KARVEA DUO 150 MG/10 MG 28 FİLM KAPLI TABLET
KULLANMA TALİMATI
KARVEA DUO 150mg/10 mg film kaplı tablet
Ağızdan alınır
•Etkin madde:
Her bir film kaplı tablette 150 mg irbesartan ve 10 mg amlodipin’e eşdeğer 14 mg amlodipin besilat içerir.
•Yardımcı maddeler:
Mikrokristalize selüloz, kroskarmelloz sodyum, hipromelloz, silikon dioksit, magnezyum stearat, makrogol 400, kırmızı demir oksit ve titanyum dioksit (E171) içerir.
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz. • Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.
• Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışında yüksek veya düşük doz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında:
1.
2.
3.
4.
5.
KARVEA DUO nedir ve ne için kullanılır?
KARVEA DUO ’yu kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler KARVEA DUO nasıl kullanılır?
Olası yan etkiler nelerdir?
KARVEA DUO ’nun saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1. KARVEA DUO nedir ve ne için kullanılır?
KARVEA DUO kan basıncının düşürülmesine yardımcı olan, irbesartan ve amlodipin içeren bir ilaçtır ve 28 film kaplı tablet halinde kullanıma sunulmuştur.
KARVEA DUO, tek başına irbesartan veya amlodipin içeren ilaçlarla yeterli derecede kan basıncı kontrolü sağlanamayan hastalarda kullanılmaktadır.
2. KARVEA DUO ’yu kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
KARVEA DUO’yu aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ:
Eğer,
•İçerdiği etkin maddelerden birine veya her ikisine veya içeriğindeki yardımcı maddelere karşı aşırı duyarlılığınız (alerjiniz) var ise Bu belge, güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
1
•Şiddetli düşük kan basıncınız varsa (hipotansiyon)
•Aort kalp kapakçığınızda daralma varsa (aortik stenoz) veya kardiyojenik şok (kalbinizin vücudunuza yeterli kan sağlayamadığı bir durum) durumunuz varsa
•Bir kalp krizi sonrası kalp yetmezliğinden yakınıyorsanız
• Hamile iseniz veya emziriyorsanız
• 18 yaşından küçük iseniz.
Diyabet hastasıysanız veya böbreklerinizde bozukluk varsa, KARVEA DUO’yu aliskiren denilen bir maddeyi içeren ilaçlarla (yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan bir başka ilaç) birlikte kullanmayınız.
Diyabetik nefropati adı verilen uzun süreli şeker hastalığı sonucunda ortaya çıkmış bir böbrek rahatsızlığınız varsa, KARVEA DUO’yu anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri (yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan bir ilaç grubu) adı verilen ilaçlarla kullanmayınız.
KARVEA DUO’yu aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ:
Eğer aşağıdaki durumlardan biri varsa veya geçirdiyseniz doktorunuzu bilgilendiriniz: •Aşırı ishal veya kusmanız varsa, beslenmenizde aşırı tuz kısıtlaması yaptıysanız veya yoğun idrar söktürücü tedavi kullandıysanız (doktorunuz KARVEA DUO tedavisine başlamadan, öncelikle sizdeki sıvı ve tuz kaybını giderecek önlemler alabilir)
•Böbreklerinizle ilgili ciddi sorunlarınız varsa (doktorunuz düzenli aralıklarla sizden kan tetkikleri isteyerek, bazı maddelerin kanınızdaki değerlerini izleyebilir ve sizi yakından takip etmek isteyebilir)
•Böbreklerden aldosteron adlı bir hormonun fazla salgılanması sonucu oluşan primer aldosteronizm adı verilen bir hastalığınız varsa (bu hastalıkta ilacın etki mekanizması nedeniyle genellikle cevap alınamamaktadır. KARVEA DUO benzeri ilaçların kullanılması önerilmemektedir)
•Şeker hastalığınız varsa (diyabet) ve bunun için ilaç kullanıyorsanız (doktorunuzun şeker için kullandığınız ilaçların dozunda ayarlama yapması gerekebilir.)
•Şekeri “tolere” edemediğiniz veya gizli şeker olduğunuz söylendiyse, bu durumu doktorunuza söyleyiniz. Doktorunuz şeker hastalığının belirgin hale gelmesi açısından sizi yakından takip etmek isteyebilir.
•Lityum içeren bir ilaç kullanıyorsanız, doktorunuza söyleyiniz. KARVEA DUO ve lityumun birlikte kullanılması tavsiye edilmez.
•Yakın zamanda kalp krizi (son aylar içinde) geçirdiyseniz,
•Kalp yetmezliğiniz var ise,
•Kan basıncınızda şiddetli yükselme varsa (hipertansif kriz),
•Karaciğer fonksiyon bozukluğunuz varsa,
•Yaşlıysanız ve idrar söktürücü tedavisi veya başka nedenlerle vücudunuzda sıvı ve tuz kaybı söz konusuysa veya böbreklerinizle ilgili bir risk söz konusuysa. Böyle bir durumda, KARVEO DUO ile steroid yapılı olmayan iltihap giderici ilaçlar (NSAİİ) adı verilen ağrı kesici ve iltihap giderici ilaçların birlikte kullanılması, böbrek fonksiyonlarınızda kötüleşmeye sebep olabilir. KARVEA DUO ile birlikte bir NSAİİ tedavisi alıyorsanız doktorunuz böbrek fonksiyonlarınızı düzenli olarak takip edecektir.
•Damar sertliği nedeni ile kalp damarlarınızda daralma, tıkanma varsa
•Cerrahi operasyon geçirecekseniz
•Sedef hastalığınız varsa, ya da daha önce sedef hastalığı geçirdiyseniz. KARVEA DUO Bu belge, güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
2
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışın.
KARVEA DUO’nun yiyecek ve içecek ile kullanılması: KARVEA DUO yiyeceklerle veya aç karına alınabilir.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Hamileyseniz KARVEA DUO kullanmayınız. İlacın kullanımı sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz ilacı kullanmayı hemen bırakınız.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Amlodipinin küçük miktarlarda anne sütüne geçtiği gösterilmiştir. Emziriyorsanız veya emzirmeye başlayacaksanız KARVEA DUO’yu kullanmadan önce doktorunuza bildiriniz.
Araç ve makine kullanımı
KARVEA DUO araç ve makine kullanımınızı etkileyebilir. Eğer tabletleriniz hasta, sersem veya yorgun hissetmenize neden oluyorsa veya bulantı, baş ağrısı yapıyorsa, araç veya makine kullanmayınız ve hemen doktorunuza bildiriniz.
KARVEA DUO’nun içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler Uyarı gerektiren herhangi bir yardımcı madde içermemektedir.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Aşağıdaki ilaçları kullanıyorsanız ya da son zamanlarda kullandınız ise doktorunuza veya eczacınıza söyleyiniz:
•Yüksek tansiyon için alınan diğer ilaçlar ve idrar söktürücüler (tansiyon düşürücü etki artabilir)
•Vücut potasyum düzeyini etkileyen ilaçlar, potasyum içeren yapay tuz preparatları, serumda potasyum seviyesini arttıran ilaçlar (örneğin; heparin) (serumdaki potasyum düzeyi artabilir)
•Lityum içeren ilaçlar (serumda lityum düzeyi yükselebilir, lityuma bağlı zehirlenme görülebilir) ile birlikte tavsiye edilmez
•Steroid yapılı olmayan iltihap giderici ilaçlar (örneğin selektif COX-2 inhibitörleri, aspirin) (KARVEA DUO’nun kan basıncını düşürücü etkisi azalabilir; kanda potasyum düzeyi yükselebilir, böbrek fonksiyonlarının bozulması riski artar)
•Rifampisin, eritromisin, klaritromisin (antibiyotikler) (KARVEA DUO’nun etkisi azalabilir)
•Yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan aliskiren içeren ilaçlar (tansiyon düşüklüğü, kanda potasyum artışı ve böbrek işlevlerinde değişiklik riski artabilir)
•İmpotans tedavisinde kullanılan ilaç (Sildenafil)
•Repaglinid gibi şeker hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlarla birlikte kullanımında doz
3
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandıysanız lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. KARVEA DUO nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz sıklığı için talimatlar:
KARVEA DUO’yu daima doktorunuzun tavsiye ettiği şekilde kullanınız. Herhangi bir durumdan emin değilseniz, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
KARVEA DUO için önerilen maksimum doz günde 300 mg/10 mg’dır. Tedavi kan basıncı yanıtına göre ayarlanmalıdır.
Uygulama yolu ve metodu:
•KARVEA DUO yiyeceklerle birlikte veya öğünler arasında alınabilir. İlacınızı her gün aynı saatte, az miktar su ile yutarak alınız. KARVEA DUO’yu greyfurt suyu ile almayınız.
Değişik yaşgrupları
Çocuklarda kullanım:
KARVEA DUO’nun güvenlilik ve etkililiği değerlendirilmediğinden 18 yaşın altında kullanılması tavsiye edilmez.
Yaşlılarda kullanım:
Genel olarak yaşlı hastalarda doz ayarlaması gerekmez, fakat doz artırımı dikkatle yapılmalıdır
Özel kullanım durumları
Böbrek yetmezliği
Genel olarak böbrek fonksiyonu bozuk hastalarda doz azaltılması gerekmez.
Karaciğer yetmezliği
Karaciğer yetmezliğiniz varsa, doktorunuz KARVEA DUO dozunu ona göre ayarlayacaktır.
Damar içi hacim eksikliği (belirgin sıvı kaybı olanlar) Tedaviye başlamadan önce su/sodyum kaybı düzeltilmelidir.
Kan şekerinin düşmesi (Hipoglisemi)
İrbesartan, özellikle şeker hastalığı tedavisi gören hastalarda kan şekerinin düşmesine (hipoglisemi) neden olabilir. Bu nedenle şeker hastalığı tedavisinde kullanılan repaglinid veya insülin dozunun ayarlanması gerekebilir.
Eğer KARVEA DUO’nun etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla KARVEA DUO kullandıysanız:
Çok fazla tablet almanız kan basıncınızın düşmesine hatta tehlikeli derecede düşmesine sebep olabilir. Sersemlik, baş dönmesi, baygınlık veya zayıflık hissedebilirsiniz. Eğer kan basıncı düşüşünüz çok şiddetliyse, şok meydana gelebilir. Cildinizi soğuk ve nemli hissedebilirsiniz ve bilincinizi kaybedebilirsiniz.
4
KARVEA DUO’dan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
KARVEA DUO’yu kullanmayı unutursanız:
Günlük almanız gereken dozunuzu almayı unuttuysanız, ertesi gün normal ilaç dozunuzu alınız. Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
KARVEA DUO ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler:
Doktorunuz tedaviyi kesmenizi söylemedikçe KARVEA DUO’yu almaya devam etmeniz önemlidir.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, KARVEA DUO’nun içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Aşağıdakilerden biri olursa, KARVEA DUO’yu kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
•Ani hırıltı, göğüs ağrısı, nefes darlığı veya nefes almada zorluk
•Göz kapaklarının, yüzün ya da dudakların şişmesi
•Nefes almada büyük zorluğa sebep olan dil ve boğazın şişmesi
•Geniş cilt döküntüsünü içeren şiddetli cilt reaksiyonları, ürtiker, tüm vücudunuzda cildinizin kızarması, şiddetli kaşıntı, cildin kabarcıklanması, soyulması ve şişmesi, muköz membranlarda inflamasyon (Stevens Johnson Sendromu, toksik epidermal nekroliz) veya diğer alerjik reaksiyonlar
•Kalp krizi, anormal kalp atışı
•Hastanın kendini çok kötü hissettiği, şiddetli karın ve sırt ağrısına neden olabilen pankreas iltihabı
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir. Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Bildirilen diğer yan etkiler aşağıda listelenmiştir. Bu yan etkilerden herhangi biri ciddileşirse veya bu kullanma talimatında aşağıda yer almayan herhangi bir yan etki fark ederseniz, doktorunuza veya eczacınıza söyleyiniz.
Yan etkiler aşağıdaki kategorilerde gösterildiği şekilde sıralanmıştır:
Yaygın: 10 hastanın birinden az, fakat 100 hastanın birinden fazla görülebilir.
Yaygın olmayan: 100 hastanın birinden az, fakat 1000 hastanın birinden fazla görülebilir.
Seyrek: 1000 hastanın birinden az, fakat 10000 hastanın birinden fazla görülebilir. Çok seyrek: 10.000 hastanın birinden az görülebilir.
Bilinmiyor: eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor
İrbesartan kullanımına bağlı istenmeyen yan etkiler
Yaygın Bu belge, güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
5
•Bulantı, kusma
•Ödem
•Yorgunluk
Yaygın olmayan
•Yatarken veya oturduğu yerden kalkarken görülen baş dönmesi •İshal, sindirim bozukluğu/midede yanma
•Cinsel işlev bozukluğu
•Göğüs ağrısı
•Kalp atım hızının artması (taşikardi)
•Öksürük
Bilinmiyor
•Kırmızı kan hücrelerinin (alyuvar) sayısında azalma (anemi), kanda trombosit adı verilen
kan pulcuklarının sayısının azalmasıHipersensitivite reaksiyonları (kızarıklık, anjiyoödem,
ürtiker, anafilaktik şok dahil anafilaktik reaksiyonlar)
•Kandaki potasyum seviyesindeki artış, kandaki şeker seviyesinde azalma •Sarılık, karaciğer fonksiyon testlerinde yükselme, karaciğer iltihaplanması •Anjiyoödem, kaşıntı, ışığa duyarlılık, sedef hastalığı (ve sedef alevlenmesi)
•Kas-iskelet ağrısı
•Böbrek yetmezliği de dahil böbrek işlev bozuklukları •Kulak çınlaması
•Güçsüzlük
Amlodipin kullanımına bağlı istenmeyen yan etkiler
Çok yaygın
•Ödem
Yaygın
•Uyku hali, sersemlik, baş ağrısı (özellikle tedavinin başlangıcında)
•Görme bozuklukları (diplopi dahil)
•Kalp çarpıntısı
•Yüz kızarması
•Nefes darlığı
•Bulantı, karın ağrısı, sindirim bozuklukları, kusma, barsak hareketlerinde değişiklik (ishal ve kabızlık dahil)
•Yorgunluk
•Güçsüzlük
Yaygın olmayan
•Depresyon, uykusuzluk, duygudurum dalgalanmaları
•Dokunma duyusunda değişiklik, cilte karıncalanma, titreme, tat değişikliği, bayılma •
•Kulak çınlaması
•Kalp ritminde bozukluk [bradikardi (düşük kalp atış hızı), ventriküler taşikardi (kalbin
6
kaynaklanan hızlı bir ritm problemi] ve atriyal fibrilasyon (kalbin kulakçıklarından
kaynaklanan ritim bozukluğu)
•Öksürük
•Saman nezlesi
•Tansiyon düşüklüğü
•Ağız kuruluğu
•Döküntü, kaşıntı, deri altında kanamalar, terleme artışı, deride renk değişikliği, saç dökülmesi
•Eklem ağrıları, kas krampları, kas ağrısı, sırt ağrısı
•İdrar sıklığı artışı, miktürasyon (işeme) bozuklukları, gece idrar yapma ihtiyacı
•Erkeklerde sertleşme bozukluğu (ereksiyon olma güçlüğü), göğüslerde rahatsızlık veya göğüslerin büyümesi
•Göğüs ağrısı, halsizlik, spesifik olmayan ağrı
•Ağırlık artışı, ağırlık azalması
Seyrek
•Bilinç bulanıklığı
Çok seyrek
•Beyaz kan hücresi sayısında azalma, kanda trombosit adı verilen kan pulcuklarının sayısının azalması
•Alerjik reaksiyon
•Kanınızda yüksek oranda şeker bulunması (hiperglisemi)
•Kas gerginliğinde artış, beyin ve omurilik dışında yer alan sinirlerin hasar alması
•Kalp krizi
•Genelde cilt kızarıklığı ile birlikte kan damarlarının iltihabı
•Alerji sonucu yüz, dil ve boğazda şişme (anjiyoödem), eritema multiforme (deride yaygın kızarıklıkla seyreden deri hastalığı), ürtiker (kurdeşen)
•Pankreas iltihabı (pankreatit), midenin iç yüzündeki zarın iltihaplanması (gastrit), diş
etinde genişleme ve şişme (jinjival hiperplazi)
•Karaciğer iltihabı, sarılık ve karaciğer enzim yükselmeleri (çoğunlukla kolestaz ile
uyumlu)
Bilinmiyor
•Hareket bozukluğu
•Deride zehirlenmeye bağlı doku kaybı (toksik epidermal nekroliz)
İrbesartan/Amlodipin kombinasyonuna bağlı istenmeyen yan etkiler
7
Yaygın olmayan
•Ciltte karıncalanma
•Baş dönmesi
•Kalp ritminde yavaşlama
•Tansiyon düşüklüğü
•Erkekte cinsel güçsüzlük
•Öksürük
•Bulantı, üst karın bölgesinde ağrı, kabızlık
•Eklem sertliği, eklem ağrısı, kas ağrısı
•Azotemi, hiperkreatininemi
•Kandaki potasyum seviyesinde artış
•Güçsüzlük
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
Yan etkilerin raporlanması
Kullanma talimatında yer alan veya almayan herhangi bir yan etki meydana gelmesi durumuczacınız veya hemşireniz ile konuşunuz. Ayrıca karşılaştığınız yan etkilerisitesinde yer alan “İlaç Yan Etki Bildirimi” ikonunu tıklayarak ya da 0 800 3ı yan etki bildirim hattını arayarak Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildiriniz. Meydana gelen yan etkileri bildirerek kullanmakta olduğunuz ilacın güvenliliği hakkında daha fazla bilgi edinilmesine katkı sağlamış olacaksınız.
5. KARVEA DUO’nun saklanması
KARVEA DUO’yu çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
25ºC altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Son kullanma tarihi ile uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajın üzerinde belirtilen son kullanma tarihinden sonra KARVEA DUO’yu kullanmayınız. Son kullanma tarihi kutu üstünde belirtilen ayın son günüdür.
Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz KARVEA DUO’yu kullanmayınız.
Son kullanma tarihi geçmiş veya kullanılmayan ilaçları çöpe atmayınız! Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca belirlenen toplama sistemine veriniz.
Ruhsat sahibi:
Sanofi Sağlık Ürünleri Ltd. Şti.
Şişli-İstanbul
Üretim yeri:
Sanofi İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Lüleburgaz / Kırklareli Bu belge, güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
8
Bu kullanma talimatı …/…/…. tarihinde onaylanmıştır.
9
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
KARVEA DUO 150mg/10 mg film kaplı tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde:
İrbesartan
Amlodipin
(14 mg amlodipin besilat)
150 mg
10 mg
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için, Bölüm 6.1’e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Film Kaplı Tablet
Oval, bikonveks, kenarları düz, bir yüzünde 150/10 basılı, pembe renkli film kaplı tablet
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Esansiyel hipertansiyon tedavisi
Kan basıncı irbesartan veya amlodipin monoterapisi ile yeterli kontrol sağlanamayan hastalarda endikedir (bkz. Bölüm 4.3, 4.4, 4.5 ve 5.1).
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji /Uygulama sıklığı ve süresi:
Genel başlangıç ve idame tedavisinde önerilen KARVEA DUO dozu günde bir tablettir.
KARVEA DUO irbesartan veya amlodipin monoterapisi ile kan basıncı yeterince kontrol edilmeyen veya devam tedavisi için irbesartan ve amlodipin tedavisi uygulanacak olan hastalarda kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.3, 4.4, 4.5 ve 5.1).
Doz ilaçların monoterapilerine verilen ve istenilen antihipertansif yanıta göre ayarlanmalıdır. KARVEA DUO için önerilen maksimum doz günde 300 mg/10 mg’dır.
Tedavi kan basıncı yanıtına göre ayarlanmalıdır.
Uygulama şekli:
Sadece ağızdan kullanım içindir.
KARVEA DUO yiyeceklerle ya da aç karnına alınabilir.
1
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği: Genel olarak renal fonksiyonu bozuk hastalarda doz azaltılması gerekmez. KARVEA DUO’nun içerdiği amlodipinin plazma konsantrasyon değişiklikleri, böbrek yetmezliğinin derecesi ile ilişkili değildir, dolayısıyla böbrek yetmezliği olan hastalar için doz ayarlaması gerekmez. Amlodipin diyalize edilemez.
Karaciğer yetmezliği: Hafif ve orta derecede karaciğer bozukluğu olan hastalarda doz ayarlaması gerekmez. Amlodipin nedeniyle KARVEA DUO karaciğer yetmezliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Doz seçimi dikkatle yapılmalı ve dozlama aralığının en düşük dozu ile başlanmalıdır. Şiddetli karaciğer yetmezliğinde amlodipin farmakokinetiği çalışılmamıştır. Amlodipin kullanımına en düşük doz ile başlanmalıdır ve şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda yavaş yavaş doz arttırılmalıdır. (bkz. Bölüm 4.4).
Pediyatrik popülasyon: Güvenliliği ve etkinliği ile ilgili yeterince veri bulunmadığı için KARVEA DUO’nun çocuklarda ve adolesanlarda kullanılması tavsiye edilmemektedir.
Geriyatrik popülasyon: Genel olarak yaşlı hastalarda doz ayarlaması gerekmez, fakat doz arttırımı dikkatle yapılmalıdır (bkz. Bölüm 5.2).
4.3. Kontrendikasyonlar
İrbesartan ve amlodipin içermesi nedeniyle, KARVEA DUO aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:
•Etkin maddelerden birine veya her ikisine veya ilacın herhangi bir bileşenine karşı aşırı duyarlılık
•Dihidropiridin türevlerine karşı aşırı duyarlılık
•Şiddetli hipotansiyon
•Şok (kardiyojenik şok dahil)
•Sol ventrikül çıkış obstrüksiyonu (örn. yüksek dereceli aort stenozu)
•Miyokard infarktüsü sonrası hemodinamik olarak stabil olmayan kalp yetmezliği
•Gebelik ve laktasyon (bkz. Bölüm 4.6)
•KARVEA DUO ile aliskiren içeren ilaçların beraber kullanımı diyabetes mellitus veya böbrek yetmezliği (GFR <60 mL/dak/1,73 m2) olan hastalarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.5 ve 5.1).
•Diyabetik nefropatisi olan hastalarda, anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri ile birlikte KARVEA DUO uygulanmamalıdır.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
UYARILAR:
Hipotansiyon: Hacim eksikliği olan hastalar:
KARVEA DUO’nun içerdiği irbesartan herhangi bir başka eş zamanlı hastalığı olmayan hipertansif hastalarda nadiren hipotansiyon ile ilişkili olmuştur. Sodyum/hacim eksikliği olan hastalarda ve diüretikler ve/veya tuz kısıtlaması ile birlikte yoğun tedavi altında olan hastalarda veya hemodiyaliz hastalarında, örneğin Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim (ADE) inhibitörleri ile birlikte semptomatik hipotansiyon gelişebilir. KARVEA DUO ile tedaviye başlanmadan
2
önce hacim ve/veya sodyum eksikliği düzeltilmeli veya olası en düşük dozda tedaviye başlanılması düşünülmelidir.
Hipoglisemi
İrbesartan, özellikle diyabet tedavisi gören hastalarda hipoglisemiye neden olabilir. Bu nedenle diyabet ilacı olan repaglinid veya insülin dozunun ayarlanması gerekebilir.
Kalp yetmezliği olan hastalar:
Kalp yetmezliği olan hastalar tedavi edilirken dikkatli olunmalıdır. Şiddetli kalp yetmezliği olan hastalarda (New York Kalp Cemiyeti – NYHA III ve IV) plasebo kontrollü, uzun dönemli bir çalışmada, rapor edilen pulmoner ödem insidansı amlodipin ile tedavi edilen grupta plaseboya göre daha yüksek bulunmuştur. (bkz. Bölüm 5.1)
KARVEA DUO’nun içerdiği amlodipinin de dahil olduğu kalsiyum kanal blokörleri; ileride ortaya çıkabilecek kardiyovasküler olay ve mortalite riskinde artışa yol açabileceğinden konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Aort ve mitral kapak daralması, obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopati:
KARVEA DUO kullanırken aort veya mitral kapak daralması ya da obstrüktif hipertrofik
kardiyomiyopatisi olan hastalarda özel bir dikkat gösterilmelidir.
Hipertansif kriz:
KARVEA DUO’nun hipertansif krizin tedavisinde güvenlilik ve etkililiği saptanmamıştır.
Hepatik yetmezlik:
Diğer kalsiyum antagonistlerinde olduğu gibi, karaciğer fonksiyonları bozuk hastalarda amlodipinin yarı ömrü uzar ve bu hastalarda doz ayarlaması önerisi yapılmamıştır. Bunun için amlodipin doz aralığının alt sınırından başlanmalı, tedavi başlangıcında ve doz artırılırken dikkatli olunmalıdır. Şiddetli hepatik bozukluğu olan hastalarda yavaş doz titrasyonu ve dikkatli izlem gerekebilir. Bu nedenle KARVEA DUO bu hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Renovasküler hipertansiyon:
Bilateral böbrek arterlerinde daralma olan ya da çalışan tek böbrek arterinde daralma bulunan
hastalarda renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçların kullanılması, ciddi
hipotansiyon ve böbrek yetersizliği riskini artırır. KARVEA DUO kullanan hastalarda böyle
bir etkinin görüldüğü bildirilmemekle birlikte, anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile de
benzer etki beklenmektedir.
Böbrek yetersizliği ve böbrek transplantasyonu:
KARVEA DUO’nun böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda kullanılması durumunda,
serum potasyum ve kreatinin düzeylerinin periyodik olarak izlenmesi önerilmektedir.
KARVEA DUO’nun yakın dönemde böbrek transplantasyonu yapılan hastalarda kullanımına
ilişkin deneyim bulunmamaktadır.
Tip 2 diyabeti ve böbrek hastalığı olan hipertansif hastalar:
KARVEA DUO’nun içerdiği irbesartanın böbrek ve kardiyovasküler olaylar üzerindeki etkisi
3
değildir. Özellikle bu etkiler kadınlarda ve beyaz ırktan olmayanlarda daha zayıftır (bkz. Bölüm
5.1).
Hiperkalemi:
Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen diğer ilaçlarda olduğu gibi KARVEA DUO
ile tedavi sırasında özellikle böbrek yetersizliği, diyabetik böbrek hastalığına bağlı aşikar
proteinüri ve/veya kalp yetmezliği durumunda hiperkalemi görülebilir. Riskli hastalarda serum
potasyumunun yakın takibi önerilmektedir. (bkz. Bölüm 4. 5)
Lityum:
KARVEA DUO ile lityumun kombine kullanımı tavsiye edilmez (bkz. Bölüm 4.5).
Anjiyotensin II reseptör blokerleri ve kalsiyum kanal blokerlerinin birlikte kullanılması renal
lityum klirensini azaltabilir ve serum seviyelerindeki artış toksik seviyelere ulaşabilir.
KARVEA DUO alan hastalarda lityum seviyeleri izlenmelidir.
Primer aldosteronizm:
Primer aldosteronizmi olan hastalarda, renin-anjiyotensin sistemini baskılayarak etki gösteren
antihipertansif ilaçlara genel olarak cevap alınmaz. Bu nedenle, bu tip hastalarda KARVEA
DUO kullanımı önerilmemektedir.
Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS) dual blokajı:
Monoterapi ile kıyaslandığıda ADE inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör blokerleri ya da aliskirenin birlikte kullanılması durumunda hipotansiyon, hiperkalemi riskinin arttığı ve böbrek fonksiyonda değişlikler olduğuna dair kanıtlar bulunmaktadır. RAAS’ın dual blokajına yol açtığından ADE inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör blokerleri ya da aliskirenin ile birlikte kullanılması önerilmez (bkz. Bölüm 4.5 ve 5.1).
Eğer dual blokaj tedavisi mutlaka gerekli görülürse sadece uzman gözetimi altında yapılmalı ve böbrek fonksiyonu, elektrolitler ve kan basıncı sık sık takip edilmelidir.
Diyabetik nefropatisi bulunan hastalarda ADE inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokerleri birlikte kullanılmamalıdır.
Psöriyazis hastalarında veya psöriyazis öyküsü olan hastalarda KARVEA DUO kullanımı, psöriyazisi alevlendirebileceğinden dikkatli değerlendirilmelidir.
Artmış anjina veya miyokardiyal risk:
Amlodipin başlanması veya dozunun arttırılması sonrasında özellikle ciddi obstrüktif koroner arter hastalığı olan hastalarda anjina kötüleşebilir ve akut miyokardiyal enfarktüs gelişebilir.
GENEL ÖNLEMLER:
Damar tonüsü ve böbrek fonksiyonları esas olarak renin-anjiyotensin-aldosteron sistemine
bağlı olan hastalarda (örn. ciddi konjestif kalp yetersizliği ya da renal arter stenozu dahil böbrek
hastalığı olan hastalar), bu sistemi etkileyen Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim inhibitörleri veya
Anjiyotensin II Reseptör antagonistlerinin kullanılması durumunda akut hipotansiyon, azotemi, Bu belge, güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
4
oligüri veya nadiren akut böbrek yetersizliği ile karşılaşılabilir. İrbesartan dahil bir anjiyotensin
II reseptör antagonistinin kullanımı ile benzer bir etkinin oluşma olasılığı göz ardı edilemez.
Hipertansif siyah ırk popülasyonunda düşük renin düzeylerinin daha sık görülmesinden dolayı
Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim inhibitörlerinde de gözlendiği gibi İrbesartan ve diğer
anjiyotensin antagonistleri, kan basıncını düşürmede siyah ırkta siyah olmayanlara göre daha
az etkilidir. (bkz Bölüm 5.1)
Geriyatrik kullanım:
Hacim eksikliği olan (diüretik tedavisi alanlar dahil), veya riskli böbrek fonksiyonuna sahip olan yaşlı hastalarda, selektif COX-2 inhibitörleri dahil NSAİ ilaçların (Non-steroidal Antiinflamatuvar İlaçlar), anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile berebar kullanılması, olası bir akut renal yetmezlik dahil, renal fonksiyonlarda kötüleşmeye neden olabilir. Bu etkiler genellikle geri dönüşlüdür. İrbesartan ve NSAİİ’lerle periyodik tedavi alan hastalarda, renal fonksiyon düzenli olarak izlenmelidir. Anjiyotensin II reseptör antagonistlerinin antihipertansif etkisi, selektif COX-2 inhibitörleri dahil NSAİİ’lerle birlikte zayıflayabilir. Klinik çalışmalarda irbesartan alan hastalarda, yaşlı hastalarda (65 yaş veya üstü) veya daha genç hastalardaki etkililik ve güvenlilik açısından genel bir farklılık gözlenmemiştir.
Pediyatrik kullanım:
Pediyatrik hastalarda güvenlilik ve etkililik saptanmamıştır.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
İrbesartan ve amlodipin kombinasyonu için:
İrbesartan ve amlodipinin tek başına ya da kombinasyon olarak uygulandığı bir farmakokinetik çalışması temelinde, irbesartan ve amlodipin arasında farmakokinetik etkileşim bulunmamaktadır.
Aliskiren ile kullanım: ARB veya ADE inhibitörlerinin aliskirenle kullanımı diyabetes mellitus veya böbrek yetmezliği (GFR<60 mL/dak/1,73 m2) olan hastalarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3 ve 4.4).
KARVEA DUO ve diğer tıbbi ürünlerin etkileşimini araştıran ilaç etkileşim çalışmaları yapılmamıştır.
İrbesartan:
Diüretikler ve diğer antihipertansif ajanlar:
Diğer antihipertansif ajanlar, irbesartanın hipotansif etkisini artırabilir. Bununla birlikte KARVEA DUO, tiyazid diüretikleri, uzun etkili kalsiyum kanal blokerleri, beta blokerler gibi diğer antihipertansif ajanlarla birlikte güvenle kullanılmaktadır. Daha önce yüksek dozda diüretiklerle yapılan tedavi volüm azalmasına yol açabilir. Bu durumda KARVEA DUO ile tedaviye başlandığında hipotansiyon riski gelişebilir (bkz. Bölüm 4.4).
Potasyum takviyesi ve potasyum tutucu diüretikler:
Renin-anjiyotensin sistemini etkileyen diğer ilaçların kullanımına dayanan deneyimler, potasyum tutucu diüretikler, potasyum takviye edici ajanlar, potasyum içeren yapay tuz preparatları ya da serum potasyum seviyesini artıran diğer ilaçlarla (örneğin heparin) birlikte
5
şiddetli olabilir ve serum potasyum için yakın izlem gerektirmektedir. Bu sebeple birlikte kullanım tavsiye edilmez (bkz. Bölüm 4.4).
Lityum:
Lityumla birlikte anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörlerinin kullanılması durumunda, serum lityum konsantrasyonunun geri dönüşümlü bir biçimde arttığı ve toksisite geliştiği bildirilmiştir. Benzer etkiler irbesartan ile bu zamana kadar nadiren bildirilmiştir. Bu yüzden bu kombinasyon tavsiye edilmemektedir (bkz. Bölüm 4.4). Eğer kombinasyon yarar sağlayacaksa serum lityum düzeylerinin dikkatli takibi önerilmektedir.
Nonsteroid antienflamatuar ilaçlar:
Anjiyotensin II antagonistleri, nonsteroid antienflamatuar ilaçlarla (selektif COX-2
inhibitörleri, asetilsalisilik asit (>3 g/gün) ve selektif olmayan NSAİİ gibi) aynı anda
kullanıldıklarında, antihipertansif etkileri azalabilir.
Anjiyotensin II antagonistleri ile NSAİ ilaçların birlikte kullanılması, ADE (anjiyotensin
dönüştürücü enzim) inhibitörleriyle de olduğu gibi, özellikle daha önce renal fonksiyonu bozuk
olan hastalarda, olası bir akut böbrek yetmezliği dahil olmak üzere böbrek fonksiyonlarında
kötüleşme riskinin artmasına ve serum potasyumunun yükselmesine neden olabilir.
Kombinasyon, özellikle yaşlı hastalarda dikkatli uygulanmalıdır. Hastalar yeterli miktarda su
içmeli ve kombine kullanıma başlanmasını takiben ve daha sonra da periyodik olarak, böbrek
fonksiyonlarının izlenmesine dikkat edilmelidir.
Repaglinid:
İrbesartan, OATP1B1’i inhibe etme potansiyeline sahiptir. Bir klinik çalışmada, irbesartanın
repaglinidden 1 saat önce uygulandığında repaglinidin (OATP1B1 substratı) Cmaks ve EAA
değerlerini sırasıyla 1,8 kat ve 1,3 kat arttırdığı bildirilmiştir. Başka bir çalışmada, iki ilaç
birlikte uygulandığında anlamlı bir farmakokinetik etkileşim bildirilmemiştir. Bu nedenle
repaglinid gibi antidiyabetik tedavilerde dozun ayarlanması gerekebilir.
İrbesartan etkileşimleri için ilave bilgi:
Klinik çalışmalarda, irbesartanın farmakokinetiği hidroklorotiyazidten etkilenmemiştir. İrbesartan, esas olarak CYP2C9 tarafından, daha az olarak da glukuronidasyonla metabolize olur. İrbesartan CYP2C9 tarafından metabolize edilen bir ilaç olan varfarin ile birlikte kullanıldığında, anlamlı bir farmakokinetik ya da farmakodinamik etkileşme gözlenmemiştir. Rifampisin gibi CYP2C9 indüktörlerinin irbesartanın farmakokinetiği üzerindeki etkileri değerlendirilmemiştir.İrbesartanın simvastatin (CYP3A4 ile metabolize olur) veya digoksin (eflüks taşıyıcı P-glikoprotein substratı) ile birlikte kullanımı, digoksinin farmakokinetiğini değiştirmemiştir.
Klinik çalışma verileri, renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS), ADE inhibitorleri, anjiyotensin II reseptör blokerleri ya da aliskirenin kombine kullanımıyla ikili blokajının, tekli RAAS-etkili ajanın kullanımına kıyasla daha yüksek sıklıkta hipotansiyon, hiperkalemi ve böbrek fonksiyonunda azalma (akut böbrek yetmezliği dahil) gibi advers olaylarla ilişkili olduğunu göstermiştir (bkz. Bölüm 4.3, 4.4 ve 5.1).
6
İnsan plazması ile yapılan in vitro çalışmalarda elde edilen veriler amlodipinin çalışılan ilaçlar ile (digoksin, fenitoin, varfarin, indometasin) protein bağlanması üzerinde bir etkisi olmadığını göstermektedir.
•Simetidin: Simetidinin amlodipin ile birlikte kullanımı, amlodipin farmakokinetiğini değiştirmemiştir.
•Greyfurt suyu: Amlodipinin greyfurt veya greyfurt suyu ile birlikte kullanımı bazı hastalarda biyorararlanımının artabileceği ve bunun da kan basıncını düşürücü etkilerinde artışa neden olabileceğinden önerilmemektedir.
•Aluminyum/magnezyum (antasid): Tek doz amlodipin ile alüminyum/magnezyum antasidin birlikte uygulanmasının, amlodipinin farmakokinetiği üzerinde belirgin bir etkisi olmamıştır.
•Sildenafil: Amlodin ve sildenafilin kombine olarak kulllanımında, her bir ajan bağımsız olarak, kendine ait kan basıncını düşürme etkisini göstermiştir.
•Atorvastatin: 80 mg atorvastatin ile 10 mg amlodipinin çoklu dozlarının birlikte uygulanması, atorvastatinin farmakokinetik parametrelerinin kararlı durumunda belirgin bir değişiklik göstermemiştir.
•Digoksin: Digoksin ve amlodipinin birlikte uygulanması digoksinin serum konsantrasyonlarında veya sağlıklı gönüllülerde digoksin renal klirensinde belirgin bir değişim yaratmamıştır.
•Varfarin: Amlodin ile birlikte uygulanması, varfarinin protrombin zamanı üzerindeki etkisinde belirgin bir değişiklik yaratmamıştır.
•Siklosporin: Siklosporin ile yürütlen farmakokinetik çalışmalar, amlodipinin siklosporin farmakokinetiğinde belirgin bir değişiklik yaratmadığını göstermiştir.
•Lityum: Eş zamanlı irbesartan kullanımı ile, lityum serum konsantrasyonlarında artış ve lityum toksisitesi raporlanmıştır. İrbesartan ve lityum alan hastalardaki seviyeler takip edilmelidir.
Diğer tıbbi ürünlerin amlodipin üzerindeki etkileri
CYP3A4 inhibitörleri:
Amlodipinin güçlü veya orta dereceli CYP3A4 inhibitörleri ile eşzamanlı kullanımı (proteaz inhibitörleri, azol antifungalleri, eritromisin veya klaritromisin, verapamil veya diltiazem gibi makrolidler) amlodipin maruziyetinde önemli bir artışa neden olur. Bu PK varyasyonlarının klinik uygulaması yaşlı deneklerde vurgulanmıştır. Klinik izleme ve doz ayarlaması gerekli olabilir.
CYP3A4 indükleyicileri:
CYP3A4’ün bilinen indükleyicilerinin birlikte uygulanması halinde, amlodipinin plazma konsantrasyonu değişebilir. Bu sebeple, özellikle güçlü CYP3A4 indükleyicileri (örn., rifampisin, sarı kantoron) ile birlikte ilaç kullanımı sırasında ve sonrasında kan basıncının izlenmesi ve doz ayarlaması yapılması düşünülmelidir.
Dantrolene (infusion):
Verapamil ve dantrolenin intravenöz uygulamasından sonra hiperkalemi ile ilişkili hayvanlarda ölümcül ventriküler fibrilasyon ve kardiyovasküler kollaps gözlenmiştir.
7
Amlodipinin antihipertansif özelliklere sahip tıbbi ürünlerin kan basıncını düşürücü etkisi, amlodipinin kan basınıcını düşürücü etkisine eklenir.
Takrolimus:
Amlodipin ile birlikte takrolimus uygulandığında, kandaki takrolimus düzeylerinde artma
riski vardır ancak bu etkileşimin farmakokinetik mekanizması tamamen bilinmemektedir.
Takrolimus toksisitesinden kaçınmak için, takrolimus ile tedavi edilen bir hastaya amlodipin
uygulanması, kandaki takrolimus düzeylerinin izlenmesini ve uygun olduğunda takrolimus
dozunun ayarlanmasını gerektirir.
Rapamisin (mTOR) inhibitörlerinin hedef molekülü:
Sirolimus, temsirolimus ve everolimus gibi mTOR inhibitörleri CYP3A substratlarıdır.
Amlodipin zayıf bir CYP3A inhibitörüdür. mTOR inhibitörleri ile eş zamanlı kullanıldığında,
amlodipin mTOR inhibitörlerinin maruziyetini arttırabilir.
Siklosporin:
Farklılık gösteren böbrek nakli hastaları dışında, sağlıklı gönüllülerde veya diğer popülasyonlarda siklosporin ve amlodipin arasındaki farmakolojik etkileşim üzerine hiçbir çalışma yapılmamıştır. Siklosporinin minimum konsantrasyonunda (ortalama % 0 – % 40) artış olduğu gözlenmiştir. Amlodipin ile tedavi edilen böbrek nakli hastalarında siklosporin düzeylerini kontrol etmek için izleme düşünülmeli ve gerektiğinde siklosporin dozları azaltılmalıdır.
Simvastatin:
10 mg amlodipinin çoklu dozlarının 80 mg simvastatin ile birlikte uygulanması, tek başına simvastatin uygulamasına kıyasla simvastatine maruziyette % 77 artışla sonuçlanmıştır. Günde 20 mg amlodipin alan hastalarda simvastatin dozunun sınırlandırılması gerekmektedir .
Alüminyum/magnezyum (antasit):
Bir alüminyum/magnezyum antasit ile tek doz amlodipinin eş zamanlı uygulamasında, amlodipinin farmakokinetiği üzerinde herhangi bir anlamlı etkisi olmamıştır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Karaciğer/ böbrek yetmezliği:
Etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon:
Etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: D
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) KARVEA DUO etkili bir kontrasepsiyon kullanılmaksızın çocuk doğurma potansiyeline sahip kadınlarda kullanılmamalıdır. Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar KARVEA DUO’yu kullanırken etkin bir doğum kontrol yöntemi uygulamalıdır.
8
Gebelik dönemi
KARVEA DUO’nun gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır. KARVEA DUO gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.Gebe kadınlarda yeterli ve iyi kontrollü çalışmalar mevcut değildir. KARVEA DUO gebelik sırasında kontrendikedir. KARVEA DUO tedavisi sırasında gebelik ortaya çıktığında tedavi hemen kesilmelidir (bkz. Bölüm 4.3).
Fetal/neonatal morbidite ve mortalite:
Gebe kadınlarda irbesartan ile deneyim olmamakla birlikte gebeliğin ikinci ve üçüncü trimestirinde ADE inhibitörlerine maruz kalan gebelerde fetusta hasar ve ölüme neden olduğu bildirilmiştir. Bu nedenle, renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini doğrudan etkileyen tüm ilaçlarda olduğu gibi, KARVEA DUO gebelik sırasında kullanılmamalıdır. Tedavi sırasında gebelik saptandığında KARVEA DUO tedavisi hemen kesilmelidir.
Laktasyon dönemi
KARVEA DUO emzirme dönemi boyunca kontrendikedir (bkz. Bölüm 3).
Amlodipin insan sütüne geçer. Bebek tarafından alınan maternal dozun oranı, çeyrekler açıklığında tahmini olarak % 3 – 7 ve en fazla % 15 hesaplanmıştır. Amlodipinin infantlar üzerindeki etkisi bilinmemektedir.
Emzirmeye devam etme/etmeme veya amlodipi tedavisine devam etme/etmeme ile ilgili karar; emzirmenin çocuğa yararlı ve amlodipine tedavisinin anneye faydası göz önünde bulundurularak verilmelidir.
Üreme yeteneği /Fertilite
Kalsiyum kanal blokörleri ile tedavi edilen bazı hastalarda sperm hücresi başında geri dönüşümlü biyokimyasal değişiklikler bildirilmiştir. KARVEA DUO’nun fertiliteye potansiyel etkisine dair klinik veriler yetersizdir. Bir sıçan çalışmasında, erkek fertilitesi üzerine yan etkiler saptanmıştır (bkz. Bölüm 5.3).
İrbesartan sıçanlarda ve yavrularında parental toksisitenin ilk belirtilerinin ortaya çıkmasına yol açan doz düzeylerine dek fertilite üzerinde etki göstermemiştir (bkz. Bölüm 5.3).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
İrbesartanın farmakodinamik özelliklerine dayanarak, araç veya makine kullanma yeteneği üzerinde bir etkisinin olma olasılığı düşük olmasına rağmen, irbesartanın araç ve makine kullanma yeteneği üzerindeki etkisi araştırılmamıştır. Hipertansiyon tedavisi gören hastaların ara sıra baş dönmesi veya yorgunluk yaşayabileceği akılda tutulmalıdır.
Amlodipin araç ve makine kullanma yeteneğini hafif-orta derecede etkileyebilir. Amlodipin kullanan hastalarda baş dönmesi, baş ağrısı, yorgunluk ya da bulantı olursa tepki verme yetisi bozulabilir. Özellikle tedavi başlangıcında dikkatli olunması önerilir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Klinik çalışmalar değişik koşullarda yürütüldüğünden, bir ilaç ile yürütülen klinik çalışmalarda gözlenen advers reaksiyon oranı diğer ilaçların klinik çalışmalarındaki oranlarla doğrudan
9
İrbesartan için:
İrbesartan güvenliliği klinik çalışmalarda yaklaşık 5.000 kişide araştırılmıştır; bu çalışmalar 6 ay tedavi edilen 1.300 ve en az 1 yıl tedavi edilen 400 hipertansif hastayı içermiştir. İrbesartan kullanan hastalarda advers olaylar genellikle hafif şiddette ve geçici olup doz ile ilişkili bulunmamıştır. Advers olay insidansı yaş, cinsiyet ya da ırk ile ilişkili bulunmamıştır.
İrbesartan ile tedavi edilen 1.965 hastayı (genel tedavi süresi 1-3 ay) içeren plasebo kontrollü çalışmalarda, klinik ya da laboratuvar advers olayı nedeniyle tedavinin bırakılma oranı irbesartan grubunda % 3,3 ve plasebo grubunda % 4,5 bulunmuştur (p=0,029).
İrbesartan çalışmaları ya da pazarlama sonrası verilerde bildirilen advers olaylar sistem organ sınıfı ve sıklığı açısından aşağıdaki gibi kategorize edilmiştir (bkz. Tablo 1).
Advers olay sıklığı aşağıdaki gibi tanımlanmıştır:
Çok yaygın: (≥ 1/10); yaygın: (≥ 1/100 ila <1/10); yaygın olmayan: (≥1/1.000 ila < 1/100); seyrek: (≥ 1/10.000 – ila < 1/1.000); çok seyrek: (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Pazarlama sonrası deneyimde advers reaksiyon sıklığı, bu reaksiyonlar bilinmeyen büyüklükte bir popülasyondan isteğe bağlı olarak bildirildiğinden bilinmemektedir.
Tablo 1 – İrbesartan Klinik Çalışmalar veya Pazarlama Sonrası Deneyimde Bildirilen Advers Olaylar
Yaygın (a)
Yaygın
olmayan (b)
Bilinmiyor
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Anemi, trombositopeni (trombositopenik purpura dahil)
sistemi
Hipersensitivite
reaksiyonları (anafilaktik şok dahil anafilaktik
reaksiyonlar)
Metabolizma ve
beslenme hastalıkları
Hiperkalemi, hipoglisemi
Sinir
hastalıkları
sistemi
Baş dönmesi,
baş ağrısı
Ortostatik dönmesi
baş
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Tinnitus
Taşikardi
Solunum,
bozuklukları mediastinal hastalıkları
göğüs ve
Öksürük
Gastrointestinal hastalıklar
Diyare,
dispepsi / mide yanması
Hepato-bilier hastalıklar
lama Kodu: 1ZW56SHY3ZW56Z
Sarılık, karaciğer fonksiyon testlerinde yükselme,
si:https://www.turkiye.gov.tr/saglik-titck-eby hepatit
10
Tablo 1 – İrbesartan Klinik Çalışmalar veya Pazarlama Sonrası Deneyimde Bildirilen Advers Olaylar
Yaygın (a)
Yaygın
olmayan (b)
Bilinmiyor
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Anjiyoödem, ürtiker,
fotosensitivite, psöriyazis (ve psöriyazisin
alevlenmesi)
Kas-iskelet
bozukluklar, doku ve hastalıkları
bağ kemik
Miyalji
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Riskli hastalarda renal
yetmezlik dahil olmak üzere
renal fonksiyon bozukluğu
Üreme sistemi
meme hastalıkları
Cinsel
disfonksiyon
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yorgunluk, ödem
Göğüs ağrısı
Asteni
aTedavi ile ilişkisine ve plasebo ile tedavi edilen hastalardaki insidansına bakılmaksızın tüm advers olaylar
bTedavi ile ilişkisine bakılmaksızın plasebo ile tedavi edilen hastalardaki insidansa benzer ya da hafif yüksek olarak irbesartan ile tedavi edilen hastalarda % 0,5 ila <% 1 sıklığında görülen tüm advers olaylar (hiçbiri 2 tedavi grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı fark göstermemiştir)
Amlodipin için:
Amlodipin çalışmalarında bildirilen advers olaylar sistem organ sınıfı ve sıklığı açısından aşağıdaki gibi kategorize edilmiştir (bkz. Tablo 2).
Advers olay sıklığı aşağıdaki gibi tanımlanmıştır:
Çok yaygın: (≥ 1/10); yaygın: (≥ 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan: (≥ 1/1.000 ila < 1/100); seyrek: (≥ 1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek: (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Tablo 2 – Amlodipin Klinik Çalışmalarında Bildirilen Advers Olaylar
Çok
Yaygın
Yaygın
Yaygın
olmayan
Çok seyrek
Bilinmiy or
Kan ve lenf
sistemi hastalıkl arı
Lökositopeni, trombositopeni
Bağışıklık sistemi hastalıkl
ğrulama Kodu: 1 arı
elektronik imza ile im xZmxX Belge
zalanmıştır.
Takip Adresi:ht
Alerjik
reaksiyon
tps://www.turkiye.gov.tr/s
11
Tablo 2 – Amlodipin Klinik Çalışmalarında Bildirilen Advers Olaylar
Çok
Yaygın
Yaygın
Yaygın
olmayan
Çok seyrek
Bilinmiy or
Metaboli
zma ve
beslenme hastalıkl
arı
Hiperglisemi
Psikiyatr ik
hastalıkl ar
Depresyon, uykusuzluk, duygudurum dalgalanmal arı
Konfüz yon
Sinir
sistemi hastalıkl arı
sersemlik,
baş dönmesi, baş ağrısı,
uyuşukluk
Hipoestezi, parestezi,
tremor, tat değişikliği, senkop
Ekstrapir amidal
bozukluk
Göz
hastalıkl arı
Görme
bozuklukları (diplopi
dahil)
Kulak ve iç kulak
hastalıkl
arı
Tinnitus
Kardiyak hastalıkl
ar
Palpitasyon
Aritmi
(bradikardi, ventriküler taşikardi ve atriyal
fibrilasyon dahil)
Akut
Miyokard infarktüsü
Vasküler hastalıkl
ar
Yüz
kızarması
Hipotansiyo n
Vasküli t
Solunum , göğüs
bozukluk ları ve
mediasti nal
hastalıkl arı
Dispe
Rinit,
öksürük
12
Tablo 2 – Amlodipin Klinik Çalışmalarında Bildirilen Advers Olaylar
Çok
Yaygın
Yaygın
Yaygın
olmayan
Çok seyrek
Bilinmiy or
Gastroint estinal
hastalıkl ar
Bulantı,
kusma
dispepsi,
barsak
hareketlerind e değişiklik (ishal ve
kabızlık
dahil,
abdominal
ağrı
Ağız
kuruluğu
Pankreatit,
gastrit, jinjival hiperplazi
Hepato-bilier
hastalıkl ar
Hepatit, sarılık ve karaciğer
enzim
yükselmeleri
(çoğunlukla
kolestaz ile
uyumlu)
Deri ve deri altı doku
hastalıkl arı
Döküntü,
pruritus,
purpura,
terleme
artışı, deride renk
değişikliği, alopesi
Anjiyoödem, eritema
multiforme,
eksfolyatif
dermatit,
Stevens-
Johnson
sendromu
Quincke
ödemi,
ışığa duyarlılık
Toksik
epiderma l
nekroliz
Kas-
iskelet
bozukluk lar, bağ
doku ve kemik
hastalıkl arı
Artralji, kas krampları,
miyalji, sırt ağrısı
Böbrek ve idrar yolu
hastalıkl arı
İdrar sıklığı artışı,
miktürasyon (işeme)
bozuklukları, noktüri
13
Tablo 2 – Amlodipin Klinik Çalışmalarında Bildirilen Advers Olaylar
Çok
Yaygın
Yaygın
Yaygın
olmayan
Çok seyrek
Bilinmiy or
Üreme
sistemi
ve meme hastalıkl
arı
Empotans, jinekomasti
Genel
bozukluk lar ve
uygulam a
bölgesin e ilişkin hastalıkl ar
Ödem
Yorgunluk, asteni
Göğüs
ağrısı,
halsizlik, spesifik
olmayan ağrı
Araştırm alar
Ağırlık
artışı, ağırlık azalması
Sabit doz irbesartan/amlodipin kombinasyonu ile irbesartan ya da amlodipin monoterapisini karşılaştıran klinik çalışmalarda, tedavi ilacı ile ilgili olabilecek ve tedavi ile ortaya çıkan advers olay tipi ve insidansı önceki monoterapi klinik çalışmaları ve pazarlama sonrası deneyim bildirimleri ile benzer bulunmuştur. En sık bildirilen advers olaylar esas olarak amlodipin ile ilişkili olan periferik ödem olmuştur.
Aşağıdaki CIOMS sıklık oranı kullanılmaktadır:
Çok yaygın: (≥ 1/10); yaygın: (≥ 1/100 ila<1/10); yaygın olmayan: (≥ 1/1.000 ila< 1/100); seyrek: (≥ 1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek: (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Tablo 3 İrbesartan/Amlodipin Klinik Çalışmalarında Çalışma İlacı ile ilişkili Olduğu Düşünülen Tedavi ile Ortaya çıkan Advers Olaylar ( I-ADD, I-COMBINE ve I-COMBO)
Yaygın
Yaygın olmayan
İrbesartan monoterapisi
Sinir sistemi hastalıkları
Baş dönmesi
Baş ağrısı
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Vertigo
Gastrointestinal hastalıkları
Üst abdominal ağrı, bulantı, dilde bozuk
Diyare
Alopesi
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yorgunluk
Yaralanma ve zehirlenme
Düşme
Amlodipin Monoterapisi
Sinir sistemi hastalıkları Bu belge, gü
Baş ağrısı
14
Tablo 3 İrbesartan/Amlodipin Klinik Çalışmalarında Çalışma İlacı ile ilişkili Olduğu Düşünülen Tedavi ile Ortaya çıkan Advers Olaylar ( I-ADD, I-COMBINE ve I-COMBO)
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Vertigo
Vasküler hastalıklar
Sıcak basması
Kızarma
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Öksürük
Gastrointestinal hastalıklar
Dilde yanma hissi (glossodini)
Kontakt dermatit
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Periferik ödem
Ödem, fasiyel ödem
İrbesartan/Amlodipin Sabit Kombinasyonu
Sinir sistemi hastalıkları
Baş dönmesi, baş ağrısı, Somnolans
Parestezi
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Vertigo
Kardiyak hastalıklar
Palpitasyonlar
Sinüs bradikardisi
Vasküler hastalıklar
Ortostatik hipotansiyon
Hipotansiyon
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Erektil disfonksiyon
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Öksürük
Gastrointestinal hastalıklar
Jinjival şişlik
Bulantı, üst abdominal ağrı, konstipasyon
Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları
Eklem sertliği, artralji, miyalji
Proteinüri
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Hiperkalemi
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Periferik ödem, ödem
Asteni
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirilmesi gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Yetişkinlerde, irbesartan ile 8 hafta 900 mg/gün doza dek maruziyette toksisite gözlenmemiştir. Doz aşımında ortaya çıkacak en yaygın semptomların hipotansiyon ve taşikardi olması beklenir; doz aşımında bradikardi de gelişebilir. İrbesartan doz aşımı tedavisi hakkında özel bir bilgi mevcut değildir. Hasta yakından izlenmeli, tedavi semptomatik ve destekleyici olmalıdır. Önerilen önlemler kusturma ve/veya gastrik lavajı içerir. Doz aşımı tedavisinde aktif kömür yararlı olabilir. İrbesartan hemodiyaliz ile uzaklaştırılamaz.
15
KARVEA DUO ile doz aşımında, aşırı periferik vazodilatasyon ve olası refleks taşikardi ortaya çıkabileceğini göstermektedir. Bradikardi de görülebilir. Ölümle sonuçlanan şok dahil olmak üzere, belirgin ve muhtemelen uzamış sistemik hipotansiyon bildirilmiştir. Hasta yakından izlenmeli, semptomatik ve destek tedavi uygulanmalıdır.
Önerilen önlem hastanın kusturulmasını ve/veya gastrik lavajı içerir. Sağlıklı gönüllülerde amlodipin 10 mg uygulanmasının sonra hemen veya 2 saate kadar aktif kömür uygulamasının amlodipin emilimini anlamlı derecede azalttığı gösterilmiştir.
Amlodipinin protein bağlanma oranı yüksek olduğundan ve irbesartan hemodiyaliz ile uzaklaştırılamadığından, KARVEA DUO doz aşımında hemodiyalizin yarar sağlaması beklenmez.
Yüksek düzeyde doz aşımında aktif kardiyak ve respiratuvar izlem başlatılır. Kan basıncının sık kontrol edilmesi önemlidir. Amlodipin doz aşımı nedeniyle gelişen klinik olarak anlamlı hipotansiyon ekstremitelerin yukarı kaldırılması, dolaşımdaki sıvı hacmi ve idrar çıkışı kontrolü gibi önlemleri içeren aktif kardiyovasküler destek gerektirir. Vasküler tonus ve kan basıncının düzeltilmesi için kontrendikasyon olmadıkça bir vazokonstriktör kullanımı gerekebilir. İntravenöz kalsiyum glukonat, kalsiyum kanal blokajı etkisinin geri dönüşümünde yararlı olabilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Anjiyotensin II reseptör antagonistleri ve kalsiyum kanal blokerleri ATC kodu: C09DB05
İrbesartan / Amlodipin Kombinasyonu:
İrbesartan ve amlodipinin farmakodinamik özellikleri kombinasyon halinde uygulandıklarında tek ilaç etkisi ile karşılaştırıldığında ek bir antihipertansif etki sağlar. AT1 reseptör antagonistleri ve kalsiyum kanal blokörleri kan basıncını periferik direnci azaltarak düşürür. Fakat kalsiyumun hücre içine girişinin blokajı ve anjiyotensin II kaynaklı vazokonstriksiyonun azalması tamamlayıcı mekanizmalardır.
İrbesartan:
Etki mekanizması:
İrbesartan özgün bir anjiyotensin II reseptör antagonistidir (AT1 alt tipi). Anjiyotensin II hipertansiyon fizyopatolojisi ve sodyum homeostazına katılan renin-anjiyotensin sistemin önemli bir bileşenidir. İrbesartan etkisini göstermek için metabolik aktivasyon gerektirmez.
İrbesartan, vasküler düz kas hücreleri ve adrenal kortekste bulunan anjiyotensin II reseptörlerine (AT1 alt tip) karşı seçici antagonizması ile anjiyotensin II’nin güçlü vazokonstriktör ve aldosteron salgılatıcı etkilerini bloke eder. İrbesartan AT1 reseptörlerinde agonist aktivite göstermez ve AT1 reseptörlerine AT2 reseptörlerine (kardiyovasküler homeostaz ile ilişkisi gösterilmemiş olan reseptör) göre affinitesi çok fazladır (>8.500 kat).
İrbesartan renin-anjiyotensin sistemdeki enzimleri (anjiyotensin dönüştürücü enzim [ADE])
16
katılan diğer hormon reseptörlerini ya da iyon kanallarını etkilemez. İrbesartan AT1 reseptör blokajı renin-anjiyotensinin geri bildirim döngüsünü bozar; renin ve anjiyotensin II plazma düzeyleri artar. İrbesartan uygulaması ardından aldosteron plazma konsantrasyonu düşer fakat önerilen dozlarda serum potasyum düzeyi anlamlı derecede etkilenmez (ortalama artış <0,1 mEq/L). İrbesartan serum trigliserid, kolesterol ya da glukoz konsantrasyonunu önemli düzeyde etkilemez; serum ürik asit ya da idrardan ürik asit atılımı üzerine etkisi yoktur.
İki büyük randomize kontrollü çalışma (ONTARGET (ONgoing Telmisartan Alone and in combination with Ramipril Global Endpoint Trial) ve VA NEPHRON-D (The Veterans Affairs Nephropathy in Diabetes)) bir ADE inhibitörünün bir anjiyotensin II reseptör blokeriyle kombine kullanımını incelemiştir.
ONTARGET çalışması, kardiyovasküIer ya da serebrovasküler hastalık öyküsü olan ya da kanıtlanmış son-organ hasarı ile birlikte seyreden tip 2 diyabetes mellitus hastalarında yürütülmüştür. VA NEPHRON-D çalışması, tip 2 diyabetes mellitus hastalığı olan ve diyabetik nefropatisi bulunan hastalarda yürütülmüştür.
Bu çalışmalar, renal ve/veya kardiyovasküler sonlanımlar ve mortalite üzerinde anlamlı yarar göstermemiş, monoterapiyle kıyaslandığında hiperkalemi, akut böbrek hasarı ve/veya hipotansiyon riskinin arttığı gözlenmiştir. Benzer farmakodinamik özellikleri dikkate alındığında, bu sonuçIar diğer ADE inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokerleri için de anlamlıdır.
Bu nedenle ADE inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokerleri diyabetik nefropati bulunan hastalarda birlikte kullanılmamalıdır.
ALTITUDE (Aliskiren Trial in Type 2 Diabetes using Cardiovascular and Renal Disease Endpoints) çalışması, kronik böbrek hastalığı, kardiyovasküler hastalık ya da her ikisi bulunan tip 2 diyabetes mellitus hastalarında standart bir ADE-inhibitörü ya da bir anjiyotensin II reseptörü blokeri tedavisine aliskiren eklenmesinin yararını test etmek için tasarlanan bir çalışma olmuştur. Advers sonuç riskinde artış olması nedeniyle çalışma erken sonlandırılmıştır. Aliskiren grubunda, plasebo grubuna kıyasla, kardiyovasküler ölüm ve inme vakalarının her ikisi de sayısal olarak daha sık görülmüş ve ilgili advers olaylar ve ciddi advers olaylar (hiperkalemi, hipotansiyon ve renal disfonksiyon) aliskiren grubunda plasebo grubuna göre daha sık bildirilmiştir.
Farmakodinamik özellikleri:
İrbesartanın kan basıncı düşürücü etkisi ilk dozdan sonra görülür ve 1-2 haftada belirgin hale gelerek 4-6 haftada en yüksek düzeye ulaşır. Uzun süreli izlem çalışmalarında irbesartanın etkisi bir yıldan uzun süre korunmuştur.
900 mg /gün doza dek tek doz uygulama kan basıncında doza bağlı düşüşe yol açmıştır. Günde tek doz 150-300 mg irbesartan yatarken ya da otururken ölçülen vadi kan basıncında (dozdan 24 saat sonra) plaseboya göre yaklaşık 8-13/5-8 mm Hg (sistolik/diyastolik) daha fazla düşüşe yol açmıştır. Vadi durumunda saptanan etkiler tepe diyastolik ve sistolik etkilerin % 60 – 70’ine karşılık gelmektedir. 24 saat kan basıncı üzerinde optimal etkiler günde tek doz ile sağlanmıştır.
17
Kan basıncı ayakta ve yatarken ölçüldüğünde aynı oranda düşmektedir. Ortostatik etkiler nadirdir fakat ADE inhibitörleri ile sodyum ve/veya hacim eksikliği olan hastalarda ortaya çıkması beklenebilir.
İrbesartan ve tiyazid tipi diüretiklerin kan basıncını düşürücü etkileri birbirine eklenebilir. Tek başına irbesartan ile yeterli kontrol sağlanamayan hastalarda irbesartan tedavisine günde tek düşük doz hidroklortiyazid (12,5 mg) eklenmesi, plaseboya göre ayarlanmış vadi kan basıncı değerinde ek olarak 7-10/3-6 mm Hg (sistolik/diyastolik) düşüşe yol açmıştır.
İrbesartanın etkinliği yaş ya da cinsiyetten etkilenmez. Renin-anjiyotensin sistemini etkileyen diğer ilaçlarda da olduğu gibi siyah hastalar irbesartan monoterapisine daha düşük yanıt vermektedir. İrbesartan düşük doz (12,5 mg /gün) hidroklortiyazid ile eş zamanlı olarak uygulandığında siyah hastalarda antihipertansif yanıt beyaz hastalardaki ile benzerdir.
İrbesartan tedavisi kesildikten sonra kan basıncı giderek başlangıçtaki değerine döner. Rebound hipertansiyon gözlenmemiştir.
Amlodipin:
Etki mekanizması:
Amlodipin bir dihidropiridin kalsiyum antagonistidir (kalsiyum iyon antagonisti veya yavaş kanal blokörü) ve kardiyak/vasküler düz kaslarında transmembran kalsiyum iyon girişini engeller. Amlodipinin antihipertansif etki mekanizması vasküler düz kasların doğrudan gevşetmesine dayanır. Amlodipinin anjina semptomlarını giderme mekanizması tam olarak saptanmamıştır fakat amlodipin aşağıdaki iki mekanizma ile total iskemik yükü azaltır:
1) Amlodipin periferik arteriyolleri gevşetir ve bu nedenle kalbin önündeki yüke karşı total periferik direnci (afterload) düşürür. Kalp atımı stabil kalır ve kalbin yükünün azalması miyokard enerji tüketimini ve oksijen gerekliliklerini azaltır;
2) Amlodipin etki mekanizması muhtemelen hem normal hem de iskemik bölgelerde ana koroner arterler ve koroner arteriyollerin dilatasyonunu içerir. Bu dilatasyon koroner arter spazmı (Prinzmetal ya da varyant anjina) olan hastalarda miyokardial oksijen dağılımını artırır.
Hipertansiyon hastalarında günde tek doz uygulama 24 saatlik sürede yatarken ve ayakta ölçülen kan basıncında klinik olarak anlamlı düşüş sağlar. Etkisinin yavaş başlaması nedeniyle akut hipotansiyon amlodipin uygulamasının bir özelliği değildir.
Anjina hastalarında günde tek doz amlodipin total egzersiz süresini, anjina başlama süresini, 1 mm ST segment depresyonu ortaya çıkış süresini artırır; anjina atak sıklığını ve gliseril trinitrat tablet tüketimini azaltır.
Amlodipin advers metabolik etki ya da plazma lipidlerinde değişiklik ile ilişkili değildir ve astım, diyabet ve gut hastalarında kullanımı uygundur.
5.2. Farmakokinetik özellikler
18
Emilim :
İrbesartan
İrbesartan oral uygulamada aktif bir ilaç olup etkisini göstermesi için biyotransformasyona uğraması gerekmez. Oral uygulama ardından irbesartan hızla ve tam olarak emilir. Maksimum plazma konsantrasyonlarına (Cmaks) oral uygulamadan 1,5-2 saat sonra ulaşılır. İrbesartanın mutlak oral biyoyararlanımı % 60 – 80’dir. Yiyecekler irbesartan biyoyararlanımını etkilemez.
Amlodipin
Oral terapötik doz uygulaması ardından amlodipin iyi emilir ve dozdan 6-12 saat sonra maksimum kan düzeylerine ulaşılır. Mutlak biyoyararlanım % 64 – 90 olarak hesaplanmıştır. Amlodipin emilimi yiyeceklerden etkilenmez.
İrbesartan / Amlodipin Kombinasyonu
Sabit doz kombinasyon tablet ya da serbest kombinasyon olarak irbesartan ve amlodipinin eş zamanlı uygulanması bileşenlerin biyoyararlanımını etkilemez.
İrbesartan ve amlodipinin üç sabit doz kombinasyonu (150 mg/10 mg, 300 mg/5 mg ve 300 mg/10 mg) emilim hızı ve miktarı açısından serbest doz kombinasyonlarına (150 mg/10 mg, 300 mg/5 mg ve 300 mg/10 mg) eşdeğerdir.
300 mg ve 10 mg doz düzeyinde ayrı ya da kombinasyon halinde uygulandıklarında irbesartan ve amlodipinin maksimum plazma konsantrasyonuna ulaşma medyan süresi değişmemiştir (0,75-1 saat ve 5 saat). Benzer biçimde, eşzamanlı kullanıldıklarında Cmaks ve EAA aynı aralıkta kalmış ve rölatif biyoyararlanım irbesartan için % 95 ve amlodipin için % 98 olmuştur.
Dağılım :
İrbesartan
İrbesartan yaklaşık % 96 oranında plazma proteinlerine bağlanır ve kanın hücresel elemanlarına bağlanması ihmal edilebilir düzeydedir. Dağılım hacmi 53-93 L/kg’dır.
Amlodipin
Amlodipinin dağılım hacmi yaklaşık 21 L/kg.’dır. In vitro çalışmalar dolaşımdaki amlodipinin yaklaşık % 97,5’inin plazma proteinlerine bağlandığını göstermiştir.
Biyotransformasyon:
İrbesartan
Plazmada değişmemiş irbesartan oral ya da intravenöz 14C İrbesartan uygulaması ardından dolaşımdaki radyoaktivitenin % 80 – 85’inden sorumludur. İrbesartan glukuronid konjugasyonu ve oksidasyon ile karaciğerde metabolize olur. Dolaşımdaki majör metabolit irbesartan glukuronittir (yaklaşık% 6). İrbesartan esas olarak sitokrom P450 izoenzim CYP2C9 uğrar ile oksidasyona uğrar; CYP3A4 izoenziminin etkisi ihmal edilebilir düzeydedir. İrbesartan ilaç metabolizması ile yaygın biçimde ilişkili izoenzimlerin çoğu (CYP1A1, CYP1A2, CYP2A6, CYP2B6, CYP2D6 ya da CYP2E1) ile metabolize olmaz ve bu enzimleri indüklemez/inhibe etmez. İrbesartan CYP3A4 izoenzimini indüklemez/inhibe etmez.
İrbesartan ve metabolitleri biliyer ve renal yollarla uzaklaştırılır. Oral ya da intravenöz 14C irbesartan uygulaması ardından uygulanan radyoaktivitenin yaklaşık % 20’si idrardan ve geri kalanı feçesten toplanır. Dozun en fazla % 2’si idrarla değişmemiş irbesartan olarak atılır.
19
Amlodipin karaciğerde yaygın biçimde metabolize olarak inaktif metabolitlere dönüşür; ana ilacın % 10’nu ve metabolitlerin % 60’ı idrar ile atılır.
Eliminasyon:
İrbesartan
İrbesartanın terminal eliminasyon yarı ömrü (t1/2) 11-15 saattir. İntravenöz uygulanan irbesartanın total vücut klirensi 157 -176 mL/dk olup 3-3,5 mL/dk renal klirenstir. İrbesartan terapötik doz aralığında doğrusal bir farmakokinetiğe sahiptir. Kararlı durum plazma konsantrasyonları günde tek doz rejimine başlandıktan sonra üç gün içinde sağlanır. Tekrarlayan günde tek doz rejiminde plazmada sınırlı birikim (<% 20) gözlenir.
Amlodipin
Terminal plazma eliminasyon yarı ömrü yaklaşık 35–50 saat olup günde tek doz kullanım ile uyumludur.
İrbesartan / Amlodipin Kombinasyonu
Ayrı ya da kombinasyon halinde uygulandıklarında irbesartan ve amlodipinin ortalama yarı ömür değerleri benzerdir: irbesartan için 17,6 saat versus 17,7 saat; amlodipin için 58,5 saat versus 52,1 saat. İrbesartan ve amlodipin eliminasyonu ilaçlar ayrı ya da eşzamanlı uygulandıklarında değişmemiştir.
İki ilacın farmakokinetiği eşzamanlı doz aralığında doğrusaldır (İrbesartan için 150-300 mg ve amlodipin için 5-10 mg arasında).
Hastalardaki karakteristik özellikler
Irk:
İrbesartan
Siyah normotansif kişilerde irbesartan plazma EAA (eğri altında kalan alan) ve t1/2 beyaz kişilere göre yaklaşık olarak % 20 – 25 daha yüksektir; irbesartan maksimum plazma konsantrasyonları (Cmaks) esas olarak eşdeğerdir.
Cinsiyet:
İrbesartan
Hipertansif kişilerde kadınlarda erkeklere göre irbesartanın plazma konsantrasyonları daha yüksek (% 11 – 44) bulunmuştur fakat tekrarlayan doz sonrasında kadın ve erkekler arasında birikim ya da eliminasyon yarı ömrü açısından fark saptanmamıştır. Klinik etkililikte cinsiyete bağlı anlamlı fark gözlenmemiştir.
Yaş:
İrbesartan
Klinik olarak normal renal ve hepatik fonksiyonlara sahip yaşlı normotansif kişilerde (erkek ve kadın) (65-80 yaş) irbesartan plazma EAA ve tepe plazma konsantrasyonları (Cmaks) daha genç kişilere (18-40 yaş) göre yaklaşık % 20 – 50 daha yüksek bulunmuştur. Yaştan bağımsız olarak eliminasyon yarı ömrü karşılaştırılabilir bulunmuştur. Klinik etkililikte yaşa bağlı anlamlı fark gözlenmemiştir.
Amlodipin
20
Amlodipinin tepe plazma konsantrasyonuna ulaşma süresi yaşlılar ve gençlerde benzerdir. Amlodipin klirensi, yaşlı hastalarda azalma eğilimi gösterir; EAA artışı ve eliminasyon yarı ömrü uzamasına yol açar.
Pediyatrik hastalar:
İrbesartan ve amlodipin kombinasyonu
Sabit doz kombinasyonu için bilgi bulunmamaktadır.
İrbesartan
Pediyatrik hastalarda güvenliliği ve etkililiği değerlendirilmemiştir.
Amlodipin
12 ay- 17 yaş (34 hasta 6 – 12 yaş ve 28 hasta 13 – 17 yaş) arasında, günde bir ya da iki kez 1,25 – 20 mg arasında amlodipin kullanan 74 hipertansif çocuk ile bir popülasyon FK (farmakokinetik) çalışması yürütülmüştür.
6 – 12 yaş arasındaki çocuklar ve 13-17 yaş arasındaki adölesanlarda tipik oral klirens (CL/F) erkeklerde 22,5 ve 27,4 L/saat ve kızlarda 16,4 ve 21,3 L/saat bulunmuştur. Hastalar arasında maruziyet açısından çok fazla değişkenlik gözlenmiştir. 6 yaştan küçük çocuklarda veri sınırlıdır.
Hepatik Yetmezlik:
İrbesartan
Hafif ve orta derecede siroz nedeniyle hepatik yetmezliği olan hastalarda irbesartan farmakokinetiği anlamlı değişim göstermez.
Amlodipin
bkz. Bölüm 4.4.
Renal Yetmezlik:
İrbesartan
Renal yetmezliği (derecesinden bağımsız olarak) olan ve hemodiyaliz uygulanan hastalarda irbesartan farmakokinetiği anlamlı değişim göstermez. İrbesartan hemodiyaliz ile uzaklaştırılmaz.
Diğer:
Amlodipin
Konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda EAA ve eliminasyon yarı ömrü artışı bu yaş grubunda beklendiği gibidir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
İrbesartan:
Sıçanlarda 500/1000 mg/kg/gün (sırasıyla erkek/dişi) ve farelerde 1000 mg/kg/gün dozda 2 yıla dek uygulanan irbesartan ile karsinojenik kanıt gözlenmemiştir. Bu dozlar 300 mg/gün irbesartan kullanan insanlardaki sistemik maruziyetin 4-25 (sıçan) ve 4-6 (fare) katına karşılık gelmektedir.
İrbesartan test (Ames mikrobiyal testi, sıçan hepatosit DNA onarım testi, V79 memeli
21
aberasyon (in vitro-insantayini; in vivo-fare mikronükleus çalışması) testlerinde negatif bulunmuştur.
Erkek ve dişi sıçanlarda bazı parental toksisitelere (650 mg/kg/gün doza dek) neden olan dozlarda bile fertilite ve üreme performansı etkilenmemiştir. Corpora lutea, implant ya da canlı fetüs sayısında anlamlı etki gözlenmemiştir. İrbesartan yavruların sağkalım, gelişme ya da üremesini etkilememiştir.
Sıçan fetüslerinde ≥ 50 mg/kg/gün dozda doğumdan sonra düzelen geçici toksik etkiler (renal pelvik kavitasyon artışı, hidroüreter ya da subkutan ödem) gözlenmiştir. Tavşanlarda 30 mg/kg/gün dozda maternal mortalite, düşük ve erken rezorbsiyon gözlenmiştir. Sıçan ve tavşanlarda teratojenik etki gözlenmemiştir.
Amlodipin:
2 yıl boyunca diyet ile0,5, 1,25 ve 2,5 mg/kg/gün doz düzeylerinde amlodipin uygulanan sıçanlarda karsinojenite kanıtı gözlenmemiştir. En yüksek doz (insanda önerilen en yüksek dozun (10 mg) mg/m2 temelinde fare için aynı ve sıçan için iki katı*) sıçanlar için değil fakat fareler için en yüksek tolere edilebilir doza yakın olmuştur.
Mutagenez çalışmaları gen ya da kromozom düzeyinde amlodipin ile ilişkili etki göstermemiştir.
Sıçanlarda10 mg/kg/gün doza (insanda önerilen en yüksek dozun (10 mg) mg/m2 temelinde 8 katı) dek amlodipin (çiftleşmeden erkeklerde 64 gün ve dişilerde 14 gün önce) ile fertilite üzerinde etki gözlenmemiştir.
* 50 kg hasta temelinde.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Çekirdek
Mikrokristalize selüloz
Kroskarmelloz sodyum
Hipromelloz
Silikon dioksit
Magnezyum stearat
Kaplama
Hipromelloz
Makrogol 400
Titanyum dioksit (E171)
Kırmızı demir oksit
6.2. Geçimsizlikler
Bilinen herhangi bir geçimsizliği bulunmamaktadır.
6.3. Raf ömrü
36 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
22
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Beyaz, opak PVC/PE/PVDC/Al blister
28 film kaplı tablet
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller ‘Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği’ ve ‘Ambalaj Atıklarının Kontrolü yönetmeliği’ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Sanofi Sağlık Ürünleri Ltd. Şti.
Şişli-İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
2015/292
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ İlk ruhsat tarihi: 02.04.2015
Ruhsat yenileme tarihi: –
10. KÜB’ÜN YENİLENME TARİHİ
23