyararlanımı yaklaşık % 40’dır.

Dağılım:
Görünür dağılım hacmi (Vd)β yaklaşık 14.1 L/kg’dir. Plazma proteinine bağlanma oranı yaklaşık % 99’dur.

Biyotransformasyon:
Flupentiksol metabolizması üç ana yol üzerinden gerçekleşir: sülfoksidasyon, yan zincir N-dealkilasyonu ve glukuronik asit konjugasyonu. Metabolitlerinin psikofarmakolojik aktivitesi yoktur. Flupentiksol beyin ve diğer dokularda metabolitlerinden daha aktiftir.

Eliminasyon:
Eliminasyon yarılanma ömrü (T1/2β) yaklaşık 35 saattir ve ortalama sistemik klerensi (Kls) yaklaşık 0.29 L/dakikadır.

Flupentiksol başlıca feçesle ve bir miktar da idrarla atılır. İnsanlara trityumla işaretli flupentiksol verildiğinde, eliminasyon tablosu feçes ile atılan miktarın idrara oranla 4 kez fazla olduğunu göstermiştir.

Emziren annelerde flupentiksol anne sütüyle az miktarda

konsantrasyonu/serum konsantrasyonu oranı ortalama 1.3’dür.

süt

Doğrusallık:
Kinetiği doğrusaldır. Kararlı durum plazma seviyelerine yaklaşık 7 günde erişilir. Günde tek doz 5 mg oral flupentiksole karşı gelen ortalama minimum kararlı durum konsantrasyonu yaklaşık 1.7 ng/ml (3.9 nmol/L) olarak bulunmuştur.

Hastalardaki karakteristik özellikler

Yaşlı hastalar:
Yaşlı hastalarda farmakokinetik araştırmalar yapılmamıştır. Ancak, ilgili tiyoksanten ilacı olan zuklopentiksol için bildirilen farmakokinetik parametreler hastaların yaşından oldukça bağımsızdır.

Böbrek yetmezliği:
Yukarıda verilen eliminasyon özellikleri göz önüne alındığında, azalmış böbrek işlevinin ana ilacın serum seviyeleri üzerinde çok fazla etkisi olmadığı farz edilebilir.

Karaciğer yetmezliği:
Veri yoktur.

Farmakokinetik/Farmakodinamik ilişkiler
Hastalık şiddeti hafif-orta olan şizofreni hastalarında idame tedavisi için 1-3 ng/ml (2-8 nmol/L) minimum (doz alımından hemen önce ölçülen konsantrasyon) serum (plazma) konsantrasyonu önerilir.

5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

Akut toksisite:
Flupentiksolün akut toksisitesi düşüktür.

Kronik toksisite :
Yapılan kronik toksisite çalışmalarında, flupentiksolün terapötik kullanımına ilişkin endişe verici bulgulara rastlanmamıştır.

Üreme toksisitesi :
Hayvan çalışmaları üreme toksisitesi göstermiştir.

Sıçanlarda yapılan fertilite çalışmalarında, flupentiksol dişi sıçanların gebelik oranını hafif etkilemiştir. Etkiler klinik kullanım sırasında uygulanan dozu aşan dozlarda görülmüştür. Fareler, sıçanlar ve tavşanlarda yapılan hayvan üreme çalışmaları teratojenik etkilere dair kanıt göstermemiştir. Sıçanlarda ve tavşanlarda maternal toksisite ile ilişkili dozlarda implantasyon sonrası kayıpta artış/artmış emilim oranları veya nadiren düşükler açısından embriyotoksik etkiler görülmüştür.

Üreme yeteneği/Fertilite
Flupentiksol dahil, konvansiyonel antipsikotiklerin prolaktin seviyesine etkisi olduğu (fertiliteyi olumsuz etkileyecek prolaktin seviyesinde artış) bilinmektedir. İnsanlarda hiperprolaktinemi, galaktore, amenore, libido azalması, erektil disfonksiyon ve ejakülasyon bozukluğu gibi advers olaylar rapor edilmiştir (bkz. Bölüm 4.8). Bu olayların kadın ve/veya erkek cinsel işlevi ve fertilitesi üzerine olumsuz etkisi olabilir.

Eğer klinik olarak anlamlı hiperprolaktinemi, galaktore, amenore veya cinsel işlev bozukluğu oluşursa, doz ayarlaması (eğer mümkünse) veya ilacın sonlandırılması göz önünde bulundurulmalıdır. Tedavi sonlandırıldığında etkiler geri dönüşümlüdür.

Karsinojenisite :
Flupentiksol, karsinojenik potansiyele sahip değildir.

6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Tablet çekirdeği:
Betadex

Laktoz monohidrat
Mısır nişastası
Hidroksipropilselüloz
Mikrokristalin selüloz
Kroskarmeloz sodyum
Talk
Hidrojene bitkisel yağ
Magnezyum stearat

Kaplama ve boya maddesi:
Kısmen hidrolize polivinil alkol
Makrogol /PEG 3350
Talk
Sarı demir oksit (E172)
Kırmızı demir oksit (E172)
Titanyum dioksit (E171)
Sunset yellow FCF (E110)
Macrogol/PEG 6000

6.2. Geçimsizlikler
Yeterli veri yoktur.

6.3. Raf ömrü
24 ay

6.4. Saklamaya yönelik özel uyarılar
25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.

6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
50 tabletlik HDPE şişe.

6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “ Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği” ne uygun olarak imha edilmelidir.

7. RUHSAT SAHİBİ
Lundbeck İlaç Tic. Ltd. Şti.

FSM Mah. Poligon Cad. Buyaka 2 Sitesi No:8 1.Blok Kat:7 34771 Ümraniye / İstanbul
Tel: 0216 5389600
Fax: 0216 5389639

8. RUHSAT NUMARASI
107/3

9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ İlk ruhsat tarihi: 14.12.1999
Ruhsat yenileme tarihi: 31.10.2006

10. KÜB’ÜN YENİLENME TARİHİ


Paylaşmak için Bağlantılar:

Bir yanıt yazın